Etiket: anne

  • “Bebeğinize iki yaşına kadar anne sütü verin”

    “Bebeğinize iki yaşına kadar anne sütü verin”

    Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Gültaç Dayı, yeni doğan bebeğe verilebilecek en iyi besin olan anne sütünün, ilk 4-6 ay boyunca bebeğin biyolojik ve psikolojik tüm gereksinimlerini karşıladığını, sadece bebeğin süt ile beslenmesi anlamına gelmeyen emzirmenin, aynı zamanda bebeğin ruhsal ve sosyal yönlerini güçlendiren kültürel bir olgu olduğunu ifade etti.

    Doğduktan sonraki ilk bir saat içinde canlı, aktif, uyanık ve hareketli olan bebeğin anne sütü ile beslenmesinin önemi ve gerekliliği konusunda açıklamalarda bulunan diyetisyen Gültaç Dayı, bebek doğduktan yarım saat sonra şartların uygun olmasıyla birlikte annenin bebeğine meme vermesi gerektiğini, böylelikle bebeğin memeyi tutmasıyla birlikte, annede prolaktin ve oksitosin hormonlarının salgılandığını belirtti. Gültaç Dayı, bu hormonların salgılanması ile birlikte memeden süt gelimi ve süt salgılanmasının gerçekleştiğini, bunun ise annenin rahmindeki kasılma ve doğum sonrası anne için en büyük sorun olan kanamalar üzerinde olumlu etkisi olduğunu ifade ederek, memedeki sütün sağıldıkça yeni süt yapımı gelişeceğini, bu nedenle de emzirme ve anne sütü konusunda gebelikten itibaren anneye eğitim verilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

    “Gece emzirmeleri hem süt yapımını arttırır hem de annenin dinlenmesini sağlar”

    Bebeğin memeyi emmesi ile birlikte annenin meme başlarında uyarma hissi gerçekleştiğini söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, bu uyarıların sinirler vasıtasıyla beyine iletildiğini ve böylece süt üretimi ile süt akışının başladığını belirtti. Diyetisyen Gültaç Dayı şöyle devam etti:

    “Salgı dokusundan yapılan süt, kanallar boyunca göğüs ucuna doğru ilerler. Süt kanalları göğüs ucundaki kahverengi bölümde genişleyerek, sütün toplandığı torbacıklarda sütü biriktirir. Bebeğin emmesi ile meme uçlarından anne sütü gelir. Bu döngü emzirme tekrarlandığı sürece devam eder. Sütün üretimini sağlayan hormon geceleri daha çok salgılanır, bu hormon anneyi rahatlatarak daha iyi uyumasını veya dinlenmesini sağlar. Bu nedenle gece emzirmeleri hem süt yapımını arttırır, hem de annenin dinlenmesini sağlar”

    Süt miktarını arttırmak için yapılması gerekenler

    Doğumdan sonra en kısa sürede bebek emzirilmeli, bebek doğumdan sonraki ilk haftalarda her istediğinde sık sık emzirilmeli, emzirme saatleri bebekle birlikte belirlenmeli, bebek doğru pozisyonda memeye yerleştirilmeli, geceleri de emzirmeye devam edilmeli, anne yeterli ve dengeli beslenmeli, biberon, yalancı emzik kullanılmamalı, ek besinlere erken başlanmamalı.

    Her anne iki bebeğe yetecek kadar süt üretmektedir

    Hemen hemen her annenin bir hatta iki bebeğe yetecek kadar süt ürettiğini söyleyen diyetisyen Gültaç Dayı, ancak çoğu annenin, “Yeterli sütüm yok, bebeğim iyi beslenemiyor” gibi kaygılar taşıdığını, bu durumda aldığı süt miktarına bağlı olarak, bebeğin günde 6-8 kez bol miktarda açık renkli idrar yapıp yapmadığının, ağırlığının haftada 125 – 200 gr, ayda en az 500 gr artıp artmadığını gözlenmesi ile alınan anne sütünün yeterli olup olmadığına karar verilebileceğini vurguladı.

