Etiket: Akbaş

  • Hüseyin Akbaş Büyükler Serbest Güreş Turnuvası Tokat’ta Başladı

    Tokat’ta, 6 ülkeden 100 sporcunun katıldığı Uluslararası Hüseyin Akbaş Büyükler Serbest Güreş Turnuvası başladı.

    1954-1966 yılları arasında Olimpiyat ikincisi, 1 kez de olimpiyat üçüncüsü ve 5 kez dünya şampiyonu olan Merhum Hüseyin Akbaş anısına 6.’sı düzenlenen Uluslararası Hüseyin Akbaş Serbest Güreş Turnuvası seremoni programı ile başladı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Tokat Valiliği, Tokat Belediyesi ve Güreş Federasyonu tarafından organize edilen güreş turnuvasında Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan, Gürcistan, Bulgaristan, Makedonya ve Moldova ülkelerinin sporcuları mindere çıktı. Dünya Güreş Birliği’nin (UWW) kurallarına göre yapılan turnuvada boy gösteren sporcular, ülkelerinin kürsüde yer alabilmesi için Hüseyin Akbaş Spor Salonu’nda kıyasıya mücadele sergiledi. Güreşleri Akbaş’ın kızı Semra Esen Akbaş’la birlikte Tokat Valisi Cevdet Can, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Adnan Arslan, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, GOÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Türkiye Güreş Federasyonu Başkan Vekili Mustafa Fidan, İl Emniyet Müdürü Fikri Yalman, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Cemil Çağlar ile güreş severler izledi. Güreşler pazar günü yapılacak olan final maçları ile sona erecek.

    HÜSEYİN AKBAŞ KİMDİR?

    1933 yılında Tokat’ın Almus İlçesine bağlı Muhat köyünde dünyaya gelen Hüseyin Akbaş, sakat ayağını öne uzatıp rakibi o ayağıyla uğraşırken kendi oyununu uygulamasıyla kendine has en iyi uyguladığı güreş tekniği ile birçok derece elde etti. Milli Takım Antrenörlüğü ve Tokat İli Almus İlçesi’ne bağlı Çevreli Kasabası’nın Belediye Başkanlığını yapan Akbaş, 1989 yılında hayatını kaybetti.

    Akbaş’ın aldığı dereceler şu şekilde:

    1960 yılında Burgaz’da serbest stil 57 kiloda Balkan Birinciliği

    1954 yılında Tokyo, Japonya’da serbest stil 52 kiloda Dünya Birinciliği

    1955 yılında Karsruhe, Federal Almanya’da grekoromen stil 52 kiloda Dünya Üçüncülüğü

    1957 yılında İstanbul’da serbest stil 57 kiloda Dünya Birinciliği

    1959 yılı Tahran, İran’da serbest stil 57 kiloda Dünya Birinciliği

    1962 yılı Toledo, ABD’de serbest stil 57 kiloda Dünya Birinciliği

    1961 yılı Yokohama, Japonya’da serbest stil 57 kiloda Dünya Üçüncülüğü

    1965 yılı Manchester, İngiltere’de serbest stil 57 kiloda Dünya Dördüncülüğü

    1956 yılı Melbourne Olimpiyatları’nda serbest stil 52 kiloda Olimpiyat Üçüncülüğü

    1964 yılı Tokyo Olimpiyatları’nda serbest stil 57 kiloda Olimpiyat İkinciliği

  • Akbaş: “Kelliğin TEK İlacı, Saç Ekimidir”

    Erkeklerde saç dökülmesinin ciddi bir estetik sorun olduğu belirtildi.

    Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, saç seyrekliği ve kelliğin saç ekiminden başka bir çaresi olmadığını söyledi. Erkeklerin yarısında saç problemi olduğunu belirten FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, bu problemin ortadan kaldırılmasında tek yöntemin saç ekimi olduğunu belirtti. Saç ekiminin belli bir zamanı olmadığını dile getiren Akbaş, psikolojik ve fiziksel şartlar oluştuğunda her mevsim saç ekiminin yapılabileceğini ifade etti. Bitkisel ilaçların kelliğe bir faydası olmadığını, sadece kelliğe yardımcı olduğunu söyleyen Akbaş, saç ekiminin uygunsuz ortamlarda yapılmasının ise ciddi bir saplık sorunları oluşturabileceğini belirtti.

