Etiket: Annelerine

  • Fedakar annenin engelli oğlu için sardığı yapraklar, engelli annelerine ilham oldu

    Antalya’da beyin felci olan 7 yaşındaki oğlu ameliyat olunca gündelik temizliğe gidemeyen Semra Sönmez, oğlunu hayata bağlamak için sardığı yaprak sarmaları sosyal medya üzerinden satmaya başladı. İl dışından da talep alan anne Sönmez, kendisi gibi engelli çocukları bulunan 5 anneyi de bu işe yönlendirdi.

    Kepez Çankaya Mahallesi’nde ikamet eden 44 yaşındaki ev hanımı Semra Sönmez’in ikinci bebeği erken doğumla 510 gram dünyaya geldi. Anne Sönmez, uzun süre yoğun bakımda kalan bebeğini 5.5 ay sonra kucağına alabildi. 8 ay geçmesine rağmen tepkileri bulunmayan bebeğinin durumundan şüphelenen Sönmez, hastanenin yolunu tuttu. 13 aylıkken serebral palsi (beyin felci) teşhisi konulan minik Mehmet Ercan’ın zorlu tedavi süreci de başlamış oldu. Anne Semra Sönmez’in ve doktorların çabasıyla Mehmet, 4.5 yaşında az da olsa konuşmaya ve yürümeye başladı. Eşinden ayrı olan ve hayatın yükünü tek başına omuzlayan Semra Sönmez, çocuğuna en iyi tedavi imkanını sağlayabilmek için gündelik ev temizliklerine gitmeye başladı. Sönmez, bakıma muhtaç olması nedeniyle 8 yaşındaki oğlunu da temizlik işlerine götürüyordu. Küçük Mehmet bir hafta önce Ankara’da kalça leğen kemiği, omurga kas gevşetici ameliyatları oldu ve belden aşağısı alçıya alındı. Sönmez ise oğluna bakabilmek için temizlik işlerini bırakmak zorunda kaldı.

    Oğlu için fizik tedavi odası hazırlayacak

    Aynı zamanda evini geçindirmesi de gereken Semra Sönmez’in aklına en iyi yaptığı işlerden biri olan yaprak sarma geldi. Pazarlama sorunu yaşayan Sönmez, bir sosyal paylaşım sitesi üzerinden, “Oğlumun geçirdiği ameliyattan dolayı artık temizliğe gidemiyorum. Bu süreçte evde yaprak sarması yapıyorum. Antalya’da olanlar lütfen ulaşsın” diye yardım çağrısı yaptı. Bu çağrıya Antalya protokolü başta olmak üzere onlarca hayırseverden destek geldi. En büyük desteği ise Danimarka’dan gelen bir aile grubu verdi. Kendi aralarında para toplayan Danimarkalı grup, küçük Mehmet’in 10 aylık fizik tedavi masrafını karşılamış oldu. Şimdilerde anne Sönmez’in tek amacı tefrişatı yapılması gereken odayı Mehmet için fizik tedavi merkezi haline getirmek.

    Semra Sönmez, oğlunun erken doğuma bağlı serepral palsi (beyin felci) hastası olarak dünyaya geldiğini hatırlatarak, bir dizi ameliyatın ardından son operasyonunu bir ay önce kalça, leğen kemiği omurga ve kas gevşetmeden geçirdiğini söyledi.

    “İlgi mutlu etti”

    Mehmet ameliyat olmadan önce oğluyla birlikte ev temizliklerine gittiğini hatırlatan Sönmez, “Mehmet’in ameliyatın ardından yatakta olması nedeniyle temizliğe gidememeye başladım. Oğlumun fizik tedavi süreci başlayacağı için paraya ihtiyacım vardı. En iyi yaptığım iş olan sarmayı sardım ve sosyal paylaşım sayfam üzerinden düşüncelerimle birlikte paylaştım. Oğlumun tedavisine yaprak sarmasıyla katkıda bulunacağımı ilettim. O kadar duyarlı vatandaş benimle iletişime geçti. Hepsi sağ olsunlar.Talepler iyi gidiyor” dedi.

