Etiket: Anlatıldı

  • Zafer OSB’nin avantajları anlatıldı

    Zafer OSB’nin avantajları anlatıldı

    Sunduğu teşvik ve imkanlar açısından bölgenin en cazip yatırım yerlerinden biri olması beklenen Zafer Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) potansiyeli ve yatırım avantajları Bursalı iş adamlarına tanıtıldı.

    Altıntaş Zafer OSB Müteşebbis Heyetini temsilen İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Murat Koyak ile Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası (KÜTSO) Başkanı İsmet Özotraç, Bursa’nın önde gelen iş adamlarına ziyaretlerde bulundu.

    Finber Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Altun, Altun Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Altun’u ziyaret ederek Altıntaş Zafer OSB’yi tanıtan Koyak ve Özotraç, yatırımcılara sunulan imkânları anlatarak Kütahya’ya davet ettiler.

    Karşılıklı istişarelerde bulunulan ziyaretlerden memnuniyet duyduğunu ifade eden iş adamları en kısa zamanda Kütahya’ya ziyarette bulunacaklarını belirttiler.

    Kütahyalı sanayici ve iş adamı Mete Tetik ile Zafer OSB’de yatırım kararı alan Yuteks Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Uğur’u da ziyaret eden Koyak ile Özotraç, Kütahya’ya katkılarından dolayı teşekkür ettiler.

  • Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nde “Yüzüncü Yılında 1. TBMM” anlatıldı

    Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nde “Yüzüncü Yılında 1. TBMM” anlatıldı

    Bartın Üniversitesi’nin geleneksel hale getirdiği Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nin 13’üncüsü Prof. Dr. Ahmet Demirel tarafından çevrimiçi olarak verilen “Yüzüncü Yılında 1. TBMM” adlı konferansla gerçekleştirildi.

    Bartın Üniversitesi’nin geleneksel hale getirdiği Çeşm-i Cihan Sohbetleri, 3. yılında 13’üncü konuğunu ağırladı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, ‘Çeşm-i Cihan Sohbetleri’ ile öğrenci ve akademisyenleri alanında değerli uzmanlar ile bir araya getirdiklerini söyledi.

    Pandemi ile birlikte ilk defa çevrimiçi olarak gerçekleştirilen etkinlikle ilgili “Bu zorlu günlerde aramızdaki mesafeleri gönül bağımız ve geleceğe olan inancımızla kapatıyoruz” diyen Rektör Uzun, alacağımız tedbirlerle her türlü zorluğun üstesinden gelinebileceğinin mesajını verdi.

    “Birbirinden değerli konuklarla bir araya gelmeye devam ediyoruz”

    Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nin 3. yılına girdiğini de hatırlatan Rektör Uzun, “27 Ekim 2017 yılında Prof. Dr. Hüsrev Hatemi ile başlayan yolculuğumuzun 13’üncüsünü gerçekleştirmenin kıvancını yaşıyoruz. Diğer tüm etkinliklerimizde olduğu gibi sevgili öğrencilerimizin en önemli bileşeni olduğu Bartın Üniversitesi ailesini, alanında uzman ve çok önemli görüşlere sahip konuklarımızla bir araya getiriyoruz. Bu zamana kadar her sohbetimizin katılımcılarda bir iz, bir tebessüm bıraktığını görmek bizleri mutlu ediyor.” dedi.

    “1. Meclis ülkemizin ayağa kalkmasında önemli bir rol oynamıştır”

    Rektör Uzun, 1920-1923 yılları arasında görev yapan Birinci Meclis’in oynadığı role de dikkat çekerek “Birinci Meclis, zor bir coğrafyanın zor zamanlarında genç bir cumhuriyet olarak doğmuş ve ülkemizin ayağa kalkmasında rol oynamıştır. Birinci meclis ile demokrasi kültürümüzün temelleri atılmıştır. İstanbul’dan ve farklı bölgelerden gelen mebuslar toplumun tüm kesimlerini içinde barındıran siyasi bir kurum olarak tarihimizdeki yerini almıştır. Temel hedefleri ise bağımsızlığımızın kazanılmasıdır. Bu uğurda gece gündüz çalışılmıştır. Yeri geldiğinde ateş altında mücadele etmişlerdir. Birinci Meclis ait belgeler, zabıtlar ortaya konulan demokrasi mücadelesinin gelecek nesillere aktarılması noktasında paha biçilemez öneme sahiptir. Biliyoruz ki geçmişini bilmeyen, geleceğini şekillendiremez” diyerek konunun önemini ifade etti.