    “SAÇ EKİMİNİN YAŞI YOKTUR”

    Saç ekiminin günümüzde sık yapılan bir uygulama haline geldiğini söyleyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, şöyle konuştu: “Erkeklerde saç dökülmesi ciddi bir estetik sorundur. Toplumda erkeklerin yarısı saç eksikliğinden ya da kellikten muzdarip. Bir erkekte saç dökülmüş ve belli derecelerde kellik ortaya çıkmışsa, kelliğin ilaçla, şampuanla, bitkisel yöntemle veya psikolojik yöntemle tedavi edilmesi mümkün değildir. Erkek tipi saç dökülmesinin tek bir tedavi yöntemi vardır o da saç ekimidir.”

    Akbaş, “Peki saç ekimi ne zaman yapılmalıdır” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Eğer bir erkekte saç dökülmesi psikolojisini etkileyebilecek noktaya gelmişse saç ekimini düşünmesi gerekir. ’Ben utanıyorum, ben neden kelim, ben bu değilim, ben bu olmamalıyım’ diyorsa o kişi için saç ektirme zamanı gelmiştir. Dökülmüş bir saçın, kelleşmiş bir kafanın saç ekimi dışında başka bir yöntemle tedavisi mümkün değildir. Saç ekiminin dışındaki diğer tedavi yöntemleri ancak destekleme amaçlı ve yardım amaçlı uygulamalardır. Kelliği ortadan kaldıran yöntem değildir. Saç ekiminin yaşı yoktur. Psikolojik ve fiziksel şartlar uygunsa saç ekimi her zaman yapılabilir. Bu 17 yaş olabilir, 77 yaşta olabilir.”

    “SAÇ EKİMİ HER MEVSİM YAPILABİLİR”

    Saç ekiminin her zaman yapılabileceğini belirten Doç. Dr. Hayati Akbaş, “Yaz döneminde yapılırsa şapkayla gezmek ve belli bir süre kafayı güneşten korumak gerekeceği için sonbahar kış mevsimi daha iyi olabilir. Bunun yanında yazın denize, havuza girmek için kişinin belli zamana ihtiyacı olacağı için saç ekimine engel olabilir belki. Ama yazında saç ekimi olur, kışında olur. Her mevsim olur fakat insanlar sonbahar kış ve ilkbahar dönemini tercih ediyor. Bununda nedeni yaza hazır olmak” diye konuştu.

    “ERKEKLERİN TEK AKSESUARI SAÇTIR”

    Erkeklerde kelliğin ciddi bir problem olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Akbaş, şunları söyledi: “Bir erkeğin saçını kaybetmesi demek o erkeğin tek aksesuarını kaybetmesi demektir. Çünkü erkekler kadınlardan farklı olarak tek süs aracı olarak saçlarını kullanır. Erkekler; kaşlarını, gözlerini, dudaklarını boyamaz makyaj yapmazlar. Erkeklerin üzerinde oynadıkları tek organ saçlardır. O süs araçlarının da ortadan kalkması kendilerinin güzellik algısında ciddi bir eksiklik oluşturur. ’Ben bu değilim’ der, aynalara bakmaktan çekinir. Bu nedenle karşı cinsten çekinen hatta evliliğini dahi saça endeksleyen birçok erkek vardır. ’benim saçım yok, ben evlenemem, ben bir kızla konuşamam’ diye evlenemeyen çok genç var. Bir erkeğin kellikten dolayı çevresi tarafından alay konusu olması erkek için bir travmadır. Eleştiri anında bunu hissettirmese bile o erkek için bu ciddi bir problemdir. Çocuğunun bile ’baba başkalarının saçı var da senin niye yok’ demesi bile o baba için ciddi bir yıkım olabilir. Herkes aynı derecede etkilenmez. Bazıları etkilenmez. Bazıları etkilenir. Bazıları hem etkilenir hem de hissettirir. O yüzden bir kişinin kellik problemi varsa saç ektirmelidir.”

    “UYGUNSUZ YERDE SAÇ EKİMİ, ERKEĞİN TEK ŞANSINI ORTADAN KALDIRABİLİR”

    Günümüzde saç ekim tekniklerinin geliştiğini ifade eden Akbaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Kellikten rahatsızlık duyan erkeklere uzmanlar olarak bizim önerimiz saç ekimidir. Saç ekimi mutlaka bir Estetik Plastik Cerrahi Merkezinde yapılmalıdır. Türkiye’de yetkili ve uygun olmayan yüzlerce saç ekim yerleri mevcuttur. Estetik Plastik Cerrah yönetiminde Estetik Plastik Cerrahi merkezlerinde yapılmalıdır. Yapılmadığı takdirde insanlarda ciddi sağlık sorunları oluşabilir. Saç ekiminin uygunsuz yerlerde yapılması erkeğin tek şansı olan saç ekiminin de ortadan kalkmasına yol açabilir.”

