Etiket: Ağbal

  • Bakan Ağbal, belediyelere kayyum atanmasını değerlendirdi

    Kurban Bayramını memleketi Bayburt’ta geçiren Maliye Bakanı Naci Ağbal, Şeyh Hayran Mahalle Odası’nda düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı. Ağbal, belediyele kayyum atanmasıyla ilgili “Eşkıya belediyenin içerisine girmiş” dedi.

    Bakan Ağbal, burada kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri ile siyasi partilerin temsilcileri ve halka bayramlaştı. Burada bir konuşma yapan Ağbal, belediyelere kayyum atanmasını değerlendirdi. Kayyum atanan belediyelerin terör faaliyetleri yürütmesini sert bir dille eleştiren Bakan Ağbal, “Eşkıya belediyenin içerisine girmiş. Eşkıya belediyeyi yönetiyor. Ne yapacak devlet buna selam mı duracak. Kimse kusura bakmasın Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kaynaklarını, milletin kaynaklarını teröristlere aktaranlara ve belediyeleri bizatihi terör yuvası haline getirenlere asla meydan bırakmayacağız” diye konuştu.

    Bakan Ağbal şunları kaydetti:

    “Terör örgütü veya terör çok boyutlu. Çok farklı görünümlerde terör faaliyeti gösteriyor. Bir gurup elinde silahla açıkça meydan okuyor. Bir grup terör mensupları da yasal görünüm altında bu terör örgütlerine açık destek veriyor. Bu terör örgütlerinin sivil uzantıları var. Yerine göre dernek, vakıf var. Açıkça terör örgütünü finanse ediyor. Yine bu terör örgütlerinin kamuda da uzantıları var. Dün 28 belediyeye hükümetimiz tarafından KHK’ya dayalı olarak kayyumlar atandı. Özellikle şunu açıkça ifade etmek gerekiyor ki, HDPli belediyeler açık bir şekilde terörizmin finansmanı işini yapıyorlar. Bu milletin kaynakları her belediyede olduğu gibi onlara da aktarılıyor. Ama bu belediyeler bu yöneticiler kendilerine aktarılan bu kaynakları doğrudan doğruya, dolaylı olarak bir takım hilelerle terör örgütüne, terör örgütünün yandaşlarına aktarıyorlar. Terör örgütünün finansmanını bunlar sağlıyor. Uzun süredir ilgili kamu kuruluşlarımız bu konuda çalışmalar yürütüyor. Bu belediyelerdeki yöneticilerin belediyelerdeki kaynakları nasıl terör örgütüne veya terör örgütünün mensuplarına aktardıklarına ilişkin kapsamlı çalışmalar ve değerlendirmeler yapılıyor. Ve şu ortaya çıkıyor ki bunlar göstere göstere bu milletin kaynaklarını bu terör örgütüne aktarıyorlar. Normalde bir belediyenin ne yapması lazım? Beldesindeki halka hizmet götürmesi lazım. Ama bunlar ne yapıyor? Gelen parayı hiçbir şekilde halka hizmet olarak aktarmadan bir şekilde dolambaçlı yollar bularak hileye başvurarak bunlara aktarıyorlar. Adeta belediyenin kendisi bizatihi bir terör yuvası haline gelmiş. Düşünebiliyor musunuz bir belediyedeki belediye başkanı o belediyede çalışan işçiye hesap veriyor. Niye çünkü o belediye içerisinde o işçi terör örgütünün üst yöneticisi. Devletin böyle bir yuvalanmaya, böyle bir yapılanmaya müsaade etmesi mümkün mü? Yani eşkıya belediyenin içerisine girmiş. Eşkıya belediyeyi yönetiyor. Ne yapacak devlet buna selam mı duracak. Kimse kusura bakmasın Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kaynaklarını, milletin kaynaklarını teröristlere aktaranlara ve belediyeleri bizatihi terör yuvası haline getirenlere asla meydan bırakmayacağız. 28 tane belediyeye el konuldu buralara ilgili yöneticiler atandı. İnşallah yakın zamanda aslında bu belediyelerin götürmediği hizmetler götürülecek. Yani bizatihi bu belediyelere oy veren vatandaşlar mağdur durumda. hizmet alamıyorlar, iş yapamıyorlar, su tedarik edilmiyor, yollar kötü vaziyette. Dolayısıyla şimdi bazıları demokrasi hukuk devleti bunlardan bahsedecek. Esas şunlardan bahsetmek lazım; nasıl oluyor da vatandaşın oylarıyla seçilen bir belediyenin kaynaklarını teröristlere aktarıyor. İnşallah bunlar hukuk önünde mahkemeler önünde de hesaplarını ayrıca verecekler. Ama hükümet olarak bu terör yapılanmasının belediyelerde barınmasına asla müsaade etmeyiz. Ve hükümetimiz tarafından da gereği yapıldı“.

