Etiket: Açtı

  • DEÜ akademik yılını Bakan Pakdemirli ile açtı

    DEÜ akademik yılını Bakan Pakdemirli ile açtı

    Dokuz Eylül Üniversitesinin (DEÜ) 2020-2021 Akademik Yılı açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’nin geleceğinin bilginin gelişmesi ve bilimsel çalışmaların artırılmasıyla olacağını söyledi. Dokuz Eylül Üniversitesine bu konuda büyük iş düştüğünü kaydeden Pakdemirli, “Ülke olarak daha iyi yerlere gelmek için bilgi ve entelektüel seviyemizi yükseltmeliyiz. Önümüzdeki 30 yıllık dönemde İzmir’e ve Dokuz Eylül Üniversitesine önemli görevler düşüyor. Gençlerimiz kendilerini geliştirmek için çalışmalılar. Başarısızlıktan korkmadan, ders çıkararak kendilerini geliştirmeliler” dedi.

    Dokuz Eylül Üniversitesi 2020-2021 Akademik Yılı açılış töreni Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin katılımıyla gerçekleşti. Sabancı Kültür Merkezi’ndeki törene İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Tarım ve Orman Bakanı’nın eşi Dr. Ahu Pakdemirli, İzmir milletvekilleri, Cumhuriyet Başsavcısı, İzmir’deki üniversite rektörleri, İzmir bürokrasisinin üst düzey temsilcileri, DEÜ akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. İlk Olarak Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk konulmasıyla başlayan tören, daha sonra DEÜ Sabancı Kültür Merkezi’nde devam etti. Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Orkestrası ve Korosu eşliğinde okunan İstiklal Marşı’nın ardından müzik dinletisi gerçekleşti. Dokuz Eylül Üniversitesinin tanıtım filminin gösteriminin yapıldığı akademik yıl açılışında, akademik birimlerini derece ile kazanan DEÜ’lü öğrencilere hediyeleri takdim edildi.

    “Türkiye’nin sıçrayışı bilgi ve bilim ile olacak”

    Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, Türkiye’nin geleceğinin bilimin gelişmesi ile sağlanacağını kaydetti. Bakan Pakdemirli, “Değerli rektör hocama akademik yıl açılışına davetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Duyunca ’koşa koşa gelirim’ dedim. Dokuz Eylül Üniversitesi bizim için ailenin bir parçası gibi. İnşallah Ankara’da işlerim bitince akademik hayata burada eğitici olarak dönerim. Türkiye son 18 yılda milletin desteğini almanın gücüyle Türkiye’de refah düzeyi yükseldi ve o paradoksu yendi. Türkiye her konuda dünyanın en iddialı projelerine imza atıyor. Güçlü ekonomiler listesinde 13. sıradayız. İyi bir yere geldik. Burada kalmak ve daha iyi yerlere gelmek için bilgi ve entelektüel seviyemizi yükseltmeliyiz. Bilgi ve bilim olmadan daha ileriye gitme şansımız yok. Türkiye’nin sıçrayışı bilgi ve bilim ile olacak. Önümüzdeki 30 yıllık dönemde aksiyon almamız için üniversitelere, İzmir’e ve Dokuz Eylül Üniversitesi’ne önemli görevler düşüyor” ifadelerini kullandı.

    “Başarısız olmaktan korkmayın, ders alın”

    Bakan Pakdemirli, gençlerin idealist olmalarını ve ülkeleri için çalışmalarını öğütleyerek, “Ben daima iyi bir izleyici oldum ve başarılı insanları takip ettim. Maddiyatı ön plana koymayın. Burada çok değerli hocalarım var. Hepimiz bilim üretmek için Türkiye sevdalısı olarak çalışıyorsunuz. Gençleri bu yönde biraz daha motive etmeliyiz. Her zaman başarıyı elde etme şansımız yok. Hayatımda bir sürü yanlışım var. Önemli olan bunlardan ders almak. Arada mutlaka başarısızlık olmak zorunda. Bunlardan yılmamak gerekiyor. Kolunuza daha fazla bilezik takın, heybenizi doldurun. Çünkü hayat boyu gideceğiniz yolda yol ayrımlarına geleceksiniz. Ne olacağını hiçbir şekilde bilemiyorsunuz. Hepimiz kariyer planı yaptık. Fakat hayat bizleri başka bir yöne götürebiliyor. Bu yolculuğa çıkmışken donanımınızı artırmadan devam etmenin imkanı yok. Heybenizi diplomalar, sertifikalar, teknolojiyi takip ederek, yabancı dil öğrenerek doldurmalısınız. Büyük bir Türkiye inşa ediliyor. Gençlerimiz bizim için Türkiye’nin mimarları olacaksınız. Kararlılıkla yeni Türkiye için el ele yürüyor olacağız” diye konuştu.

