Etiket: Aracıyla

  • Törende fenalaşan gazi, kaymakamın makam aracıyla hastaneye yetiştirildi

    Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde 10 Kasım Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anma törenleri esnasında törene katılan Kıbrıs gazisi Hüseyin Çepik fenalaştı. Beyin kanaması geçiren gaziyi, İlçe Kaymakamı Ömer Dereci’nin makam aracı hastaneye yetiştirdi.

    Viranşehir’de gerçekleşen Atatürk’ün anma programı saygı duruşunda bulunmasıyla başladı. Programda İstiklal Marşı okunduğu sırada fenalaşan gazi Hüseyin Çepik aniden yere yığıldı. Törende hazır bulunan Viranşehir Devlet Hastanesi Acil Uzman Doktoru Yusuf Altınöz gaziye anında müdahale etti. İlçe Kaymakamı Ömer Dereci makam aracını tahsis ederek, gaziyi hemen Viranşehir Devlet Hastanesine gönderdi.

    Viranşehir Devlet Hastanesine gelen gaziyi burada AK Parti İlçe Başkanı Ali Tekin, Viranşehir Belediye Başkan Yardımcısı Halaf Kete ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Sina Ateş ile Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Haşim Yıldız yalnız bırakmadı. Hemen müdahale edilen Kıbrıs gazisi Hüseyin Çepik’in tomografisi çekildi. Tomografiden çıkan sonuca göre Acil Uzman Doktoru Yusuf Altınöz hastanın tansiyona bağlı olarak beyin kanaması geçirdiğini söyledi.

    İlçe Kaymakamı Ömer Dereci de hastaneye gelerek gazi Hüseyin Çepik hakkında doktorlardan bilgi aldı. Dereci, gazi yakınlarını ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Gazi yakınları İlçe Kaymakamı Dereci, AK Parti İlçe Başkanı Ali Tekin, Viranşehir Belediye Başkan Yardımcısı Halaf Kete, İlçe Milli Eğitim Müdürü Sinan Ateş ve Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Haşim Yıldız’a ilgilerinden dolayı teşekkür etti.

    Gazi Hüseyin Çepik daha sonra Şanlıurfa Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı.

  • Jandarmadan gece görüşlü insansız hava aracıyla midye operasyonu

    Bursa İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Gemlik ilçesinde gece görüşlü insansız hava aracıyla yaptığı operasyonda piyasa değeri 1 buçuk milyon lira olan 25 bin 100 kilogram kaçak midye ele geçirdi.

    Olay, Gemlik ilçesinde bulunan bir dinlenme tesisinde meydana geldi. 80 plakalı bir tıra 34 plakalı minibüsle midye getirildiği tespit edildi. Ekipler gece görüşüne sahip insansız hava aracıyla yaptıkları keşif sonucu harekete geçti. Yapılan operasyonda piyasa değeri 1 buçuk milyon lira olan 25 bin 100 kilogram kaçak midye ele geçirildi. Ele geçirilen midyeler imha edilmek üzere Gemlik İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne teslim edildi. Olayı gerçekleştiren şahıslara idarî para cezası kesildi.

  • (Özel) Şişli’de aracıyla duvara çarpan sürücü şok yaşadı

    Harbiye’de oğluyla beraber otomobiliyle seyreden sürücü, fren yerine gaza basınca önce telefon kutusuna, ardından park halindeki bir araca ve duvara çarptı. Kaza anı kameralara yansırken, kazadan yara almadan kurtulan kadın ve oğlu birbirine sarıldı.

    Kaza, geçtiğimiz Pazar günü saat 15.00 sıralarında Şişli Harbiye’de meydana geldi. İddiaya göre oğluyla birlikte evinden çıkan Zeliha İ., 34 NK 7594 plakalı otomobile binerek yola koyuldu. Zeliha İ., cadde üzerinden ara sokağa girdiği esnada henüz bilinmeyen bir nedenle direksiyon hakimiyetini kaybetti. Bir anlık panikle fren yerine gaza basan sürücünün kontrolünden çıkan otomobil, önce telefon kutusuna ve park halindeki bir araca, ardından da duvara çarparak durdu. Kaza sonucu hava yastıkları açılan araçtaki İnce ve oğlu kazadan yara almadan kurtuldu. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne bağlı Kaza İnceleme Büro Amirliği ekipleri, kazayla ilgili incelemede bulundu. Kullanılamaz hale gelen otomobil için olay yerine çekici çağrılırken, kazayla ilgili ise tutanak tutuldu. Zarar gören telefon kutusu için yetkililere bilgi verilirken, park halindeki aracın sürücüsüne not bırakıldı.