    Bakan Ağbal, sabah saatlerinde Van’da Valilik binası ve AK Parti İl Başkanlığı önündeki polis kontrol noktasına yakın bölgede bölücü terör örgütü mensuplarınca bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıya ilişkin olarak da şunları kaydetti: “Van’da bu alçak terör örgütü hain bir saldırı gerçekleştirmiş. Valilik binası yakınında bombalı bir saldırı meydana getirmişler. Öncelikle buradaki yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu terör örgütleri sanıyorlar ki bu saldırılarla Türkiye’yi yıldıracaklar. Asla yılmayacağız. Asla pes etmeyeceğiz. Bunlar bir yapıyorsa biz 10 yapacağız. Üzerlerine gideceğiz. İnlerinde bunları inşallah kahrı perişan edeceğiz. Yeter ki biz millet olarak bir olalım kardeş olalım birliğimizi ve beraberliğimizi pekiştirelim”.

  • Maliye Bakanı Naci Ağbal Gümüşhane’de

    Maliye Bakanı Naci Ağbal bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak için Gümüşhane’ye geldi.

    Memleketi Bayburt’taki incelemelerini ardından Gümüşhane’ye gelen Bakan Ağbal , yeni yapılan Gümüşhane Devlet Hastanesi ve hastane yolunda incelemelerde bulundu, valilik ve belediye ziyaretleri gerçekleştirdi.

    Bakan Ağbal’a incelemelerinde Gümüşhane Valisi Okay Memiş, AK Parti Gümüşhane Milletvekili Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş, Belediye Başkanı Ercan Çimen, AK Parti İl Başkanı Celalettin Köse ve ilgili kurum müdürleri eşlik etti.

    Yeni yapılan ve henüz hizmete açılmayan devlet hastanesini gezen, yolunda incelemeler yapan Bakan Ağbal burada gazetecilere yaptığı açıklamada, hastanenin Gümüşhane için çok güzel bir yatırım olduğunu belirterek, “Bir önceki hastane 30 yıl önce yapılmış, 30 yıldan sonra Gümüşhane’ye 200 yataklı, modern bir hastane kazandırıyoruz. Hastane tamamlanmış, arkadaşlar da çok güzel emek sarf etmişler. İçini de gezdik. Gerçekten ameliyathaneleri, odaları, son derece modern, insan odaklı, hizmet odaklı bir şekilde yapılmış. Bütün Gümüşhane’ye hayırlı olsun” dedi.

    Bakan Ağbal, hastanenin yolu ile ilgili de, “Şu anda yol noktasında bir çalışma var anladığım kadarıyla. Biz de o konuda kendilerine yardımcı olacağız” diye konuştu.

    Bakan Ağbal ve beraberindekiler daha sonra, Gümüşhane Valisi Okay Memiş’i makamında ziyaret ederek bir süre sohbet etti. Vali Memiş, Bakan Ağbal’a zilli kilim hediye etti. Bakan Ağbal, valilik şeref defterini imzaladıktan sonra Belediye Başkanı Ercan Çimen’i makamında ziyaret etti.

  • Bakan Ağbal: “Türkiye’nin terör örgütlerine karşı yürütmüş olduğu mücadelenin bu tür saldırılarla akamete uğratılması asla mümkün değil”

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, terör saldırılarını kınayarak, “Türkiye’nin terör örgütlerine karşı yürütmüş olduğu mücadelenin bu tür saldırılarla akamete uğratılması asla mümkün değil” dedi. Bakan Ağbal, milletin büyük sağduyu gösterdiğini söyledi.

    Memleketi Bayburt’ta yatırım alanlarını inceleyen Bakan Ağbal, ilk olarak Bayburt İl Özel İdaresi’ne ait yeni yaptırılan asfalt şantiyesini gezdi, ardından 21 Şubat Küçük Sanayi Sitesi’ne gelerek burada sanayi esnafıyla sohbet etti. Bakan Ağbal, altyapıyla ilgili sorunların çözüme kavuşturulması noktasında Belediye Başkanı Memiş’e talimat verdi.

    Bakan Ağbal daha sonra Genç Osman Mahallesi Çilçil mevkisinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırılan kampüs alanında incelemelerde bulundu. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Ağbal, Gaziantep’te meydana gelen terör saldırısına ilişkin konuştu.

