Etiket: Almalı

  • Bakan Çelik: “Herkes Uludağ Üniversitesi’ni Örnek Almalı

    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, herkesin Uludağ Üniversitesi’ni örnek alması gerektiğini ifade ederek, “Tüm üniversiteler Uludağ Üniversitesi’nin gerçekleştirmiş olduğu inisiyatifi kullanması gerekir” dedi.

    Uludağ Üniversitesi’nden mezun olan milletvekilleri ve Bursa milletvekilleri, Ankara’daki Bursa Evi’inde bir araya geldi. Gecede konuşan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Bursa gibi göç alan ve “büyükşehir” diye ifade edilen şehirlerin gerek üniversite mezunlarının gerek bürokratlarının gerekse o şehirde öne çıkmış insanların bir araya gelmelerinin çok zor olduğunu söyledi. Bu zor görünen olayı başaran Uludağ Üniversite’ni kutlayan Bakan Çelik, “Yalnızca belli ölçekte Anadolu kentlerine ait yaklaşım kesinlikle doğru değildir. Ne yapıp ne edip bu başlayan süreci artarak ve güçlendirerek devam ettirmemiz gerekiyor. Bu birlikteliğin diğer şehirlere de örnek olması çok önemlidir” dedi.

    Üniversitelerin toplumun sorunlarını çözen kuruluşlar olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, “Toplum o kentin üniversitesinden bir şeyler bekliyor. Yani yönetici konumundaki bir kişinin eline bir kılavuz verilecekse, bunun bilimsel veriler neticesinde özümsenmiş bilgilerle olması gerekiyor. Bunu da başaracak olan ise üniversitelerdir. Bizim ana sorunlarımızdan bir tanesi ise üniversitelerin halkın arkasında kalmasıdır. Bu sebepten dolayı da üniversiteler asli konularıyla değil daha faklı konularla meşgul olmaktadır. Üniversitelerin Uludağ Üniversitesi’nin gerçekleştirmiş olduğu inisiyatifi kullanması gerekiyor. Uludağ Üniversitesi’nin ‘üniversitenin ve şehrin sorunları var. “Biz mezunlarıyla diğer unsurlarıyla bunu çözeriz’ anlayışı doğru bir çıkış anlayışıdır” dedi.

    “BURSA’NIN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNE DE ÖNCÜLÜK ETMELİ”

    Üniversitenin sadece sorunlarını çözmek değil aynı zamanda Bursa’nın sorunlarına öncülük etmek için bir araya gelinmesi gerektiğini belirten Çelik, “Bu noktadan sonra ise üniversite bilgi birikimi ile öncülük ederken siyasetçi de, vaat etmesi gerekiyor. Eğer siyasetçi vaat etmiyorsa, o 4 yılın nasıl geçtiğini anlayamaz. Bütün olarak baktığımız zaman ise yarını karartan değil, aydınlatan üniversite anlayışımız ve rehberlik eden siyaset anlayışımız olması gerekiyor. Uludağ Üniversitesi’nin de bu yolda olmasından dolayı çok mutlu oldum. Geriye siyasetçilerin de vizyonları ile hedeflerini ortaya koymaları kaldı. Bende birikimlerimle deneyimlerimle gereken desteği vermeye her zaman hazırım” şeklinde konuştu.

    “HEPİMİZ TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYACAĞIZ”

    Hiçbir şekilde parti ayrımı yapmadıklarını ifade eden Uludağ Üniversitesi Rekötür Prof. Dr. Yusuf Ulcay,”Bizim amacımız şu anda burada bulunan veya bulunmayan kişilerin mezun olduğu ve milletvekili seçildiği şehrin üniversitesi için elini taşın altına koymasıdır. Talep ettiğimiz yardım maddi değildir. Milletvekillerin kendi çalıştığı iştigal alanları ile alakalı komisyonlarda üniversitemiz adına gereken tebliğleri gereken konuşmaları yapmalarıdır. Biz Uludağ Üniversitesi ve rektörlük olarak hiç kimseye küsme ve konuşmama lüksümüz yok. Bu noktada bunu özellikle herkesin bilmesini isterim. Herkes ile birlikte el ele tutuşup bir takım halinde olmalıyız. Üniversitemizi hem Türkiye’de hem de dünyada layık olduğu yere getirmemiz gerekiyor” dedi.

    “25 YILLIK GENİŞLEME PLANI YAPTIK”

    Uludağ Üniversitesi’nin 41’inci yılına girdiğini hatırlatan Ulcay, “Birçok milletvekilimiz bu üniversitenin kurulduğu günü biliyor. İlk hizmete giren binaları da biliyor. Bu bina stokları zaman içerisinde eskiyor ve yenilenmesi lazım. Biz ilk defa belki hayatta olmayacağımız veya görev yapmayacağımız üniversitemizin gelecek 25 yılının gelişim planını hazırladık. Bunların çalışmaları bitti. Yakın zamanda bunların neler olduğunu da açıklayacağız” diye konuştu.

