Etiket: Akçay’dan

  • MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay’dan, Kılıçdaroğlu hakkında flaş iddia

    MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay’dan, Kılıçdaroğlu hakkında flaş iddia

    MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Anayasa Mahkemesinin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında verdiği hak ihlali kararına değinerek, “Bu Berberoğlu hadisesinde asıl yargılanması gereken kişi Kılıçdaroğlu’dur. Kılıçdaroğlu’nun sorumluluğu gözden ırak tutuluyor. Adeta bu hadisede kuryelik görevi yapmıştır Kılıçdaroğlu. Bunu kimse neden konuşmuyor tartışmıyor” dedi.

    Akçay, partisinin Afyonkarahisar 13. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Kongrede konuşan ve gündemdeki konulara değinen Akçay, MHP’nin krizlere engel olan ve sorunlara çözüm üreten bir siyasi parti olduğunu vurguladı. Konuşmasında daha sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne değinen Akçay, ”Cumhur İttifakı aynı zamanda bir sistem ittifakıdır. Adına da Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diyoruz. Türkiye Cumhuriyeti eski sisteme nispetle şimdi daha güçlüdür. Gerek yürütmede gerekse de yasamada sistemsel düzenlemeler yapıldı. Sistem değişikliği büyük ölçüde buna katkı sağladı. Ancak özellikle 1961 Anayasasının kalıntısı olan bazı kurumsal yapılarında bu sistemin doğasına ve mantığına uygun şekilde yeniden yapılandırılması ve teşkilatlandırılmasına ihtiyaç vardır” dedi.

    “Kılıçdaroğlu’nun sorumluluğu gözden ırak tutuluyor”

    Akçay ardından gündemdeki sıcaklığını koruyan Anayasa Mahkemesinin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında verdiği hak ihlali kararına da değinerek asıl yargılanması gereken kişinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılınçdaroğlu olduğunu savundu. Akçay, “Bu tartışmalarla asıl gerçekler gizleniyor arkadaşlar. MİT tırları, FETÖ kumpasıyla Türkiye’ye iftira atılmasına ve bir kısım devlet sırlarının da ortaya çıkarılmasına yol açan bir casusluk faaliyeti olarak ortaya çıktı. Kim bu Berberoğlu? Berberoğlu kim? O zaman milletvekili, eski gazeteci. İşin hakikatine baktığımızda Kemal Kılıçdaroğlu, o dönem Zaman gazetesini ziyaret ediyor. Ondan 10 gün sonra, bu MİT tırları hadisesini de Can Dündar, Cumhuriyet gazetesinde haber yapıyor. Hatta bunu kendi yazdığı kitabında da itiraf ediyor. Daha sonra ben bunu ’solcu milletvekilinden aldım’ diyor. Onun da Berberoğlu olduğu ortaya çıkıyor. Şimdi düşünelim. Bir milletvekili bunu Can Dündar’a servis etmiş olabilir mi? Bu mümkün değil. Kılıçdaroğlu’nun haberi olmadan. Bu Berberoğlu hadisesinde asıl yargılanması gereken kişi Kılıçdaroğlu’dur. Kılıçdaroğlu’nun sorumluluğu gözden ırak tutuluyor. Adeta bu hadisede kuryelik görevi yapmıştır Kılıçdaroğlu. Bunu kimse neden konuşmuyor tartışmıyor” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından kongrede seçime geçildi. Divan başkanlığını Akçay’ın yaptığı olağan kongrede, Mehmet Kocacan yeninden il başkanı oldu.

  • MHP’li Akçay’dan ‘Türkiye’yi çok daha sıcak günler bekliyor’ uyarısı

    MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Kuzey Irak’ta Barzani tarafından 25 Eylül’de yapılacağı duyurulan bağımsızlık referandumuna ilişkin yaptığı açıklamada, “Türkiye olarak önümüzdeki süreçte çok daha sıcak günlere hazır olmamız gerekmektedir. Bu teşebbüste bulunanlar İngiltere’yi, ABD’yi bilirler ama Türk devletinin atacağı tokattan henüz haberleri olmamış olabilir” dedi.