    ” Türkiye’nin terör örgütlerine karşı yürütmüş olduğu mücadelenin bu tür saldırılarla akamete uğratılması asla mümkün değil”

    Dün gece Gaziantep’te alçak bir saldırı yaşandığını dile getiren Bakan Ağbal şunları söyledi:

    “Dün gece Gaziantep’te alçak bir terör saldırısı meydana geldi. Öncelikle bu terör saldırısını şiddetle lanetliyoruz, kınıyoruz. Türkiye’nin terör örgütlerine karşı yürütmüş olduğu mücadelenin bu tür saldırılarla akamete uğratılması asla mümkün değil. Her türlü terörle, PKK terörüyle, DAEŞ terörüyle, FETÖ terörüyle, hangi terör örgütü olursa olsun DHKPC’siyle adını saymadığım diğer örgütlerle Türkiye’nin mücadelesi kararlı bir şekilde devam edecek. Hükümetimiz bu anlamda her türlü kararlı adımları atmaya devam edecek milletimizin gösterdiği büyük bir sağduyu var. Birlik beraberlik kardeşlik var.”

    Son zamanlarda farklı terör örgütleriyle yapılan saldırılarla terör örgütleri arasındaki işbirliğine dikkati çeken Bakan Ağbal, “15 Temmuz gecesinde Türkiye’de demokrasinin ne kadar kökleştiğini bu millet bütün dünyaya gösterdi. Ardından meydana gelen PKK terör örgütü tarafından, şimdi de muhtemelen DAEŞ terör örgütü tarafından bu art arda yapılan saldırılarda gerçekten terör örgütleri arasındaki işbirliğini ve Türkiye’ye karşı yaptıkları bu alçakça mücadeleyi ve bunu nereye kadar götürmek istediklerini ortaya kokuyor. Gerek Gaziantep’teki menfur terör olayında, gerekse daha önce PKK tarafından gerçekleştirilen terör saldırılarında şehit olan bütün güvenlik görevlilerimize sivil vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun. Milletimize başsağlığı diliyorum. Bu bizim birliğimizi beraberliğimizi kardeşliğimizi pekiştirecek. Terörle olan mücadelemizi daha da artıracak. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız bizler hükümet olarak çok yönlü bir şekilde bu olayların üzerine gideceğiz. Ve inşallah uluslararası toplumla da birlikte bu terörle mücadeleyi çok yönlü bir şekilde sürdüreceğiz. İnşallah o konuda da gerek sayın Cumhuraşkanımız, gerek sayın başbakanımız gerekli açıklamaları zaten yapıyorlar.” diye konuştu.

    Bakan Ağbal’a incelemeleri sırasında Vali İsmail Ustaoğlu, AK Parti Bayburt Milletvekili Şahap Kavcıoğlu, Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, AK Parti İl Başkanı Hakan Kobal, CHP İl başkanı İbrahim Kaldırımoğlu ve diğer ilgililer eşlik etti.

  • Bakan Ağbal memleketinde demokrasi nöbetinde

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, memleketi Bayburt’ta Fetullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimine tepki olarak sürdürülen “demokrasi nöbeti”ne katıldı.

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, FETÖ’nün darbe girişimine ilişkin, “Bu FETÖ terör örgütünün başındaki alçak, bu milletin aklıyla alay ediyor. Amerika’da oturduğu yerden darbeyi yönetiyor. Onun buradaki uşakları, kulları darbeye kalkıyor. Kalkmış şimdi darbeyle alakam yoktur diyor. Herkes biliyor ki bu darbe girişimi bu alçağın emri ve talimatıyla onun Türkiye’deki TSK içerisine yuvalanmış hainler tarafından gerçekleştirilmiştir.” dedi.

    Ağbal, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimine tepki olarak Bayurt’ta vatandaşlarca o geceden itibaren valilik binası önünde sürdürülen “demokrasi nöbeti”ne konuk oldu.

    Burada vatandaşlara hitabeden Ağbal, FETÖ’yü işaret ederek, ” Bu hain terör örgütü 40 yılda bu memlekette adeta vücuda giren virüs gibi vücudu yavaş yavaş kirletti. Devlet kurumlarına sızdılar. Bütün devlet kurumlarına sızdılar. Emniyete, Türk silahlı Kuvvetlerine sızdılar. Bütün devlet kurumları içerisinde yuvalandılar. Bu alçaklar ekmek yedikleri yaşadıkları bu memlekete ihanet ettiler.” dedi.

