Etiket: Açıyor

  • Zte Türkiye, Teknik Servis Merkezini Açıyor

    ZTE Türkiye, açacağı teknik servis merkeziyle en hızlı ve en kaliteli hizmeti vererek müşteri memnuniyetini maksimum seviyeye çıkarmayı hedefliyor.

    Mobil cihaz pazarında bir dünya markası olan ZTE, Türkiye’de hizmete açacağı teknik servis merkeziyle, kullanıcılarının satış sonrasındaki memnuniyetlerini arttırmak için çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Serviste, ZTE üretimi tüm cihazlara en hızlı ve ekstra ayrıcalıklı satış sonrası hizmetlerinin sunulması hedefleniyor.

    İstanbul Anadolu Yakasında açılması planlanan ZTE Türkiye teknik servis merkezi, satış sonrası müşteri memnuniyeti alanında da tavizsiz bakış açısıyla müşterilerin beklentilerini karşılayacak. Ürünlerin servis aşamasında yedek telefon temini, 1 saat içinde yüz yüze onarım-tamir, kargo ile gelen cihazlara 24 saat içinde tamir imkanı sağlanacak. 20 büyük ilde satış noktalarına kurye hizmeti, garanti dışı tamirlerde %50 işçilik indirimi ve online olarak sıfır komisyonla 6 ay taksitle ödeme imkanı teknik servisin sunacağı hizmetlerden sadece birkaçı.

    ZTE Türkiye Pazarlama ve İletişim Müdürü Murat Sungur Özkan, “Planlarımız arasında Türkiye’de büyük ortaklıklarla açılacak fabrikada çok sayıda istihdam sağlanması ve yerli üretim gerçekleştirilmesi yer alıyor. Bu doğrultuda ZTE Türkiye teknik servisinin açılması gelecek planlarımız açısından büyük önem taşıyor. ZTE Türkiye olarak önceliğimiz müşteri memnuniyetini kısa sürede en üst seviyeye çıkarmak. Küresel alanda ve Türkiye de en çok güvenilen ve sevilen marka olmak adına kaliteli hizmet için tüm planlarımız hazır ve bunları birer birer gerçekleştiriyoruz. Kısa zaman önce ZTE Blade V6 ile Türkiye pazarına önemli bir giriş yaptık. Seriyi devam ettirmeyi düşündüğümüz ZTE Blade V7, Axon ve Nubia, Spro (Akıllı Projektör )önümüzdeki dönemlerde Türkiye’de satışa çıkarmayı planladığımız ürünler arasında yer alıyor” dedi.

  • Junioshow Fuarı Kapılarını Açıyor

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), TÜYAP ve BEKSİAD iş birliğiyle düzenlenen Junioshow Fuarı 13-17 Ocak 2016 tarihleri arasında kapılarını açıyor.

    Fuar öncesinde BTSO Altıparmak hizmet binasında gerçekleştirilen basın toplantısına,BTSO Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Kuş, BEKSİAD Başkanı Halil Atalay ve TÜYAP Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Murat Özkaya katıldı. Kuş, Türkiye’nin üretim ve ihracat üssü Bursa’yı fuarcılık alanında önemli bir merkez haline getirmeyi hedeflediklerini söyledi. Kuş, bebe-çocuk konfeksiyonu sektöründe Türkiye genelinde 4 binden fazla üretim atölyesinde 60 bini aşkın kişinin istihdam edildiğini dile getirdi. Türkiye bebe – çocuk konfeksiyonu sektöründeki üretimin yüzde 80’inin Bursa’da gerçekleştirildiğine dikkati çeken Kuş, “Ürünlerimiz, dünyanın dört bir yanındaki pazarlarda alıcı buluyor. Sektörümüz, özellikle Uzakdoğu’daki rakiplerine karşı kaliteli üretim, kısa süreli ve hatasız sevkiyat, etkin pazarlama ve dağıtım avantajına sahip bir yapıda. Böylesine güçlü bir konumda bulunan firmalarımızın tasarım odaklı çalışmalarını desteklemek ve sağladıkları katma değerli üretimi arttırmak istiyoruz” dedi.

    Junioshow Fuarı’nın sektör için büyük önem taşıdığını belirten Kuş, fuarlar sayesinde bebe çocuk konfeksiyonu sektörünün dış pazar hacminin güçleneceğini ifade ederek, şöyle konuştu: “Bursa’ya 5 yıllık bir aradan sonra kazandırdığımız Junioshow Fuarı, firmalarımız için sadece ürünlerini sergileyecekleri bir platform olmakla kalmayacak. Bebe çocuk konfeksiyonu temsilcilerimiz 30’u aşkın ülkeden ve 150’den fazla firma temsilcisi ile ikili iş görüşmeleri gerçekleştirirken, alanında dünyaca ünlü trend uzmanlarından aldıkları eğitimlerle ve geliştirecekleri kreasyonlarla sektöre yön verecek. Fuarın Bursa’mız ve sektörümüz için hayırlı olmasını diliyorum.”