    “Dokuz Eylül Üniversitesinden beklentimiz büyük”

    Tarımın gelişmesinde bilimin büyük rolü olduğunu anlatan Bakan Pakdemirli, şunları söyledi:

    “Dünyada ve Türkiye’de nüfusun ve gıda ihtiyacının arttığı noktada bilim olmadan ihtiyacı karşılama şansımız yok. Dokuz Eylül Üniversitesi hayvancılıkla ilgili önemli çalımalar yapıyor. Kiraz ilçemize İzmir’in ilk Veteriner Fakültesini kazandırdı. Bu önemli çalışma için teşekkür ediyorum. Tarım demek, ekonominin kendisi demek. Tarım, ekonomistlerin, turizmcilerin, sağlıkçıların ve bütün alanların ilgilendiği bir konudur. Bu sebeple Dokuz Eylül Üniversitesinden beklediğimiz çok şey var. Bilgi ve bilim olmadan tarımda önümüzdeki 30-40 yılı yönetemezsiniz.”

    “Gençleri aydınlatmaya devam edecek”

    İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger de, “Ülkemizin seçkin üniversitelerinden biri olan Dokuz Eylül Üniversitesinin açılışı vesilesiyle buradayız. Ülkemizin seçkin öğretim kurumlarından olan Dokuz Eylül Üniversitemiz gençlerimizi aydınlatmaya, ülkemizin gelişimine katkı koymaya devam etmektedir. Yüksek öğrenci sayısı, kaliteli akademik yapısı ve teknolojik altyapısıyla öncü üniversitelerimizdendir. Ege Bölgesinin cazibe merkezi olan İzmir’de kamu-üniversite ortaklıklarına katkı koyan ve her türlü desteği veren üniversitemize teşekkür ediyoruz. Her ne kadar Covid-19 nedeniyle eğitim aksamış olsa da önceliğimizin insan hayatını korumak olduğunu unutmamalıyız” dedi.

    “Sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz”

    Akademik yıl açılışında konuşan DEÜ Rektörü Hotar, üniversite olarak ulusal ve uluslararası nitelikte akademik faaliyetler yürüttüklerini kaydederek, “Ülkemizin saygın markalarından birisi olan ve bu yıl 38’nci yaşını kutlayan üniversitemiz, öğretim ve araştırma faaliyetleri ile kamusal hizmetlerini başarıyla yerine getiren, milli ve manevi değerlerine bağlı kuşaklar yetiştiren, güzel kentimizin kalkınmasına önem veren bir yükseköğretim kurumudur. Ulusal ve uluslararası alanda nitelikli akademik faaliyetleriyle ön plana çıkan üniversitemiz, ülkemizin ve insanlığın selameti için var gücüyle çalışmaktadır. Özellikle Covid-19 salgınıyla ortaya çıkan tabloda üniversitemiz, bölgesel ve ulusal anlamda sorumluluklarını yerine getirmektedir. Kazanımlarını ve değerlerini mensuplarımızın olağanüstü gayretlerine borçlu olan kurumumuz, her daim aziz milletimize hizmet etmekte; devletimizin verdiği görevleri de titizlikle icra etmektedir. Üniversite yönetimi olarak bizler de kurumumuzun bilgisine, birikimine ve tecrübesine dayanarak birçok projeyi hayata geçirdik; ülkemizin geleceğine eser kazandırmaya özen gösterdik” diye konuştu.