    Sözler sık sık vatandaların “FETÖ’ye idam” sloganlarıyla kesilen bakan ağbal konumasını şöyle sürdürdü:

    “Bu memleket ki zorda kalmış Suriyeli 3 milyon insana kucak açmış Ensar bir millet. Bu millet öyle bir millet ki zor zamanda sıkıntıya düştüğü zaman içindeki iman kuvvetini, içindeki inancı öyle bir dışa vuruyor ki onun karşısında kimse duramıyor. 15 Temmuz gecesi TSK içerisinde yuvalanan bu hainler , yine TSK’nın envanterinde bulunan silahları kullanarak milletin karşısına dikildiler. Sandılar ki herkes duracak, millet duracak yine eskisi gibi bir diktatörlük kurnaya kalkacaklar. Bayburtlular, değerli kardeşlerim, sizler, bütün Türkiye bunların karşısına dimdik çıktınız. Allah sizlerden razı olsun. O gece okunan selalar, ezanlar sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı çağrı sonrası her biriniz meydanlara sokaklara çıktınız. Bayburt’ta daha ilk andan itibaren göstermiş olduğunuz bu vatanperverlikten dolayı hepinizi yürekten tebrik ediyorum. “

    “Amerika’da oturduğu yerden darbeyi yönetiyor”

    FETÖ’nün lider Feytullah Gülen’e sert sözlerle tepki gösteren Bakan Ağbal,

    “Bu FETÖ terör örgütünün başındaki alçak, bu milletin aklıyla alay ediyor. Amerika’da oturduğu yerden darbeyi yönetiyor. Onun buradaki uşakları, kulları darbeye kalkıyor. Kalkmış şimdi darbeyle alakam yoktur diyor. Herkes biliyor ki bu darbe girişimi bu alçağın emri ve talimatıyla onun Türkiye’deki TSK içerisine yuvalanmış hainler tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu alçaklar o kadar hainler ki, kendilerinin karşısına çıkan vatandaşlarımıza kurşun atabiliyorlar. Tankı sürebiliyorlar. Helikopterle meclisi bombalayabiliyorlar. Allah bunları kahretsin. Allah bunları içimizden temizlesin. Sayın Cumhurbaşkanımız en başından beri söylüyor. bunlar nerede varsa bunların ini nerde varsa herbiri içerisinde bulundukları inden çıkarılıp adalete teslim edilecek.” diye konuştu.

    “Allah ordumuzu başımızdan eksik etmesin”

    Emniyet ve TSK içerisindeki vatansever personelin darbe girişimi karşısında dimdik durduğunu aktaran Bakan Ağbal,

    “Allah’a şükürler olsun silahlı kuvvetlerimizin vatansever evlatları, Türk polisimizin vatansever evlatları, bu darbe girişimi karşısında dimdik durdu. Allah ordumuzu başımızdan eksik etmesin. Ordu millet el ele. Ordunun içerisine yuvalanmış bu alçakları hiç bir şekilde ordumuzla ilişkilendirmek asla mümkün değildir. Bizim ordumuz vatanseverdir. Bizim ordumuz milletin ordusudur. Ve milletine hizmet edecektir. Nitekim daha ilk andan itibaren ordumuzun başında yer alan komutanlarımız bunlara karşı büyük bir vatanperverlikle karşı durmuşlardır. Polis teşkilatımız ilk andan itibaren bu alçaklara karşı vatanını milletini korumak için göğsünü siper etti bunlar neredeyse onların peşine düştü. ” şeklinde konuştu.

    “O gece hiç birimiz bir partili değildik”

    15 Temmuz gecesi darbe girişimine karşı vatandaşların serrgilediği birlik ve beraberliğe vurgu yapan Bakan Ağbal,

    “Allah bu olay sonunda bize öyle bir yardım etti ki. Bu sıkıntıdan hep birlikte milletçe çıktık. Bakın o gece sokağa çıkan herkesin elinde Türk Bayrağı vardı. Al Bayrağımız vardı. O gece hiç birimiz AK Partili değildik, CHPli değildik, MHPli değildik. o gece hiç birimiz bir partili değildik. O gece hepimiz milletimizi bir tutan al bayrağın altında milletimiz için bir aradaydık. O gün Türk demokrasi tarihi büyük bir sınavdan büyük bir başarıyla çıktı. Bütün STK’larımız, siyasi patilerimiz hangi düşüncede olursa olsun bir ve beraber olarak kenetlendi. Ben huzurlarınızda Bayburt’ta da bu davaya, demokrasiye, hukuk devletine, milletin birliğine ve beraberliğine sahip çıkan tüm siyasi partilerimizin il başkanlarına, il teşkilatlarına, gönül veren kardeşlerime, sizlere hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