    “BTSO OLMASAYDI BU FUARI UZUN SÜRE YAPAMAZDIK”

    BEKSİAD Başkanı Halil Atalay, Junioshow Fuarı’nın sektöre büyük hareketlilik kazandıracağını belirterek, “11 yıl önce de Bursa’da bu fuarı hayata geçirmiştik. O günün şartlarıyla yeterli desteği göremedik. BTSO Yönetim Kurulu Başkanımız İbrahim Burkay’ın ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ sloganıyla biz de elimizi taşın altına koyduk. Sektörümüzü büyütme adına güzel bir fuara imza atıyoruz. 11 sene önce 1 salonu ancak doldurarak bu fuarı gerçekleştirmiştik. Şimdi ise 4. salonumuz da doldu. Bu konuda bize her türlü desteği veren BTSO’ya ve TÜYAP’a teşekkür ederiz. BTSO’nun desteği olmasaydı bu fuarı daha uzun süre sonra gerçekleştiremezdik” diye konuştu.

    Junioshow Fuarı’nın sektörün uzun süredir beklediği, bebek ve çocuk sektörüne yeni bir soluk kazandıracak bir fuar olduğunu belirten TÜYAP Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Murat Özkaya, “Junioshow, bebe ve çocuk hazır giyim sektöründeki 150’nin üzerinde üretici ve ihracatçı firmalar, 4 salondan oluşan 20 bin metrekarelik platformda bir araya getiriyor. Ayrıca Salon 1,2, ve 3’te 30-60 ve 90 metrekarelik alanlar için hazırlanan dekor stant yerleri, kura ile belirlenerek firmalara teslim edildi. önemli. Bursa, küçük üreticiden seri üretim yapan büyük tesislere kadar birçok firmanın faaliyet gösterdiği, bu alanda Türkiye’deki üretimin büyük bir kısmını sağlayan, ürün kalitesi ve çeşitliliği ile hızlı bir şekilde markalaşarak dünya pazarında da önemli bir paya sahip. Fuarın sektörün nabzını tutacağına inanıyorum” diye konuştu.

    Sektörün son trendlerinin sergileneceği Junioshow, 5 gün boyunca çok sayıda iş profesyonelini buluşturacak. Afrika’dan Asya’ya, Avrupa’dan Ortadoğu’ya kadar geniş coğrafyada yapılan tanıtımlar ile organize edilen alım heyetleri fuarı ziyaret edecek. BTSO, TÜYAP ve Ekonomi Bakanlığı koordinasyonu ile çok sayıda ülkeden profesyonel iş dünyası temsilcileri, Junioshow Fuarı katılımcıları ile buluşacak. Fuar, Genç Tasarımcılar Ödül Töreni, Trend Sohbetleri, Trend Alanı ve Junio Defile etkinlikleri ile farklı bir konseptte sunulacak. İki gün boyunca konusunda uzman kişiler tarafından, fuaye alanında gerçekleştirecek sohbetler ile ziyaretçilere ve katılımcı firmalara sektör hakkında bilgi aktarılacak. 15 Ocak Cuma günü saat 15.30’da düzenlenecek Junio Defile ile de fuar katılımcısı lider firmaların yeni koleksiyonlarını, küçük mankenler tarafından sunulacak.

  • Burun Tıkanıklığı Ciddi Hastalıklara Yol Açıyor

    Özel Eskişehir TSG Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Beklen Sami Üre, burun tıkanıklığının uzun vadede ciddi hastalıklara yol açtığını söyledi.

    Yetişkinlerde burun kemiğinin ve kıkırdağının eğrilmesi ile burun etlerinin büyümesinin, burun tıkanıklığına sebep olduğunu açıklayan Op. Dr. Beklen Sami Üre, iki sebebin bir arada olabileceğini de anlattı. Çocuklarda burun tıkanıklığı yaşanmasının nedeni olarak da geniz eti büyümesini işaret eden Dr. Üre, “Burun eti kalorifer görevi görüyor ama alerji olan ya da sigara içen insanlarda çok fazla büyüyor. Nefes almayı da engelliyor. Burun etlerini ilk olarak sprey kullanarak küçültmeye çalışıyoruz. Bu sonuç vermezse burun etlerini çok basit bir yöntemle, tampon kullanmadan 15 dakikalık bir işlemle küçültüyoruz. Eğer burun kemiğinde eğrilik varsa, yarım saatlik bir işlemle ağrısız, sızısız, şişmesiz, morarmasız, hastayı hiç hastaneye yatırmadan yarım saatlik bir ameliyatla çok rahat tedavi ediyoruz. Eskide kullanılan tamponlar kalmadı, artık silikon kılıflar kullanıyoruz veya hiçbir şey kullanmıyoruz. İki ameliyattan sonra da burunda hiç şişlik ve morluk olmuyor. Aynı gün hastalarımız evlerine gidebiliyorlar” dedi.

