Etiket: Ağbal’a

  • ULUSKON Başkanı Atasoy; “Lütfi Elvan ve Naci Ağbal’a güvenimiz tamdır”

    ULUSKON Başkanı Atasoy; “Lütfi Elvan ve Naci Ağbal’a güvenimiz tamdır”

    DENİZLİ (İHA) – Uluslararası Yatırım ve İş Dünyası Konfederasyonu (ULUSKON) Genel Başkanı Nezaket Emine Atasoy, Hazine ve Maliye Bakanlığına atanan Lütfi Elvan ile Merkez Bankası Başkanlığı görevine getirilen Naci Ağbal’ı kutlayarak başarı dileklerini iletti.

    Türkiye’nin en büyük ekonomi sivil toplum kuruluşlarından birisi olan ULUSKON Genel Başkanı Nezaket Emine Atasoy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığına atanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan ile Merkez Bankası Başkanlığı görevine getirilen Naci Ağbal’ı yeni görevlerinden ötürü tebrik etti.

    Lütfi Elvan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığına atanmasının iş dünyası tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade eden Atasoy, “Hazine ve Maliye Bakanımız Lütfi Elvan, geçmiş dönem bakanlıkları döneminde ülkemizin sorunlarına olduğu kadar, iş dünyasının sorun ve beklentilerine karşı da duyarlı ve çözüm odaklı hareket etmiştir. Bakanımız, ülkemizin büyümesi, istihdam ve yatırımların artırılması, milli gelirimizin yükseltilmesi için büyük gayret göstermiştir. Bundan sonraki süreçte de aynı hassasiyetle önemli kararlara imza atacağına yürekten inanıyorum. Hazine ve Maliye Bakanımız Lütfi Elvan’ı tebrik ediyor, kendisine yeni görevinde başarılar diliyorum. Tüm ülkemize, milletimize ve iş dünyamıza hayırlı uğurlu olsun” dedi.

    Ülke ekonomisinin diğer bir önemli kolu olan Merkez Bankası Başkanlığı görevine atanan Naci Ağbal’a da yeni görevinde başarılar dileyen ULUSKON Başkanı Atasoy, “Bakanımız Lütfi Elvan’a olduğu gibi Merkez Bankasının yeni Başkanı Naci Ağbal’a da güvenimiz tamdır” diye konuştu.

  • Zeynep Erkunt Armağan’dan Bakan Ağbal’a: “Şükran borçluyuz”

    2008 yılından bu yana indirilmiş KDV uygulaması için yıllardır sektör adına mücadele eden TARMAKBİR Yönetim Kurulu Başkan Vekili Zeynep Erkunt Armağan, Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın yaptığı açıklama sonrasında, milli sanayinin korunması ve büyümesi için uzun süreden beri ilk defa büyük destek gördüklerini söyledi.

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, sektörde yerli üreticiyi uzun süredir mağdur eden indirilmiş KDV ile ilgili yaptığı son açıklamasında, “Türkiye’de zaman zaman indirimli oranlar uygulanıyor. KDV oranı yüzde 18, ama yüzde 8, yüzde 1’e tabi olan ürün ve hizmetler var. Örneğin, traktör teslimleri yüzde 8 KDV’ye tabi. İthalatçı traktörü yurt dışından yüzde 8 ile ithal ediyor. İthalatçı bunu distribütöre 8 ile satıyor. İthalat kaynaklı bir zincir içinde KDV yükü kimsenin üzerinde kalmıyor. Traktörü yurt içinde üreten traktör fabrikasını düşünelim. Kendisi traktörü üretmek için bütün ekipmanları yüzde 18 ile alıyor. Yüzde 8 ile satıyor. Üzerinde KDV yükü kalıyor ve onu maliyeden almaya çalışıyor. Mevcut sistem ithalatı cazip kılıp, yerli üretimi cezalandırıyor. Üretim aleyhine çalışan sistem kalkacak” ifadelerini kullanmıştı.

    “Şükran borçluyuz”

    Bakan Ağbal’a bu konuda sektör olarak şükran borçlu olduklarını dile getiren Zeynep Erkunt Armağan, “Öyle bir sistem vardı ki ithal eden güçleniyor, üreten sıkıntıya terk ediliyordu. Bir yandan yerli üretimi destekleyerek 2023 hedeflerine ilerlemekten bahsedilirken, diğer yandan adeta ithal ürünlerin önünü açma çabası anlaşılır gibi değildi. Yerli üreticilerin yatırım yapmakta, büyümekte çok zorlandıkları bu noktada, üreten sisteme engel olan kanıksanmış yanlışlara Bakan Ağbal çözüm bulmaya çalışıyor. Sanayileşmeyle ilgili hedeflerimiz varsa, milli sanayiye de sahip çıkmalıyız” diye konuştu.