    “Bunlar sandılar ki acaba darbe girişimi olursa bu millet farklı farklı davranır mı? Bu millet darbelerden çok çekti. Artık darbeler ülkesi olamayız. Darbeler ülkesi olmak Türkiye’ye yakışmıyor. Bu ordunun içerisine sızmış bir grup hainin yaptığı darbe girişimine karşı milletçe karşı çıkarak bu alçaklara ders verdi. Dosta, düşmana karşı bütün dünyaya Türk demokrasisinin dimdik ayakta olduğunu sizler gösterdiniz. Türkiye her geçen gün büyüyor. her geçen gün refahı artırıyoruz. Sizler, bizler tüm siyasi partilerimizle birlikte atacağımız adımlarla inşallah bir daha darbe girişimi yapmaya hiç kimsenin asla cesaret edemeyeceği bir Türkiye’yi, yeni Türkiye’yi inşallah hep beraber inşa edeceğiz. “

  • Maliye Bakanı Naci Ağbal:

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, “Ne yatırımda ne üretimde ne ekonominin içindeki piyasalarla ilgili olsun, mali disiplinle ilgili konular olsun, reformlarla ilgili konular olsun bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız” dedi.

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’a gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Bakan Ağbal, darbe girişimi olduğu anda Bakanlıkta bulunduğunu kaydederek, “Bakanlık üst düzey yöneticisi arkadaşlarla toplantı halindeydik. Cumartesi, Ekonomik Koordinasyon Kurulu Toplantısı vardı. Bakanlığımızı ilgilendiren önemli konular vardı, hazırlıklar yapıyorduk. Devam eden çalışma sırasında öncelikle uçakların alçak uçuş yapmalarına ilk önce anlam veremedik ama bir süre sonra koruma ekibimiz, özel güvenlikler bakınca olağanüstü hareketlenmeler olduğunu hatta bizim Bakanlık Özel Güvenlik noktasına bir takım askerlerin gelip oradaki güvenlik görevlilerinin silahlarını aldıklarını öğrendikten sonra olayın vahameti ortaya çıktı” diye konuştu.

    “15 Temmuz’da her şeyin iyi gittiği bir Türkiye fotoğrafı vardı”

    “15 Temmuz’da her şeyin iyi gittiği bir Türkiye fotoğrafı vardı” diyen Ağbal şöyle devam etti:

    “Ben o gün bütçe sonuçlarını basın toplantısı düzenlemek suretiyle yayınlamıştım. Sanayi üretim endeksi son derece güzel bir rakamlara ulaşmıştı, işsizlik rakamları aşağı inen en son bir veri elimizdeydi. Cari işlemler açığı aşağıda, büyümeye ilişkin son gelen veriler son derece olumlu, enflasyon Merkez Banka’mızın yaptığı açıklamalara bakacak olursanız, özellikle çekirdek enflasyonda aşağı yönelik trendin devam edeceğine dair açıklamalar. Şimdi bu darbecilerin bu ülkeye yaptıkları zarar o kadar büyük ki bu kadar güzel elde edilmiş gelişmelerden sonra evet bugün Türkiye darbe sonrası yaralarını sarmaya çalışıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve hükümetimiz bütün gerekli tedbirleri almak suretiyle iki temel şey yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi, bu darbenin oluşmasına neden olan faktörlerin ortadan kaldırılması, darbeyi yapan bu terör örgütünün bütün bu yapılanmaların bir daha ayağa kalkamayacak şekilde yok edilmesi ve Olağanüstü Hal (OHAL) süresi içerisinde demokrasinin tam manasıyla işler hale getirilmesi. Hukuk devletinin tam manasıyla işler hale getirilmesi ve vatandaşımızın temel insan haklarını tehdit eden bu oluşumların ortadan kaldırılması onun için gerek Milli Güvenlik Kurulu tarafından tavsiye edilen OHAL kararı, gerek Bakanlar Kurulu’nun almış olduğu OHAL kararı vatandaşımızın hayatını normalleştirmeye dönük alınmış kararlardır. Hem demokrasi hem Hukuk Devleti hem de ekonomi tarafından olabildiğince ve sonuna kadar güçlendireceğiz ama öbür taraftan da bu devlete kastetmiş terör örgütü ile de sonuna kadar mücadele edilmesi lazım.”

