Etiket: Balıklar

  • Baraj önünde sıkışan balıklar havasızlıktan telef oluyor

    Kars’ta, yapımı tamamlanan Kars Barajı’nın tünel kapakları kapatılınca on binlerce balık mahsur kaldı. Büyük balıklar vatandaşlar tarafından tutulunca, küçük balıklar ise sıkıştığı gölette havasızlıktan ölüme terk edildi.

    Kars’ta yapımı tamamlanan Kars Barajı’nda su tutulmaya başladı. Baraj tüneli kapatılınca tünel önünde on binlerce balık mahsur kaldı. Balıkların küçük bir alanda mahsur kaldığını fark eden köylüler ellerine aldıkları dirgenlerle balık avladı. Tünel önünde küçük su birikintisinde kalan on binlerce balık havasızlıktan ne yapacağını şaşırdı, sıkışın ve su çekildikçe ortaya çıkan balıklardan çoğu havasızlıktan telef olurken, sağ kalan on binlerce yavru balık kurtarılmayı bekliyor. Köylüler büyük balıkları yaklaşık 5 metre derinlikte ki suya girerek dirgen ve ağ yardımıyla tutarken küçük balıklar ise sıkıştıkları küçük gölekte kurtarılmayı bekledi.

    Havasızlıktan binlercesinin öldüğü, bir o kadarının da ölmek üzere olduğu gölette havası kalan balıkların su yüzeyine çıktı. Çoğunluğu yavru sazan olan ve tatlı su kefallerinin aralarında olduğu balıkların akıbetinin ne olacağı ise bilinmiyor. Baraj tüneli önünde sıkışan ve havasızlıktan telef olmak üzere olan balıklar, kurtarılarak yeniden hayatta kalmayı bekliyor.

  • Günyüzü barajı kurudu, balıklar karaya vurdu

    Eskişehir’in Günyüzü ilçesinde baraj gölünün kuruması sonucu telef olan balıklar karaya vurdu.

    Günyüzü ilçesinde bulunan sulama barajının suyunun gözle görülür şekilde çekildiği görüldü. Günyüzü Tarımsal Sulama Kooperatifine ait küçük çaplı baraj göleti kuraklık ve bilinçsiz kullanım nedeniyle kurudu. Sezonda bin dekar tarlanın sulandığı baraj göletinin kurumasıyla çevrede bulunan canlılar da ciddi zarar gördü. Suların çekilmesi üzerine balıklar telef oldu. Durumu gören vatandaşlar, yetkililerin olaya el atmasını istedi.

  • Baraj suları çekildi, balıklar öldü

    Artvin’in Borçka ilçesi Muratlı Barajı’nda suların çekilmesiyle birlikte balık ölümleri meydana geldi.

    Suların metrelerce çekilmesiyle kıyıya vuran ölü balıkları gören vatandaşlar ölü balıklara fotoğraf çekerek sosyal medya hesaplarından paylaştı. Sosyal medyadan fotoğrafları gören Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ekipleri fotoğrafları paylaşanlara ulaşarak bölgeyi tespit etti. Balıkların öldüğü bölgeye gelen yetkililerin gerekli çalışmalara başladığı belirtildi.

  • Balıklar zehirlenmeden değil oksijen yetersizliğinden ölmüş

    Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger, Büyük Menderes Deltası’nda yaşanan toplu balık ölümlerinin zehirlenmeden değil, sudaki oksijen yetersizliğinden kaynaklandığını belirterek; “Benzer hadiselerin bir daha yaşanmaması için gerekli tüm tedbirleri alıyoruz” dedi.

    Vali Yavuz Selim Köşger, Büyük Menderes Deltası’nda 22 Mayıs günü yaşanan toplu balık ölümlerinin ardından başlatılan incelemenin sonucunu oluşturulan komisyonda yer alan kurumların temsilcileriyle bir araya gelerek, kamuoyuyla paylaştı.

    Yaşanan toplu balık ölümleriyle ilgili olarak medya kuruluşlarında bazı yanlış bilgiler yer aldığına işaret ederek konuşmasına başlayan Vali Köşger, balık ölümlerinin yaşandığı bölgenin Büyük Menderes nehri değil, 25 kilometrelik T2 ana tahliye kanalı olduğunu söyledi. Ana amacı sulama olmayan bu kanalın su sıkıntısı yaşandığı dönemlerde çiftçiler tarafından kullanılabildiğine işaret eden Köşger, “Bu kanalın Menderes ile bağlantılı değil. Söke Belediyesi ile 3- 4 tane fabrikanın atık suları bu kanala deşarj yapılıyor. Balık ölümleri Menderes’te değil, bu tahliye kanalında gerçekleşmiş. Buradaki bulunan tüm kurumlar hemen olay mahalline giderek hem balıklar hem de sudan numuneler alarak inceleme yaptı. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüz ayrıca belediye ve diğer fabrikaların atıklarında numune alarak akredite laboratuvara gönderdi. Ölü balıklar üzerine 196 farklı yönden inceleme yapıldı. Sonuç olarak, balıkların herhangi bir zehirlenme sonucu ölmedikleri ortaya çıktı. Sudaki kirlenme, atıklar veya tarımsal faaliyetler sonucu suya pestisitin karışmış olması gibi bir durum söz konucu değil” dedi.