    İl dışından da anneler buldu

    İl dışından da çok sayıda sarma siparişi aldığını kaydeden Semra Sönmez, “Özellikle, Ankara, İstanbul ve İzmir’den talepler gelmeye başladı. Ama ben oralara gönderemiyordum. Fakat bu işi yapabilecek olan benim gibi çocukları hasta olan ailelerle iletişim kurdum. 4 anne olarak sarma işine devam ediyoruz. Manisa’daki bir annemiz de bizim hammaddemiz olan yaprakları temin ediyor. Böylelikle 5 anne olduk. Beni arayanları diğer illerdeki annelerimize yönlendiriyorum” diye konuştu.

    “10 aylık fizik tedavi parası ödendi”

    Antalya’da sarmalarını iki noktada teslim ettiğini dile getiren Sönmez, “Ülkemizin her yerinden ziyaretçimiz geliyor. Danimarka’dan bir grup geldi. Gelmeden önce de topladıkları bir para var onu hesabıma yatırmışlar. Bakım maaş dönemim yaklaşmıştı, bankaya gittim hesabımda çok para vardı. Banka yetkililerine bir yanlışlık olduğunu, hesaba çok para yatırıldığını söyledim. Banka görevlileri bir sorunun olmadığını bana ilettiler. Ertesi gün parayı yatıran Danimarkalı grup bu parayı da yatırmıştı. O para ile de Mehmet’in 10 aylık fizik tedavi parası yatırılmış oldu. Bizi çok mutlu ettiler” şeklinde konuştu.

    Büyükşehir’den engelli arabası

    Danimarkalı misafirlerine sarma ikram ettiğini dile getiren Sönmez, “Öğrencilerin ziyareti bizi çok mutlu etti. Kısa süre önce Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Menderes Türel ziyaret etti ve her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söylediler. Başkanımız bize ihtiyacımız olan engelli arabası hediye etti. Mehmet için bir fizik tedavi odasını hazırlıyorum. Zihinsel ve fizik tedavisini bu odada vereceğim. Sarma ile oğlumu hayata bağlamaya devam edeceğim” ifadelerine yer verdi.

  • Öğretmenler askerlerin ağzından annelerine mektup yazdı

    Mehmet Gedik Ortaokulu öğretmenleri, İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başlatılan projeye dahil olarak, Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşındaki askerlerin ağzından annelerine mektup yazdı.

    İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 6 ilde yürütülen proje kapsamında, öğretmenler Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı’nda cephede savaşan askerlerin ağzından annelerine mektup yazdı. İzmir, Eskişehir, Kahramanmaraş, Samsun, Iğdır, Adana ve Amasya illerinden öğretmenler tarafından yazılan mektuplar basılarak kitaplaştırıldı. 6 ilden katılımın olduğu projeye Eskişehir’den de Mehmet Gedik Ortaokulu dahil oldu. Projede Sosyal Bilgiler Öğretmeni Can Murat, Türkçe Öğretmeni Selma Fidan Güler ve Türkçe Öğretmeni Candan Can yer aldı. Mektupların tarihsel ayrıntıları ve dönemin şartları ile ilgili projeye destek sağlayan Sosyal Bilgiler Öğretmeni Can Murat, proje hakkında bilgi verdi. Murat, “İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği bir projeye biz de Eskişehir olarak dahil olduk. Projenin adı, ‘Mektuplarla Kurtuluş Savaşı’ idi. Türkiye çapında 6 il ve her ilden de bir okul bu projeye dahil oldu. Eskişehir’den de bizim okulumuz projeye dahil oldu. Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Cephelerinde savaşan askerlerin annelerine yazdıkları mektupları onların ağzından öğretmenler olarak bizler yazdık. Ben daha çok tarihsel altyapıları ile ilgilendim ve çalışmalarımızın tarihi gerçeklere uygun olmasına katkıda bulundum. İzmir’deki koordinatör okula yazdıklarımızı gönderdik ve bunlar İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü kitaplaştırılarak basıldı” dedi.

