Etiket: Alınmalı”

  • “Türkiye’deki şirketler başarıya çok yakın ancak dijitalleşme için hala yol alınmalı”

    Kolay İK’nın 2017’de yaptığı analize göre, Türkiye’deki şirketler başarıya çok yakın ancak dijitalleşme için hala yol alınması gerekiyor.

    Personel yönetim yazılımı Kolay İK, Türkiye’deki şirketlerin insan kaynakları (İK) ve personel yönetimi alanındaki yetkinliklerini ölçebilmesi için bir uygulama oluşturdu. İlki geçen yıl gerçekleştirilen ve 553 şirketin verilerinden yola çıkılarak sonuçları elde edilen çalışmaya göre, Türkiye’deki şirketler İK uygulamalarında genel olarak başarılı olmaya çok yakın. İK ve personel yönetimi süreçlerinin dijitalleşmesi konusunda ise halen kat edilmesi gereken önemli bir mesafe bulunuyor. Kolay İK, şirketlerin 2018 yılı ’İnsan Kaynakları Performans Haritası’ uygulamasını da 7 Mayıs’da başlattı. ikraporu.com adresinde ücretsiz olarak kullanıma sunulan bir analiz aracı üzerinden; işe alımdan iç iletişime, özlük dosyalarından şirket içi eğitimlere, performans yönetiminden bordrolamaya kadar pek çok soruyu soruluyor ve şirketlerin kendi süreçleri konusunda kısa bir rapor almalarına olanak sağlanıyor.

    Kolay İK’nın geçen yılki analizini uygulayan şirketlerin yüzde 77’sini, 250’ye kadar çalışanı bulunan KOBİ’ler oluşturdu. Şirketlerin yarısı 0-12 yaş aralığında yer alıyor ki Türkiye’de ortalama şirket ömrü 12 yıl. Çalışanlarının yarısı, en az 2 yıl süreyle şirkette görev alanların oranı ise yüzde 41. Şirketlerin yüzde 35’inin İK yöneticisi bulunmuyor. Bu şirketlerde İK süreçleri, yüzde oranında şirket sahibi ya da genel müdür tarafından takip ediliyor. İK yöneticisi bulunan şirketlerde, rapor edilen kişi yüzde 84 oranında şirket sahibi ya da genel müdür. Şirketlerin yüzde 42’sinin İK kadrosu var, bunların yüzde 33’ü 1-5 kişilik ekiplerden oluşuyor.

    Rapora göre, şirketlerin yaklaşık yüzde 30’u, işe alımda çalışanlarının referansına başvuruyor. Danışmanlık firmalarıyla çalışanların oranı ise yüzde 12. Şirketlerin yüzde 39’unda bordrolama için kurum dışından hizmet alınıyor. Şirketlerin yalnızca yarısı performans değerlendirmesi yapıyor. Her 10 şirketten 3’ünde çalışanlar eğitim programlarına katılmıyor. yüzde 32’si yılda 1 kez, yüzde 39’u ise yılda 3 kez eğitimlere katılıyor. Her 10 şirketten 5’i, çalışanlarına yönelik iletişim çalışmaları yapıyor. Bunların 4’ü kurum dışından profesyonel destek alıyor.

  • Naci Ekşi: “Başkan Bülent Kerimoğlu görevden alınmalı”

    Bakırköyspor Vakfı Başkanı Naci Ekşi, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nu görevini kötüye kullanmakla suçlayarak görevden alınası gerektiğini savundu. Ekşi, Başkan Kerimoğlu’nun Bakırköy Spor Vakfı Sosyal Tesisleri için aldığı yıkım kararının haksız olduğunu ileri sürerek konuyla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu aradığını ama ulaşamadığını kaydetti.

    Bakırköy Belediyesi, 1989 yılında açılan Bakırköy Spor Vakfı Sosyal Tesisleri için yıkım kararı aldı. Belediyeye ait tesisin kaçak olduğu gerekçesiyle yıkım kararı alınırken, kiracı konumdaki Bakırköyspor Vakfı yetkilileri ise karara tepki göstermek için toplantı düzenledi. Tesislerde düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan vakfın başkanı Naci Ekşi, “Vakıf 1988 yılında Bakırköyspor’a yardımcı olmak için kuruldu. Ben kongre başkanıydım. Bugüne kadar vakıfta 50 bin öğrenciye eğitim verdik. Her sene 2 bin öğrenciye spor eğitimi veriyoruz. Galatasaray, Fenerbahçe gibi 5 branşta çalışıyoruz. Bazı öğrencilerimiz Avrupa’da şampiyon oldu. Birçok öğrenci burs alıyor. Belediye başkanın imzasıyla bunları burslu eğitin diye çocuk gönderiyor. Biz de seve seve bu hizmeti yapıyoruz. Bu vakfın Bakırköyspor’a desteği amatörden 1. Lig’e çıktı” diye konuştu.

