ErzurumFlaş

Etiket: Başarısı

  • Cilt Gençleştirmede Fokuslu Ultrasonun Başarısı

    Dermatoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, cilt gençleştirme uygulamaları arasında ses dalgalarıyla yapılan fokuslu ultrason yönteminin kollajen üretimini harekete geçirerek ciltte sıkılaşma ve toparlanma sağladığını söyledi.

    Dermatoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, tıbbi bir uygulama olan fokuslu ultrason sayesinde cilt elastikiyeti kaybına bağlı olarak oluşan sarkma ve kırışıklıkların cerrahi bir işlem olmadan giderildiğini kaydetti. Yüksek, “Yaşlanma süreciyle birlikte diğer organlarımızda olduğu gibi cildimizde de zamanla fonksiyon kaybı görülebilmektedir. Bu beraberinde sarkmaları da getirir. Bu arzu edilmeyen görüntü, pek çok kişiyi estetik açıdan rahatsız etmektedir. Günümüzde medikal estetik alanında yaşanan teknolojik gelişmeler sonrasında uzun yıllardır kullanılan ultrason yönteminin estetik alanında da devreye girdiğini görüyoruz. Bu sayede ameliyatsız bir şekilde ciltte sıkılaşma sağlanabiliyor” dedi.

    İŞLEMİN KALICILIK SÜRESİ 1-2 YIL

    Dr. Yüksek, ultrason ile gerçekleştirilen cilt germe işlemi sayesinde kollajen üretiminin artırılması sayesinde alınan sonuçların uzun süre kalıcılık taşıdığını bildirdi. Fokuslu ultrason ile gerçekleştirilen tedavide ısı enerjisi oluşturan ses dalgalarının cilt yapısında istenen doku derinliğine odaklanabildiğini kaydeden Yüksek, bu sayede üst tabakaya zarar vermeksizin bağ dokusunun harekete geçirildiğini ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, “Fokuslu ultrason yöntemiyle gerçekleştirilen yüz ve boyun gençleştirmesi sırasında cildin 3 milimetre ve 4,5 milimetre altına odaklanmış ultrason dalgaları gönderilerek, kollajen üretimini uyaran ısı hasarları oluşturulur. Uygulama esnasında cilt yüzeyi olumsuz bir şekilde etkilenmez. Cildin alt bölümünde yer alan taşıyıcı bağ dokusunun bulunduğu derinliğe ulaşan enerji ile dokuda güçlü bir sıkılaşma etkisi oluşur. Bu özellikle yüz ve boyun bölgesinde gözle görülen bir iyileşme sağlar” diye konuştu.

    Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, fokuslu ultrason yönteminin cildinde ve yüz ovalitesinde kaybı olan ve çene çizgisinde sarkmaları olan kişilerde yanaklara, gıdı bölgesindeki sarkmayı düzeltmek amacıyla boyun bölgesinin yanısıra kaş-alın bölgesine, göz çevresine ve kırışıklıkları düzeltmek amacıyla dekolte bölgesine uygulanabildiği bilgisini verdi.

    Dr. Jale Yüksek, “Fokuslu ultrason, kişinin kendi kollajenin yoğun bir şekilde üretilmesini sağlayarak doğal görünümü bozmadan cilde etkili gençleşme sağlamaktadır” dedi.

    CİLT GENÇLEŞTİRME İŞLEMİ NE KADAR SÜREDE YAPILIYOR

    Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, fokuslu ultrason ile cilt gençleştirme işleminin süresinin uygulama yapılan bölgeye göre değişmekle birlikte ortalama 30-60 dakika arasında yapılabildiğini söyledi. Dr. Yüksek, arzu edilen sonuca ulaşabilmek için fokuslu ultrason ile cilt gençleştirme uygulamasının 1 ila 3 seans olarak planlanabileceğini belirterek, bu tür işlemlerde tek seansın bile etkili ve yeterli olabildiğine değindi.

