ErzurumFlaş

Etiket: baş

  • Kışın çok sık yaşanan baş ağrısı sinüzit habercisi olabilir

    Uzmanlar havaların soğuması ile sık sık yaşanan baş ağrısının temel nedenlerinden birinin sinüzit olabileceğini belirtti. Aydın Liva Hastane Başhekimi Erdal Gezer, burnun her iki tarafında ve arkasında olan sinüs boşluklarının iltihabı olarak tanımlanan sinüzit rahatsızlığının, kasım ayından itibaren kış mevsimi boyunca birçok kişinin hayatını olumsuz etkilediğini belirterek bu yönde şikayeti olanların hekime başvurmasını önerdi.

    “Saçlarınızı kurutmadan dışarı çıkmayın”

    Özellikle kış aylarında saçların iyice kurutulmadan dışarı çıkılmamasını ve soğuk havalarda bere kullanılmasını öneren Dr. Erdal Gezer, bilhassa çocuklarda, dirençleri düşük olduğu için sinüzit rahatsızlığının kış mevsiminde daha çok görüldüğünü kaydederek “Sinüzite karşı alınacak en önemli tedbirlerin başında ıslak başla dışarı çıkmamak ve başı soğuktan korumak geliyor. Bu nedenle soğuk kış günlerinde bere takmadan dışarı çıkmayın” diye konuştu.

    “Banyonuzu akşamdan yapın”

    Soğuk havalarda banyonun mümkün mertebe sabahları değil akşamları yapılmasını bilhassa sabah okula giden çocuklarda bunun daha çok dikkat edilmesini Öneren Liva Hastanesi Başhekimi Dr. Erdal Gezer, “Sabahları banyo yapılırsa da saçlar iyice kurulamadan dışarı çıkılmamalıdır. Bir çok kişinin önemsemediği sinüzit belirtileri; Baş ve yüz ağrısı, yüzde basınç hissi, kafada boşluk-sersemlik hissi, koku alma duyusunda azalma, burun tıkanıklığı, burun veya geniz akıntısı, öksürük ve yorgunluk hissi şeklinde ortaya çıkar. Birçok kişi ’çocuklarda sinüzit olmaz’ şeklinde bilgiye sahip. Fakat bilinenin aksine çocuklarda akut sinüzite sık rastlanan bir durumdur. Bunun yanında burun temizliği sinüzite karşı çok önemlidir” dedi.

  • Baş dönmesi deyip geçmeyin

    Kişinin kendisi veya çevresinin hareket ettiğini düşünmesi hissi olarak tanımlanan vertigo, son yıllarda sık görülen rahatsızlıkların başında geliyor.

    Bu durum sersemlik hissi veya baygınlık hali ile karıştırılmakla birlikte tedavi edilmediği takdirde iş ve sosyal yaşamı durma noktasına getirebiliyor.

    Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Nöroloji Bölümünden Uzm. Dr.Osman Demir, baş dönmesi ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Demir, “Hastalar genellikle vertigo ile ilgili şikayetlerini tanımlarken zorluk çekmektedirler. Vertigonun bulguları, farklı nedenlere bağlı olarak değişebilmektedir. Hasta, çevresinin veya kendinin hareket ettiğini veya döndüğünü ifade eder. Bu duruma bulantı, kusma, terleme ve anormal göz hareketleri eşlik edebilir. Yakınmalar birkaç dakika ile başlayıp, saatlerce sürebilir. Bazen bu şikayetler sabit ve sürekli bazen de atak şeklinde görülebilir. Vertigonun başlangıcı, bir harekete veya pozisyon değişikliğine bağlı olabilir. İç kulak problemlerine bağlı vertigolara ‘periferik’, beyin hastalıklarına bağlı vertigolara ise ‘santral vertigo’ adı verilmektedir. Santral vertigoda, baş dönmesi daha az şiddette olur fakat kısa sürede düzelmez. Beyinin alt bölümünün kanlanmasının azalması vertigoya neden olabilir. Boynun arkasından gelip beyne giden damarlar, diğer yapıların yanında denge ile ilgili bölümleri de kanlandırır. Bu kanlanmada oluşabilecek bozukluklar; güçsüzlük, görme bulanıklığı, çift görme, uyuşukluk, denge bozuklukları, düşme ve konuşma bozukluklarına da neden olabilir” dedi.