    “Kendi mülkü olan binaya ’kaçak inşaat’ dedi”

    Vakfın binasına kaçak zaptının tutulduğunu söyleyen Naci Ekşi, “30 sene önce yapılmış binaya da 15 sene önce yapılmış binaya da belediyenin kendi mülkü olan binaya ’kaçak inşaat’ dedi. Kaçak inşaat zaptından sonra da hem bize hem de işletmeciye 387 bin TL ceza yazdı. Cuma günü saat 17.00’ye yakın tebligat yapıp, ‘vakfın binalarını yıkacağız’ dediler. Edindiğimiz bilgiye göre bugünü yarına bağlayan gece saat 03.00’te yıkacak. İlgili kurumlara yazılar yazmış” şeklinde konuştu.

    “Kemal Kılıçdaroğlu’nu aradım”

    Konuyla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu aradığını belirten Ekşi, “Telefonu çaldı ama açılmadı. Numaram orada yoktu galiba. Korumasını aradım. ‘Ona söylemek istediğimi size söyleyeyim’ dedim. ‘Bu arkadaşımız, görevini kötüye kullanıyor. Görevini kötüye kullanmanın karşılığı görevden almaktır. Yanlış bilgi ile sizleri ikna etmiş olabilir’ dedim. Genel başkanın başdanışmanını, yardımcı danışmanı, koruması ve sekreterini aradım. Ancak genel başkanın, bu hatayı engellemesi için kendisine ulaşmaya çalıştık. Akif Hamzaçebi Bey, ne yapabiliriz, ne oluyor diye müdahale etmek istedi” ifadelerini kullandı.

    Başkan Ekşi, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun görevden alınması için her türlü gayretin içinde olacaklarını vurguladı. Toplantıda ayrıca sırasında belediye üyelerinin telefonla ulaşıp, bu gece için yıkım kararını durduklarını iletildi.

  • MHP’li Ersoy: “Yer fıstığı destekleme kapsamına alınmalı”

    MHP MYK Üyesi ve Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, Osmaniye’nin geçim kaynakları arasında önemli bir yere sahip olan yer fıstığının destekleme kapsamına alınması gerektiğini bildirdi.

    Ersoy, Osmaniye’nin geçim kaynakları arasında önemli bir yeri olan yer fıstığının, destekleme kapsamına alınması konusunun uzun süredir gündemde olduğunu, bu konuda çeşitli açıklamalar ve girişimler olmasına rağmen bir sonuç alınamadığını ifade etti.

    Bir önceki Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile görüşmesinde konuyu aktardığını hatırlatan Ersoy, bakanın değişmesinin ardından konuyu yazılı olarak bakanlığa ilettiğini söyledi.

    Yer fıstığının Osmaniye’nin tarımsal sanayisinin temelini oluşturduğunu belirten Ersoy, “Yer fıstığını işleyen tesisler, ilimizin sanayisine ve ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Türkiye’deki toplam yer fıstığı üretiminin alan bazında yüzde 40’ı Osmaniye’den karşılanmaktadır. Türkiye genelinde yer fıstığının hem işlemesi ve hem de pazarlamasının yüzde 90’ı Osmaniyemizden yapılmaktadır. Yer fıstığı üretiminden yaklaşık 10 bin aile ve işlemesinden 3 bin 500 aile geçim sağlamaktadır. İlimizde irili ufaklı 350 adet yer fıstığı işleme tesisi mevcut” dedi.

    Yer fıstığı üreticileri ve üretici örgütlerinin sıklıkla yer fıstığının ürün bazlı destekleme kapsamına alınması yönünde taleplerini her platformda dile getirdiğini ifade eden Ersoy, Milli Tarım Politikası kapsamında ülkede üretim kapasitesi olan tarım ürünlerinin ithalatını azaltmak için desteklenmesini doğru buluyoruz ve bu desteğe yer fıstığının da dahil edilmesini istediklerini söyledi.

  • ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır: “Ekonomiyi rahatlatacak kararlar alınmalı”

    Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) ve Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, enflasyonun son 8.5 yılın rekorunu kırdığını söyledi.

    BAGEV ve ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı nisan ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi. Tüketici enflasyonunda (TÜFE) Türkiye ortalamasında yüzde 1.31, üretici enflasyonunda (Yİ_ÜFE) ise yüzde 0.76 artış yaşandığını belirten Çandır, yıllık bazda tüketici enflasyonunun yüzde 11.87, üretici enflasyonunun ise yüzde 16.37 olduğunu kaydetti.

    “8.5 yılın rekoru”

    Enflasyonun yılbaşından itibaren tırmanmaya başladığı ve beklentilerin üzerinde gerçekleştiğine dikkat çeken Çandır, enflasyonun son 8.5 yılın rekorunu kırdığını belirtti. Çandır, “Tüketici ve üretici fiyatlarındaki bu artışlar sonucu enflasyon ne yazık ki çift hanede asılı kalmıştır” dedi.

