Etiket: Adımlar

  • Bahçıvan: “Öncelikle ekonomide iki ülkeyi de rahatlatacak adımlar peş peşe atılmalıdır”

    İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.

    İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, bugün Rusya’nın St. Petersburg kentinde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmesine ilişkin değerlendirmede bulundu. İş dünyası olarak, talihsiz uçak krizinden bu yana hep, çıkarları ortak paydada kesişen iki ülkede sağduyunun hakim olması gerektiğini dile getirdiklerini belirten Bahçıvan; en kısa zamanda, Türkiye-Rusya ilişkilerinin yeniden dostane bir zemine döneceğine olan inancımızı hep koruduklarını, bugün bu tarihi günü yaşadıklarını söyledi.

    İki liderin bugünkü görüşmesinin sonuçlarının, hem ekonomik ve hem de siyasi açıdan tarihi önemde olduğunu bildiren Bahçıvan, “Şimdi özellikle ekonomik açıdan iki ülkeyi de rahatlatacak adımların peş peşe atılması gerekmektedir. Özellikle Türkiye ve Rusya’nın birbirlerinin en önemli ticari ortakları oldukları olmasından kaynaklanan ve kriz süresince en büyük yarayı alan ekonomik ilişkiler, atılacak bu adımlarla bir an önce düzeltilmelidir” dedi.

    İhracatın en büyük kalemleri olan tarımdan hayvancılığa, tekstilden otomotive, kimyasal maddelerden makine teçhizatına ve en önemlisi de Türk şirketlerinin taahhüt işlerine kadar birçok alanda atılacak ivedi adımlar, ekonomik ilişkileri kısa sürede normalleştireceğini vurgulayan İSO Başkanı, bu da bugün ihtiyaç duyulan sanayinin çarklarının biraz daha hızlı dönmesini sağlayacağını vurgulayarak değerlendirmesini şöyle tamamladı: “Bugün, cesur yaklaşımları ile iki ülkeyi yeniden dostluk zeminine çeken başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Rusya devlet Başkanı Putin’i kutluyorum. Bölgenin iki güçlü ülkesi arasındaki dostluk zemininin bir daha kaybedilmemesi noktasında gerekli hassasiyetin her kesim tarafından gösterilmesini diliyorum”.

  • MEDİKAR sağlık turizminde adımlar atmaya başladı

    Karabük ve Batı Karadeniz Ekonomisine katkı sağlamak, bölgede turizm sektörünü canlandırmak için harekete geçen Karabük Özel MEDİKAR Hastanesi bu konuda ilk adımı attı.

    Karabük Özel MEDİKAR Hastanesi, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA) ile birlikte yürütülen proje kapsamın da Karabük Özel MEDİKAR Hastanesi Toplantı Salonu’nda çeşitli düzenlenen programda Arap ülkelerinden gelen sağlık turizmi ile ilgili sektör temsilcileri ve acente yetkilileri, BAKKA Karabük Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Sakin Eren, Kurumsal Pazarlama ve İletişim Koordinatörü Dr. İlker Telli, Karabük Özel MEDİKAR Hastanesi Genel Müdürü ve Başhekimi Op. Dr. Ziya Boyacıoğlu ve Yönetim Kurulu Üyesi Çağrı Güleç katılırken gelen misafirlere İngilizce, Arapça ve Türkçe olarak hazırlanan hastaneyi tanıtan slayt sunumu yapıldı.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Karabük Özel MEDİKAR Hastanesi Genel Müdürü ve Başhekimi Op. Dr. Ziya Boyacıoğlu ülke ve bölge ekonomisine katkı sağlamak MEDİKAR Hastanesi’nin boynunun borcu olduğunu belirterek, ”Aziz ve Büyük Türk Milletine geçmiş olsun diyorum. Allah böyle günleri bize bir daha yaşatmasın. Ülkemizin, bölgemizin ve Karabük’ün geleceğini parlak eylesin. Batı Karadeniz’in gelişmesine, büyümesine katkı sağlamak MEDİKAR’ın bir boyun borcu. Çünkü bölgenin öncü sağlık kuruluşlarından birisi. Sağlık Turizmini tanıtabilmek adına BAKKA ile birlikte yürüttüğümüz çeşitli Arap ülkelerinden gelen, o bölgenin acente, sağlık turizmi ile ilgilenen sektörlerini burada ağırladık, misafir ettik, hastanemizi tanıttık, onlarla işbirliği protokolü imzalamaya çağırdık. Görüşmeler sıcak geçti, elit geçti. Bölgeye Karabük’e, Karabük’ün sağlık alanında ve turizm alanında gelişmesine çok olumlu katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bölge halkımız somut adımları her geçen gün bölge halkı görecek.” dedi.