    “AB ile bizim süreci işletmemiz lazım diğer taraftan yapısal reformlara devam ediyoruz”

    Bakan Ağbal, anayasanın 120. maddesine dayanarak OHAL kararı alındığının altını çizerek, “Bizatihi demokrasiye yöneltilmiş bir tehdit var, o tehdidin bertaraf edilmesi gerekiyor. OHAL kararına dayalı olarak Meclisimiz karar verdi ve Meclis kararı olarak da geçmiş oldu. Şu andan itibaren terör örgütünün bütün unsurları itibariyle bertaraf edilmesi noktasında hükümetimizin çalışmaları olacak, düzenlemeleri olacak ama diğer taraftan ekonomimizin normalleştitilmesi, normal yaşamın akışına döndürmek konusunda da çabalarımız olacak. Burada biz uzunca bir süredir ekonomi tarafında hem ekonomimizin temellerini sağlamlaştıracak adımlar atıyoruz hem Avrupa Birliği noktasında önemli çabalarımız var. Son 6 ayda iki tane fasıl açtık. Bir taraftan Gümrük Birliği’ni güncelleme çalışmalarımız var. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile yürütülen görüşmeler bağlamında AB ile bizim süreci işletmemiz lazım diğer taraftan yapısal reformlara devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Özellikle AK Parti hükümetlerinin bir süredir yargıyla ilgili yapmaya çalıştıkları düzenlemelerin ne kadar gerekli olduğunu son olay bize gösterdi”

    Ağbal, “64. Hükümetimiz, 65. Hükümetimiz, seçim beyannamesinde ve hükümet programlarında ortaya koymuş olduğumuz reformları hayata geçirme noktasında bugüne kadar güzel çalışmalar yaptık bunlara devam edeceğiz. 1 Kasım seçim beyannamesinde ve hükümet programlarımızda 6 tane reform alanı belirledik. Bunların birinci sırasında hukuk reformu, Hukuk Devleti ve demokratikleşmeydi. Bugün ortaya çıkan son olaylar AK Parti Hükümetlerinin yapmaya çalıştığı hukuk reformunun ne kadar önemli olduğunu bir defa daha gösteriyor. Kamu Yönetimi reformunu biz 1 Kasım seçimlerinde gösterdik özellikle bakıyoruz ki Kamu Yönetimi’nde yapmaya çalıştığımız düzenlemeler aslında burada karşılaştığımız risklerin bir daha ortaya çıkmayacak şekilde, kalıcı bir şekilde bertaraf edecek düzenlemelerden oluşuyor. Özellikle AK Parti hükümetlerinin bir süredir yargıyla ilgili yapmaya çalıştıkları düzenlemelerin ne kadar gerekli olduğunu son olay bize gösterdi. Bir terör örgütünün unsurları yargının içine sızmış oradan sadece yargıyı değil tüm devleti kontrol altında tutmaya çalışıyordu. Dolayısıyla yargı ile ilgili yapılacak reformları bundan sonra arttırarak devam edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

    “Maliye Bakanlığı’ndan bin 500 çalışan görevden uzaklaştırıldı”

    “Biz aslında uzunca bir süredir Fethullahçı Terör Örgütü ile iligili bir çalışmayı kapsamlı bir şekilde yapıyoruz” diyen Ağbal şunları kaydetti:

    “Hem Bakanlık içi tedbirler anlamında yapıyoruz hem de görev ve yetkilerimiz itibariyle Paralel Devlet Yapılanması (PDY) dediğimiz yapılanmanın ekonomik ayağının çökertilmesi konusunda önemli inisiyatifler aldık bugüne kadar almaya da devam ediyoruz. Personel konusunda da aslında 15 Temmuz öncesi dönemde de özellikle PDY ile doğrudan bağlantılı olduğunu düşündüğümüz, bildiğimiz kişilerle ilgili bir takım tasarruflarda bulunmuştuk. En son ki olay çok hızlı bir şekilde daha önceki yaptığımız çalışmaları bir araya getirip hızlı bir karar almamızı gerektirdi. Bunun için biz Pazartesi günü itibariyle yaklaşık bin 500 tane Maliye Bakanlığı’nda çalışan, bütün birimlerimizde hafta sonu kapsamlı bir değerlendirme yapıp önceki çalışmalarımızla bir araya getirerek hızlı bir karar aldık ve bu personeli görevden uzaklaştırdık. Şu anda Bakanlıkta arkadaşlarımız yoğun bir şekilde çalışıyor daha önceki çalışmalarından yararlanmak suretiyle bu kapsamı genişleteceğiz. Kanunlar çerçevesinde görevden uzaklaştırdığımız kişilerle iligli soruşturma işlemlerini başlatıyoruz. Bu çalışmalar da inşallah suratli bir şekilde yapmak suretiyle tüm kamu kurumlarında olduğu gibi Maliye Bakanlığı’nda da Paralel Devlet Yapılanması’nın kökü kazınacaktır.”