    Anne sütünün faydaları

    Bebeğin ruh ve vücut sağlığı için en uygun besindir, her zaman hazır, temiz, uygun ısıda ve ekonomiktir, sindirimi en kolay besin maddesidir, her annenin sütü kendi bebeği için en uygun özelliktedir, prematüre bebeği olan annenin sütü prematüre bebeğe, bir aylık bebeği olan annenin sütü bir aylık bebeğe, üç aylık bebeği olan annenin sütü ise üç aylık bebeğe göredir, organ ve sistemlerin gelişmesini düzenleyen büyüme faktörlerini içerdiğinden bebeğin büyümesini ve gelişmesini hızlandırır, bebeğin ilk altı ayda ihtiyacı olan protein, yağ vb. her türlü besin değerine sahiptir, aşırı şişmanlama (obezite) riski daha azdır, annenin ilk gelen sütü (ağız sütü) bebek için çok önemlidir, bebeğin ilk aşısıdır, içerdiği akyuvarlar ve koruyucu maddeler sayesinde bebeği enfeksiyonlara karşı korur, ishale yol açan mikroorganizmaların oluşumunu engeller, anne sütü ile beslenen bebeklerde kansızlık daha az olur, alerjik hastalıklar, şeker hastalığı, astım, kanser, damar sertliği, diş çürükleri gibi ileri yaşlarda gelişebilecek hastalıkların olasılığını azaltır, içerdiği A vitamini ile göz hastalıklarına karşı korur, anne sütü alan bebeklerde pişik, karın ağrısı ve kabızlık daha az görülür, bebek için doğal bir sakinleştiricidir, emzirmeyle anne ile bebek arasında var olan duygusal bağı geliştirir, bebeğin zekâ gelişiminin daha iyi olmasını sağlar.

    Emziren anneler günde ortalama 3-4 litre su içeren gıdalar tüketin

    Emziren annelerin hamilelik döneminden itibaren beslenmesine özen göstermesi gerektiğini söyleyen diyetisyen Gültaç Dayı, emziren annelerin dengeli ve yeterli beslenmesi gibi diyet de yapmaması gerektiğini de belirtti. Günde ortalama 3 – 4 litre sulu gıdalar tüketilmesi gerektiğini söyleyen Dayı, annelerin gün içinde düzenli şekilde taze sebze ve meyve tüketmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti: “Emzirme döneminde, içeriği bilinmeyen ve katkı maddesi olan besinleri tüketmeyiniz. Kafeinli içecekler, alkol ve sigara kullanmayınız. Günde en az iki bardak süt, yoğurt, peynir gibi süt ürünleri tüketmeye dikkat ediniz. Soğan, sarımsak, brokoli, kabak, karnabahar, acı baharatlar veya kuru baklagiller anne sütünü değiştirebildiği için bu durum bazı bebeklerde huzursuzluğa neden olurken, bazılarındaysa herhangi bir rahatsızlık gözlenmez. Bebeğinizde ciddi birtakım huzursuzluklar gelişirse bu tür besinler ya daha az sıklıkla tüketilmeli ya da hiç tüketilmemelidir.”

    Öneriler

    Doğumdan sonraki ilk yarım veya bir saat içinde emzirmeye başlanılmalıdır, ilk altı ay sadece anne sütü verilmelidir, anne sütüyle birlikte 6 aydan itibaren ek besinlere başlanmalıdır, iki yaşına kadar ek besinlerle birlikte anne sütü vermeye devam edilmelidir.

  • Sel faciasında ölen anne çocuklarının sorumluları bulunamadı

    Sel faciasında ölen anne çocuklarının sorumluları bulunamadı

    Kahramanmaraş’ta 2 yıl önce şiddetli yağışların neden olduğu selde evlerinde boğularak hayatını kaybeden anne ile 2 çocuğunun ölümüyle ilgili sorumluların bulunması için ailesi yetkililere çağrıda bulundu.

    13 Haziran 2018 tarihinde Onikişubat ilçesi Akçakoyunlu Mahallesi’nde 4 katlı binanın kaldırım seviyesindeki girişinde yer alan eve sel suları dolmuş, evde bulunan anne Fatma Uşak (38) ile çocukları Mevlüt (10) ve Ali Osman (4) sel sularında boğularak hayatlarını kaybetmişlerdi. Facianın ardından olay yerinde yapılan incelemede, sel sularının evin arka kısmındaki istinat duvarında birikerek penceresinden girdiği belirlenmişti.