  • Ergene Nehri’nde Şafak Harekatı çerçevesinde atılan adımlar netice vermeye başladı

    Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından geliştirilerek Ergene Nehri’nde uygulanan ve 15 adımdan oluşan Ergene Havzası Koruma Eylem Planı çerçevesinde yürütülen çalışmalar netice vermeye başladı. İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) laboratuvarlarında yapılan incelemeler neticesinde Ergene Nehri’ndeki su kalitesi siyanür kirliliği açısından 1. sınıfa yükseldi.

    Ergene Nehri’nden alınan suyun incelendiği İSKİ laboratuvarında siyanür miktarı litrede 1,73 mikrogram, DSİ laboratuvarında yapılan analizde de litrede 6 mikrogram olarak ölçüldü. Bu değerler nehirdeki suda litrede en fazla 6 mikrogram siyanür tespit edildiği manasına gelmektedir. Böylece Avrupa Birliği ile uyumlu 15 Nisan 2015 tarih ve 29327 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Yüzeysel Su Kalitesi Yönetimi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’teki Ek 5’e göre Ergene Nehri’ndeki su kalitesi siyanür kirliliği açısından 1. sınıfa yükselmiş oldu. Diğer taraftan uluslararası literatüre göre insan için tek seferde öldürücü siyanür dozunun litrede 200.000 – 250.000 mikrogram olduğu dikkate alındığında siyanür açısından Ergene Nehri’nde korkulacak bir durum olmadığı görülecektir.

    Ergene Eylem Planı 4 milyar TL’ye mal olacak

    2003 senesinden önce kirlenmenin yanında yeraltı su kullanımının arttığı, yeraltı su seviyesinin ortalama 60 metre düştüğü Ergene Nehri’nde mevcut kirliliğin önüne geçmek maksadıyla 6 Mayıs 2011 tarihinde dönemin Başbakanı şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Şafak Harekatı olarak adlandırılan Ergene Havzası Koruma Eylem Planı başlatılmıştı. Maliyeti 4 milyar olacak Ergene Havzası Koruma Eylem Planı ile havzadaki su kaynaklarının miktarının korunması ve kalitesinin iyileştirilmesi hedeflenmekte olup, bu minvalde yapılması gereken 15 eylem ve bunların gerçekleştirilmesinden mesul kurum ve kuruluşlar belirlendi. Ülkemizde ilk defa bir nehir havzasının korunması ve su kalitesinin iyileştirilmesi maksadıyla 2013 yılında Ergene Havzası Koruma Eylem Planı Başbakanlık Genelgesi yayımlandı.

    15 ayrı eylemden oluşan plan ile belediye atık su arıtma tesisleri, sanayi ortak ileri arıtma tesisleri, Marmara Denizi’ne deşarj projesi başta olmak üzere 4 milyar TL’lik yatırım vatandaşlarımızın hizmetine sunulmaya başlandı.

    “Ergene Nehri’ndeki Kirlilik Konsantrasyonu Dörtte Bire İndi”

    Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, eylem planı çerçevesinde yürütülen çalışmalarla birlikte Ergene’de mevcut kirliliğin yüzde 79 oranında azaltıldığı ifade ederek şunları söyledi:

    “Yürürlüğe koyduğumuz eylem planı ile önceki yıllara göre nehirdeki kirletici madde konsantrasyonları dörtte bire kadar indi. Tahlil neticelerinden de görüldüğü üzere su kalitesi siyanür kirliliği açısından 1. sınıfa yükseldi. 15 adımdan oluşan eylem planını tam anlamıyla hayata geçirdiğimizde Ergene’nin suyu 2018 yılında uygun arıtmadan sonra sanayi için kullanma suyu ve sulamada kullanılacak hale gelecek. Ayrıca Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nı da kapsayan Bakanlığımız tarafından hazırlanan ve uygulanmaya konulan Trakya Gelişim Projesi (TRAGEP) ile İstanbul hariç bütün Trakya’nın içme suyu, sulama, dere ıslahları, erozyon kontrolü ve ormancılık faaliyetlerini ihtiva eden tesisler inşa edilecek. Toplam maliyeti 10 milyar TL olan bu gelişim projesi ile Trakya’da barajlar, göletler, içme suyu tesisleri, sulama tesisleri, dere ıslahları ve ağaçlandırma çalışmaları başta olmak üzere birçok alanda yatırımlar yaparak Trakya’nın kalkınmasına destek olacağız.”