    Milliyetçi Hareket Partisi Manisa İl Teşkilatında bayramlaşma programı düzenlendi. MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk’ün ev sahipliğinde yapılan programa MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay ile çok sayıda partili katıldı.

    Türk ve İslam aleminin Kurban Bayramını kutlayarak konuşmasına başlayan Akçay, “Suriye’de, Irak’ta ve mesafe olarak çok uzak gibi görünse de gönül coğrafyamızı ifade eden ve gönül yakınlığımız olan Arakan Müslümanlarının bu bayram günlerinde yaşadıkları katliamlar ve zulümler bizleri ziyadesiyle üzmektedir. Etrafımızda yaşanan hadiselere baktığımızda maalesef Müslüman’ın Müslüman’la problemli bir hale getirildiği ortamda bazı büyük güçlerin veya emperyalist devletlerin ne kadar arabozucu, fitne çıkarıcı faaliyetler içerisinde bulunduğunu da görüyoruz.” dedi.

    “Sıcak günlere hazır olmalıyız”

    Kuzey Irak’ta yapılacağı açıklanan referandumla ilgili olarak da konuşan Akçay şunları söyledi: “25 Eylül’de Barzani Peşmergesinin Kerkük’ü de dahil etmek suretiyle yapmak istediği referandum bu fitnenin yapı taşlarından birisini oluşturmaktadır. Bu bakımdan Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, Türk milleti olarak önümüzdeki yakın süreçte çok daha sıcak günlere hazır olmamız gerekmektedir. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu tutumu protesto ediyoruz. Kesinlikle Irak’ta bir referandumu, hele hele bir Türkmen kenti olan Kerkük’ü de içine alacak olan bir referandumu asla kabul etmemiz, değer vermemiz mümkün değildir. Buna ilişkin tedbirlerin de Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Milleti olarak alacaktır. Sayın Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi bu teşebbüste bulunanlar İngiltere’yi, ABD’yi bilirler ama Türk devletinin atacağı tokattan henüz daha haberleri olmamış olabilir. Ancak bu tokadı yedikten sonra iş işten geçer kendileri bakımından. Bir kez daha bunları ikaz ediyoruz.”

    “MHP’den ayrılanların durumu ortada”

    Akçay, bir gazetecinin ‘Son günlerde Meral Akşener’in kuracağı partiye katılmak için MHP’den istifalar yaşandığını ve bu partide bozkurt işareti ile Alparslan Türkeş’e ait sözlerin yasaklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz’ şeklindeki sorusuna ise şu cevabı verdi:

    “Şimdi Manisa’da 549 kişi istifa etti diyorsunuz. Ama 549 kişi istifa etmedi. Bu onların iddia ettiği, söylediği bir rakam. Kesinlikle şuan itibariyle acaba kaç kişinin istifası intikal etmiştir teşkilatlarımıza. Henüz elimize ulaşmış bir istifa dilekçesi yok. Bunlar afaki şişirme rakamlardır. Hele onların içinde birkaç zat var ki bundan birkaç ay önce de istifa ettiklerini söylemişlerdi. Bir adam kaç defa istifa eder? Veya kaç defa daha istifa edecekler. İstifa ettiği söylenen arkadaşlarımızın önemli bir kısmının da istifa ettiklerinden kendilerinin de haberi yok. Böyle bir istifa söz konusu değil. İstifa edenlerin kurulacağı söylenen partiye geçtiklerini söylüyorsunuz. Daha parti kurulmuş değil, isim konusunda bile anlaşamadılar. Kendileri isim konusunda anlaşamamışken ritüellerle, işaretlerle anlaşamayacakları şimdiden bellidir. Bozkurt işareti ülkücülerin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nindir. Ülkücülük Milliyetçi Hareket Partisi’nde yapılır. Zaten kendileri de ne diyorlar ‘Biz merkez partisi olacağız’ Biz Milliyetçi Hareket Partisi’yiz. Siz milliyetçi ve ülkücü olduğunuzu iddia ediyordunuz. Milliyetçi Hareket Partisi ile hukuki bağı kalmamışların bile aynı anda ülkücülüğü ve milliyetçiliği nasıl terk ettiklerini de çok ibretlik bir şekilde de görüyoruz. Fakat bu istifa eden bazı şahsiyetlere baktığımızda bu kişilerin istifası partimiz bakımından da oldukça hayırlı olmuştur kanaatindeyim. Ayrılanların da ne halde olduklarını Milliyetçi Hareket Partisi’nden ayrılıp da giden partilerin durumunu biliyorsunuz. Aydınlık Türkiye Partisi diye bir partinin olduğundan çoğu vatandaşımızın haberi bile yok. Büyük Birlik Partisi’nin durumunu hakeza biliyorsunuz. Bunların durumu onlardan da beter. Milliyetçi Hareket Partisi, kendi gündemine hakimdir, ülke gündemine hakimdir ve Milliyetçi Hareket Partisi ülke gündemini Türkiye Cumhuriyeti’nin temel politikalarında söz sahibi ve haklılığı her geçen gün biraz daha anlaşılan bir parti olduğumuzu ve Genel Başkanımız, Liderimiz Devlet Bahçeli’ye sahip olmaktan dolayı ne kadar gurur duysak, hem parti hem partili hem de Türkiye olarak azdır. Bilhassa ekim ayından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılmasıyla birlikte gündem hareketlenecektir. Milliyetçi Hareket Partisi daima milletinin emrinde ve hizmetindedir. Biz tarih şuuru içerinde gerek iç politikaya gerekse dış politikaya yönelik tutum ve politikalarımızı devam ettireceğiz.”

    Sinan Ogan’a cevap vermedi

    MHP’den ihraç edilen Sinan Ogan’ın ‘Mart 2018’de seçim yapılmazsa MHP kapatılır’ sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Akçay, “Kayda değer bir şey değil. Kayda değer görmediğimiz şahsiyetlerin ifadelerine cevap vermeyi doğrusu kayda değer görmüyorum” şeklinde cevap verdi.

  • MHP’li Akçay’dan Ahmet Necdet Sezer’e eleştiri

    MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, anayasa değişikliğiyle cumhurbaşkanına sorumluluk yüklendiğine dikkat çekerek, “Sorumsuz cumhurbaşkanı olursa kitap da atar, kriz de çıkarır. Cumhurbaşkanına anayasada sorumluluk yüklenseydi Ahmet Necdet Sezer’in 2001 yılında sebep olduğu krizden dolayı Yüce Divan’da yargılanması gerekirdi. Beyefendi bunları hiç hesap etmeden şimdi çıkıp ‘Hayır diyeceğim’ diyor. Ne dersen de ama bu millet sizin ödettiğiniz bedelleri unutmayacaktır ve ‘Evet’ diyecektir” dedi.

    MHP Genel Merkezi tarafından Manisa’da ‘Anayasa Referandumu ve Siyasi Gelişmeler’ toplantısı yapıldı. Şehzadeler ilçesindeki Tarihi Rum Mehmet Paşa Bedesteninde gerçekleştirilen toplantıya MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP MYK Üyesi Hüseyin Akgül, MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk ve çok sayıda partili katıldı.

    Saygı duruşunda bulunulması ve istiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk ve MHP MYK Üyesi Hüseyin Akgül’ün ardından kürsüye çıkan MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Milliyetçi Hareket Partisi’nin anayasa değişikliğinin inisiyatif sahibi ve sorumluluk sahibi olduğunu söyledi. Akçay, “MHP, Türkiye’nin gündemine getirilmek istenen tehlikeleri bertaraf etmiştir ve bazı yanlış kesimleri, bazı hainleri ve ülkemiz üzerine başka hesap taşıyanları direk kapının dışına atmıştır. Bu çok önemli, hem ülkemiz bakımından hem de Milliyetçi Hareket Partisi bakımından çok tarihi önemli bir hamledir.” dedi.