    Olaydan 2 yıl sonra İhlas Haber Ajansı’na konuşan anne Fatma Uşak’ın ağabeyi Arif Kırıcı, olaydan sonra herhangi bir çalışmanın yapılmadığını ve sel ihmalindeki sorumluların bulunmasını istedi. Kırıcı, “İki yıl önce yaşanan sel felaketi sonrasında enişte bey bizi aradı ve evinin su bastığını söyledi. Biz olay yerine geldiğimizde her yer harabeye dönmüş, kız kardeşim ve çocukları hayatını kaybetmişti. Konuyla ilgili biz, kurumlardan ve yetkililerden hiçbir şekilde bilgi edinemiyoruz. Benim kız kardeşim ve çocuklarının ölümü sıradan değil. Kız kardeşimin yaşadıkları ev dere yatağında olduğu için daha önce önlem alınması gerekiyordu. Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz, suçluların bulunmasını istiyoruz. Şu anda bu ev boş ve yıkım olacak dediler ama herhangi bir çalışma yok” diye konuştu.

    İki çocuğuyla can veren anne Fatma Uşak’ın annesi Hürü Kırıcı ise sorumluların cezalandırılmasını istedi.

    Olay anında evin arkasında bulunan okul inşaatının istinat duvarının suyu tuttuğunu ve ölümlerin yaşandığını iddia eden Kırıcı, “O anda bize bir telefon geldi evin sel aldığını öğrendik. Daha sonra biz gittiğimizde herkes ölmüş zaten. Yan taraftaki okulu yıkıp yapmadılar ve tedbiri almayınca benim kızım ve torunlarım öldü. Ben hiçbir şey istemiyorum, sorumlulara ceza verilsin istiyorum” dedi.

  • Anne ve 3 çocuğu yangında mahsur kaldı

    Anne ve 3 çocuğu yangında mahsur kaldı

    Turgutlu’da bir apartman dairesinde başlayan yangında anne ve küçük yaştaki 3 çocuğu evde mahsur kaldı. Mahsur kalan 3 çocuk ve anneyi itfaiye, sağlık ekipleri ve vatandaşlar kurtardı.

    Manisa’nın Turgutlu ilçesi Özyurt Mahallesi Çanakkale Sokak üzerinde meydana gelen olayda apartman dairesinin mutfak bölümünde yangın çıktı. Alevlerin yükselmesiyle olay yerine çok sayıda itfaiye ve sağlık ekibi intikal etti. Apartman dairesinde dumandan etkilenen ve mahsur kalan anne Özge İ. ile küçük yaştaki 3 çocuğu itfaiye, sağlık ekipleri ve vatandaşlar kurtardı. Dumandan etkilenen aile ambulanslarla Turgutlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı.

  • Kahraman anne kızını alevlerin içerisinden kurtardı

    Kahraman anne kızını alevlerin içerisinden kurtardı

    Kars’ın Susuz ilçesinde evlerinde çıkan yangında kızını kurtarmak için alevlerin arasına dalan anne, 3 yaşındaki kızını kurtarmayı başardı. Vücudunda yanıklar oluşan çocuğun tedavisi Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde sürüyor.

    Erzurum’da yaşayan Sevilay ve Selçuk Yarıcı çiftinin 5 çocuğu bulunurken sobanın patlaması sonucu meydana gelen yangında anne Sevilay Yarıcı alevleri adeta yararak 3 yaşındaki kızını son anda kurtarmayı başardı.

    Anne Sevilay Yarıcı, yangının 5 Mart 2020 tarihinde meydana geldiğini belirterek, “Eşim iş bulmak için İstanbul’a gitmişti. Diğer 4 çocuğumu okula gönderdik. Evde yıkadığım çamaşırları kurutması için bahçeye çıkmıştım. Sobada gaz sıkışması sonucu patlama meydana geldi. Bir ara evden dumanların çıktığını fark edince hemen eve koştum, bir anda evde yalnız kalan kızım Irmağın sesini duyunca hemen eve koştum. Eve baktığımda ev ateş almış yanıyor. Soba ve boruları etrafa saçılmıştı. Yanan sobadan çıkan alevler Irmağın çeşitli yerlerini yakmıştı. Hatta sırtını bile yakmıştı. Can havliyle Irmağı hemen evden alıp dışarı çıkardım. Bağırmaya başlayınca o an evinden önünden tesadüfen polisler geçiyor. Polislere söyledim beni alın Sağlık Ocağına kavuşturun. Polislerle birlikte Sağlık Ocağına gittik. Ben Irmağın sırtının da çok ağır yandığını fark etmemiştim. Yalnızca boyun tarafına baktım, boyun tarafında yanık vardı. Irmak bir de çok öksürmeye başladı. Doktorlar hemen bu çocuğu soyundurun dediler bizler de çocuğu soyundurmaya başlayınca bir de baktım ki sırtı, kalçası, bacağı, kolları hep gitmiş. Beni Kars Devlet Hastanesine gönderdiler” dedi.

