Etiket: Adama

  • Yaşlı adama çarpıp kaçtı, 1 buçuk saat sonra yakalandı

    Zonguldak’ta yolun karşısına geçmek isterken otomobilin çarptığı yaya hayatını kaybetti. Kaza sonrası kaçan sürücü, polisin kentteki tüm kameraları incelenmesi sonucu yakalandı.

    Kaza, saat 17.30 sıralarından Mithatpaşa Mahallesi Bülent Ecevit Bulvarı’nda meydana geldi. İddiaya göre, Kent merkezinden Asma istikametine gitmekte olan 32 yaşındaki A.D. idaresindeki otomobil, Bülent Ecevit Bulvarındaki çevre yolundan karşısına geçmeye çalışan 82 yaşındaki Yaşar Doruk çarptı. Çarpma sonucu metrelerce yerde sürüklenen Doruk’u gören çevredeki vatandaşlar durumu hemen 112 ve 155 ekiplerine bildirdi.

    Yaşar Doruk, ihbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Uygulama ve Araştırma Merkezine kaldırılan Yaşar Doruk, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    Polis kameralardan tespit etti

    Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü kazayla ilgili yapılan açıklamada, “17.30 sıralarında AVM karşı tarafından ikinci makas kavşağı istikametine seyir halindeki bilinmeyen bir aracın Makina İkmal Merkez atölyesi karşısına geldiğinde karşıya geçmekte olan 1935 doğumlu Yaşar Doruk’a çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiş, Yaralı Tıp Fakültesi hastanesinde saat 19.30 sıralarında hayatını kaybetmiştir. Ölümlü Trafik kazasına sebebiyet veren; A.D. (32) isimli şahıs ve kullandığı araç; Kent Güvenlik yönetim sistemi (KGYS) kapsamında Bölgede yer alan Bütün kameralar incelenmiş, yaklaşık 180 dakika sonra, kameralardan tespit edilip yapılan çalışma sonucunda yakalanmıştır” denildi.

  • 3 aylık karısını 10 bıçak darbesiyle öldüren adama müebbet

    Bursa’nın Gürsu ilçesinde, 3 aylık eşini 10 bıçak darbesiyle öldüren adam, ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı.

    Olay geçen mart ayında Gürsu’da bir parkta meydana geldi. 3 ay önce kaçarak evlenen Mehmet Adıyaman (19), eşi Deniz Güneş Adıyaman’ı (18), kıskançlık yüzünden 10 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Olayın ardından genç koca tutuklandı.

    “Pişmanım”

    Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’kasten eşini öldürmek’ suçundan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep edilen Mehmet Adıyaman son kez hakim karşısına çıktı. İlk duruşmadaki ifadelerini tekrarlayan Adıyaman, “Deniz eve dönme teklifime olumsuz cevap verdi. Bana, ’Seni sevmiyorum. Boşanmak istiyorum. Sen başka biriyle devam et. Ben de başkasıyla devam etmek istiyorum’ dedi. Ben de cebimdeki bıçağı çıkardım. Bu sırada bıçağı tutan Deniz, ’Sen bir şey yapamazsın. Kalıbının adamı değilsin. Peşimi bırak’ deyince kendimi kaybettim, bıçağı elinden çekip rastgele salladım. Pişmanım” dedi.

    Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı

    Cumhuriyet savcısı ise, Mehmet Güneş’e indirim uygulanmamasını isteyerek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Mahkeme heyeti, kısa bir aranın ardından sanığı ağırlaştırılmış hapis cezasına mahkum etti.

  • (Özel Haber) Felçli adama karısı tarafından işkence edildiği iddiası

    Şanlıurfa’da 59 yaşındaki felçli adamın, 10 yıllık karısı tarafından yarım saat boyunca sopayla dövülerek işkenceye maruz kaldığı iddia edildi. Hastanede tedavi altına alınan adamın vücudunun değişik yerlerinde bıçak yaraları ve sopa izleri olduğu belirlenirken, felçli adam kendisine yardım edilmesini istedi.

    Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesinde yaşayan Halil B. (59) 2002 tarihinde eşinden ayrılarak, 2007 yılında akrabası Saadet B. ile evlendi. Birkaç yıl kocasıyla birlikte aynı evde yaşayan Saadet B., 4 yıl önce evi terk ederek ailesinin yanına gitti. Dini nikahlı eşi evi terk ettikten bir yıl sonra rahatsızlanan Halil B. felç geçirdi. Sol kolu ve sol bacağı tutmadığı için yatalak duruma gelen adama çocukları bakmaya başladı. Birkaç gün önce eve dönen kadın, iddiaya göre bakıcı parası almak için kocasına bakmak istediğini söyledi.

