Etiket: Azaldı

  • Yalova’da Hırsızlık Azaldı

    Yalova Emniyet Müdürü Mehmet Ali Süvari, Yalova’nın Türkiye’nin en güvenli illerinden biri olduğunu söyledi.

    Yalova’da hırsızlık oranlarında 2014 yılına oranla 2015 yılında yüzde 20’lik bir düşüş yaşandığına dikkat çeken Süvari, “Yalova’da 2015 yılında 105 bin adet çağrı aldık. Bunlardan 74 bini bilgi edinme maksadıyla ve sadece 195 adedi ise asılsız çağrılardı. Yalova’da 2014 yılında toplamda 5 bin 446 olay meydana gelirken, 2015 yılında çok az bir artışla 5 bin 490 olay meydana geldi. Bu da il merkezinde yüzde 3, il genelinde ise yüzde 1’lik bir artış anlamına geliyor. Yalova’da olayların aydınlatılmasında yüzde 76 oranındayız. Oysa bu oran 2014 yılında yüzde 74’teydi. Yalova’da kişilere karşı işlenen suçlarda internet üzerinden hakaret suçlarının da eklenmesi ile birlikte yüzde 5’lik bir artış gözlendi. Mala karşı işlenen suçlarda ise bir önceki yıla nazaran yüzde 4’lük bir gerileme yaşadık. Yalova’da 2015 yılında mala karşı işlenen suçların oranı yüzde 20 olarak kayıtlara geçti. Yalova’da meydana gelen hırsızlık olaylarında da yüzde 20’lik bir düşüş yaşadık. Bu anlamda olayların aydınlatılmasında yüzde 43 gibi bir orandayız ki bu oldukça iyi bir oran. Öte yandan ilde mültecilere dayalı suçta bir artış yok” dedi.

    Yalova’da trafik anlamındaki verileri de paylaşan Süvari, “Yalova’da 2015 yılında 1 ölümlü trafik kazası yaşandı. Yaralamalı trafik kazası sayısı ise 529 olarak kayıtlara geçti. Bu anlamda baktığımızda 2014 yılında 402 olan yaralamalı trafik kazası sayısında 2015 yılında yüzde 29’luk bir artış var. Ama bunda araç sayısının artması çok önemli. Zira Yalova’da 2014 yılında 49 bin 772 olan araç sayısı 2015 yılında 54 bin 941’e yükselmiş. Yine Yalova’da alternatif yol olmaması ve Tonami Meydanı’nda yapılan köprülü kavşak çalışmaları da kaza sayısının artmasında etkili oldu. Biz köprü altındaki geçişleri içeren düzenlemenin yapılması sonrasında trafikte bir rahatlama yaşanacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

    Yalova’nın uyuşturucu ile mücadele anlamında da başarılı bir yıl geçirdiğinin altını çizen Emniyet Müdürü Mehmet Ali Süvari, “Yalova’da 2014 yılında 301 olan uyuşturucu maddeye bağlı suçlar 2015 yılında 251’e geriledi. Buna rağmen tutuklanma oranlarında artış yaşandı. Yalova’da 2014 yılında uyuşturucu maddeye bağlı suçlardan 52 kişi tutuklanırken 2015 yılında 70 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yalova uyuşturucu maddelerin ele geçirilmesinde 2015 yılında büyük başarılara da imza attı. 2015 yılında gerçekleştirilen operasyonlarda 112 kilo esrar, 10 kilo bonzai 11 kilo kokain, 21 kilo eroin ve 60 bin adet extacy ele geçirildi. Bu oranlar sizleri korkutmasın zira yakalanan uyuşturucu maddeler bu ilde dağıtılmıyor. Yalova geçiş noktası olduğu için uyuşturucu buradan geçerek başka illere gidiyor” şeklinde konuştu.

  • Havalar Isındı, Balık Azaldı

    Ege ve Marmara’da hava sıcaklığı mevsim normallerinin üzerine çıkınca tezgahlarda balık çeşitleri azaldı.