    “Tarımsal mekanizasyon önemli”

    Traktör sektörünün Türkiye için son derece önemli olduğunu anlatan Erkunt Armağan, sözlerine şöyle devam etti:

    “Türkiye gibi tarımın son derece önemli olduğu bir ülkede, sadece tarımsal üretim politikaları üzerinde konuşmak yanlış. Tarımsal mekanizasyon da, tutarlı ve gelişmenin önünü açan bir politikaya sahip olmalı ve yerli üreticinin güçlenmesi için çaba sarf edilmelidir. Bu kadar büyük tarım arazilerinin olduğu bir ülkede yerli imalatçı sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Neden? Çünkü yüklenilen KDV, firmaları bu konuda yatırım yapmaktan uzaklaştırıyordu. Traktör sektörü, yatırımın geri dönüşünün (ROI) bu kadar uzun sürede alınabildiği bir sektör olmamalıydı. Özetle, bu haksız KDV uygulaması, bize göre düzeltilmesi gereken en büyük yanlıştı. 9 yıldır süren bu sıkıntıya son verecek adımları atmaya başlayan, başka bir deyişle üreticinin sırtındaki yükü hafifleterek sektörün rahat nefes almasını sağlayan Bakan Ağbal’a bir kez daha şükran borçluyuz. Tasarruflarını yatırıma dönüştürecek üreticilerin bu sistem içinde daha adaletli bir düzende büyüyecekleri için de ayrıca mutluyuz.”

  • Bakan Ağbal’a davullu zurnalı karşılama

    Bitlis’te çeşitli temaslarda bulunan Maliye Bakanı Naci Ağbal’a Tatvan’da davullu zurnalı karşılama yapıldı.

    Bitlis’teki temaslarının ardından Ahlat ve Adilcevaz ilçelerini ziyaret eden Bakan Ağbal’ı Tatvanlılar davul, zurna ve halaylar ile karşıladı. Tatvan sahilinde gezerek vatandaşlarla sohbet eden Ağbal burada kendisine ikram edilen ayranaşının tadına baktı. Maliye Bakanı Naci Ağbal daha sonra Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) üyeleri ile Bitlis Eren Üniversitesinde (BEÜ) Yahya Eren Konuk Evi bahçesinde onuruna düzenlenen yemeğe katıldı.

    Burada BETAV Başkanı Ahmet Eren, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz ve Bitlis Valisi İsmail Ustaoğlu birer konuşma yaptılar. Ardından kürsüye çıkan Bakan Ağbal, yemeğe katılanlara hitap ederek, “Sabahtan bu yana Bitlis’i, Tatvan’ı, Ahlat’ı, Adilcevaz’ı geziyorum. Gördüklerim karşısında çok etkilendim. Bitlis kadim bir kent ve Anadolu coğrafyasındaki bin yıllık medeniyetin beşiğidir. O kadar güzel insanları var ki bütün gezdiğim yerlerde bizleri gönülden karşılayan kardeşlerime teşekkür ediyorum” dedi.

    Konuşmasına şöyle devam eden Bakan Ağbal, “Geçtiğimiz yıl ülke olarak büyük bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Allah hiçbir zaman bizi böyle bir garabetle karşı karşıya getirmesin. Alçak darbe girişimi sonrasında ekonomi sekteye uğradı. Bugün bir yıl öncesine göre bakıyorum, ekonomimiz gayet iyi gidiyor. Üretim, yatırım ihracat ve tüketim tarafından açıklanan rakamlar ekonominin 15 Temmuz öncesi dönemden bile daha iyi duruma gittiğini gösteriyor. 2010 ile 2016 arasında Türkiye ekonomisi yıllık ortalama 6.7 büyüdü. Global krizden sonra ilk yıllar belki daha fazla ama büyük bir büyüme performansı yakaladık. Darbenin bütün etkilerine rağmen şu anda 2017’de de yüksek büyüme oranını yakalayacağımızı söyleyebilirim. Açıklanan rakamlar ekonomide çarkların döndüğünü gösteriyor. Birinci çeyrekte yüzde 5 büyüdük, ikinci çeyrekte daha fazla oranda büyüyeceğiz. Üçüncü çeyrekte daha büyük büyüyeceğiz. Yüzde 5-6 oranında büyümeyi söyleyebiliriz. Bu hepimizi sevindiriyor. 15 Temmuz sonrası oluşan bir hava vardı. Hükümet olarak büyük inisiyatifler aldık. Bütçe açığımızı yukarı çekti. Ama KGF, KOBGEB vergi indirimleri ekonomide moralleri yükseltti. Yatırımcılarla görüşüyoruz piyasalarla ilgili olumlu dönüşler alıyoruz” diye konuştu.

