Etiket: Alpaslan

  • Alpaslan Tahsin, Yılport Samsunspor’da

    Alpaslan Tahsin, Yılport Samsunspor’da

    Yunanistan’ın PAOK Komotini takımında yetişen aslen Batı Trakya Türkü olan genç yıldız adayı Alpaslan Tahsin, Yılport Samsunspor altyapısında kariyerini sürdürecek.

    Yılport Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım’ın son yıllarda genç futbolculara gösterdiği ilgi ve takıma kazandırma projesi kapsamında, birçok Avrupa kulübünün gelişimini yakından izlediği Alpaslan Tahsin de Yılport Samsunspor altyapısına transfer edildi.

    Futbol kariyerini Samsunspor Futbol Akademisi’nde ve genç takımlarında sürdürecek olan 16 yaşındaki futbolcu, yaz döneminde Yılport Samsunspor genç takım kampında gösterdiği performansla kulübün dikkatini çekmişti. Avrupa’da “Genç yetenek avcısı” olarak da bilinen İspanyol menajer Monchi’nin gözetiminde Sevilla kamplarına da katılan Tahsin ile Lazio, Fiorentina, Bologna da yakından ilgileniyor. Tahsin için İtalyan spor basını da daha önce “Joker gibi 10 numara” yorumunu yapmıştı.

    Genç oyuncu Tahsin, eğitimini de Samsun’da tamamlayacak.

  • Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’dan Volkan Bozkır’a tebrik mesajı

    Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’dan Volkan Bozkır’a tebrik mesajı

    Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Birleşmiş Milletler 75. Genel Kurul Başkanı seçilen Volkan Bozkır’ı tebrik etti.

    Ceylan açıklamalarında şu ifadeleri kullandı. “Birleşmiş Milletler’in 75. Genel Kurul Başkanı seçilen Sayın Volkan Bozkır’ı tebrik ediyorum.

    2016 yılında Avrupa Birliği Bakanlığı görevinde bulanan Sayın Volkan Bozkır’ı, Güneş Vakfı olarak düzenlemiş olduğumuz 4. Uluslararası Türk Şöleninde misafir etmiştik. Şölende ilkokul öğrenimini gördüğü şehirde bulunmaktan mutluluk duyduğunu belirten Sayın Bozkır, şimdi ise 193 ülkenin temsil edildiği BM Genel Kurulunda 178 ülkenin desteğini alarak BM Genel Kurulunun 75. dönem başkanlığına seçildi. Bu önemli görevinde sayın Bozkır’a başarı dileklerimizi sunuyor ve Türkiye’nin uluslararası arenada göstermiş olduğu başarıları görmekten gurur duyduğumuzu ifade etmek istiyoruz.”

  • Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’dan Nevruz kutlaması

    Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’dan Nevruz kutlaması

    Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Türk’ün öz Bayramı Nevruz İle ilgili kutlama mesajı yayınladı.

    Türk milletinin sahip olduğu ve nesilden nesile aktararak günümüze kadar yaşattığı önemli kültür değerlerinden biri olan Nevruz Bayramı’nın içerdiği güçlü anlamlarıyla yeni bir uyanışa, barışa, dostluğa ve kardeşliğe verilen önemin en güzel sembollerinden birisi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, “Türkistan’dan Balkanlar’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada doğanın uyanışıyla birlikte kutlanan Nevruz, zengin kültürümüzün değerlerini ve çeşitliliğini yansıtan; kardeş Türk Cumhuriyetleriyle aramızdaki millî ve kültürel bağlarımızı pekiştiren, geçmişten günümüze büyük bir coşkuyla kutladığımız ve geleceğe taşıma azminde olduğumuz önemli zenginliklerimizdendir” dedi.

    Türk dünyasında ve ülkemizde yüzyıllardan beri bayram olarak kutlanan Nevruz Bayramının, millet olarak bir arada huzur içerisinde yaşama arzusunun kuvvetlendiği; karşılıklı sevgi, dayanışma ve hoşgörünün yaşandığı ortak bir kültür mirasımız olduğunu kaydeden Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, açıklamasını şöyle sürdürdü;

    “Tarihimizin derinliklerinden günümüze kültür ırmağından akıp gelen, yeniden doğuşu simgeleyen Nevruz kültürü bizden sonraki nesillerle de akıp gidecektir. Umuyoruz ki Baharın gelişi ve toprağın canlanması ile beraber ülkemizde ve tüm dünyada etkili olan virüs illeti de yok olur. Yine umuyoruz ki Türk Milleti dünya nizamını nasıl sağlıyor ise, Türk milletinin Ergenekon’dan çıkış günü de insanlığın virüs illetinden kurtuluş günü olur.

    Bu duygu ve düşüncelerle Nevruz’un birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi daha da güçlendirmesini temenni ederek Türk milletinin Nevruz Bayramı’nı yürekten kutluyorum.”

  • Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’da 18 Mart mesajı

    Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’da 18 Mart mesajı

    Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

    Öncelikle son zamanlarda Türkiye’mizde ve dünyada etkili olan Koronavirüs sebebiyle hastalanan hastalarımıza Allah’tan acil şifalar dileyen Başkan Ceylan, “Bu konuda büyük çalışmalar yaparak yayılımın daha fazla olmaması için önlemler alan Sağlık Bakanımız başta olmak üzere tüm sağlıkçılarımıza minnettar olduğumu da belirtmek isterim. Bu süreçte bizlere düşen ise bakanlığımızın belirttiği önlemlere uyarak daha fazla dikkatli olmamızdır” diye konuştu.