    Uygulama yapılan kişilerin hissettikleri acıyı genel olarak hafif bir elektriklenme ya da iğne batması olarak nitelendirdiğini kaydeden Dr. Jale Yüksek, uygulamanın en önemli avantajlarından birinin de kişinin sosyal yaşamına hemen dönebilmesi olduğunu bildirdi. Yüksek, “Fokuslu ultrason yöntemiyle cilt gençleştirme sonrasında ciltte yanık, leke, herhangi bir yan etki oluşmaz. Bazı hastalarda sadece birkaç saat sonra normale dönecek kızarıklıklar oluşabilir” dedi.

  • Bartınlı Sporcuların Başarısı

    Bartınlı 3 sporcu, Afyon’da düzenlenen Karma Dövüş Sanatları Turnuvası’nda katıldıkları sıkletlerinde Türkiye şampiyonu oldular.

    Bartın’ın Ulus ilçesinde bulunan Şehit Erkan Yalçın Anadolu Lisesi öğrencileri Ahmet Erfidan, Yadigar Karagöz ve Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi öğrencisi Özcan Çeker, Afyon’da düzenlenen Karma Dövüş Sanatları Turnuvası’na katıldı. Antrenör Tolga Karakaya ile birlikte turnuvalara katılan 3 sporcu sıkletlerinde Türkiye şampiyonu oldu. Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun makamında misafir ettiği başarılı sporcularla yakından ilgilendi. Başkan Uzun sporculara her türlü desteği vereceğini iletti. Sporcuların Mayıs ayı içerisinde Antalya’da düzenlenecek olan Balkanlar şampiyonasına katılacağı öğrenildi.

  • Down Sendromlu Sporcuların Büyük Başarısı

    Antalya’da düzenlenen Özel Sporcular Atletizm Şampiyonasına katılan ve 28 madalya ile dönen Adıyamanlı özel sporcular, Vali Mahmut Demirtaş’ı ziyaret etti.

    Sevinçlerini Vali Mahmut Demirtaş’la paylaşan down sendromlu özel sporcular kazandıkları madalyaları Vali Demirtaş’a takdim etti. Gerçekleşen ziyarette, Vali Yardımcısı Levent Öztin, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Yaşar Sarıkaya ile down sendromlu çocukların aileleri de hazır bulundu.

    Down ve Otistik çocuklara yakın ilgi gösteren Vali Demirtaş, özel sporcuları ve ailelerini tebrik etti.

    Özel Sporcuların ziyaretinden memnuniyet duyan Vali Demirtaş, “Antalya’da düzenlenen 100 ve 200 metre koşu, 3 adım atlama, uzun atlama ve gülle atma kategorilerinde 28 madalyayla dönen özel sporcularımızın başarısı gurur vericidir. Burada otistik ve down sendromlu bireylerin madalya almalarından daha da önemlisi bu çocukların yarışmalara katılarak hayatın her alanında olduğu gibi sporda da varız demeleridir. Bu çocuklarımız bizlere bir anlamda azmin zaferini gösterdiler. Yarışmalarda derece alan özel sporcularımız Türkiye Özel Sporcular Federasyonu Başkanlığının belirleyeceği bir ilde ve tarihte ilimizi temsilen final müsabakalarına katılacaklardır. Tüm çocuklarımızı başarılarından dolayı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Engelli çocuklarımız için il merkezinde 12 derslikli bir okul yapıyoruz. Bu okulu önümüzdeki eğitim ve öğretim yılında hizmete sunacağız” dedi.

    Vali Mahmut Demirtaş, ziyaret sonunda özel sporcuları kutlayarak çeşitli hediyeler verdi.

  • Boksta Türk Başarısı

    Türk boks tarihinin ilk profesyonel antrenörü Bülent Başer ve yine bir Türk’e ait olan EC Boxpromotion Spor Kulübü’nde dövüşen Igor Mikhalkin, Fransız rakiplerini devirerek altın kemeri korumayı başardı.

    Yarı ağır sıklette dünyaya meydan okuyan Bülent Başer ve boksörü on bin kişilik salonda büyük bir başarı sağlayarak adeta şov yaptı. Efsane antrenör Başer, maçın ardından yaptığı açıklamada, Fransa’da dördüncü rakibi devirdiklerini belirterek, “Fransız boksörlerden sürekli teklifler alıyoruz. Adeta sıraya girmişler bizi yenmek için. Dördüncü rakibi de devirdik ve arkasından hemen bir teklif daha aldık, büyük ihtimal yakında beşinci Fransız rakibe karşı dövüşeceğiz. Şu an dünya sıralamasında üst seviyelere gelmiş bulunuyoruz. Bundan sonra her an dünya şampiyonluk maçına çıkabiliriz” şeklide konuştu.