    “Önümüzdeki dönemlerde ekonomi ile ilgili önemli değişiklikleri açıklayacağız”

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, önümüzdeki dönemlerde ekonomiyle ilgili bazı yasal düzenlemelere gideceklerini belirterek şunları söyledi:

    “Hükümetin en öncelikli gündemini ekonomi oluşturacak. Şu anda ekonomi koordinasyon kurulundu bir çok konuyu konuşuyoruz. Bunları tamamladıktan sonra meclisin açılmasıyla kapsamlı yasal düzenlemeleri meclise getireceğiz. Bir kaç konu ile ilgili yasal çalışmalarımız var. bunlardan en önemlisi yatırımın üretimin istihdamın önünü açan vergi yükündü eşitliği adaleti öngören düzenlemelerdir. Türkiye’yi rekabetçi yapan bir düzenlemeyi meclise getireceğiz. Katma Değer Vergisi Kanunu sistemi işletmeler üzerinde yük oluşturuyor. burada reform yapacağız. bir iki ay içinde onu da kamuoyunun gündemine getireceğiz. üretimle ilgili yeni çalışmalar yapılıyor. Önemli düzenlemeleri paylaşacağız.”

    “Türkiye’nin yüzde 5-6’dan düşük bir büyümeye tahammülü yok”

    Bakan Ağbal, Türkiye’nin büyüyeme ihtiyacı olan rakamları yakalayacaklarını belirterek, “2019’a giden bir süreç var. Mahalli idareler ve hükümet seçimi var. Şu anda gündemde bir seçim olmadığına göre, güçlü bir hükümet görevde olduğuna göre bizlerin ekonomiye odaklanmamız lazım. Yüzde 5-6’den düşük bir büyümeye tahammülü yok. Gençlerimiz iş ve aş istiyor. Bu nedenle daha büyük büyüme oranlarını yakalamamız. lazım. Bunları daha çok reformla yapmamız lazım. Bitlis’te üniversitelerimiz bütün kentlerde kurduk. Binaları yapıyoruz, öğretim elemanlarını istihdam ediyoruz ama yetmez. Binalarla ya da öğretim elemanlarıyla Türkiye’nin ihtiyacı olan büyüme rakamlarını yakalayamayız. Daha fazla inovasyona yatırım yapacağız. Türkiye şu anda milli gelire göre yüzde 1 Ar-Ge’ye para harcıyor. Rekabet içinde olduğumuz ülkelerde bu 3 katı. Bizim buna daha çok kaynak ayırmamız lazım. Bilimsel araştırmalara, girişimciliğe daha çok kaynak ayıracağız. Türkiye o zaman ihtiyacı olan büyüme rakamlarını yakalayabilir. Eğitime erişim noktasında olağan üstü başarı yakaladık. Şimdi eğitimde kaliteye yatırım yapmamız lazım. Gençlerimizi özellikle dijital ekonominin gerektirdiği zihniyete hazırlamakla mükellefiz. 30 yılda cep telefona hayatımızın meşgalesi oldu. 30 yıl sonra robota dayalı üretimin hayatımızın içine ne kadar girdiğini göreceğiz. Bilgi işlemde son yıllarda yakalanan ivme çok çarpıcı. Önümüzdeki rekabet çok daha yıpratıcı, sıkıntılı. Gençlerimize çok daha yatırım yapacağız bu sayede Türkiye yüksek büyüme oranlarını sürdürebilir şekilde devam ettirecek ve refah artacak. 17 yıl öncesiyle kıyaslandığı zaman çok büyük mesafeler kat ettik ama daha çok mesafe kat etmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

  • Rektör Coşkun’dan Bakan Ağbal’a teşekkür

    Sanat ve Tasarım Fakültesi YÖK onayından geçti. Bayburt Üniversitesi, fakülteleri arasına bir yenisini daha kazandırdı.