    Çanakkale’de 35 yıldır balıkçılık yapan 67 yaşındaki Kemal Dinçer, havaların soğumasıyla balıkların yeniden bollaşacağını söyledi. Balıkların bollaşmasıyla çinakop ve istavrit fiyatlarında da düşüş yaşanabileceğini belirten Dinçer, “Balıklar geçen seneye nazaran biraz daha az. Ama havaların çok etkisi var. Bu sene havalar anormal gidiyor. yarın öbür gün havalar soğursa çinakop ve istavrit fiyatları düşebilir” dedi.

    TekirİN yaz mevsiminde 70-80 liraYA satıldığını belirten balıkçı Dinçer, bu aylarda tekirin fiyatının 25 lira olduğunu söyledi. Tekirin vatandaşlar tarafından en çok ilgi gören balıklar arasında olduğunu belirten Dinçer, “Şu anda insanların en çok tercih ettiği hamsi, istavrit, sardalye ve tekir. Yaz fiyatlarına göre şimdiki fiyatlar normal zaten. Mesela yazın tekir balığı 70 – 80 lira arasındaydı, şimdi ise 25 lira. ama vatandaşında alım gücü biraz az herhalde. Herkesin geliri belli, insanlarda gücüne göre hangisi işine gelirse onu alıyor. Hamsi ve istavrit gününe göre 10-15 lira. Levrek, çupra ve tekir balığı 20-25 lira. bu sene çupra biraz fazla. Lüfer ve palamut olmadı. Artık bundan sonra önümüze bakacağız. İnşallah havalar iyi olur da balık bollaşır” şeklinde konuştu.

  • TÜFE Erzurum Bölgesinde Azaldı

    TÜİK, Tüketici Fiyat Endeksi, Aralık 2015 verileri açıklandı.

    Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ülke genelinde aylık % 0,21 artarken, Erzurum, Erzincan, Bayburt illerinin dahil olduğu bölgemizde Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık %0,07 azaldı.

    TÜKETİCİ FİYAT ENDEKSİ (TÜFE) AYLIK %0,21 ARTTI

    TÜFE’de (2003=100) 2015 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre %0,21, bir önceki yılın Aralık ayına göre %8,81, bir önceki yılın aynı ayına göre %8,81 ve on iki aylık ortalamalara göre %7,67 artış gerçekleşti.

    Aylık en yüksek artış %1,24 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda oldu

    Ana harcama grupları itibariyle 2015 yılı Aralık ayında endekste yer alan gruplardan ev eşyasında %0,53, çeşitli mal ve hizmetlerde %0,45, konutta %0,43 ve lokanta ve otellerde %0,33 artış gerçekleşti.

    AYLIK EN FAZLA DÜŞÜŞ GÖSTEREN GRUP %1,98 İLE GİYİM VE AYAKKABI OLDU

    Ana harcama grupları itibariyle 2015 yılı Aralık ayında endekste yer alan gruplardan ulaştırmada %0,57, haberleşmede %0,22 ve eğlence ve kültürde %0,17 düşüş gerçekleşti.

    YILLIK EN FAZLA ARTIŞ %13,23 İLE LOKANTA VE OTELLER GRUBUNDA GERÇEKLEŞTİ

    TÜFE’de, bir önceki yılın aynı ayına göre eğlence ve kültür (%11,56), çeşitli mal ve hizmetler (%11), ev eşyası (%10,95), gıda ve alkolsüz içecekler (%10,87) artışın yüksek olduğu diğer ana harcama grupları oldu.

    AYLIK EN YÜKSEK ARTIŞ %1,17 İLE TRC3 (MARDİN, BATMAN, ŞIRNAK, SİİRT)’DE OLDU

    İstatistiki Bölge Birim Sınıflaması (İBBS) 2. Düzey’de bulunan 26 bölge içinde, bir önceki yılın aynı ayına göre en yüksek artış %9,83 ile TR31 (İzmir) bölgesinde ve on iki aylık ortalamalara göre en yüksek artış %8,31 ile TR31 (İzmir) bölgesinde gerçekleşti.