    “Yüzüncü Yılında 1. TBMM”

    Moderatörlüğünü Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ömer Baykal’ın yaptığı konferansta Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Demirel, “Yüzüncü Yılında 1. TBMM” konulu konuşmasını yaptı.

    Demirel, “Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne geçiş döneminin olağanüstü günlerinde, olağanüstü yetkilerle donatılarak faaliyet gösteren Birinci Meclis’in ilk toplantısını yapmasından bu yana yüz yıl geçti. 23 Nisan 1920’den 16 Nisan 1923’e kadar ki üç yıl boyunca aralıksız toplantı halinde olan bu meclis, bir yandan Milli Mücadele Hareketi’ni yönetmiş ve başarıya ulaştırmış, bir yandan da birbiri ardına çıkardığı kanunlarla Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atmıştır” diye konuştu.

    Birinci Meclis’in yasama, yürütme ve hatta bir bakıma yargı yetkilerini elinde bulundurduğunu da aktaran Demirel, “Meclis içinde Birinci Dünya Savaşı sonundaki yenilgiye karşı direnme konusunda tam bir görüş birliği olmasına karşın, iç politika konularında önemli görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır. Milletvekilleri de demokratik bir tartışma ortamı içinde bu farklı görüşlerini meclis kürsüsünde sürekli olarak dile getirmişlerdir. Meclis kürsüsü tartışma cesareti, imkânı ve adabı bakımından eşsiz bir örnek olmuştur” şeklinde konuştu.

    Demirel, 1920-1923 döneminde yaşananları detaylarıyla aktararak “Başlangıçta bir bütün olarak hareket eden meclis, zamanla ortaya çıkan görüş ayrılıklarına bağlı olarak Birinci ve İkinci Müdafaa-i Hukuk Grupları ile Bağımsız Grup olmak üzere üç ayrı gruba ayrılmıştır. Bunlar birer siyasi parti görünümünde çalışmışlardır. Bu üç parti arasında geçen çetin mücadeleler, Birinci Meclis’in kürsü serbestliği ve dokunulmazlığı bakımından Türkiye’nin en demokratik meclislerinden biri olarak anılmasını sağlamıştır. Ülkenin, işgal altında iken ve savaş en ağır koşulları dayatırken demokratik bir ortam içinde tartışabilen bir meclise sahip olması, Türkiye için bugün de gelecekte de kıvanç verici bir miras olarak anılmalıdır” ifadelerini kullandı.

    Çevrimiçi etkinliğe katılan Tarih ve Siyaset konularında Türkiye’nin önemli isimlerinden biri olan Ankara Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı ise düzenlenen konferanstan duyduğu memnuniyetini dile getirdi. Kayalı, “Bartın Üniversitesi tarafından böyle etkinliklerin düzenleniyor olmasından büyük mutluluk duydum. Geleneksel olarak gerçekleştirilen Çeşm-i Cihan etkinliğinin bu bölümünden büyük istifade ettiğimizi söyleyebilirim. Başta Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun olmak üzere emeği geçenlere teşekkür ederim” dedi.

    Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen etkinliğe yoğun ilgi gösterildi.

  • Girişimcilik, inovasyon ve KOSGEB destekleri anlatıldı

    Girişimcilik, inovasyon ve KOSGEB destekleri anlatıldı

    Bartın Üniversitesi’nin KOSGEB iş birliğinde gerçekleştirdiği çevrimiçi panelde girişimcilik ve inovasyon konuları anlatılarak, KOSGEB destekleri hakkında bilgiler verildi.

    Bartın Üniversitesi Proje ve Teknoloji Ofisi Genel Koordinatörlüğü ile KOSGEB iş birliğinde “Girişimcilik, İnovasyon ve KOSGEB Destekleri” adlı çevrimiçi panel gerçekleştirildi. 16-22 Kasım Avrupa Kobi Haftası dolayısıyla gerçekleştirilen etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, üniversite bünyesinde geleceğe dönük olarak yapılan çalışmalardan bahsetti.

    Rektör Uzun, “girişimcilik” ve “inovasyon” kavramlarının önemine değinerek “Günümüz dünyasında her alanda ciddi bir rekabet ortamı oluşmuştur. Ülkeler, bölgeler hatta şehirler rekabet güçlerini arttırma konusunda doğru ve sürdürülebilir stratejiler geliştirmenin arayışına girmiştir. Bilginin öneminin çok daha arttığı ve üretim sürecine yoğun olarak girdiği bu dönemde, Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmalarıyla birlikte yenilikçi fikirlerin hayata geçirilmesi ayakta kalmanın olmazsa olmazlarından biri olmuştur. İşte bu noktada Bartın Üniversitesi olarak en değerli yatırımın insana yapılan yatırım olduğu bilinciyle öğrencilerimizi geleceğe hazırlıyoruz” dedi.