    “Ani sıcaklık artışı ölümleri tetikledi”

    Balık ölümlerinde o günkü meteorolojik olayların etkili olduğuna dikkat çeken Köşger, “O günlere ait meteorolojik veriler elimizde. O günlerde mevsim normallerinin 8 ila 10 derece üstünde ani sıcaklık artışlarının yaşandığı gözlemlendi. Aydın’da uzun yıllar Mayıs ayı ortalaması 20 derece iken balık ölümlerinin yaşandığı gün ve 1 gün öncesinde 33 ve 35 derece sıcaklık ölçülmüş. Ani sıcaklık yükselmesine bağlı olarak, suyun da sığlaşmış olması sebebiyle sudaki oksijen seviyesinin azalmasına bağlı olarak balık ölümlerinin meydana geldiğini tespit etmiş durumdayız. Oksijen yetersizliğinin sebebi ani sıcaklık artışı ve suyun sığlaşması olarak belirlendi. Bu tespitlerimizi oksijene daha çok ihtiyaç duyan büyük balıkların ölmesi, oksijene daha az ihtiyaç duyan küçük balıkların ise halen yaşıyor olması doğruluyor. Zehirlenme olsa idi yavru balıklar da ölürdü”

    “Benzer hadiselerin yaşanmaması için tüm önlemler alınıyor”

    Balıkların oksijen yetersizliğine bağlı olarak ölmüş olmalarına rağmen idarenin bazı sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğinin altını çizen Vali Köşger, kanalda alınacak önlemleri şu şekilde sıraladı: “Canlı yaşadığı için bu kanalın izlenmesi ve oksijen oranı azaldığı zaman başka kaynaklardan dengeleme yapılması gerekiyordu. Bundan sonra kanaldaki suyun takibi DSİ tarafından yapılacak. Büyük Menderes Nehri’nde suyun kalitesini ölçen 3 noktada istasyonlarımız var. Ankara’da gerekli görüşmeleri yaparak, bir tane daha istasyonu bu kanala kurarak suyun izlenmesini sağlayacağız. Suların takibi Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Ankara’dan yapılıyordu. Biz bu tabin yerelden DSİ, Çevre ve şehircilik İl Müdürlüğü ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından yapılabilmesi için gerekli izinleri aldık. Bundan sonra Büyük Menderes ve bu kanalda yaşanabilecek benzer hadiseler online olarak izlenecek. İnşallah bundan sonra bu gibi toplu balık ölümlerini bir daha karşılaşmayacağız. Çünkü suyun kalitesini, oksijenlenmesini ve diğer atıklar açısından izlenmesini otomatik olarak sağlayacak sitemler kurulacak”

    Aydın Valiliği toplantı salonunda gerçekleşen açıklamaya Vali Köşger’in yanı sıra ADÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Ali Sarılı, DSİ 21. Bölge Müdürü Mehmet Akif Balta, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fikret Fuat Aktaş, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mehmet Taha Al ile Vali Yardımcıları katıldı.

  • Ölü balıklar kilometre uzunluğundaki nehre yayıldı

    Aydın ile Muğla illeri arasında kalan Büyük Menderes Deltası Milli Parkı sınırları içinden geçen tahliye kanalında Pazartesi günü başlayan balık ölümlerinde bilanço büyüyor. Ölen milyonlarca balık kilometre uzunluğundaki nehir yatağına dağılırken, kurulan komisyon ölümlerin nedenini belirlemeye çalışıyor.

    Büyük Menderes Deltası Milli Parkı sınırları içerisinde milyonlarca balığın telef olduğu tahliye kanalında 3 kilometre boyunca görülen toplu balık ölümleri bölge halkını tedirgin etti. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, DSİ ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nden uzmanların oluşturduğu komisyon ölü balıklar ve su üzerinde inceleme başlattı. Olayla yakından ilgilenen Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODSD) de, Büyük Menderes Nehri’nde yaşanan kirliliğinin nedenleri ve sorumluların tespit edilmesi amacıyla suç duyurusunda bulundu.