    Pakdemirli’ye çinili eser takdim edildi

    Rektör Hotar, Bakan Pakdemirli’ye Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri tarafından hazırlanan çini eseri takdim etti. Açılış töreni, akademik birimlerini derece ile kazanan DEÜ’lü öğrencilere hediyeler takdim edilmesinin ardından aile fotoğrafının çekilmesiyle son buldu.

  • Belediye Yaşam Merkezini uzaktan eğitime açtı

    Belediye Yaşam Merkezini uzaktan eğitime açtı

    Muğla Büyükşehir Belediyesi pandemi dolayısıyla uzaktan eğitim görecek ihtiyaç sahibi öğrencilere bilgisayar desteği sağlıyor. Öğrenciler Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezinde hazırlanan bilgisayar dersliklerinden ücretsiz olarak faydalanmaya başladı. Merkezde hazırlanan bilgisayar dersliklerinde ekipler tarafından her türlü hijyen, salgın ve sosyal mesafe tedbirleri alındı.

    Uzaktan eğitim hizmetinden yararlanan 8’inci sınıf öğrencisi Mukaddes Palabıyık “Haftanın 5 günü buraya geliyorum. Günde 3 saat ders görüyorum. İnternet sorunu yaşamamak için buraya geliyorum. Bu imkanı sağlayan herkese teşekkür ederim” derken 3’üncü sırın öğrencisi Taşan Şahin “Canlı derslere katılıyorum. Evde internet yok. Burada rahatlıkla derslerimi takip edebiliyorum. Sabah 9’da ders için geliyorum. Arkadaşlarımı da derslere buradan girmeleri için çağırdım” dedi.

  • Sille Tabiat Okulu, öğrencilere kapılarını açtı

    Sille Tabiat Okulu, öğrencilere kapılarını açtı

    Eğitimde Türkiye’ye örnek markalar sunan Selçuklu Değerler Eğitimi Programı (SEDEP) bünyesinde yer alan “Sille Tabiat Okulu” eğitim öğretim yılının kısmen de olsa başlamasıyla öğrencilere kapılarını açtı.

    Başlangıcından bugüne kadar eğitimde birçok marka projeyi hayata kazandıran SEDEP öğrencilere bu konuda ışık tutmaya devam ediyor. SEDEP bünyesinde yer alan Sille Tabiat Okulu yeni eğitim öğretim yılına başlayan ana sınıfı ve ilkokul birincisi sınıf öğrencilerine yönelik faaliyetlerine başladı. Sosyal mesafe, hijyen ve maske kurallarına uyularak yapılan eğitim faaliyetlerinde Sille Tabiat Okulu’nun konuğu Sabır Ana Okulu öğrencileri oldu. Doğa yürüyüşü, müzik, boyama, arkeolojik kazı etkinliği yapan öğrenciler dolu dolu ve kaliteli bir gün geçirdiler. Milli Eğitim Bakanlığının “Eğitim 2023 Vizyon Belgesi”nde de yer alan ve öğrencilerin gelişimlerine katkı sunacak çalışmaların yapıldığı Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediyesi’nde, Selçuklu Sille Tabiat Okulu’nda öğrenciler tarımsal, sanatsal ve sportif faaliyetlere katılarak farklı alanlarda kendilerini yetiştirme fırsatı oluyor.

    “Ülkemize örnek olan eğitim programlarını gerçekleştiriyoruz”

    SEDEP’in sorumluluk sahibi bir nesil yetiştirmek adına önemli bir proje olduğuna dikkat çeken Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, “Bugün SEDEP hem ulusal hem de uluslararası boyutta daha etkin hale gelmiştir. Bir taraftan çocuklarımızın bilgi dağarcığını geliştirirken, diğer taraftan öğrenilen bilgiler davranışa ve uygulamaya dönüşmektedir. Sille Tabiat Okulu, Tasarım Sanat Atölyesi, Çocuk Kütüphanesi, Trafik Eğitim Parkı ve Akademimizle birlikte projemiz artık farklı bir boyutta yoluna devam etmektedir. Fiziki eğitim yatırımlarımızın yanı sıra, ülkemize örnek olan eğitim programlarını gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Doğa ile iç içe eğitim faaliyetlerimizi sürdürüyoruz”