    “Girişimciliği eğitim süreçlerimizin tamamına yaymaya gayret ediyoruz”

    Bartın Üniversitesi’nde “Girişimciliğin” bir ders olarak müfredatta yer aldığını ifade eden Rektör Uzun, “Güçlü akademik insan kaynağımızla verdiğimiz eğitimin yanı sıra, öğrencilerimizin kariyer ve gelecek planlarını şekillendirecek bu gibi etkinliklerle de yeni ufuklara birlikte yelken açıyoruz. Ekonomik büyümenin önemli bileşeni olan ‘Girişimciliği’ bir ders olarak vermenin ötesinde oluşturulan iklimle eğitim sürecimizin tamamına yaymaya gayret ediyoruz. Öğrencilerimizden gerekli zaman ile çabayı ortaya koymalarını, risk almalarını ve ülkemizin kalkınmasına destek olmalarını istiyoruz. Gayretlerimizin kısa sürede sonuç verdiğini görmekten de mutluluk duyuyoruz. KOSGEB desteğiyle daha öğrenciyken kendi işletmelerini kuran öğrencilerimizle, bir yandan eğitimlerine devam ederken diğer yandan da kurdukları şirketle havacılık ve savunma sanayine yönelik projeler geliştiren öğrencilerimizle gurur duyuyoruz” şeklinde konuştu.

    “Bölgemizin rekabetçi üretim yapısını güçlendirmek için çalışıyoruz”

    Rektör Uzun, Bartın Üniversitesi’nde ihtisaslaşma çalışmaları kapsamında ülkemizin rekabetçi üretim yapısını güçlendirecek, verimliliğini arttıracak, hızlandırıcı ve ekosistemi iyileştirici çalışmalara odaklanıldığını söyledi.

    Rektör Uzun, “Büyüyen ve gelişen bir üniversite olarak ‘Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları’ ihtisaslaşma alanımıza yönelik çalışmalarla geleceğimize ışık tutuyor, ülkemizin 2023 hedefleri doğrultusunda çaba sarf etmeye devam ediyoruz. ‘Filyos Limanı ve Endüstri Bölgesi Projesi’ne odaklanarak güçlü finansal yapıyı destekleyecek öneriler sunmak, dijital yetenekleri arttırmak iş ve yatırım ortamının kapasitesini yükseltmek, Ar-Ge ve yeniliklerle kritik teknolojilerin geliştirilmesine ortam hazırlamak ve ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağını yetiştirmek için gayret gösteriyoruz” diye konuştu.

    “81 ilde 3,5 milyon KOBİ’mize ulaşabiliyoruz”

    Girişimciliğin desteklenmesinin ekonomik açıdan önemine değinen KOSGEB Başkan Yardımcısı Recep Ali Erdoğan ise “KOSGEB olarak 1990 yılından bu yana KOBİ’lerin geliştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla çeşitli faaliyetler yürütüyoruz. Bu amaçla bir taraftan politika geliştiriyor, diğer taraftan bu politikaları gerçekleştirecek destekleri sağlıyoruz. Bu anlamda KOBİ ve Girişimcilik konusunda ülkemizin en önemli kurumlarından birisi durumundayız. Ülkemizde KOBİ ölçeğinde 3.5 milyondan fazla işletmemiz bulunuyor. Bu işletmeler Türkiye’deki tüm işletmelerin yüzde 99’undan fazlasını oluşturuyor. Türkiye ekonomisinin omurgası konumundaki KOBİ’lerin çalışan sayıları içindeki, cirodaki ve ihracattaki payı önemlerini net şekilde ortaya koyuyor. Bu nedenlerle ekonomik ve sosyal kalkınmanın sağlanması, daha fazla katma değerli üretim, daha fazla istihdam ve daha fazla ihracat için bir taraftan girişimciliğin geliştirilmesi ve daha fazla sağlıklı işletmeler kurulması diğer taraftan ise KOBİ’lerin rekabet gücünün geliştirilmesi şarttır. İşte KOSGEB olarak faaliyetlerimizin odak noktasını bu iki hedef oluşturmaktadır. 81 ilimizde hatta temsilciliklerimizle ilçelerimizde KOBİ’lerimize ulaşıyor ve onları destekliyoruz” dedi.