    “Çanakkale savaşı ve kurtuluş savaşı’nda savaşan askerlerle empati kurduk”

    Batı Cephesinden mektupların yazımını gerçekleştiren Türkçe Öğretmeni Selma Fidan Güler, Kurtuluş Savaşı’nda mücadele eden askerlerle gerçeklik duygusunu okuyucuya yansıtabilmek için empati kurduklarını söyledi. Mektupların kendisine yaşattığı duyguları anlatan Güler, “Bizim için çok güzel ve bizi heyecanlandıran bir proje oldu. Can Hocam tarihi bilgilendirmeyi yaptı ve bizi o döneme götürdü. Benim için keyifli ve güzel bir tecrübe oldu. Batı cephesinde savaşan askerlerin ağzından annelerine mektuplar yazdım. Bu mektupları yazan askerler, Türkiye’nin farklı yerlerinden gelen çocuklardı. Benim adına mektup yazdığım asker, Balkanlardan göçmüş bir ailenin çocuğuydu. Bizim için onların konuşma dili çok önemliydi. Derin bir araştırma sonucu mektupları Rumeli şivesi ile yazdım” diye konuştu.

    Türkçe Öğretmeni Candan Can ise kitabın kapak tasarımı, isminin konması ve organizasyon işleri ile ilgilendiğini belirterek, böyle bir projede yer almaktan dolayı çok mutlu olduklarını söyledi.

  • Dilovası Annelerine Bilgilendirme Konferansı

    Dilovası Belediyesi, ilçe halkını bilgilendirme toplantılarına, annelerle verilen “Çocuk yetiştirmede annenin rolü” adlı konferansla devam etti.

    Dilovası Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen konferans uzman psikolog Selin Karabulut tarafından verildi. Söyleyişi ile birlikte görsel efektlerin de kullanıldığı konferans yaklaşık iki saat sürdü.Dilovası Belediye Başkan Yardımcısı Fazıl Polat’ın da takip ettiği programda konuşan Uzman Psikolog Selin Karabulut, “Çocuk ile anne arasında iç içe geçmiş bir ilişki vardır. Anne hamile kaldığı andan itibaren annelik rolünü benimsediğinden, bebeğiyle aradaki bağı kurmaya başlar fakat baba bunu sonradan öğrenir. Bu nedenle babanın çocuğuyla kuracağı ilişki ve iletişim, sağlıklı bir birey olarak yetişmesi anlamında hayati önem taşımaktadır” dedi.

    Soru-cevap şeklinde iki saat süren konferansın ardından Belediye Başkan Yardımcısı Fazıl Polat, Uzman Psikolog Karabulat’a verdiği bilgilerden dolayı teşekkür ederek çiçek takdim etti.

  • Tanju Çolak: “İbrahim Hacıosmanoğlu’nu Karadeniz Annelerine Havale Ediyorum”

    Spor yorumcusu Tanju Çolak, “Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nu Karadeniz annelerine havale ediyorum” dedi.

    Ordu’nun Fatsa ilçesine gelerek futbolseverlerle buluşan Tanju Çolak, gündemle ilgili açıklamalarda bulundu. Tanju Çolak basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Dün akşam oynanan Beşiktaş maçındaki penaltının doğru olmadığını düşünüyorum. Trabzonspor maçındaki penaltının penaltı olduğunu düşünüyorum. Ama penaltı vermedi diye Türkiye’yi böyle huzursuz eden ve kavgacı bir ortama sokmaya gerek yok. Hakemleri 4 saat soyunma odasından çıkamaması ayıptır, orada annelere, hanımefendilere bir şey söylenmesi gerçekten çok ayıp. Ben Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nu Karadeniz annelerine havale ediyorum” diye konuştu.