    “Çift haneyi erken gördük”

    2016 yılı sonunda yaptığı değerlendirmelerde 2017’nin çift haneli enflasyonlar halinde geçeceği uyarısında bulunduğunu anımsatan Çandır, “Bu çift haneye geçiş, beklentimizin de öncesinde gerçekleşti, dikkate alınması gereken bir konudur. Önümüzdeki ayların geçen yıl gerçekleşen enflasyonları dikkate alındığında bu yükselişin devam edeceği beklenmelidir. Enflasyonun baz etkisi önümüzdeki aylar için de tehlike sinyalleri vermektedir” diye konuştu.

    Üretici fiyatlarındaki enflasyonun belirli bir gecikme ile tüketici fiyatlarındaki enflasyonu tetiklediğini belirten Ali Çandır, “Ancak geçmiş üretici fiyatları ve tüketici fiyatları arasındaki ilişkiye baktığımızda bu tetiklemenin yeterince gerçekleşmediği görülmektedir. Yüzde 20’ye yaklaşan üretici enflasyonu ve yüzde 25’e yaklaşan yurt dışı üretici enflasyonu kur fiyatlarındaki yaşanan artışı da dikkate alırsak üretici fiyatlarının henüz tüketici fiyatlarına yansımadığını görüyoruz. Bu yansımanın eninde sonunda yaşanacağını bilip, geleceğe yönelik beklentilerimizi buna göre şekillendirmeliyiz” değerlendirmesinde bulundu.

    Burdur, Isparta, Antalya illerini kapsayan Batı Akdeniz’de tüketici enflasyonun nisan ayında aylık yüzde 1.35 ülke ortalamasının üzerinde seyrettiğini belirten Çandır, yıllık ise yüzde 11.84 ile ortalamanın altında olduğunu kaydetti. Çandır, “Aylık enflasyon artışında geçen aya göre 1 basamak yükselerek 26 bölge içerisinde en fazla artış görülen 6’ncı bölgeden biri konumunda bulunan bölgemiz enflasyonu, ülke geneline oranla negatif yönde bir eğilim göstermiştir” dedi.

    “En fazla tarım ürünleri arttı”

    Tüketici fiyatları bazında en yüksek artış gösteren 20 ürünün yüzde 45’ini tarım ürünlerinin oluşturduğunu belirten Çandır, “Yine, en fazla düşüş gösteren 20 ürün içerisindeki ürünlerin yüzde 50’si tarım ve gıda ürünleridir. Bu artış ve azalışın temeli mevsimsel geçişlerden kaynaklanmakla birlikte artış görülen bazı ürünlerde yaşadığımız arz problemlerinin de devam ettiğini göstermektedir” ifadelerini kaydetti.

    Ana harcama gruplarını değerlendiren Çandır, bir önceki yılın aynı ayına göre TÜFE’de en fazla artışın yüzde 21.65 ile alkol ve tütün grubunda gerçekleştiğini, ulaştırmada yüzde 17.94, gıda ve alkolsüz içeceklerde ise yüzde 15.63 artış gerçekleştiğini belirtti.

    “Ekonomiyi rahatlatacak kararlar alınmalı”

    BAGEV Başkanı Ali Çandır, Merkez Bankası’nın yüzde 8 enflasyon hedefini revize ederek yüzde 8.5 çıkardığını belirtirken, çok sıkılaştırılmış Türk Lirası politikasının enflasyonu geriletmekten çok ekonomik aktiviteyi daralttığını kaydetti. Çandır, “Gereğinden fazla sıkılaştırılmış para politikaları büyüme zorluğu içerisindeki ekonomimiz için ilave zorluklar yaratacaktır” dedi.

    Ali Çandır, şunları kaydetti:

    “Gerçekleşmelerin geride bıraktığımız 4 ayın sonunda yukarı yönlü seyir halinde bulunması, tüketici ve üretici cephelerinin önümüzdeki dönemde daha hassas davranacağına işaret etmektedir. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde tüketiciyi rahatlatacak, girişimcileri ise risk alarak yatırım yapabilmesinin önünü açacak kararların alınıp uygulanması gerekmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

  • 2016 Hava Kirliliği raporu ciddiye alınmalı

    Çevre Derneği Başkanı Doçent Doktor Güner Sümer, Çevre Mühendisleri Odası’nın 2016 Hava kirliliği raporunun ciddiye alınmasını istedi.

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hava kalitesi izleme istasyonu verilerinin kullanıldığı rapora göre Düzce, Bolu, Edirne, İstanbul, Ankara, Iğdır, İzmir, Muş, Tokat, Denizli ve Samsun da hava kirliliği açısından ciddi sorunlar yaşandığını vurgulayan Sümer, “Türkiye’de bugün metropol şehirlerde kirli hava solunmaktadır. Çevre mühendisleri raporunda başkent Ankara’daki hava kirliliği değerlerine de dikkat çekilmektedir” dedi.

    Türkiye’de en yüksek hava kirliliğinin Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşandığını vurgulayan Sümer şunları söyledi:

    “Bu hava kirliliği Keşan’da akciğer ve solunum hastalıklarına neden olmaktadır. BM Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2012 yılında hava kirliliği dünyada yedi milyon kişinin ölümüne neden olmuştur. Çevrecileri ve yetkilileri bu konuda göreve çağırıyoruz.”