  • Uşak Ve Hollanda Ticaret Adına Önemli Adımlar Attı

    Hollanda Büyükelçiliği Ticaret ve Ekonomi Ateşesi Jeroen Kelderhuis Uşak Ticaret ve Sanayi Odasını ziyaret etti.

    Ticaret Odası hizmet binasında gerçekleşen ziyarette Uşaklı sanayicilerle bir araya gelen Kelderhuis ; “Sizinle bugün tanışmanın yanı sıra hangi sektörlerde çalışabiliriz bunları da belirlemek istiyoruz. Bu çalışmalarımızın sonunda, bir kaç yıl içinde, Uşaklılar bizim en önemli partnerimiz Hollanda diyebilirse ne mutlu bize.” ifadelerini kullandı.

    Ziyarete İzmir Fahri Konsolosu Oğuz Özkardeş, Hollanda İş Geliştirme Ofisi Direktörü Faruk Uçar da eşlik etti. Hollanda’nın Türkiye Ekonomi Bölümünün başında olduğunu vurgulayan Kelderhuis Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Kuvvet’e ve iş adamlarına kendilerini kabul ettiği için teşekkür etti.

    Türkiye sadece Ankara, İstanbul, İzmir’den ibaret olmadığını belirten Kelderhuis ; “Uşak ile son görüşmemiz epey bir zaman önce oldu ve tekrar sizinle görüşmenin zamanı geldi diye düşünüyorum. Hollanda Türkiye’ de yatırımcı olarak her zaman ilk 3’te bulunmuştur. Türkiye ile ticarette şu an 16. sırada. Büyükelçimiz Cumhurbaşkanınız ile geçen yılki yaptığı görüşmede ticari anlamda bağlarımızı daha sıkı hale getirmeyi hedeflediler. Son olarak Hollanda’da yapılan toplantıda ülkelerimizin Ekonomi Bakanları bu konuyu tekrar ele aldılar. Doğruyu söylemek gerekirse Hollanda firmaların çoğu İstanbul merkezli çalışıyor. Bizim niyetimiz bu şirketlerimizin mallarını Türkiye’nin farklı illerde de pazarlamasında yardımcı olmak. Bunu Ankara’da yapamıyoruz. İzmir’deki ofisimizden bu anlamda daha memnunuz. İzmir’in başındaki isim olarak bundan sonra sizinle daha fazla çalışmak imkanını bulacağız. Büyükelçilik olarak Türkiye pazarında bir kaç sektöre bakıyoruz. Uşak’ta da bu sektörler önem taşıyabilir. Bu sektörler sağlık, su ve tarım sektörleri. Anladığım kadarıyla şu anda tarımda sektöründe daha çok çalışabileceğiz. Bu nedenle Ankara’da bulunan Tarım Ataşemiz ve İzmir’de bulunan Ticari Ofisimiz ile birlikte sizinle orta bir strateji kurmalarını isteyeceğim. Önümüzdeki yıllarda bunlar netleşir. Antalya bölgesinde Hollanda firmaları zaten yoğun bir şekilde seracılık faaliyetleri gösteriyor. Sizinle bugün tanışmanın yanı sıra hangi sektörlerde çalışabiliriz bunları da belirlemek istiyoruz. Umarım bu çalışmalarımızın sonucunda bir kaç yıl içinde Uşaklılar bizim en önemli partnerimiz Hollanda diyebiliyorsa ne mutlu bize.” dedi.

    Hollanda ya gelmek ürünleri görmek isteyenlerin vize problemiyle karşılaştıklarını söyleyen Kelderhuis Turuncu halı hizmetinden bahsetti. Kelderhuis bu sistem sayesinde Hollanda’ya ziyaretinde bulunacak iş adamlarına kolaylık sağlanacağına değindi.

    Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Kuvvet de yaptığı konuşmada Uşak’ın özellikle tarım alanında Hollanda ile çalışması gerektiğini söyledi. Kuvvet; “Hollanda ile ileride çalışacağımız konular aşağı yukarı belirlendi. Tarım, hayvancılık, sera ve yeni inovasyon alanları gibi. Biliyorsunuz hayvancılıkta çok iyiler seracılıkta çok iyiler. Tarım da küçük bir ülke olmalarına rağmen büyük ihracatları var. Biz buradaki firmalarla çalışırsak özellikle tarımda büyük faydaları olacağına inanıyorum. Neden? Biz de tarımla ilgileniyoruz ama teknik tarımla maalesef hiç ilgilenmiyoruz. Toprak ne verirse biz onu alıyoruz. Zaman içinde bu teknikleri öğrenerek şu an aldığımız verimin 10-20 katını alırız diye düşünüyorum. Çağımız da zaten bunu gerektiriyor. ” şeklinde konuştu.