    Sille Tabiat Okulu’nun faaliyetleri hakkında bilgi veren Teknoloji Tasarım Öğretmeni Eyüp Kıztanır, “Sille Tabiat Okulu, Selçuklu Belediyesi, Selçuklu ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin ortak eğitim projesidir. Teknoloji Tasarım öğretmeni olarak Tabiat Okulundaki beş öğretmenden biriyim. Biz burada anasınıfları, ikinci sınıflar ve dördüncü sınıflara yönelik Sille Tabiat Okulunda eğitim öğretim müfredatımızı uygulamaya çalışıyoruz. Toplamda beş atölyemiz var; Sanat-zanaat atölyesi, bilim atölyesi, ekoloji atölyesi, ritim atölyesi ve doğa sporları atölyesi. Hepsinden sorumlu öğretmenlerimiz var. Sille Tabiat Okulunda öğrencilerimize doğa ile iç içe eğitim-öğretim faaliyetlerimize devam ediyoruz. Bu çalışmada bize destek olan Selçuklu Belediye Başkanımız Ahmet Pekyatırmacı ve ilçe Milli Eğitim Müdürümüz Turan Kayacılar’a teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Dağcılar Tortum Şelalesi’nde Azerbaycan ve Türk bayrağı açtı

    Dağcılar Tortum Şelalesi’nde Azerbaycan ve Türk bayrağı açtı

    Erzurumlu dağcılar dünyanın en büyük ikinci şelalesi olan Tortum Şelalesi’nde Türkiye ve Azerbaycan bayrağı açarak, Azerbaycan’a destek verdiler.

    Erzurum Valiliği, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Uzundere Belediyesi, Ejder 3200 ve TÜRSAB iş birliği ile Uzundere Tortum Palandöken 1. Ulusal Doğa ve Su Sporları Festivali düzenlendi. Festivalde renkli görüntüler yaşandı. Festival etkinlikleri kapsamında Erzurumlu dağcılar halatlarla şelalenin bulunduğu bölgede kayalıklara tırmanarak Türkiye ve Azerbaycan bayrağı açtılar.

    Şelalenin bulunduğu bölgeye yapılan peyzaj çalışmalarının ardından ilk aktivite düzenlendi. Şelaleyi daha cazip hale getirmek için Erzurum Valiliği, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Uzundere Belediyesi, Ejder 3200 A.Ş. ve TÜRSAB iş birliği ile Uzundere Tortum Palandöken 1.Ulusal Doğa ve Su Sporları Festivali organize edildi. 2 gün sürecek festivalde Rafting, Kano, Su jeti, Off Road, Safari ve çeşitli su sporları yarışları yapılacak.

    Uzundere Belediye Başkanı Hilmi Aktoprak festival ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Uzundere ilçemizde yamaç paraşütü, buz tırmanışı, rafting, yelken, kano, göl kanosu, su sporları yapılması açısından bulunmaz bir coğrafyaya sahibiz. Erzurum Valiliği ve Erzurum Belediye Başkanlığınca yapılan organizasyonunda 1. Ulusal Doğa ve Su Sporları Festivali yapılacak. Uzundere ilçemize ayrıca ’Saklı Cennet’ de deniliyor. Bahar ayının bitimine kadar yarım kalan işlerin tamamını bitirmeyi planlıyoruz. İçinde bulunduğumuz pandemi dünya gibi ülkemizin de başına bir bela olmuş durumda. Tesislerde maksimum tedbirler alınmış durumdadır. Herhangi bir endişe duyulmasına gerek yok. Her şey yapılır ama bunların başında önce sağlık diyoruz” diye konuştu.

    Erzurum Ejder A.Ş. Genel Müdürü Selim Bağrıyanık ise, “Erzurum Valiliği, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Erzurum Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden olan Ejder 3200 A.Ş. koordine ettiği organizasyonda yalnızca su sporları yer almıyor, festival içerisinde doğa sporları da yer almaktadır. Göl raftingi kapsamında çeşitli gösteriler yaptık. 2 gün sürecek festival kapsamında kaya tırmanışı, Erzurum Dağcılık Kulübü sporcuları bir etkinlik yapacak. Kampa katılan katılımcılara kamp yeri oluşturduk ve geceyi burada geçirecekler. Su sporlarının Erzurum’da da yapılır olmasını göstermiş olacağız” diye konuştu.