    Eve geri gelen Saadet B. iddiaya göre kocasını sopa ile döverek işkence yapmaya başladı. Karısı tarafından işkenceye maruz kaldığı gerekçesiyle hastaneye kaldırılan adamın vücudunda bıçak izleri ile sopa darbeleri olduğu belirlendi.

    “Vurma diye yalvarıyordum”

    Vücudunun birçok yerinde kesik, şişlik ve morluklar olan Halil B., “Yarım saat beni dövdü. Polisler gelene kadar beni dövüyordu. Yalvarıyordum, Allah aşkına beni vurma, diyordum. Çocuklar olmasaydı, beni öldürecekti. Mahallenin çocukları ile benim 3 çocuğum tüm olayı gördü. Evimi gelip işgal etti. Benle bir oğlum o evde yaşıyoruz. Kendisi İzmir ve Antalya’ya gitmişti. Geldi beni bu hale koydu. Engelli olduğum için müdahale edemedim. Yatalak hastayım. 3 çocuğum var, çocuklarımın gözü önünde işkence edildim. Çocuklarımın ifadesinin alınmasını istedim almadılar. Koruma istiyorum, vermiyorlar. Engelli olduğum için koruma vermiyorlar” şeklinde konuştu.

    “Babamı sopa ile dövüyor”

    Darp edilen Halil B.’nin 12 yaşındaki oğlu Muhammet V.B., “Annem, babamı paspasla, değnekle çok dövüyor. Her şeyle dövüyor. Bıçağı kulağına batırdı. Hakaret ediyor, küfür ediyor” diyerek babasına yardım edilmesini istedi.

    Evden uzaklaştırma almış

    Daha önceden aralarında yaşanan sıkıntılar nedeniyle Halil B.’nin evden uzaklaştırma aldığı fakat kendisinin engelli olduğu için evi terk etme imkanı olmadığından karısının evden ayrılıp başka bir ilde yaşadığı iddia edildi.

  • 8 aylık hamile eşini öldüren adama müebbet talebi

    Bursa’da 8 aylık hamile eşini 8 yerinden bıçaklayarak öldüren sanık, cinayet anını hatırlamadığını söyledi. Sanık hakkında müebbet hapis talep edildi.

    Geçen eylül ayında Yıldırım’a bağlı Ulus Mahallesi’nde meydana gelen olayda, Nurettin Atasever (52) ile 8 aylık hamile eşi İsmanperi Atasever (35) arasında, karısının ilk evliliğinden olan 3 yaşındaki erkek çocuğun bakımıyla alakalı tartışma çıktı. Nurettin Atasever, 8 aylık hamile karısını 8 yerinden bıçakladı. Hastaneye kaldırılan hamile kadın ve cinsiyetinin erkek olduğu öğrenilen karnındaki bebeği kurtarılamadı. Yakınlarının bulunamaması üzerine üzerine İsmanperi Atasever kimsesizler mezarlığına defnedildi.

    “Koltuğa düştüğümüzden sonrasını hatırlamıyorum”

    Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Nurettin Atasever hakkında ‘8 aylık hamile eşini kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Mahkemede ifade veren Atasever, “Olay akşamı evde çay içiyorduk. Eşimin ilk evliliğinden olan 3 yaşındaki Muhammet’i seviyordum. Birden çocuk kalkıp annesinin kucağına gitti. Eşim boynundaki kızarıklığı görünce ‘Bu çocuğa bir şey mi yaptın’ dedi. Aramızda tartışma çıktı. Bana bağırmaya başladı. Münakaşa büyüyünce bana bıçakla saldırdı. Sol baldırımdan bıçaklandım. İkimiz koltuğun üzerine düştük. Gerisini hatırlamıyorum. Koltuktan kalktığımda her yer kan içerisindeydi. Pişmanım” dedi.

    Ev sahibi Emrullah A. ise, “Gece evimin zili çaldı. Kapıyı açtığımda kiracımı gördüm. Üzeri kan içerisindeydi. Ardından polisi aradım” diye konuştu.