    Mali disiplin

    Ağbal, Türkiye’yi bugün diğer ülkeler arasında güçlü tutan en önemli özelliklerinden birinin ekonomi de oluşturduğu sağlam, sürdürülebilir ekonomik yapı olduğunun altını çizerek, “Bugün çok güçlü bir bankacılık sistemimiz var. Biz bunları korumakta kararlıyız. Türkiye ekonomisinin güçlü olduğu alanlardan bir tanesi de mali disiplin. 2015 yılında bizim bütçe açığımız yüzde 1,2. 2016 yılında da hedeflediğimiz bütçe açığı da yüzde 1,3. mali disiplin konusu çok önemli çünkü biz mali disipline devam ettiğimiz sürece ekonominin sürdürülebilirliği artıyor. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mali disiplinden asla vazgeçmeyeceğiz buna devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    Tasarruf ve yatırımlar

    Tasarruflar ve yatırımların da çok önemli olduğunu kaydeden Bakan Ağbal şunları aktardı:

    “Biz Türkiye’yi eğer daha fazla büyüteceksek, 2023 hedeflerine varacaksak tasarruflarımızı arttırmamız lazım. Özel sektör yatırımlarının Türkiye ekonomisinin en güçlü ayaklarından bir tanesi olduğunu biliyoruz. Özel sektör yatırımlarını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da arttırmamız lazım. Ekonomi Bakanlığı, Maliye Bakanlığı iligili diğer bakanlıklarla yaptığımız diğer çalışmalarda değerlenmdirmelerde yatırımcılarımıza özel yeni bir teşvik paketi hazırlığı içindeyiz. Yatırım teşvikine devam edeceğiz.”

    “Bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız”

    Ağbal, “Ne yatırımda ne üretimde ne ekonominin içindeki piyasalarla ilgili olsun, mali disiplinle ilgili konular olsun, reformlarla ilgili konular olsun bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız. Biz OHAL’i vatandaşa değil devlete getirdik. Asla vatandaşın normal hayatını etkileyecek bir Kanun Hükmünde Kararname düzenlemesi yapmayacağız, asla ekonominin önünde engel olacak bir düzenlemeyi yapmayacağız. 65. Hükümet programında ortaya koyduğumuz reformlarımız var. Hukuk reformu var, eğitim reformu var, kamu yönetimi reformu var, kamu maliye yönetimi reformu var, vergi reformu var ve özellikle ekonominin üretim yapısını geliştirecek reformlarımız var. Bu olaylar hiçbir şekilde bizim reformlardan uzaklaşmamıza asla neden olmayacak” ifadesini kullandı.

    “S&P’nin yapmış olduğu açıklamanın piyasadaki bütün parametreleri belirleyen başat faktör olduğunu düşünmüyorum”

    “Vatandaşımız, üretimini, tüketimini yapsın ekonomisine güvensin” diyen Ağbal, “Cuma günü Türkiye ekonomisinin temeline ilişkin göstergeler neyse bugün de öyle. S&P’nin cuma günü burada bir olay olduktan sonra hükümetin burada alacağı tedbirleri görmeyen, atacağı adımları görmeden, Türkiye’nin ekonomisindeki sağlam parametrelerin güçlü taraflarımızı göz ardı ederek hemen açıklama yapması, böyle bir karar alması manidar. Burada böyle bir aceleye ve hızlı bir karara gerek yok. Diğer kredi derecelendirme kuruluşları da değerlendirme yapacaklarını söylediler ama orada bir prosedür var, tanımlanmış bir süre var o süre işliyor. Biz hükümet olarak bu süreç içinde atmamız gereken her türlü adımı atacağız. Ekonominin ve kamunun kurumsal kabiliyetini arttırmak istiyoruz. Ekonominin finans boyutuyla ilgili bir takım tedbirler almamız lazım, adımlar atmamız lazım zaten onların peşindeyiz. Hem Fitch’in hem Moody’s’in yapmış olduğu değerlendirmeler çok önemli değerlendirmeler. Biz de bunu çok önemsiyoruz. S&P’nin yapmış olduğu açıklamanın piyasadaki bütün parametreleri belirleyen başat faktör olduğunu düşünmüyorum. Piyasadaki yatırımcıların beklentileri, belirsizlik, ulusal risk, bir takım dalgalanmalar olacak, dalganın boyutuna baktığınız zaman Türkiye ekonomisinin önceki dönemlerinde acaba Türk siyasetin, önceki dönemlerinde olsaydı böyle bir olay, göstregeler nerelere varırdı? Belli bir dalgalanma olduğu doğrudur ama bunun çok kısa vadeli olacağını, hükümet olarak alacağımız tedbirlerle atacağımız adımlarla bunun çok kısa bir zamanda istikrar kazanacağını düşünüyoruz. Finansal göstergeleri tekrar olağan seviyelerine getireceğiz” dedi.