    Kaza anı ve sonrasında yaşananlar ise güvenlik kameralarına yansıdı. Güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerde, sürücünün kullandığı otomobil park halindeki araca çarpıyor. Çarpmaya devam eden otomobil ardından duvara çarparak durabiliyor. Çarpma sonrası aracın hava yastıkları açılıyor. Kazanın şokuyla bir süre araçta kalan anne ve oğlu, vatandaşların kapıyı açmasıyla araçtan iniyor. Kadın ve oğlu ardından kaldırıma oturarak sakinleşmeye çalışıyor. Vatandaşların konuşmaya çalıştığı kadın ardından su içiyor.

    Polis, kazayla ilgili inceleme başlattı.

  • Dağ yolunda aracıyla ters döndü

    Edremit’te dağ yolunda meydana gelen trafik kazasında, ters dönen aracın sürücüsü ağır yaralandı.

    Edinilen bilgiye göre, kaza kırsal kesimde bulunan Çamcı Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Henüz bilinmeyen nedenle direksiyon hakimiyetini kaybeden F. B. idaresindeki 10 KH 338 plakalı özel otomobil ters döndü. Kaza sonrası araç sürücüsü, sıkıştığı yerden itfaiye ekipleri tarafından çıkartıldı. Sağlık görevlilerin ilk müdahalesinden sonra sürücü hastaneye kaldırıldı. Kazayla ilgili jandarmanın soruşturması sürüyor.

  • Kavgaya aracıyla müdahale ederken arkadaşını ezerek öldüren şahıs, hakim karşında

    Esenyurt’ta kavgaya aracıyla müdahale ederken arkadaşının üzerinden arabayla geçerek ölümüne sebep olduğu iddia edilen sanık hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunmasını yapan şahıs, “Caner’in yüzünü kanlar içinde görünce arabayla ben çarptım zannettim. Aracı kalabalığın üzerine sürmedim” dedi. Şikayetçi baba ise “Kasıtlı olarak arabayı oğlumun üzerine sürmüştür” ifadelerini kullandı.

    Esenyurt’ta Güner Alvanoğlu ve arkadaşı Caner Coşkun, Mert Özdağ ile bilinmeyen bir nedenle kavga etti. İddiaya göre, kavgaya aracıyla müdahale etmek isteyen Alvanoğlu, arabasını Mert Özdağ’ın üzerine sürdüğü sırada arkadaşı Coşkun’un ölümüne neden oldu.

    Tutuklu sanık Güner Alvanoğlu’nun yargılanmasına başlandı. Bakırköy 4.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanık Güner Alvanoğlu avukatıyla birlikte katılırken, şikayetçi baba Erdinç Coşkun ise avukatıyla salonda hazır bulundu.

    “Caner’i kanlar içinde görünce ben aracımla ezdiğimi zannedip emniyete o şekilde ifade verdim”