    Mahkeme heyeti, eksik evrakların tamamlanması, maktulenin yakınlarının tespit edilmesi ve diğer şahitlerin dinlenmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

  • Mahalle bekçisi 54 yaşındaki adama silah çekip tekme attı

    Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde mahalle bekçisi, iddiaya göre, oturduğu apartmanın 54 yaşındaki yöneticisine 4 yaşındaki oğlunun yanında silah çekip yumruk attı. Bekçiden şikayetçi olan yönetici Gökay Gültekin, “Yanımda 4 yaşında çocuğum vardı. Onun psikolojisini bozdu. Onun için ben bundan hesap soracağım” dedi.

    Merkez Bağlar ilçesi Bağcılar Mahallesi’nde apartman yöneticisi olan Gökay Gültekin, aynı apartmanda oturan mahalle bekçisi Y.A.’nın kendisine silah çektiğini ve darp ettiğini ileri sürerek şikayetçi oldu. Güvenlik kamerası görüntülerini delil olarak gösteren Gültekin, 4 yaşındaki çocuğunun yanında bu durumun yaşandığını ve çocuğunun psikolojisinin bozulduğunu ifade ederek, “Bunun hesabını bana birilerinin vermesi lazım” diye konuştu.

    Olayı anlatan Gültekin, 1 aydır apartmanda ısı yalıtım çalışması olduğunu dile getirerek, “Sabah kapım çalındı. Mermer ustası bana bazı bina sakinlerinin 10 gündür kapıyı açmadığını ve mermerleri değiştiremediğini söyledi. Ben de bitişiğimde oturan kiracının ev sahibini aradım. Ev sahibi de ’tamam’ dedi. Telefonu kapattıktan bir süre sonra aşağıda birinin işçilere küfür etiğini duydum. Aşağı indiğimde baktım ki ev sahibini aradığım kiracı işçilerle tartışıyor, işçilere hakaret ediyor. Yanıma geldi ve silahını bana doğrulttu. Yanımda da 4 yaşındaki oğlum vardı. Ben de çocuğumun yanında silah çekmek olmaz dedim. Bırak bari çocuğu birine teslim edeyim dedim. Yine küfürlere devam etti. Yukarı katlardan bakan bina sakini bayana ‘Abla gel çocuğu sen al, ben bunu öldüreyim” gibi sözler sarf edince bayan yukarıdan geldi çocuğu kendisine teslim ettim. Zaten görüntülerde mevcut. Yanında bir bekçi arkadaş daha vardı. İki kişiydiler. O ikinci bekçinin müdahalesi olmadı bana ama ‘Olayı ayırayım, sakinleştireyim, silahı elinden alayım’ diye bir müdahalesi de olmadı. Karnıma tekme attı. Olaydan hemen sonra polisi aradım. Polisler geldi. Davacı oldum” ifadelerini kullandı.

    “Bunlar Polat Alemdar mı?”

    Bekçinin kendisine silah çekmesini gerektirecek hiçbir hareket yapmadığını vurgulayan Gültekin, şunları kaydetti:

    “Acaba bunlar şehir magandası mı yoksa Polat Alemdarlar mı? Eşofmanla inmişim aşağıya, 4 yaşındaki çocuğumun elini tutmuşum. O pozisyonda hiçbir tartışmamız yok. Hiçbir şekilde mukavemetim yok. Silahı alnıma nasıl dayar? Bunun hesabını kimden nasıl soracağım? Bunun hesabını kim bana nasıl verecek? İşçilerle 1 aylık mukavele yapmışız. Bir ayda işi bitirmeleri lazım. Sadece pencerelerin mermer değişimi yapılacak. Mermer de zaten 5 dakika sürüyor. İşçilere hakaret edince ben geldim. Sen güvenlik görevlisisin niye hakaret ediyorsun? Sonra belindeki tabancayı çekti. Alnıma dayadı. Yanımda 4 yaşında çocuğum var. Onun psikolojisini bozdu. Onun için ben bundan hesap soracağım. Onun silah çekmesini gerektirecek bir şey yapmışsam, küfür etmişsem, bıçak, silah kullanmışsam amenna. Bir sade vatandaşa, bir güvenlik görevlisi bu silahı nasıl çeker? Bunun hesabını birilerinin bana vermesi lazım. Emniyete gittik. Silahını almadılar bu şahsın. Adam silahıyla beraber yarım saat sonra benle beraber binaya geldi. O anki ruh halini düşünün artık. Hala şuanda binada, hala bu çocuğun belinde tabancası duruyor.”