    Dolar fiyatının tamamen serbest piyasa koşulları içinde oluşacağını belirten Ağbal, Merkez Bankasının darbe girişiminden sonra almış olduğu kararların son derece önemli olduğunu söyledi.

    “Yeniden Yapılandırma Kanun Teklifi Meclis Başkanlığı’na verildi”

    “Hayat normal akışı içerisinde devam ediyor” diyen Ağbal şunları kaydetti:

    “Yeniden yapılandırma da vatandaşlarımızın bir süredir dile getirdiği bir talepti. Bir Yeniden Yapılandırma Kanunu hazırladık, Meclis Başkanlığı’na kanun teklifi verildi. 30.06.2016’dan önceki döneme ilişkin vergi, sosyal güvenlik primleri, gümrük vergileri ve belediyelerin diğer vergilerini yeniden yapılandırma kapsamına alıyoruz. Ekim ayının sonuna kadar vatandaş müracaat edecek, vergi borçları için ilk taksitini Kasım’da ödeyecek. Sosyal Güvenlik primleri için de ilk taksitini Aralık’ta ödeyecek. Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan aldığım rakamlar: 90 milyarlık Yeniden Yapılandırma kapsamındaki alacağı var. Sosyal Güvenlik Kurumu’nda yapmış olduğum görüşmede de, 72 milyarlık alacakları olduğunu söylediler. İkisinin toplamda 162 milyarlık bir alacak söz konusu şu anda. 2014 yılından beri devam eden Yeniden Yapılandırma’daki taksitlerini aksatan bir kısım vatandaşımız bu imkanlarını kaybetmişlerdi. Bütün vatandaşlarımız açısından 2014 Eylül ayında yaptığımız Yeniden Yapılandırma dönemlerini de kapsayacak şekilde yeni bir Yeniden Yapılandırma yapıyoruz. Şu anda vatandaşımız 2014 yılında yapmış olduğu Yeniden Yapılandırma bile varsa şu anda yapılan Yeniden Yapılandırma aynı dönemleri yeniden kapsıyor. Vatandaşın geçmişte yararlandığı ama taksitlerini ödemediği için çıktığı Yeniden Yapılandırma noktasında bir hak daha getiriyoruz. Kısa sürede taksidi ödemek isteyene 6 taksit seçeneği var iki ayda bir ödemek suretiyle, 9 ay seçeneğimiz var o da her iki ayda bir olmak üzere18 ay, 12 taksit seçeneği var 24 ay, 18 taksit seçeneği var 36 ay. Belediyelerin, Kamu İdarelerine olan borcu için bir iyileştirme yaptık. Belediyelerin ve spor kulüplerinin borcu için bu süreyi iki katına çıkarttık. Vatandaşımız ister peşin ödeme indiriminden yararlanıp peşin ödeyebilecek isterse kendi cüzdanına, kendi hesabına göre farklı vade seçeneklerinde ödeme yapabilir.”

    “Herhangi bir şekilde yeni darbe kalkışmasına hükümet olarak, devlet olarak asla müsaade etmemiz mümkün değil”

    Vatandaşın içinin rahat olmasını istediğini belirten Ağbal, “Herhangi bir şekilde yeni darbe kalkışmasına hükümet olarak, devlet olarak asla müsaade etmemiz mümkün değil. Böyle bir kalkışma olması halinde devletin bütün yapısı, bütün güvenlik unsurları bunun üzerine sonuna kadar gider ve bunun gereği yapılır. Onun için vatandaşımız herhangi bir şekilde tedirgin olmasın. Değişik yerlerde zaman zaman bazı hadiselerin olduğu iddia ediliyor, konuşuluyor, bu konularda bizim güvenlik birimlerimiz, istihbarat birimlerimiz, devlet kurumlarımız her yere nüfuz etmekte, kontrol etmekte, ilgili yerlerde herhangi bir yanlış olmasına asla müsaade etmeyecektir” açıklamasında bulundu.