    Beyin tümörlerinin de baş dönmesine neden olabildiğini belirten Dr. Demir şöyle devam etti:

    “Beyincik ve beynin alt bölümü arasında gelişen ve ‘köşe tümörü’ denilen oluşumlar yüzde 20 oranında vertigoya neden olur. Bu tümörler; ilerleyici işitme kaybı ve çınlama ve bazen de dengesizlik yapabilir. Bununla birlikte denge siniri etkileyen ‘nöropati’ diye adlandırılan hastalıklar da, vertigoya sebep olabilir. Bazı epilepsi türleri vertigo şeklinde krize yol açabilir. Kafa ve boyun travmaları ile migren de vertigoya zemin hazırlayabilir. Beyne bağlı nedenlerle gelişen vertigonun nasıl seyredeceği, beyindeki hasarın yeri, türü ve boyutuna bağlıdır. Nispeten daha hafif şikayetlerle kendlerin gösterseler de daha uzun sürebilirler. Vertigonun santral nedenleri; beyinin alt bölümünün az kanlanması ve enfarktüsü, bu bölgeyi etkileyen multipl skleroz, köşe tümörleri, denge siniri hastalıkları, beyinin alt bölümünü etkileyen tümörler ve damar anormallikleri, epilepsi nöbetleri, bazı genetik hastalıklar, denge ile ilgili beyin alanlarının doğuştan olan anormallikleri şeklinde sıralanabilir. Beyne bağlı oluşan vertigoda nedene yönelik bir tedavi planlı çizilir.”

    Uzm. Dr.Osman Demir, vertigo için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

    “Genel olarak hangi nedenle olursa olsun vertigolar konusunda ilk olarak ilaç tedavisine başvurulur. Bunun dışında beyinsel kaynaklı vertigolarda, şikayetlerin nedenine göre yaklaşım gerekmektedir. Beynin kanlanma bozukluğu sonucunda olan vertigolarda, aspirin ve çeşitli ilaçların kullanımı gerekmektedir. İleri derecede büyük damar darlığı olan hastalarda stent veya bypass ameliyatları da düşünülmelidir. Multipl sklerozlu olup vertigo şeklinde atak yapan hastalara ise yüksek doz kortizon verilmektedir. Vertigoya neden olan tümörlerin tedavisi cerrahidir. Vertigo ile seyreden epilepsilerde ise epilepsi ilaçları ile tedavi yoluna gidilmelidir.”

  • Bakan Arslan: “E-Ticaretin büyüme hızı baş döndürücü”

    Ulaştırma, Haberleşme ve Teknoloji Bakanı Ahmet Arslan, 2016 yılın global perakendede e-ticaret hacminin 1 trilyon 860 milyar olduğunu ve bu rakamın gün gittikçe arttığını söyledi. Hızı ‘baş döndürücü’ olarak nitelendiren Bakan Arslan, “Sadece 5 sene sonra yani 2021 yılında neredeyse 2.5 kat büyümesiyle 4 trilyon 480 milyar dolara çıkması öngörülüyor” dedi.

    Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile PTT’nin Antalya’nın Belek turizm merkezinde düzenlediği Uluslararası E-Ticaret Konferansı’nda “Postanın Dijital Dönüşümü ve E-Ticaret” konulu panel düzenlendi. Bosna Hersek, Tunus, Fas bakanları ile Arnavutluk ve Çek Cumhuriyeti Bakan Yardımcısı, Pakistan devlet sekreterlerinin panelist olarak katıldığı panelin moderatörlüğünü yapan Bakan Ahmet Arslan, yaptığı konuşmada 2016 yılında global perakendede e-ticaret hacminin 1 trilyon 860 milyar dolar olduğunu, bu sayının gün gittikçe büyüdüğünü kaydetti. Rakamın gittikçe attığını kaydeden Bakan Arslan, “Sadece 5 sene sonra yani 2021 yılında neredeyse 2.5 kat büyümesiyle 4 trilyon 480 milyar dolara çıkması öngörülüyor. Keza 2016 e-ticaret payı toplam global perakende pazarının yüzde 8.7’sine tekabül ederken, 2021 yılında bu oran yüzde 15.5’e çıkacak. Rakamlar devasa boyutlarda, e-ticaretin büyüme hızı baş döndürücü” ifadelerini kullandı.