    Sanık Güner Alvanoğlu savunmasında, “Ben tır şoförüyüm. Tırımı park etmiştim. Saat 23.30 sıralarında Caner beni aradı. Aracının aküsünün bittiğini görüşmek istediğini söyledi. Buluştuğumuzda arkadaşı Gökhan ile birlikte oturuyorlardı. Daha sonra kendi aracımın aküsü ile onun aracına takviye yaptım. Caner yola yakın duruyordu bir anda yoldan geçen siyah bir araç süratli ve Caner’e çarpacakmış gibi geçince biz de tepki gösterdik. Siyah araç sesimizi duydu ki durdu. Siyah araçtan tanımadığım 4-5 kişi indi ve kavga çıktı. Kavgayı ayırdım ben. Daha sonra Caner’i bindirip olay yerinden uzaklaştırdım. Caner bana eve gidip tüfek getirmemi istedi. Ben doğru olmayacağını söyledim fakat ısrar etti. Bana tüfeği getir sen git dedi ama ben bırakmak istemedim. Tüfeği aldım. Olay yerine gittiğimde Gökhan’ın arkadaşı olan Mert’i gördük. Mert’i görünce Caner aracı durdurmamı istedi. Araç durunca Caner tüfeği alıp araçtan indi. Müdahale etmek için ben de araçtan indim. İndiğim esnada kalabalık grup etrafımızı sardı. Caner’den araca binmesini istedim. Tanımadığım grup Caner’i karşı tarafa çekti, dövüyorlardı. Ne yapacağımı bilemedim. Ben Caner’i aracımın arka koltuğuna alıp uzaklaşmak istedim. Grup aracımı hareket ettirince aniden dağıldı. Caner 5 metre ilerde kanlar içinde yatıyordu derhal müdahale edip hastaneye götürdüm. Hastanede Caner’i kanlar içinde görünce ben aracımla ezdiğimi zannedip emniyete o şekilde ifade verdim. Olay bundan ibarettir. Aracı kalabalığın üzerine sürmedim. Emniyetteki ifademi kabul etmiyorum olayın doğrusu budur” dedi.

    “Kasıtlı olarak arabayı oğlumun üzerine sürmüştür”

    Maktul Caner Coşkun’un babası Erdinç Coşkun ise şikayetçi olduğunu belirterek, “Ölen benim oğlumdur. Ben olayı görmedim. Kasıtlı olarak arabayı oğlumun üzerine sürmüştür ve ölümüne sebep olmuştur” diye konuştu.

    Davayı ara karara bağlayan mahkeme heyeti, tanıkların zorla getirilme müzekkeresi çıkarılmasına ve dosya eksiklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

    Olayın geçmişi

    İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Maktül Caner Coşkun ile Gökhan Çalışkan’ın buluştukları ve alkol aldıkları araçlarının aküsünün bitmesi nedeniyle Caner’in daha önceden tanıdığı ve tamirci olan şüpheli Güner Alvanoğlu’nu çağırdıkları ve Güner’in bulundukları yere gittiği belirtildi. İddianamede Coşkun, Çalışkan ve Alvanoğlu’nun birlikte alkol alamaya devam ettikleri bir süre sonra müşteki Mert Özdağ, Can Sayar, Doğukan Eğrikan, Onur Erdem ve Furkan Domlu’nun da başka bir araçla aynı yere geldikleri ifade edildi. Caner ve Güner ile sonradan gelen şahıslar arasında bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktığı ve tartışmanın kavgaya dönüştüğü, kavganın bitmesinden sonra tarafların araçlarıyla kavganın olduğu yerden ayrıldıkları, Güner, Caner ve Gökhan’ın araçla Beylikdüzüne gittikleri, Güneri’in tüfek alarak tekrar araca bindiği ve daha önceden kavga ettikleri Mert Özdağ’ı gördükleri bunun üzerine de Caner ile Güner’in araçtan inerek Mert Özdağ’ı darp etmeye başladıkları anlatıldı. İddianamede Gökhan’ın kavgayı ayırmaya çalıştığı ancak başarılı olamadığı ve olay yerinden ayrılıp gittiği, kavga sırasında Güner’in olay yerine birlikte geldikleri 34 HA 2212 plakalı aracın yanına giderek aracı çalıştırdığı ve Mert’e çarpmak amacıyla hızla Caner ve Mert’in üzerine sürdüğü belirtildi. Aracın geldiğini gören Mert’in kenara çekildiği, aracı göremeyen ve Güner’in arkadaşı olan Caner’in ise aracın altında kaldığı, şüpheli Güner’in araçla Caner’in üstünden geçtiği, bu sırada Mert’in olay yerinden kaçtığı kaydedildi. Güner’in daha sonra aracı durdurarak yerde yatan şahsın yanına geldiğinde yatan şahsın kendi arkadaşı olan Caner olduğunu gördüğü ve Caner’i araca bindirip hastaneye götürdüğü ancak Caner’in yolda yaşamını yitirdiği belirtildi. Soruşturma savcısı, Mert Özdağ’a ’öldürmeye teşebbüs’ ve maktul Caner Coşkun’a yönelik ’Olası kastla insan öldürme’ suçlarından iddianame hazırladı.