    Aralık 2015’te endekste kapsanan 426 maddeden; 54 maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 253 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 119 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti.

  • İnsülinle Diyabet Hastalığı Ölümleri Azaldı

    Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü nedeniyle diyabet hastalığında insülin tedavisinin yeri ve önemi hakkında açıklamalarda bulundu.

    Diyabet tedavisinde amacın, normale yakın kan şeker düzeylerini sağlayarak diyabete bağlı erken ve geç dönem komplikasyonların engellenmesi olduğunu belirten Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın, “Diyabet tedavisinin en önemli yapı taşı olan insülin, 1921 yılında keşfedilmiştir. 1922 yılında tedavide kullanılmaya başlanılması üzerine diyabete bağlı ölümlerde belirgin azalma olmuştur” şeklinde konuştu.

    “İNSÜLİN HORMONU GLİKOZ DÜZEYİNİ NORMALE GETİRİR”

    İnsülin’in pankreas bezinden salgılanan ve kan şeker düzeylerini kontrol altında tutan bir hormon olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sayın, “Diyabeti olmayan bireylerde gıda alındıktan sonra parçalanan glikoz (şeker), pankreastan insülin hormonunun salgılanmasını uyarır. İnsülin hormonu kanda yükselen glikoz düzeyini normale getirir. Diyabet hastalığında bugün için nedenini tam olarak bilemediğimiz bir nedenden dolayı pankreas bezinden yetersiz insülin salgılanır. Bunun sonucunda kandaki şeker düzeyleri yükselir” dedi.

    “DİYABET TEDAVİSİ HEKİMİNİZLE, SİZİN KONTROLÜNÜZDEDİR”

    İlaç tedavisine rağmen kan şeker düzeyleri kontrol altına alınamayan hastaların insülin tedavisi gördüğünü vurgulayan Sayın, “Bunun dışında tip 1 diyabetliler, gebeler, kronik karaciğer ve böbrek nakli yapılan hastalar, ciddi travma, operasyon ya da enfeksiyon geçiren hastalar, yüksek şeker komasıyla hastaneye başvuran hastalarda da mutlaka insülin tedavisi uygulanmaktadır. Diyabet tedavisi hekiminizle birlikte sizin kontrolünüzdedir” diye konuştu.

    “İNSÜLİN EN HIZLI KARIN BÖLGESİNDEN EMİLİR”

    İnsülinlerin etki sürelerine göre hızlı, kısa, orta ve uzun etkili insülinler olarak sınıflandırıldığının altını çizen Uzm. Dr. Sayın, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Hızlı ve uzun etkili insülin karışımları, karışım insülinler olarak adlandırılmaktadır. Hangi tip insülinin kullanılacağı hastaya göre hekimi tarafından belirlenmektedir. İnsülin deri altına uygulanır. Kollar, karın ve bacaklar insülin uygulama yerleridir. İnsülin en hızlı karın bölgesinden emilir. İnsülin tekrar kullanılabilen insülin kalemleri veya kullanıma hazır insülin kalemleri ile uygulanır.”

    “SEÇİLECEK TEDAVİ ŞEKLİ HASTADAN HASTAYA DEĞİŞMEKTEDİR”

    İnsülin tedavisinin kaç tipi olduğu hakkında da açıklamalarda bulunan Uzm. Dr. Sayın, “İnsülin tedavisi ilaçlarla birlikte günde tek doz kullanılabileceği gibi günde 2-3 ya da 4 kez uygulanan tedavi tipleri de mevcuttur. Seçilecek tedavi şekli hastadan hastaya değişmektedir. İnsülin tedavisinin yan etkilerini ise; hipoglisemi olarak adlandırılan kan şeker düzeyinin 60mg/dl’nin altına düşmesi, kilo artışı ve alerjik reaksiyon olarak sıralayabiliriz” dedi.