    “Sistemden kaynaklanan sorunlar yaşandı”

    Cumhuriyetin başından bugüne kadar bütün cumhurbaşkanları ve başbakanlarının ilişkilerinin sorunlu olduğuna dikkat çeken Akçay, “Hep sorun yaşanmıştır. Bu kişilerle ilgili değildir. Şahıslarla, siyasi görüşleriyle, partisiyle ilgili değildir. Sistemden kaynaklanan bir sorun vardır. Öyle ki baba ile oğlundan birini cumhurbaşkanı birini başbakan yapsanız sorun kaçınılmazdır. Demirel’in görev süresi dolduktan sonra iktidarıyla muhalefetiyle büyük bir çoğunlukla Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer cumhurbaşkanı seçildi. Eleştiriler vardı ama o zaman bütün partiler oy verdi. Ümit ettiler, demokrat, cumhurbaşkanı olarak iyi çalışma yapar zannettiler. Sezer göreve geldi ki Bu anayasada 104. Maddede yazar: ‘Cumhurbaşkanı milletin ve kurumların çalışmasını gözetir’ der. Şimdi sağlar diye değiştirdik biz bunu. 2001 krizi nasıl çıktı? Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Milli Güvenlik Kurulu Toplantısında Başbakan Ecevit’e Anayasa Kitapçığını fırlatmasıyla başbakan ve cumhurbaşkanı arasında çıkan bir kriz. Milliyetçi Hareket Partisinin bir hatası var mı, yok. Ama hükümet ortağısınız ve maalesef millet olarak ülke olarak bedel ödedik ve faturası da başta Demokratik Sol Parti olmak üzere Milliyeti Hareket Partisi’ne çıktı. Ne adına, ben size söyleyeyim neden; bu anayasada cumhurbaşkanına hiçbir şekilde sorumluluk yüklenmiyor da ondan. Eğer anayasanızda cumhurbaşkanına sadece geniş yetki var. O da 1982 Anayasası, darbecilerin yaptığı bir anayasa olduğu için, Kenan Evren’e göre yapılan bir anayasa olduğu için geniş yetkileri vermiş, hiçbir sorumluluk da vermemiş. Sorumsuz cumhurbaşkanı olursa kitap da atar, kriz de çıkarır. Normalde bütün samimiyetimle söylüyorum cumhurbaşkanına anayasada sorumluluk yüklenseydi Ahmet Necdet Sezer’in bu sebep olduğu krizden dolayı Yüce Divan’da yargılanması gerekirdi. Beyefendi bunları hiç hesap etmeden şimdi çıkıp ‘Hayır diyeceğim’ diyor. Ne dersen de ama bu millet sizin ödettiğiniz bedelleri unutmayacaktır ve ‘Evet’ diyecektir” şeklinde konuştu.

    “Utanmadan yalan söylüyorlar”

    Cumhuriyetin elden gittiğine dair hayır cephesinin yalan söylemeye devam ettiğini dile getiren Akçay konuşmasını şöyle tamamladı:

    “Bu hükümet sistemini değiştirerek pek çok krizlere gebe olan bu sistem çözülecek. Vesayet odaklarına, gazete patronlarına, holding patronlarına hükümet yıkıp hükümet kurmalarına mani olacak bir sistem gelecek. Bu cumhuriyet bitiyor diyen Cumhuriyet Halk Partisi, FETÖ’cüler, yalancılar, bu Perinçek’çiler ve onların kervanına katılıp zararlılık yapanlar utanmadan, sıkılmadan yalan söylüyorlar. Cumhuriyet daha da güçleniyor. Cumhuriyet nedir? Cumhuriyet, halkın yöneticilerini yani hükümeti belirli sürelerle belirli yetkilerle seçmesidir. Milliyetçi Hareket Partisi’nin milletimize verilmiş sözü ve yemini vardır. Bu ülke için verdiğimiz yemin vardır, vazgeçemeyiz. Millet için evet, cumhuriyet için evet, devlet için evet, Türkiye için evet diyoruz.”