    Büyük Menderes Deltası’nda görülen toplu balık ölümleriyle ilgili olarak gerekli çalışmaların yapıldığını ve bölgeden numunelerin alındığını belirten Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fikret Fuat Aktaş, “Valimizin talimatıyla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, DSİ ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nden oluşan bir komisyon kuruldu. Kamuoyuna yanlış aktarılan olay Büyük Menderes Nehri’nde değil, bir sulama kanalında yaşanıyor. Ölü balıklar ve çeşitli noktalardan anılan numunelerin sonuçları yaklaşık 10 gün sonra belli olacak. Toksit zehirlenme de dahil olmak üzere her türlü ihtimal değerlendiriliyor” dedi.

    Büyük Menderes Nehri’nde her son bahar mevsim değişikliği nedeniyle balık ölümlerinin yaşandığına işaret eden Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş’da, “Ancak bu sefer hem daha erken oldu hem de ölüm oranı çok yüksek. Bu yıl bölgemizde yağış oranı düşük olduğu için nehir suyu tahliye kanalları, fabrikalar ve arıtma tesislerinden bırakılan atık sular nedeniyle oldukça kirli durumda. 25-30 yıl önce biz Menderes’te yüzüp, su içebiliyorduk. Bölgemizde arıtma tesisi durumu yok denecek kadar az. Nehir suyu kirli olduğu için balık ölümlerinin meydana geldiğini düşünüyoruz. Acilen bölgedeki her kuruluş ve belediyenin arıtma tesisini kurması lazım. Söke Ovası 500 bin dekarlık bir arazi. Bütün atıklar burada toplanıyor. Önlem alınmaması halinde bu ovanın yok olacağını öngörüyoruz. Bugün balıkları vuran bu çevre katliamı yarın insan ölümlerine de yol açabilir” diye konuştu.

    Ölen milyonlarca balığının kilometrelerce uzunluğundaki bir alanda yaşıyor olabileceğini kaydeden Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Serap Birincioğlu ise, böylesine toplu balık ölümlerinde ilk akla gelenin oksijen seviyesinin ani düşmesi sonucu zehirlenme olabileceğini söyledi. Gerek balıklar gerekse su üzerinde yapılacak incelemeyle zehirlenmeye neden olan etmenin tespit edilmesinin büyük önem taşıdığının altını çizen Birincioğlu, şöyle konuştu: “Menderes’te bu olay yıllar içerisinde tekrarlıyor. Bunun nedenini tespit edebilirsek önümüzdeki yıllar için önlem alabiliriz. 8-10 çeşit balıkta farklı büyüklüklerde tonlarca balık ölümü var. Burada büyük bir çevre sorunuyla karşı karşıyayız. Nehrin kısa sürede kendisini toplaması çok zor. Balıkların yeniden bu doğaya adapte olması ve yavrulaması zor. Kuşlar bu balıkları tüketiyor. Eğer balıklar zehirliyse onlarda bu durumdan etkilenecektir. Bu konu büyük bir ciddiyetle takip edilmelidir”

    “EKODOSD suç duyurusunda bulundu”

    Balık ölümlerinin başladığı Pazartesi gününden itibaren konuyu yakından takip ettiklerini ifade eden EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü’de, olayının nedeninin belirlenmesi için bilimsel çalışmaların devam ettiğini bildirdi.

    “Bu sorun yıllardır bölgemizin kanayan yarası haline geldi” diyen Sürücü, şunları kaydetti: “Büyük Menderes Nehri 584 kilometrelik güzergah boyunca bölgeye can veriyor. Teknolojik gelişmeyle birlikte son 20-30 yıldır nehirde ciddi bir kirlenme var. Tesisler arıtmadan tüm atıklarını Büyük Menderes’e veriyorlar. Şuan sadece balık ölümlerini konuşuyoruz ama başka ne tür sonuçlar doğurabileceğini hiç akımıza getirmiyoruz. Çok büyük bir ekosistem olan Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nda sadece balıklar ölmüyor. Biyolojik çeşitliliği korumak adına bir an önce bu soruna kalıcı bir çözüm bulmak zorundayız. Biz bugün sorumluların tespit amacıyla avukatımız aracılığıyla Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk”

    Öte yandan; toplu balık ölümlerinin yaşandığı tahliye kanalındaki sudaki kirlilik oranının azalması için daha önceden oluşturulan set DSİ ekipleri tarafından yıkılarak arıtma kanalının Ege Denizi’yle bağlantısı sağlandı.