    Toplantı Uşaklı iş adamlarını soruları ve karşılıklı görüş alışverişiyle devam etti.

  • ‘Romatizmalı Adımlar’ Dülükbaba Tabiat Ormanında Atıldı

    Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı tarafından Dünya Ankilozan Spondilit Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen ‘Romatizmalı Adımlar’ yürüyüşü gerçekleşti.

    Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı tarafından Dünya Ankilozan Spondilit Haftası etkinlikleri kapsamında her yıl romatizmal hastalıklar hakkında bilinç oluşturmak üzere düzenlenen Romatizmalı Adımlar yürüyüşü bu yıl Gaziantep Dülükbaba Tabiat ormanında yapıldı. Romatizmalı Adımlar yürüyüşüne Gaziantep Üniversitesi Romatoloji hekimleri, romatizma hastaları ve yakınları katıldı.

    Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Bünyamin Kısacık, “2011 yılından beri romatizma hastalıklarına dikkat çekmek amacıyla, romatizmalı adımlar etkinliğini yapıyoruz. Bu sene de 5’incisini gerçekleştirdik. Katılımımız çok fazla” dedi.

    Buradaki asıl amacın romatizma hastalıkları hakkında hastaların bilgisini artırmak olduğunu vurgulayan Kısacık, “Bunun dışında toplamda bu konuda olan duyarlılığı, algıyı artırmak. Katılımımız çok fazla, 105 hastamızı davet ettik. Her seferinde farklı hastaları davet edip biraz daha romatizma bilincini artırmak istiyoruz. Genel olarak amacımız bu, romatizmalı adımlardaki bir amacımız da tedaviyi romotoloji doktorlarının öne çıkarmak. Bu hastalığın tedavisi gerçekte romatizma uzmanlarının yapması gereken bir tedavi bu yüzden de bunu öne çıkarmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    Eşinin Romatizma hastası olduğunu belirten Birgül Özkurt, “Güzel bir etkinlik, böyle bir etkinliği düzenledikleri için hocalarımıza teşekkür ederiz. hem moral olarak hem de sağlık açısından hastalarımıza çok iyi geldi. Memnunuz çok teşekkür ediyoruz” dedi.

    2004 yılından beri romotoloji bölümünde tedavi gördüğünü söyleyen Burhan Özkurt, “Mesut hocamız sayesinde çok iyiyiz. İlaçlarımızı gayet düzenli kullanıyoruz. Etkinlik çok iyi geldi. Yürüyüşümüzü yaptık, kahvaltımızı yaptık şu anda her şey çok güzel” şeklinde konuştu.

    Bir diğer romotoloji tedavisi gören Gülseren Aslan ise, “bir aydır kas romatizmam var. Şuanda tedavi oluyorum. Bu yürüyüşe de katılmak istedim. Çokta güzel geçti .Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    Romatizmalı Adımlar yürüyüşü etkinliği sabah kahvaltısı ve romotoloji tedavisi gören hastaların spor egzersizleri yapması ile son budu.

    ANKİLOZAN SPONDİLİT NEDİR?

    Türkiye’de yaklaşık 200 bin yetişkini etkilediği tahmin edilen ankilozan spondilit hastaları için geçerli olan en önemli risklerden biri, hastalığın seyri sırasında omurgada kamburluk gibi hareket kısıtlılığı ve şekil bozukluğu gelişmeler olduğu belirtiliyor. Zamanla bel bölgesinden başlayarak boyun bölgesine kadar tüm omurgadaki bağlar, diskler kemikleşip omurga adeta tek kemik halini alabiliyor. Bu durumda ağrı yanında hastanın hareketlerinde de belirgin kısıtlılık oluşuyor.3 Özellikle ağır hastalarda (hastaların yüzde 20-30’unda) omurga kemikleri belden boyuna kadar birbiriyle tamamen kaynaşıyor.

    Hastanın bel ağrısı 3 aydan uzun süredir devam ediyorsa, sabahları yataktan bel ağrısı ve tutukluk ile uyanıyorsa ve ağrı hareket edince azalıyorsa, omuz, diz ve bilek eklemlerinde ağrı ve şişme görülüyorsa hastaların en kısa sürede bir romatologa başvurmaları gerekiyor.