    Kars’ta yanık ünitesi bölümü olmadığı için çocuğuyla birlikte kendisini ambulansla Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Merkezine sevk ettiklerini belirten anne Sevilay Yarıcı, “Erzurum’a geldik doktorlar hemen Irmağı tedavi altına aldılar. Eşim o an yanımda değildi, çalışmak için İstanbul’a gitmişti. Eşime haber verdim eşim de hemen geri geldi. Irmak’ta ikinci derece derin ve yüzeysel yanıklar oluşmuş. Sağ olsun doktorlar bizimle çok ilgilendiler. Bu günümüze de çok şükür diyelim. Evimiz yandı ama ev hiç umurumda bile değil. Yanan eve iki gün üzülürüm. Yanan ev geri gelir ama bir can gitti mi geri gelmez. Evimiz yandığı için çocuklar akrabalarımızda kalıyorlar. Bizim dört ineğimiz vardı onları sattık çocuklarımız okusun diye” diye konuştu.

    10 günden fazladır Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesinde tedavilerinin devam ettiğini söyleyen kahraman anne Yarıcı, “Kalça ve sırt bölgesinde yara çok olduğu için bizi burada tutuyorlar. Benim evlatlarımın hepsi ay parçasıdır. Onlara canımı veririm. Birkaç hayvanımız vardı, ayrıca kazlarımız da vardı, onlarla çocuklarımızı büyüttük. Gelirimiz yok, bize çok yardım eden de yok. Eşimin işi yok, dışarılara çalışmaya gidiyor. Devletimiz bize İşkur’da çalıştırmasaydı bizim halimiz daha zor durumda olacaktı. Bu olay başımıza geldi, isyan etmiyoruz ne yapalım, evimiz de gitti, ama canımız sağ olsun, tekrar hayatımıza sıfırdan başlayacağız”dedi.

    Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesi doktorları Op. Dr. Mehmet Öztürk ve Dr. Onur Ceylan, Irmağın vücudunda değişik bölgelerde 2.derece derin ve yüzeysel yanıklar mevcut olduğunu ifade ederek, “Kızımız durumunu toparlamış durumda. Tedavisi devam ediyor, belli bir süre hastamızı takip ettikten sonra taburcu edeceğiz” dedi.

  • Karabük’te anne ve 5 çocuğu karbonmonoksitten zehirlendi

    Karabük’te anne ve 5 çocuğu karbonmonoksitten zehirlendi

    Karabük’te sobadan sızan karbonmonoksit gazından etkilenen anne ve 5 çocuğu hastanede tedavi altına alındı.

    Edinilen bilgiye göre olay, Karabük Mahallesi Gümüş Sokak’ta meydana geldi. Özlem Özdoğan ve çocukları sobanın bulunduğu odada uyuya kaldı. Bir süre sonra baş dönmesi ve mide bulantısı şikayeti ile uyanan anne Özdoğan, durumu 112 Sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri anne Özdoğan ile evde bulunan çocukları Ecrin (6), Samet (5), Zeynep (4), Öykü (3) ve Yiğit’e (2) ilk müdahaleyi yaptı. Karbonmonoksit gazından etkilendikleri belirlenen anne ve çocukları daha sonra ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedavi altına altına alınan anne ve çocuklarının durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili inceleme başlatıldı.

    Olayla ilgili konuşan anneanne Ifakat Eren (70), “Ben yeni gitmiştim. Gidince bunlar uyumuş. Sonra duman tütmüş, çocukların bazıları dışardaymış. Olayı annesi fark ediyor ve sonra 112 ekiplerine haber vermişler. Ardından ben geldim” ifadelerini kullandı.