  • MHP’li Akçay’dan CHP’li Özel’e cevap

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Erkan Akçay, “Terör örgütleriyle ortaklıklarını gizlemeyen bir partinin temsilcisinin sözlerini hayretle karşılıyorum” dedi.

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in dün katıldığı bir programda “Bugün tahmin ediyorum onun adını saydığı benin saymayacağım bütün terör örgütleri iktidarın ve Devlet Bahçeli’nin benimsemiş olduğu bu yöntemden çok memnun. Günde 10 sefer 30 kanalda 3 farklı ağızda isimleri anılıyor. Ve onlar sanki bu ülkenin kaderine etki edebilecekmiş güçteymiş, referandumun kaderini belirleyebilecek, bu ülkede kitleleri yönlendirebilecek güçteymiş gibi gösteriliyorlar” şeklindeki sözleri üzerine MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay yazılı açıklama yaptı.

    CHP’li Özel’in açıklamalarını sert bir şekilde eleştiren, CHP’nin kıskançlık krizine girdiğini savunan Akçay, “CHP referandum kampanyasını MHP karşıtlığı üzerinden kurarak siyasi sığlığını gizleme çabasına girmiştir. CHP’nin tutumu sarhoşun gideceği yeri şaşırıp başka kapıyı çalmasına benzemektedir. CHP sözcüsü siyasette demagojinin ve polemiğin cazibesinden kendisini sıyırmayı bir türlü becerememekte; Milliyetçi Hareket Partisi’ne saldırmak için adeta fırsat kovalamaktadır” diye konuştu.

    CHP’nin çaresizlik içerisinde olduğunu savunan Akçay, “Neresinden tutsanız dökülen bu hezeyanlar, ithamlar ve saldırılar CHP’nin içinde bulunduğu çaresizliğin açık göstergeleridir. Bugüne kadar pek çok girişimiyle bölücü terör örgütünün vagonu olmaktan hicap duymayanların, terörist cenazelerinde kuyruğa girenlerin Genel Başkanımıza dönük ifadeleri ancak abesle iştigaldir. Terör örgütünün uzantılarıyla kol kola girerek “Birlikte Nasıl Salladık” diye birbirlerine gülücük dağıtanların MHP’ye referandum üzerinden saldırması da oldukça manidardır. Bölücü terör örgütünün kondüktörlüğüne soyunarak meclisi PKK’nın ve siyasi uzantılarının talepleri doğrultusunda toplantıya çağıranların hangi katarlara vagon olduğunu Türk milleti çok iyi bilmektedir” dedi.

    MHP’nin referandumda ’Evet’ oyu vereceğini hatırlatan Akçay, “Milliyetçi Hareket Partisi ülkemiz için, devletimiz için, milletimiz için bu referandumda ’Evet’ demektedir. Türk devletine ve Türk milletine düşmanlık besleyenleri bizim bu çizgimizi destekler mahiyette göstermek siyasi bir sığlıktır. Bugüne kadar defalarca terör örgütünün sözcülüğüne soyunanların Milliyetçi Hareket Partisi’nin tutumunu anlayamaması kabul edilebilir bir durumdur” diye konuştu.