    ALYAZ: “TÜRKLER ÇOK BAŞARILI”

    Boks yazarı Vedat Alayz ise, Türk dövüşçülerin sadece ringin içinde değil gerisinde de dünyada söz sahibi olduklarını belirterek, “Şu an Almanya’nın en büyük kulüplerinden EC Boxpromotion bir Türk olan Erol Ceylan tarafından faaliyetlerini sürdürmektedir. Bunun dışında çeşitli dünya şampiyonlarının antrenör, sparringpartneri ve diğer altyapı fırsatları veren yüzlerce Türk bulunmaktadır. Gençlerden de gelecekte dünya dövüş sporlarında büyük başarılar sağlayacak yetenekler yetişmektedir. Türk profesyonel dövüş sporlarının bayraktarlığını Avrupa’da yetişen Türk gençleri yapmaktadır” diye konuştu.

  • Türk Ressamların Büyük Başarısı

    Tayvan’ın Taipei Sanat Fuarı’nda 73 ülkeden 5 bin ressamın yaklaşık 10 bin eserle katıldığı dünyanın en prestijli yarışmasında Antalyalı iki ressam finale kalmayı başardı.

    Dünyanın en prestijli organizasyonlarından olan Tayvan’ın Taipei Sanat Fuarı’na, Antalya’dan ressam Pınar Toker iki eseri ile katıldı. 73 ülkeden 5 bin ressamın 10 bin eserle katıldığı yarışmada, Toker’in Galata Köprüsü, balıkçılar ve Ayasofya Cami’nin yer aldığı yağlı boya çalışması finale kalmayı başardı. 10 bin çalışma arasından eseri ilk 100’e kalan Pınar Toker, “Uluslararası ve önemli jürinin yer aldığı önemli bir organizasyona ilk olarak başvurum kabul edildi. Çocukluğumdan bu yana resimlerle uğraşıyorum. Birçok sergim ve önemli çalışmalarım oldu. Ama en önemlilerinden birisi Tayvan’daki Sanat Fuarı’nda, dünyaca ünlü sanatçılar arasında çalışmamın yer almasıydı” dedi.

    “TEMASI DOĞA VE İNSAN”

    Okuma yazmayı öğrenmeden önce resim çizmeye başladığını aktaran Toker, “Eğitimci bir ailenin çocuğu olduğum için küçüklüğüm okul bahçesinde geçti. Resim, hayatımın hep parçası oldu. Kara kalemden, yağlı boyaya her çeşit resim çiziyorum. Sanatım, bütün duyularımla algıladığım dünyayı yansıtıyor. Doğaya ve insana olan hayranlığım, hayatımı etkileyen her şey, kısacası doğa ve insanlar ana ilham kaynağım. Özellikle insanların ruh, tutumlarının yanı sıra görünümleri, davranış ve doğaları içinde gerçekleşen tüm karmaşık süreçlerine odaklanıyorum” diye konuştu.

    “EMEKLİ ÖĞRETMEN DE FİNALE KALDI”

    Aynı yarışmada emekli matematik öğretmeni İsmail Türel’in, akrilik yöntemle çizdiği Galata Kulesi de finale kalmayı başardı. 2002 yılında emekli olduğunu dile getiren Türel, 20 yıldır resimle uğraştığını söyledi.

    Bugüne kadar birçok sergi açtığını ifade eden Türel, “Amacım resim sanatında marka olmak. Bakanların, bu İsmail Türel’in resmidir demelerini istiyorum. Kendime ait bir tarzım var. Evimi sanat merkezi haline getirdim. İki günde akrilik yöntemle çizdiğim Galata Kulesi, Tayvan’ın Taipei Sanat Fuarı’nda finale kaldı. Bu benim için büyük bir onur. İnşallah birincilik Türkiye’ye gelir” dedi.