    Düzenlenen geceden dolayı çok mutlu olduklarını dile getiren Uludağ Üniversitesi mezunu olan Bursa, Zonguldak ve Şanlıurfa’dan AK Parti milletvekilleri ve CHP Bursa milletvekilleri ise, Bursa ve Uludağ Üniversitesi için gereken ne var ise yapacaklarının sözünü verdi.

    Gecenin sonunda Faruk Çelik bir sonraki buluşmanın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda yapılması için davette bulundu.

  • Cinsellikte Sorun Yaşayan Çiftler, Uzmandan Yardım Almalı

    Psikiyatrist Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, cinsel ilişki sıklığı sorun haline gelen çiftlerin, bir cinsel terapistten yardım almalarının uygun olacağını söyledi.

    Yrd. Doç. Üney, “Hatta bu konu çiftler arasında çatışma konusu bile olabilir. Araştırmalarda çiftlerin genel ortalama cinsellik sıklığı haftada 2-3 kez olduğu görülmüştür. Evliliklerde cinsellik sıklığı eşler için yaşamları boyunca tartışma konusu olarak devam eder ve asla çözülmez. Esasen çiftin cinsellik sıklığı her ikisinin ortak kararı olmalıdır. Bazı çiftler hemen her gün cinsellik yaşarken bazıları çok daha seyrek olarak yaşamaktadır. Çiftlerin birçoğu cinsellik konusunda birbirleriyle konuşmamaktadır. Cinsellik alnındaki isteklerini dile getirmemekte, karşı tarafın tahminlerine hatta yalan yanlış, arkadaşlarından öğrendikleri kadar cinsel bilgilerle hareket etmektedirler. Eğer çiftin cinsel ilişki sıklığı sorun haline gelmişse bir cinsel terapistten yardım almaları uygun olacaktır” dedi.

    Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, ilişkinin ilk dönemlerinde çoğunlukla her gün cinsellik yaşandığını, sonrasında yavaş yavaş sıklığın düştüğünü, bazı çiftlerde ise her gün cinsellik devam edebildiğini belirtti.

    Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, her gün cinselliğin yararlarını şöyle aktardı: “Her gün cinsellik, erkeklerde erken boşalma sorununu zaman içinde azaltmaktadır. Kadınlarda her gün cinsellik orgazm olma ihtimalini artırır ve orgazm olmaya kadar geçen zamanı kısaltır. Çiftin birbirine olan duygusal ilgisini artırır. Cinsellik kalp hastalıklarına karşı koruyucudur. Cinsellik bağışıklık sistemini güçlendirir. Düzenli cinsellik migren sorunun oluşmasını engeller. Cinsellik oldukça enerji harcatır. Bu sayede formunuzu korumanıza yardımcı olabilir. Cinsellik sonrası salgılanan hormon olan prolaktin ve cinsellik esansında salgılanan oksitosin vücudun gevşemesini ve mutluluk düzeyini artırır. Kişinin strese karşı dayanıklılığını artırır. Sorunlarla daha iyi başa çıkabilir. Kadınlarda adet sancılarının azalmasını sağlar. Güven duygusunu artırır. Prostat kanseri riskini azaltır. Sık cinsellik cinsellikle ilgili kaygıları azaltır. Özgüveni artırır. Partnerinizin sizi daha çekici algılamasına neden olur. Partnerinizle cinselliği daha rahat konuşmanızı sağlar. Uykunuzun daha kaliteli olmasını sağlar. Şefkat duygusunu artırır. Eğer sorun yoksa, gebelikte yaşanan cinsellik kadının hamilelikte eşinin kendisini beğenmesiyle ilgili kaygılarını azaltır. Evliliğin genel sorunları üzerinde olumlu etkileri vardır.”

    Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, her gün cinselliğin sakıncalarını ise şöyle anlattı: “Eşlerden birinin bu konuda isteksiz olması, aralarındaki çatışmayı artırır. Aşırı cinsellik çiftin sosyal yaşamını sınırlandırabilir. Aşırı cinsel istek durumlarında uygunsuz partner ilişkileri artabilir. Bu da çeşitli cinsellikle bulaşan hastalıklara yakalanma riskini artırır. Eşlerden birinin aşırı cinsel isteği, diğerinde cinsel isteksizlik riskini oluşturabilir. Bazı çiftler için bir sorun çözme yöntemi şekline dönüşebilir. Bu durum sorunun çözümünün ertelenmesine neden olabilir. Kadının adet dönemlerinde tartışmalara neden olabilir. Cinselliğin olamadığı günlerde kişiler sıkıntı yaşayabilirler. Bazı kişilerde yorgunluğa neden olabilir. Cinselliğin sıklıkla gece yaşanmasından dolayı, zaman zaman uyku sorunu yaşanmasına neden olabilir. Doğal olarak, zaman zaman cinsel sorun yaşayabilirler. Bu durum çiftte ciddi hayal kırıklığı yaratabilir. Cinsellikte önemli olan çiftin sorunları konuşabilmesidir. Bu sayede sorun olan ve çözülemeyen durumlarda yardım almaları ve mutlu bir cinsellik yaşamaları daha kolaylaşabilecektir.”