    Terör örgütlerinin hiçbir zaman MHP’yle aynı çizgide yer alamayacağını belirten Akçay, “Bölücü terör örgütü PKK’yla bugüne kadar kimlerin işbirliği yaptığı meclis kayıtlarında yer almaktadır. Sayın Özel’e soruyorum, bölücü terör örgütü ’Türklüğün bekası için ’Evet’ diyen MHP’den mi memnun olur, yoksa Aralık 2014’te İmralı canisinin taleplerini kanun teklifi haline getirerek toplumsal mutabakat komisyonu ile ortak akıl heyeti kurulmasını öneren CHP’den mi? Bölücü terör örgütü ’her ’Evet’ milletin istiklaline, devletin istikbaline, bayrağın iffetine, vatanın izzetine duadır ve yeminimizdir’ diyen MHP lideri Devlet Bahçeli’den mi memnun olur, Ekim 2014’te PKK’nın Suriye uzantısı için ’YPG bizim için terör örgütü değildir’ ifadesini kullanan CHP’nin Genel Başkanından mı? Bölücü terör örgütü ’Cumhuriyet için, devlet için, millet için ’Evet’ diyen MHP’den mi, yoksa ’Ben ve çevremdekiler HDP’ye oy verdik’ diyen CHP’den mi memnun olur? CHP’li grup başkanvekili kendi hazin durumlarına bakıp öz eleştiri yapacaklarına Türk siyasetinin ilkeli, dürüst ve yüz akı partisi MHP aleyhinde kampanya yürütme gayretindedir. MHP’nin Anayasa ve dokunulmazlıklar konusundaki ilkeli, tutarlı ve dürüst duruşu CHP’yi rahatsız etmiştir. Bu rahatsızlık yalan, iftira ve nefret söylemine dönüşmüştür. Yalan ve iftiranın hasadı hüsrandır. Yalan ve iftiranın kaçınılmaz sonucu itiraf ve özürdür. Sonuç olarak, kim ne derse desin Milliyetçi Hareket Partisi hak bildiği yoldan devam edecektir. MHP siyasetin onurlu amiral gemisidir; bu konumunu da muhafaza edecektir” şeklinde konuştu.

  • Ak Parti İl Başkanı Akçay’dan siyasi partilere davet;

    AK Parti Kırıkkale İl Başkanı Mürsel Akçay, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Saadet Partisi il başkanlıklarını ziyaret etti. İl teşkilatlarını Cumhuriyet meydanında gerçekleştirilen demokrasi nöbetlerine davet eden Akçay, 15 Temmuz gecesi siyasi ayrımı gözetmeksizin meydanlara dökülen milletimizin bu duyarlı davranışı karşısında siyasi partilerinde siyaset gözetmeksizin bir arada olması gerektiğini ifade etti.

    AK Parti İl Başkanı Mürsel Akçay, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın önümüzdeki Pazar günü yapılacak dev finalle sonuçlanacak dediği demokrasi nöbetlerinin son günü için diğer siyasi parti temsilcilerini de Cumhuriyet meydanında davet etti. Davetine, yapılacak dev final öncesi ortak bir basın toplantısı düzenlemeyi de ekleyen Akçay’a MHP, CHP ve Saadet Partisi genel merkezleri ile yapacakları istişare sonrasında cevap vereceklerini ilettiler. 15 Temmuz gecesi halkın siyasi parti ayrımı gözetmeksizin meydanlara indiğini ifade eden Akçay, milletimizin bu duyarlı davranışı karşısında siyasi partilerinde siyaset gözetmeksizin bir arada olması gerektiğini ifade etti.

    “Ortak Basın Toplantısı Teklifi”

    15 Temmuz gecesi siyasi amaç gözetmeksizin halkın meydanlara inerek bir vatan mücadelesi verdiğini hatırlatan İl Başkanı Akçay, “Siyasiler olarak bizlerde siyasi bir amaç gözetmeksizin meydanlarda bir arada olmalıyız. 15 Temmuz gecesi hem ülkemiz için hem de şehrimiz için bir milat olarak kabul edilmeli. Siyasi parti temsilcileri olarak bizler gerek ülkemizin gerekse şehrimizin çıkarları için bir araya gelmeli ve fikir alışverişinde bulunmalıyız. Ülkemizin içerisinde bulunduğu durum ortadadır. Bu ortamda bizim birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gerekmektedir. Bu sebeple bütün siyasi partilerimizi Pazar günü yapılacak olan demokrasi nöbetlerinin sonuncusunda bir arada olmaya öncesinde de teröre karşı ortak bir basın toplantısı düzenlemeye davet ediyoruz. Mesele siyasi partilerin menfaati meselesi değildir. Şu anda mesele ülkemizin menfaati meselesidir. Bunun içinde hepimizin bir araya gelmesi gerekmektedir” dedi.