    Bugünün önemine baktığımızda bugün şanlı tarihimizin en anlamlı günlerinden olan 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Günü’nün 105. yılını idrak ettiğimi kaydeden Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, “Onlara Allah’tan rahmet diliyor, saygı ile aziz hatıraları önünde eğiliyoruz. 1915-1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadasında Osmanlı Devleti ile itilaf devletleri arasında yapılan dünyada emsali görülmemiş deniz ve kara muharebeleridir Çanakkale savaşları. İtilaf devletleri o zamanki başkent İstanbul’u alarak boğazların kontrolünü ele geçirmek, Rusya ile tarımsal ve askeri güç yolunu güvenli biçimde açmak, yeni sömürgeler oluşturmak amacıyla Çanakkale Boğazı’na girmişlerdi. O zaman, tarihin en geniş sınırlarına sahip olmuş, her çeşit milleti ve inanışı içinde barındırmış Osmanlı İmparatorluğu, 20. yüzyılın başından itibaren kan kaybetmeye başlamış, iç çekişmeler ve mücadeleler sonucunda eski gücünden çok şey kaybetmişti. Kısacası artık Osmanlı Devleti’nin ölümü bekleniyordu. Bu durum Rusya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın hatta İtalyanların bile iştahlarını kabartmıştı. Onlar Anadolu’nun kendi aralarında paylaşımını yapıyor, zafer türküleri ile vahşi yüzlerini gösteriyorlardı.

    Ancak yüce Türk milleti buna rıza gösteremezdi. Nitekim Çanakkale Savaşları; demir ve çeliğin “Türk milletinin iman ve inancını, vatan ve bayrak sevgisini kimsenin öldüremeyeceğini” tüm dünyaya Anafartalar’da, Conkbayrı’nda, Arıburnu’nda, Kocaçimen’de haykırmış, Çanakkale Geçilmez demiştir!

    Bu savaşlar, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e Türk askerinin gücünün yedi düvele karşı tekrardan doğuşu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet baki kalacağının müjdecisi olmuştur. Çanakkale’de feda edilen bir nesiI, Türk istiklalinin ve Cumhuriyetinin harcına karışmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek kurucusunun yüce Türk milleti olduğu bir kez daha hafızalara kazınmıştır. Aradan 100 yıl geçmiş olmasına rağmen batı denilen Emperyal güçler hala o yaptıkları hesaplardan vazgeçmemişler, yalnızca metot ve strateji değiştirmişlerdir. Artık bizleri içerden vurma çabası içerisine girmişlerdir. İşte memleket bu halde iken sırtında milletin onuru, zaman ve mekânın tükendiği yerde, yine bu devletin her şeyi olan inançlı, fedakâr insanları buna dur demeyi bilecek ve gerekirse bir destan daha yaşatacak ruha sahiptir.

    Güneş Vakfı ailesi olarak Yüce Türk Yurdu olan Türkiye Cumhuriyeti için tek devlet, tek bayrak ve tek millet olarak, Çanakkale ruhuyla yaşayıp düşmanlarımıza karşı aynı ruh ile her daim mücadele edeceğiz. Çünkü biz, önce vatan diyoruz. Tüm bu vesileler ile Çanakkale gibi bir destan yazarak aziz vatanı bizlere emanet eden kahraman şehitlerimiz başta olmak üzere vatanı uğruna canını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.” şeklinde konuştu.

  • Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Sarıkamış şehitlerini unutmadı

    Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan Sarıkamış şehitlerini unutmadı.

    Lapa lapa yağan karın söndüremediği ve buz gibi soğuğun dindiremediği vatan aşkının iyice alevlendiği yerin Sarıkamış olduğunu belirten Ceylan “Geçmişini bilmeyenin geleceği tehlikededir. Bu yüzden günümüz nesli nereden nereye geldiğini en ince ayrıntısına kadar bilmelidir. Özellikle kahramanlarımızın Sarıkamış Harekatında Ruslara karşı verdiği amansız mücadeleyi ve onların eksi 40 derecede nasıl şehit olduklarını bilmeliler.” dedi.

    Yüce Türk Milletinin bayrak uğruna, vatan uğruna, bağımsızlık uğruna ölmek için savaşa girdiğinin göstergelerinden birisinin de 22 Aralık 1914 ile 15 Ocak 1915 tarihleri arasında gerçekleşen ve birçok vatan evladının donarak şehit olduğu Sarıkamış Harekâtı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ceylan, “Sarıkamış, Düşmana karşı canını siper eden engin ruhlu, vatan âşıklarının mirası, kahramanlık ve yiğitlik destanıdır. Sarıkamış Harekâtı dünyaya kafa tutan milletimizin vatanı için yapabileceklerinin kanıtıdır. Sarıkamış’ta askerlerimiz bu uğurda şahadete yürümüştür. Allahuekber Dağları’nın Sarıkamış’taki cesaret ateşini lapa lapa yağan kar dahi söndürememiş, vatan için çarpan yüreklerin heyecanını soğuk dahi dindirememiştir.

    Ağır hava koşulları altında savaşan Türk askeri, muharebenin sonuna kadar direnmiş; dayanıklılık, itaat, direniş ve mücadele azminin üstünlüğünü bir kez daha kanıtlamış ve burada şehitlik mertebesine ulaşan vatan evlatları Türk milletinin bağrına defnedilmiştir.

    Sarıkamış Harekâtının 104. yıldönümü vesilesiyle, bayrağımızı bayrak, toprağımızı vatan yapan ve Allahuekber Dağları’nın kara kışına vatan için koşan cesaret timsali şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.” ifadelerini kullandı.