    Rakamın artmaya devam ettiğinin belirten Bakan Arslan, “2021 yılında neredeyse 2,5 kat büyümesiyle 4 trilyon 480 milyar dolara çıkması öngörülüyor. Keza 2016 e-ticaret payı toplam global perakende pazarının yüzde 8,7’sine tekabül ederken, 2021 yılında bu oran yüzde 15,5’e çıkacak. Rakamların devasa boyutlarda ve e-ticaretin büyüme hızının baş döndürücü” dedi.

    2016 yılında perakende satışlarının yüzde 12,1’inin Asya-Pasifik ülkelerinde gerçekleştiğini aktaran Arslan, Ortadoğu ve Afrika’yı kapsayan bölgelerin toplam satıştaki payının sadece yüzde 1,8 olduğunu söyledi. Bu durum karşısında geleceğe dönük planların titizlikle yapılması gerektiğini kaydeden Bakan Arslan, “Ülkelerimiz arası işbirliğinin tesisi ve bu pastadaki payımızı artırmamız lazım” diye konuştu.

    Bosna Hersek İletişim ve Ulaştırma Bakanı Ismir Jusko, e-ticaret konusunda dünya genelinde bir devrim yaşandığını söyledi. 10 yıl önce Bosna Hersek’te e-ticaret konusunda yasal çerçevelerin oluşturulduğunu aktaran Bakan Jusko, “E-ticarette yeni iş fırsatları, verimliliği arttırma ve maliyeti düşürme fırsdatları ortaya çıkıyor. Bosna-Hersek henüz e-ticarette gelişmiş ülkeler düzeyine erişemedi. Ancak geçimişe göre daha çok büyüyor” dedi.

    E-ticareti ‘sınırları aşan bir durum’ olarak gördüğünü aktaran Tunus Dijital Ekonomi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohamed Anouar Maarouf ise Tunus’un köklü bir posta geçmişi olduğunu, e-ticaret dönüşümünde ise vizyona ihtiyaçları olduğunu söyledi. Dönüşümde emin adımlarla yürümeye başladıklarını belirten Maarouf, “Bizim başka seçeneğimiz yok. Bu e-ticaret mevzusuna uygun yatırımlar yaparak kendimizi teknolojiye uydurmamız gerekmektedir” diye konuştu.

    Fas Sanayi, Yatırım, Ticaret ve Dijital Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Rakiya Eddarhem de e-ticaretin, ekonomik ve sosyal dönüşümün merkezinde olduğunu, bunun her kesimi etkilediğini ifade ederek, “Dijital dönüşümün anahtarının, var olan şirketlerin yönlerini değiştirmeleri gerekiyor. Fas hükümetini olarak e-ticarete önem veriyoruz” dedi.

    Arnavutluk Altyapı ve Enerji Bakan Yardımcısı Dorina Çinari ise Arnavutluk da ki internet kullanımı hakkında bilgiler paylaştı. Çinari, “İnternet yüzde 66, geniş bant kullanıcıları nüfusun yüzde 60’ından fazlasını teşkil ediyor” diye konuştu.

    Diğer panelistlerinde kısa olarak söz aldığı panel sonrasında Bakan Ahmet Arslan, konuk bakan ve bakan yardımcılarına plaket takdim etti.

  • Kastamonu Kültür Baş Şehri oluyor

    Antalya’da bir fuarda düzenlenen “Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması”nda Kastamonu Belediyesi süreklilik ödülünü almaya layık görüldü. Belediye Başkanı Tahsin Babaş, ödülü aldıkları için çok mutlu olduklarını belirtirken, Kastamonu’nun 2018 yılında Türk Dünyası Kültür Baş Şehri ilan edileceğini duyurdu.