    “15 Temmuz Bir Fırsat Olmalı”

    Siyasi partilerin Kırıkkale’de daha önceki zamanlarda da iyi bir ilişki içerisinde olduklarını ifade eden Saadet Partisi İl Başkanı Faruk Vurgun “15 Temmuz ülkemizin tarihine kara leke olarak geçen bir milattır. Bu millete karşı yapılmış bir darbe teşebbüsüdür. Milletimiz, ülkemizin ayaklarına vurulmak istenilen prangaya engel olmuştur. Bu durumu siyasi olarak düşünmemek gerekmektedir. Başka ülkemiz olmadığı için 15 Temmuz gecesi bütün milletimiz sokaklara döküldü. Ülkemiz ve milletimiz için 15 Temmuz fırsattır. Saadet Partisi olarak biz darbelerden en fazla zarar gören partilerden biriyiz. 4 kez partimiz kapatıldı. Bizim duruşumuz ortada. 15 Temmuz gecesi teşkilatlarımızdan 15 tane şehit verdik. Güçlü Türkiye için parti olarak biz üzerimize düşen görevi yerine getirmeye her zaman hazır olduk olmaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    “İlk Andan İtibaren Net Tavır Sergiledik”

    MHP olarak ilk günden bu yana bu direnişin içerisinde olduklarını Anlatan MHP İl Başkanı Erdal Baloğlu “Daha öncede AK Partiden bu şekilde gelen taleplere genel merkezimizin talimatıyla olumlu cevap veremedik. Parti yönetimi olarak meydanlara inmedik inen arkadaşlarımıza da müdahale etmedik. Bu siyasetin üzerinde bir durum. Genel merkezimiz uygun görürse yapılacak gerek basın toplantısının gerekse organizasyonun içerisinde yer alırız. Partimizin ve genel başkanımızın ilk andan itibaren duruşu ortadadır. 15 Temmuz gecesi genel başkanımızın sergilediği tutum 1980 yılından bu tarafa gelen tecrübelerin sonucudur. Demokrasiye indirilmeye çalışılan bu darbe girişimi karşısında genel başkanımız ve teşkilatlarımız net bir tavır ortaya koymuştur. Bizler siyasi partiler olarak ülkemizin ve demokrasimizin geleceği için bu ortamda birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız” ifadelerini kullandı.

    “Konu Memleket Meselesidir”

    Böyle bir ortamda AK Parti İl Teşkilatı tarafından kendilerine gerçekleştirilen ziyaretin son derece anlamlı olduğunu kaydeden CHP İl Başkanı Ahmet Önal’da “ İçinde bulunduğumuz zor günlerde siyaset gözetmeden birlik ve beraberlik içerisinde olmak son derece önemli. CHP, çok partili döneme geçişte attığı adımlarla Türkiye’yi demokrasiye iten bir parti olarak 15 Temmuz gecesi de demokrasi dışı yapılan hareketin karşısında tutarlı bir dik duruş sergilemiştir. Ülkenin ve demokrasinin geleceği için milli politikalarda partimizin tutumu her zaman birlik ve beraberlik içerisinde olunması yönündedir. İktidar partisi kim olursa olsun mesele memleket meselesi olduğunda siyasiler bir araya gelebilmelidir. Talebi değerlendirecek ve genel merkezimizle istişare edeceğiz. Bu günler siyaset gözetmeksizin bir arada olunması gereken günlerdir” dedi.