    Erzurum Dağcılık Kulübü ekipleri etkinlik kapsamında Uzundere Tortum Şelalesine Türk ve Azeri Bayrağı asarak kardeş ülke Azerbaycan’a Karabağ mücadelesinde destek verdiler. Uzundere Tortum Şelalesi zirvesinden şelalenin dibine kadar halatlarla inen dağcıların Türk ve Azeri Bayrağını açması şelaleyi gezmeye gelen vatandaşlar tarafından alkışla desteklendi. Festivale TÜRSAB da destek verdi.

  • “Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi” kapılarını Ağrılılara açtı

    “Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi” kapılarını Ağrılılara açtı

    Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bünyesinde hayata geçirilen “Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi” Ağrılı vatandaşların ziyaretine açıldı.

    İçinde Çanakkale Savaşı’nı konu edinen resimlerin, videoların ve görsel materyallerin bulunduğu “Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi”, bugün Ağrı’nın en işlek caddesi olan Cumhuriyet Caddesi’nde Ağrılı vatandaşlara kapılarını açtı. Türkiye’nin 81 ilini gezerek Çanakkale Savaşı’nı konu alan ’Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi’ Ağrılı vatandaşlar tarafından yoğun ilgi görürken, yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında müzenin girişinde bulunan görevliler tarafından vatandaşların ateşleri ölçülüp maske kontrolleri yapıldı.

    Çanakkale Savaşı’nı anlatan bu tarz projeleri olumlu ve anlamlı bulduğunu dile getiren Çetin Tokuz isimli vatandaş, kısa bir zaman dilimi içerisinde bu kadar önemli ve değerli bir tarihi projeyi bir güne sığdırmanın yetersiz olduğunu söyledi. Özellikle yeni neslin tarih bilincini canlı tutmak için bu tarz etkinliklerin uzun süreli yapılması gerektiğine dikkat çeken Tokuz, “Geçmişi bize hatırlattığı için, tarihimizi bize hatırlattığı için isabetli buluyorum bu tarz projeleri ama bu tarz projelerin bir güne sığdırılmasını yadırgıyorum. Bu tarz projeleri bir güne sığdırmak doğru değil. Birçok insanın bu müzeyi görmesi için daha uzun bir süre bu müzenin burada açık kalması gerekiyor. Tarihini bilen bir neslin yetişmesi için bu tür faaliyetlerin devamlılık içermesi gerekiyor. Yeni nesil bu ülkenin ne zorluklara göğüs gerilerek kazanıldığından haberleri bile yok. Yeni neslin tarih bilincini diri tutmak için bu projenin Ağrı’da ve diğer bütün illerimizde daha uzun süreli tanıtımının yapılması daha da anlamlı olacaktır” dedi.

    “Müzenin içine girdiğimde tüylerim diken diken oldu”

    Müzeyi ziyaret eden vatandaşlardan Erhan Aslan ise müzeye girdiği ilk anda tüylerinin diken diken olduğunu, bu vatanın ne zorluklarla kazanıldığını bir kez daha anladığını ifade etti. Bu tarz projelerin devamının gelmesi gerektiğini vurgulayan Aslan, “Bu güzel vatanda yaşıyoruz ama bazı güzel şeylerin farkında değiliz. Müzenin içine girdiğimde tüylerim diken diken oldu. Bu vatanın kolay bir şekilde kazanılmadığını şimdi daha iyi anladım. Tarihimizi, sahip olduğumuz değerleri ve bu vatan için verilen bedelleri unutmamak adına bu tarz müzelerin sayısının daha da arttırılması gerekiyor. Ben kendi adıma şunu söyleyebilirim ki şu anda bu müzeyi ziyaret ettiğim için bir yandan çok mutluyum bir yandan da hüzünlüyüm. Yani şairin de dediği gibi “Yaprak döker bir yanım bir yanım bahar bahçe” hissini yaşıyorum. Bütün vatandaşlarımızın bu müzeyi gelip görmesini özellikle tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.