    “Bugüne kadar 14 bin 963 girişimcimize destek ödemesi yaptık”

    Erdoğan, Girişimcilik Destek Programı’nın girişimcilerin ihtiyaçlarını dikkate alarak yenilendiğini de aktararak “Yeni programımızda girişimci adaylara önce eğitim veriyor sonra iş kurmalarını destekliyoruz. Geleneksel Girişimci Destek Programı ve İleri Girişimci Destek Programı altında bugüne kadar bin 84‘ü orta yüksek ve yüksek teknoloji alanında faaliyet gösteren 14 bin 963 girişimcimize toplamda 416 milyon TL destek ödemesi yaptık. Ayrıca daha önce sınıf ortamında verilen girişimcilik eğitimlerini artık KOSGEB e-Akademi olarak adlandırdığımız online bir platformdan veriyoruz. Bugüne kadar hayallerini gerçekleştirmek isteyen 100 bin üzerinde girişimci adayımız eğitimlerini tamamlayarak ülkemizin girişimcilik ekosistemine dâhil oldu” ifadelerini kullandı.

    “KOSGEB olarak girişimcilerimizin yanındayız”

    KOSGEB KOBİ Geliştirme Daire Başkanı Mehmet Öğüt ise bazı başarı hikâyeleri üzerinden gerçekleştirdiği konuşmasında katılımcılara önemli tavsiyelerde bulundu.

    Öğüt, “Malumunuz olduğu üzere son yılların en gözde atılımlarından biri girişimcilik. Birçok genç, parlak bir fikir bulup kendi işinin başına geçmek istiyor. Ama iş sadece güzel bir girişim fikri bulmakla bitmiyor. Girişimci olmak isteyen kişinin sahip olması gereken belli başlı özellikler var. Çünkü girişimcilik gerçekten farklı kabiliyetler isteyen özel bir alan. İster istemez yaşanan aksilikler bazen motivasyonu düşürebilir ve hem kendinize hem de yaptığınız işe inancınızı yitirebilirsiniz. Bunların hepsi çok normal duygulardır. Öncelikle böyle hissettiğiniz için kendinize kızmamalısınız. En başarılı girişimciler bile zamanında büyük zorluklarla karşılaştılar ve bunları yenmeyi başararak şu anki konumlarına geldiler. Bu insanlar başarısız olmaktan korkmazlar. Girişimciliği bir gaye olarak edinirler ve yollarına çıkan tüm engelleri yılmadan aşarak başarıya ulaşırlar. Bu neden ile öncelikle kişi kendisine bir strateji belirlemesi gerekmektedir. Hedefler koymalı ve gelecekte kendilerini nerede görmek istediklerini hayal etmeleri gerekiyor. Bu doğrultuda KOSGEB olarak girişimcilerimizin her zaman yanında olduk ve olmaya devam ediyoruz” diye konuştu.

    KOSGEB destekleri anlatıldı

    Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen etkinlikte KOSGEB Bartın Müdürü Gökhan Akdağoğlu tarafından yapılan sunumla destek programları aktarıldı. KOSGEB Arge ve İnovasyon Destek Programı, “Geleneksel Girişimci Programı” ve “İleri Girişimci Programı” hakkında bilgiler veren Akdağoğlu, KOSGEB web sayfası üzerinden E-devlet şifreleriyle, hiçbir bürokratik engel olmadan başvuruların yapılabileceğini ifade etti.

    Bartın Üniversitesi ile de yakın iş birliği içerisinde çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerinin de altını çizen Akdağoğlu, “Büyüyen ve durmadan çalışan bir yapıda girişimcilerimizi desteklemeye devam ediyoruz” dedi.

    Çevrimiçi panelde KOSGEB Arge ve İnovasyon Destek Programı kapsamında desteklenerek kendi şirketlerini kuran Bartın Üniversitesi öğrencisi, Daiplo Tasarım, Mühendislik, Danışmanlık, Havacılık ve Savunma Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden Müge Bozkurt ile Billanka Bilişim ve Teknoloji Ticaret Limited Şirketi’nden Aybars Kabarık tarafından tecrübe paylaşımı yapıldı.

    Etkinlik karşılıklı soru ve cevapların alınmasının ardından son buldu.

  • Açık derste matematik tarihi anlatıldı

    Açık derste matematik tarihi anlatıldı

    19 salgın sürecinde de gerçekleştirilen Açık Ders uygulamasında “Matematik Tarihi” anlatıldı.