    Konu ile ilgili açıklama yapan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Sanat ve Tasarım Fakültesi’nin YÖK onayından geçmesi ile ilgili müjdeli haberin kendilerini sevindirdiğini ayrıca Sanat ve Tasarım Fakültesi’nin Bayburt’un kültür ve tarihine önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

    Sanat ve Tasarım Fakültesinde; birçok programın bulunduğunu dile getiren Rektör Coşkun, “Üniversitemizin gelişmesi ve büyümesi aşamasında geçmişte olduğu gibi bugün de güçlü desteklerini yanımızda bulduğumuz başta Maliye Bakanımız Sayın Naci Ağbal’a, Milletvekilimiz Sayın Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu’na ve YÖK Başkanımız Sayın Prof. Dr. M.A. Yekta Saraç’a teşekkürlerimi sunuyorum. Yeni birimimiz Bayburt’umuza ve Üniversitemize hayırlı olsun.” dedi.

  • Talep ve beklentiler Maliye Bakanı Ağbal’a iletildi

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Maliye Bakanı Naci Ağbal’ı ziyaret etti, kamu görevlilerinin gündemindeki konularını iletti.

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Büro Memur-Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz, Maliye Bakanı Naci Ağbal’ı ziyaret etti, kamu görevlilerinin gündemindeki konularını görüştüler. Görüşmede Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren uygulanmakta olan 3. Dönem Toplu Sözleşmelerin kamu görevlilerinin genelini ilgilendiren hükümleri ile hizmet kollarına yönelik bazı hükümlerinde çalışmaların yapılması yanında bazı maddelerinde de çalışmaların belirlenen bir tarihe kadar sonlandırılarak kamu görevlilerin lehine hüküm doğurmak üzere mali ve sosyal haklarına yansıtılmasının imza altına alındığını hatırlattı. Hükümlere ilişkin atılan imzaların gereğinin yerine getirilmediğini, henüz bir düzenleme yapılmadığını vurgulayan Yalçın, “Öncelikli olarak sizlerin ilgi ve alakası ile belli bir tarihe kadar bitirilmesi hüküm altına alınan konuların ivedilikle sonuçlandırılarak 31 Ocak 2016 tarihinden geçerli olmak ve kamu görevlilerinin lehine olmak koşuluyla hayata geçirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

    KİT’lerde görev yapan sözleşmeli personelin temel ücretleri

    KİT’lerde görev yapan personelin temel ücretleri konusunda Yalçın, “Toplu Sözleşmede yer alan; KİT’lerde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında görev yapan sözleşmeli personel pozisyonlarına ilişkin temel ücret gruplarının 31.01.2016 tarihine kadar yeniden düzenlenmesi konusunda çalışma yapılacaktır hükmü gereğince yapılması planlanan çalışma tamamlanmış, Devlet Personel Başkanlığı tarafından hazırlanan düzenleme Kalkınma Bakanlığı/Yüksek Planlama Kurulu’na gönderilmiş fakat hala yayımlanmamıştır. Düzenlemenin 31 Ocak 2016’dan geçerli olmak üzere yürürlüğe konulması atılan imzanın ve verilen sözün gereğidir” diye konuştu.

    Havacılık tazminatına ilişkin kararın yayınlanması

    Görüşmede Ali Yalçın, havacılık tazminatı konusunda ise şunları söyledi:

    “399 sayılı KHK’nın ek 2’nci maddesi uyarınca ödenen havacılık tazminatının, 2010 yılında yapılan çalışmalar da dikkate alınmak suretiyle artırılması yönündeki çalışmaların 31.01.2016 tarihine kadar sonuçlandırılması ve izleyen aybaşından itibaren yeni oranlar üzerinden personele ödenmeye başlanması, bu ödemenin başladığı tarihten itibaren söz konusu personele, 375 sayılı KHK’nın ek 9 uncu maddesine göre ek ödeme yapılmaması ve bu kapsamda ilave havacılık tazminatı ödenmesini içeren Toplu Sözleşme hükmüne ilişkin olarak Konuyla ilgili çalışma tamamlanmış olmasına rağmen Maliye Bakanlığı’nın olumsuz bakışı nedeniyle kazanıma dönüşmesi gereken teklifimiz hala sürüncemede beklemektedir. Toplu Sözleşme gereğince söz konusu düzenlemenin 31.01.2016 tarihinde yürürlüğe girmesi durumu da dikkate alınarak, ivedi sonuçlandırılması ve 31.01.2016 tarihinden geçerli olmak ve ilgili kamu görevlilerinin hak kaybına neden olmamak kaydıyla düzenleme yapılması talebimiz karşılanmalıdır.”