    “İNSÜLİN TEDAVİSİ, DİYABET TEDAVİSİNDE ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP”

    İnsülin tedavisinin korkulacak bir tedavi olmadığını söyleyen Uzm. Dr. Sayın konuşmasını şöyle tamamladı:

    “İnsülin tedavisi, diyabet tedavisinde çok önemli bir yere sahiptir. Gelişen teknolojiyle kullanılan iğne uçları sanıldığının aksine çok ince ve kısadır. Dolayısıyla enjeksiyonlar ağrısızdır. Erken dönemde başlanan insülin tedavisiyle pankreas bezi dinlenmeye alınmakta ve erken dönemde sağlanan iyi kan şeker kontrolü ile diyabete bağlı komplikasyonlar da belirgin azalma sağlanmaktadır. İnsülin tedavisinde hastanın uyumu çok önemlidir.”

  • Arabuluculuk Sayesinde Davalar Azaldı

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) arabuluculuk çalışmalarına Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan ve Bursa Barosu’ndan tam destek geldi.

    Türkiye’de oda ve borsalar arasında ilk defa tahkim ve arabuluculuk merkezini hayata geçiren BTSO, ‘ileri arabuluculuk’ eğitimlerine devam ediyor. BTSO Altıparmak Temsilciliği’nde düzenlenen eğitimlere Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, ticaret ve iş mahkemesi hakimleri, Bursa Barosu, arabuluculuk derneklerinin başkanları ve avukatlara bilgiler verildi. Eğitimlere, ursa Cumhuriyet Başsavcı Vekili Sinan Sezer ve Baro Başkanı Ekrem Demiröz de katılarak destek verdi.

    Sezer, alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olan arabuluculukla ilgili son zamanlarda farkındalığın arttığını söyledi. Arabuluculuk alanında 6 ilde pilot uygulama başlatıldığına işaret eden Sezer, “Bu pilot mahkemelerde de arabuluculuk sistemi uygulanmaya başladı. Bu sistem büyük avantajlar sunuyor. Birçok ihtilaf mahkemeye gelmeden kısa sürede ve daha az masrafla çözülüyor. Arabuluculuk her iki tarafın da memnun kaldığı bir sistem” diye konuştu.

    Mahkemelerdeki dosya yığılmalarını, yargılamadaki uzamaları önlemek için ara çözümlere ihtiyaç olduğunu belirten Demiröz, BTSO tarafından Bursa iş dünyasına kazandırılan Arabuluculuk ve Tahkim Merkezi’nin Türkiye’ye örnek bir çalışma olduğunu söyledi. Arabuluculuk müessesesinin toplumda kabul görmesini istediklerini dile getiren Demiröz, “Bu müesseseler de toplum tarafından kabul görürse, mahkeme önünde mutsuzlukla biten yargılama süreçleri yerine her iki tarafın da mutlu olabileceği çözümler oluşturulabilir. İtilafların arabuluculuk müesseseleri kanalıyla çözülmesi, toplum tarafından kabul görmesi ve yasalarla bunun desteklenmesi büyük fayda sağlar” diye konuştu.

    “YAPTIRIM OLMASI LAZIM”

    Ekrem Demiröz, Bursa Barosu olarak mahkeme düzeni dışında itilafların çözülmesini sağlayacak yeni mekanizmalara ihtiyaç olduğunu söyledi. Demiröz, “Arabuluculuğun şu an bir yaptırımı yok. Yaptırım olmayınca da bizim gibi toplumlarda bu tür yapılanmaların yaşama şansı az” dedi.

    BTSO Arabuluculuk ve Tahkim Merkezi Divan Kurulu Başkanı Irmak Aslan, arabuluculuğun büyük avantajları olduğunu anlattı. “Türkiye’deki oda ve borsalar nezdine BTSO öncülüğünde hayata geçirilen merkezin kurulmasında Bursa örnek bir iş birliği sergiledi. Bu önemli meseleye sahip çıktı” diyen Aslan, BTSO, Bursa Adliyesi, Bursa Barosu, Bursa’daki Arabuluculuk Dernekleri ve Uludağ Üniversitesi iş birliğiyle devam eden çalışmaların iş dünyasındaki hukuki problemlerin çözüme kavuşmasına büyük katkı sağladığını sözlerine ekledi.