  • Akbaş: “Burun Estetiği, Özel Durumlarda 16 Yaşa Kadar İnebilir”

    Burundaki şekil bozukluklarının ergenlerde ciddi psikolojik sorunlar oluşturabildiğini ifade eden Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, burun ameliyatlarının 18 yaşında fakat özel bir durum varsa 16 yaşında da yapılabileceğini söyledi.

    Ergenlik dönemlerinde çocukların fiziksel görünümlerine özellikle de yüzlerine karşı aşırı hassas olduklarını ifade eden FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, burnunda şekil bozukluğu olan ergen dönemdeki çocuklara karşı hem ailenin hem de çevrenin davranışsal olarak dikkatli olması gerektiğini söyledi. Burun şekil bozukluğu olan çocuklar için en uygun ameliyat yaşının 18 olduğunu belirten Uzm. Doç. Dr. Hayati Akbaş, çocuğun psikolojik durumuna bağlı olarak ameliyatın 16 yaşında da yapılabileceğini söyledi. Gençlerde burun estetiğinin en sık yaptıkları operasyonların başında geldiğini vurgulayan Akbaş, burun estetiği ameliyatının mutlaka estetik plastik cerrahlar tarafından yapılması gerektiğini belirtti.

    “18 YAŞINA KADAR AİLE ÇOCUĞA DESTEK OLMALI”

    Ergenlik döneminde burundaki şekil bozukluklarının çocuklarda ciddi psikolojik sorunlar ortaya çıkarabileceğini söyleyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, “Ergenlik dönemlerinde çocuklar kendi bedenlerine çok dikkat etmektedirler. Çocuklar 14 yaşından itibaren dış görünüşleriyle çok fazla ilgilenmeye başlarlar. Özellikle de yüzleri odak noktaları olur. Bu dönemlerde burunlarındaki şekil bozuklukları(burnun eğik olması, eğri olması, kemerli olması) gençlerin ergenlik dönemlerinde psikolojilerini çok etkiler. Bu sorunun çocukta daha büyük psikolojik sorunlara yol açmadan ameliyatla düzeltilmesi mümkün. Biz bu noktada estetik plastik cerrahi olarak şunu öneriyoruz: Burnunda şekil bozukluğu olan çocukların ergenlik döneminde yani 18 yaşına olan döneme kadar gencin ailesi ve çevresi tarafından desteklenmesi lazım. Ailelere bu konuda büyük sorumluluklar düşmektedir. Aileler, zamanla her şeyin düzeleceği ve düzelmediği takdirde bu sorunun ameliyatla düzeltilebilmesi için çocuklarına güvence vermesi gerekiyor. Ortaokulda veya lise de okuyan bir çocuk burnunun şeklinden dolayı mutsuz olabiliyor. Bu mutsuzluk çocuğun ileriki hayatında kişiliğini ve öğrenim hayatını olumsuz etkileyeceği gibi çocuğun başarısız bir kişi olma ihtimalini artırdığını da unutmayalım. Bu olasılık erkekler için de kızlar için de geçerlidir” dedi.

    “ÖZEL DURUMLARDA BURUN AMELİYATI 16 YAŞINDA BİLE YAPILABİLİR”

    Ergenlik dönemlerinde burun rahatsızlıkları olan gençlerin plastik estetik cerrahlarla görüşmesi gerektiğini belirten Akbaş, “Burun ameliyatlarının 18 yaşında olunmasını öneriyoruz. Kız veya erkek ergenler de eğer burun rahatsızlığı psikolojik bir sorun haline geliyorsa, çocuğun psikolojisini derinden etkiliyorsa 17 yaşında hatta çok nadiren de olsa 16 yaşında bu ameliyat gerçekleştirilebilir. Fakat bu noktada aile, çocuk ve doktor üçgeninin iyi anlaşması gerekir. Burun rahatsızlığı olan çocuklar plastik estetik cerraha götürülür. Doktor çocuğun fiziksel ve psikolojik durumunu değerlendirdikten ve onay verdikten sonra bu ameliyat gerçekleştirilir. Burnunda rahatsızlık olan çocukların aileleri çocuklarına 18 yaşına kadar destek olmalı. Bu süreci daha hafif atlatılması için çocuklara destek olunmalı. Bazı ergenlerde bu süreç, çok ağır travma şeklinde olabilir. Burnundaki rahatsızlıktan dolayı çocuklar; okula gitmek istemeyen, toplumdan kendini soyutlayan ve arkadaş edinmek istemeyen çocuklar olabilir. Kendini sevmeyen, kendini beğenmeyen, aynaya bakmak istemeyen, arkadaşlarıyla diyalog kurmak istemeyen ve bunun nedeni olarak burnunu ortaya koyan bir psikoloji düşünün. Bu psikoloji insanın ruhsal yapısında derin bir travma yaratır ve daha kötüsü bu kalıcı olabilir. İleride bunu düzeltmekte mümkün olmayabilir. Eğer bir çocuğumuz ergenlik döneminde burnuyla ilgili olarak bir sorun yaşıyorsa aile ve yakın çevre o çocuğa mutlaka destek olmalıdır” diye konuştu.