    Tarihi Kentler Birliği (TKB) tarafından bu yıl 16’ıncısı düzenlenen “Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması”nda kazanan belediyelere ödülleri, YAPEX Fuarı’nda düzenlenen törenle verildi. Antalya Expo Center’da 15 Kasım’da açılan ve içerisinde Türkiye’nin birçok yerinden belediye ile yapı ve restorasyon sektör firmalarının yer aldığı fuarda düzenlenen yarışmada, Kastamonu Belediyesi, süreklilik ödülünü almaya hak kazandı. Kültür mirasını koruma çalışmalarını özendirmek amacıyla düzenlenen yarışmada Metin Sözen Koruma Büyük Ödülü’nü, “Mudurnu Ahiler Müzesi ve Kanuni Sultan Süleyman Cami Restorasyonu” projesiyle Bolu’dan Mudurnu Belediyesi kazandı. Kayseri Melikgazi Belediyesi ve Nevşehir Uçhisar Belediyesi ise Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü. Kastamonu Belediyesi ise Hüma Hatun, Şeyhoğlu, Aktekke Konakları Restorasyonları ve Bakırcılar Çarşısı Cephe İyileştirme ve Kentsel Tasarım Projeleri ile süreklilik ödülünü aldı. Ödülü aldıkları için çok mutlu olduklarını belirten Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Kastamonu’nun 2018 yılında Türk Dünyası Kültür Baş Şehri ilan edileceğini duyurdu.

    Kastamonu’nun Osmanlı’nın 16 velayetinden biri olduğuna belirten Başkan Babaş, kentin tarihi ve kültürel olarak muazzam bir şehir olduğuna dikkat çekti. Babaş, bölgede ismi duyulmayan birçok tarihi ve kültürel zenginlerin olduğu nu da ifade ederek, amaçlarının bu zenginlikleri Türkiye ve dünyaysa tanıtmak olduğunu söyledi. Kastamonu’nun kültürel yapısıyla insanların ilgisini çekmeye devam ettiğini belirten Babaş, “Özellikle kültürel miraslarımız üzerinde ciddi çalışmalar yapıyoruz. Şehir merkezimizde bulunan bin 400 civarında tarihi ve kültürel varlığın yaşatılması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Her gün bunlarla ilgili projeler yapıp hem günümüzde hem gelecekteki nesillerimize gösterebilmek ve yaşatabilmek için faaliyetler gösteriyoruz” dedi.

    Kültür ve Turizm Bakanlığının 2018 yılında Kastamonu’nun Türk Dünyası Kültür Baş Şehri ilan edilmesi için çalışmalara başladığını duyuran Babaş, “Burada 6 tane ana şehir olmak üzere 8 gözlemci şehir yani 14 şehir kültür baş şehri olacak. 2018 yılı Kastamonu için gerçekten tamamen kültürel faaliyetlerin olacağı bir yıl haline gelecek” diye konuştu.

    Tarihi Kentler Birliği’nin verdiği süreklilik hediyesinden dolayı mutlu olduğunu ifade eden Babaş, 228 kategoride 953 proje ürettiklerini ve çalışmaların devam ettiğini söyledi. Başlanılan projenin sürdürülebilir olması gerektiğini belirten Babaş, “Tarihi Kentler Birliği’nden aldığımız süreklilik ödülümüzün hakkını ilerleyen dönemlerde hakkını vereceğimize inanıyorum. Böyle bir ödüle layık görüldüğümüz için çok mutluyuz. Bu tür ödüller motivasyonumuzu arttırıyor” diye konuştu.

  • Petkimspor’un yeni baş antrenörü Aziz Bekir oldu

    Petkimspor baş antrenörü Mete Babaoğlu’nun istifa etmesinin ardından yerine Aziz Bekir getirildi.

    Türkiye Basketbol 1.Lig takımlarından biri olan Petkimspor’un baş antrenörü Mete Babaoğlu kısa bir süre önce istifa etti. Babaoğlu’nun yerine yeni bir Başantrenör arayışına giren Petkimspor yetkilileri, Aziz Bekir ile anlaştı. Asıl adı Adis Beciragic olan 1969 Saraybosna doğumlu Aziz Bekir, savaş sonrası Basketbol kariyeri boyunca Türkiye’de PTT (Türk Telekom) ve Ülkerspor formaları giydi. Bekir, antrenörlük kariyerinde ise milli takım yardımcı antrenörlüğünün yanı sıra çok sayıda kulüp çalıştırdı. Bekir son olarak önceki sezon Konyaspor ile çalıştı.

    6 maçtır kazanamayan Petkimspor 8 puanla 17. sırada yer alıyor.