    “4/B, 4/C kapsamında istihdam edilen kamu görevlilerinin kadro beklentisi ve bizim buna ilişkin tekliflerimiz hala karşılanmış değildir”

    Bazı işçilerin kamu görevlisi ve geçici personelin sözleşmeli personel statüsüne geçirilmesi konusunu da ziyarette gündeme getiren Yalçın, “4/B, 4/C kapsamında istihdam edilen kamu görevlilerinin kadro beklentisi ve bizim buna ilişkin tekliflerimiz hala karşılanmış değildir. Bu statülerde görev yapan arkadaşlarımız, ekmek ve emek arasındaki köprüyü oluşturan, kariyer ve liyakat zemininde kamu personel sistemi içerisinde daha üst görevlere yükselmelerine imkan sağlayan, yer değiştirme fırsatlarından yararlanmalarına kapı açan kadro ile memur sıfatı ile tanışma hakkını fazlasıyla hak ediyorlar. 15 Temmuz’un asli ve cani faili FETÖ’nün kamudaki sızmalarında yoğunlaştığı kurumların iş güvencesi esnekliği ya da amir/hiyerarşi dayatmasının mümkün olduğu kurumlar olduğu dikkate alındığında, FETÖ’yle mücadelenin, terör örgütlerinin kamuya sızmasını engelleme hedefinin gereği olarak kadroyu statüye geçişin, kadrolu istihdamın kamuda tek seçenek olmasının mevcut tercihler yanında daha doğru olacağı tartışmasızdır. Bu çerçevede, kamu personel sisteminde mevcut sözleşmeli ve geçici personelin tamamının kadroyla ilişkilendirilmesi, kamu görevlileriyle aynı işleri gören kamu işçilerinin de kadroya geçirilmesi yönündeki yasal düzenlemenin bizimde yer alacağımız bir çalışma gurubu tarafından hazırlanması ve yürürlüğe konulması son derece önemlidir. Toplu sözleşmeye tabi olma görevi gereği 19 binden fazla 4/C’li personeli ve sayısı 5 bini bulmayan memur işi yapan işçileri kadroya geçirme konusunda net bir yaklaşım ortaya koyma vakti gelmiştir. Bu kapsamda hali hazırda kamu hizmetini yürüten ve bu yönüyle kamu personeli kapsamında bulunan vekil ebe/hemşire, vekil imam, fahri kuran kursu öğreticileriyle ve ders ücreti karşılığı görev yapanlar, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında ek ders ücretiyle görev yapan meslek elemanları, kamu dışı aile sağlığı çalışanları, farklı bakanlıklarda görev yapan usta öğreticiler ve benzeri durumda olanların da kadroya alınmasını da kapsayacak şekilde düzenlemenin derhal yapılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

    Ek ödeme kaynaklı sorunların giderilmesi

    Ek ödemeler konusunda ise Yalçın, “1 Ocak 2016 tarihinde yürürlüğe giren Toplu Sözleşme hükmüne göre 4/C’li personelin almış olduğu ek ödemeden diğer ek ödemelerden farklı olarak Gelir Vergisi kesilmemesi gerekirken tam tersi bir durum söz konusudur. Diğer taraftan Mahkeme kararıyla hak edilen ek ödemelerin ödenmesi hukuk devleti ilkesinin gereğidir. Bu itibarla Mahkeme kararlarının uygulanarak bugüne kadar oluşan mağduriyetlerin acilen giderilmesi elzemdir” değerlendirmesinde bulundu.

    “Yıllık izinlerin devri konusu da gündemimizden düşmüş değil”

    Görüşmede Maliye Bakanı Naci Ağbal, Toplu Sözleşmede üzerinde durulacak hükümlere ilişkin değerlendirmelerin devam ettiğini ifade etti. Bakan Ağbal, 31 Ocak 2016 tarihine kadar sonuçlandırılması gereken Havacılık Tazminatı ve Temel Ücret Grupları konusunun şuan gündemlerinde olduğunu belirtti.

    Bakan Ağbal, “Talebinizin farkındayız, YPK kararı beklenen bir husustu, sonuçlandırmak için tekrar konuya eğileceğiz. Yıllık izinlerin devri konusu da gündemimizden düşmüş değil” şeklinde konuştu.

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Maliye Bakanı Naci Ağbal’a Toplu Sözleşmede yer alan ve üzerinde çalışma yapılacak konulara ilişkin de kapsamlı bir dosya sundu.