    “HERKES BURNUMA BAKIYOR”

    Burundaki şekil bozukluklarının ciddi bir kompleks kaynağı oluşturduğunu ifade eden Akbaş, “Ergenlik dönemindeki çocuklar çevresine hiç belli etmese bile aklı hep burnundadır. Aklı burnunda gezer. Çocuklar, ‘herkes benim burnuma bakıyor, herkes benim burnumla ilgili yorumlar yapıyor, herkes benim burnumla ilgili bir fikre sahip, herkes benim güzel olmadığımı düşünüyor’ gibi kendi kafasından düşünceler üreterek bunlara inanmaya başlar. Bu düşünce sürekli beynini meşgul eder. Çocuklar eğitime harcamaları gereken enerjilerini burnundaki şekil bozukluklarına harcarsa bu çocuğun eğitim hayatını da ciddi şekilde etkileyecektir. Bundan dolayı böyle bir fiziksel problemin mutlaka en uygun zamanda estetik plastik cerrahı uzmanları tarafından düzeltilmesi gerekir. Bu ameliyat mutlaka estetik plastik cerrahları tarafından yapılması gerekir” açıklamalarında bulundu.

  • Deniz Akkayanın İkinci Konuğu Da Hayati Akbaş Oldu

    Manken, oyuncu ve sunucu Deniz Akkaya, özel bir televizyon kanalında yapacağı program için ilk konuk olarak seçtiği Özel FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş’ı ikinci kez aynı programa konuk olarak seçti.

    Manken, oyuncu ve sunucu Deniz Akkaya, belli nedenlerle çocukken tacize uğramış, suistimal edilmiş ya da evlilik döneminde şiddete uğramış, aynı zamanda aldatılan kadınların özgüvenlerini tekrar kazanmalarını amaçlayan ve Beyaz TV’de geçen pazar ilki yayınlanan “Deniz Akkaya ile Yeniden Ben” adlı programın ikinci çekimleri için Samsun’a geldi. Programa Özel FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş tekrar konuk oldu.

    Bugün ikinci program için FBM Tıp Merkezi’ne gelen Akkaya, çekimler öncesinde basın mensuplarının sorularını cevapladı. Akkaya, “Kalbi kırılmış kadınların tekrar özgüvenlerinin yerine gelmesi için iyi isimlerle çalışmamız gerekiyordu. O nedenle Hayati Akbaş ve Nihat Bey’le çalışmaktan çok memnunuz. Yol arkadaşlığı yapmaktan son derece keyif alıyoruz. Özgüveni kaybolmuş kadınlarımızın tekrar özgüvenlerini sağlaması için uzun yıllar bu işi yapmayı diliyoruz. Bizim bu proje kapsamı içerisinde doktorlarımız ile birlikte yaptığımız şey, bize kendi elini uzatan, yardım isteyen kadınlarımıza yardım elimizi uzatıyoruz. Biz bunu sosyal sorumluluk projesi gibi yapıyoruz. Özellikle bizim ekibimizin yüzde 90’ı kadınlardan kurulu. Bu çok maliyetli bir iş, çünkü sürekli sokaklarda çekimlerdeyiz” diye konuştu.

    Programın ana sponsoru olduğunu ifade eden Özel FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Hayati Akbaş ise, “Deniz Akkaya’nın sunuculuğunda ve moderatörlüğünde bizler burada her hafta bir kadını alıyoruz, güzelleştiriyoruz ve onun hayallerini gerçekleştiriyoruz” dedi.

    Daha sonra Akkaya ve ekibi program çekimleri için kameraların karşısına geçti.