    Kişisel gelişim için eşsiz fırsat sunan ve vatandaşlarımız dahil ilgi duyan herkesin katılım sağlayabileceği Açık Ders uygulaması, bu kez Gölyaka Meslek Yüksekokulu tarafından online olarak gerçekleştirildi. Düzce Üniversitesi Gölyaka Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Nejla Özmen’in açılış konuşmasıyla başlayan programda, Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müge Kanuni Er, “Matematik Tarihi” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Matematiğin Yunanca bir sözcük olduğunu belirten Prof. Dr. Müge Kanuni Er, ilk yazılı kaynaklara M.Ö. 380 yıllarında Platon zamanında rastlandığını ifade etti. Matematiğin başlangıcının M.Ö. 3000-2000 yıllarında Mısır ve Mezopotamya’da ortaya çıktığını dile getiren Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi; günün 24 saat, 1 saatin 60 dakika, dairenin 360 derece olmasının Mezopotamya Matematiği’nin günümüze mirası olduğunu sözlerine ekledi. Pisagor Teoremi, Matematiğin İlk Krizi, Fermat’nın Son Teoremi gibi konularla sunumuna devam eden Prof. Dr. Müge Kanuni Er, doğa ve sanat eserleri üzerindeki şaşırtıcı Matematik örneklerini de katılımcılarla paylaşarak bu önemli bilim dalının tarihi hakkında faydalı bilgiler aktardı.

  • Çocuklara boyama kitabıyla korana virüs anlatıldı

    Çocuklara boyama kitabıyla korana virüs anlatıldı

    Kütahya’nın Emet Belediyesi tarafından okul öncesi ve ilköğretim okulu öğrencilerine, salgınla mücadelede kapsamında eğitici boyama kitabı, boyama kalemi ve maske dağıtımı gerçekleştirildi.

    Emet Belediyesinin “Salgınla mücadeleyi eğlenerek öğreniyorum” projesi kapsamında Türkiye kum sanatçısı Tarkan Köylü tarafından Emet ilçesi yerel görselleri ve maske-mesafe-temizlik temalı hazırlanan 16 sayfalık boyama kitabı öğrencilere dağıtıldı.

    Emet 3 Eylül İlköğretim okulunda kitap dağıtım törenine katılan Emet Belediye Başkanı Hüseyin Doğan, salgınla mücadele de çocuklarımızın kuralları öğrenerek uygulamalarının sağlıklı bir nesil için önemine dikkat çekti. Başkan Doğan, “Sevgili çocuklar tüm dünyamızı tehdit eden ve ülkemizde de devletimizin başta sağlık çalışanlarımızla olmak üzere tüm birimleri ile etkin bir mücadele gösterdiği pandemi sürecinde sizlerin rolünün çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Sizler belki bu hastalığı çok rahat atlatabilirsiniz ama çok sevdiğiniz anne, babanız, dedeniz, babaanneniz, anneanneleriniz çok zor atlatabilirler. Hem kendi sağlığınız, hem de sevdiklerinizin sağlığını korumak adına, maske, sosyal mesafe ve temizlik kurallarına lütfen harfiyen uyalım. Sizler için hazırlattığımızı boyama kitaplarımızda salgından korunmak için neler yapmanız gerektiğini çizimlerle gösterdik. Bu çizimleri hem eğlenerek boyayacaksınız, hem de altın kuralları öğreneceksiniz. Salgın geçene kadar eskisi gibi arkadaşlarımızla iç içe oyunlar oynamayalım. Oyunlarımızda sosyal mesafeyi koruyalım. Maskelerimizi sürekli takarak ve temizliklerimize dikkat ederek, hep birlikte salgında korunalım. Sizleri çok seviyor ve hasta olmanızı istemiyoruz. Geleceğimizin emaneti olan siz değerli çocuklarımızın sağlıklı bir hayat sürmeleri hepimiz için çok önemli. Lütfen kurallara uyarak hem kendi sağlığınızı, hem ailelerinizin sağlığını koruyun” dedi.

    Kitap dağıtım töreninde konuşan Emet İlçe Milli Eğitim Müdürü Bilal Şen, eğitimde en önemli öğenin yaparak öğrenme odluğunu vurgulayarak, ”Çocuklarımızın salgınla mücadeleyi daha iyi anlama ve kurallara uyma adına yaparak, yaşayarak öğrenmeleri çok önemli. Belediyemizin maske, mesafe, temizlik konularını çocuklarımızın eğlenerek öğrenmeleri adına boyama kitaplarına dönüştürmesi, çok başarılı bir proje olup, Belediye Başkanımız Hüseyin Doğan’a ve Emet Belediyemize teşekkürlerimizi sunuyoruz “dedi.

    Emet ilçesinde okul öncesi eğitimlerde 122, merkezde ilköğretim okullarında 771, 6 köyde ise 175 öğrenci bulunuyor. Belediye tarafından yapılan açıklamada, projesi kapsamında tüm öğrencilere kitaplarının ulaştırıldığı bildirildi.