    “BURUN TIKANIKLIKLARI MASUM DEĞİL”

    Burun tıkanıklıklarının masum hastalıklar olmadığını belirten Özel Eskişehir TSG Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Beklen Sami Üre, tıkanıklıkların ciddi hastalıklara yol açabileceğini anlattı. Burun tıkanıklığının; tansiyon, sağ kalp yetmezliği, akciğer hastalıkları gibi birçok hastalığın oluşmasına meydan vereceğini ifade eden Op. Dr. Üre, “Burun tıkanıklıkları horlama ve uyku apnesine de yol açabilecek bir hastalıktır. O yüzden burun tıkanıklıklarını ihmal etmemeliyiz. Burun eğrilikleri sinsi hastalıklardır. Uzun vadede sıkıntı oluştururlar. Burun kemiği kırıkları vücudun en sık görülen kemik kırıklarıdır. Çünkü burun kemiği zayıf bir kemiktir. Havada durur ve desteği yoktur. Burun kemiği kırıldığı zaman tedavi edilmezse, o şekilde kaynar ve burun eğriliği oluşur. Burun kemiği kırıldığı zaman hemen tedavi edilmelidir. Bizim hastalarımız ameliyatta tereddüt ediyorlar. Kırık şekli ile yaşamaya alışıyorlar. Bu da uzun vadede ciddi hastalıklara sebep oluyor. Doktor tanı koymuşsa, ameliyat diyorsa, ameliyattan çekinilmemelidir” şeklinde konuştu.

  • Psikolojik Sorunlar, Cinsel Bozukluklara Yol Açıyor

    Aile ve Çift Terapisti Psikolog Naciye Tokaç, psikolojik sorunların cinsel bozukluklara yol açtığını söyledi.

    Tokaç yaptığı açıklamada, “Cinsellik toplumumuzda ayıp, yasak olarak görülen ve konuşmaktan kaçınılan bir durumdur. Konuşulmayan bu durum, ilk cinsel deneyimle karşılaşıldığında bireylerde kaygı ve korku duygusunu ortaya çıkarmakta ve çeşitli sorunlara yol açmaktadır. Cinsellik derin bir doyum ve büyük bir yücelme duygusu yaratabilirken büyük ruhsal, duygusal ve fiziksel yaralar açma gücüne de sahiptir” dedi.

    “Cinsel doyum arama dürtüsü, açlık susuzluk kadar doğal bir dürtüdür. Öncelikle bu dürtünün normal olduğu bilinmeli ve karşılanma arzusunun olması doğaldır. Ancak önemli olan kişinin cinsel dürtüsünün farkında olması ve sağlıklı bir birliktelik ile cinsel faaliyet yürütmesi sağlıklı birey, aile ve toplumun oluşmasında yararlıdır” diyen Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Cinsel dürtünün normal olmasına rağmen birçok kişinin çoğunlukla çocukluk yaşantılarından başlayarak edindiği; cinsellik hakkında yanlış inanç, düşünce ve duygularının olduğu da gözlenmektedir. Bu yanlış bilinen inançlar çeşitli cinsel işlev bozukluklarına yol açmaktadır” diye konuştu.

    Uzman Psikolog Naciye Tokaç, bu bozuklukların başında, vajinismus (cinsel ilişkiye girememe), disparoni (ağrılı cinsel ilişki), orgazm olamama gibi sorunların geldiğini ifade ederek açıklamasını şöyle sürdürdü:

    “Vajinismus: Kadınlarda cinsel ilişkinin olduğu anatomik bölgeye vajen adı verilir. Vajinismus ise vajenin etrafındaki kasların istemsiz kasılarak cinsel birlikteliğin gerçekleşmesine izin vermemesidir. Aynı zamanda tüm vücutta bir kasılma, endişe, korku ve panik hali yaşanmaktadır. Kadın bacaklarını sıkıca kapatarak elleriyle eşini itmekte, istemsiz bir şekilde yani kadının kontrolü dışındaki bilinçdışı vajinal kasılmalar olmaktadır. Bu kasılmalar neticesinde cinsel birleşme gerçekleşememektedir.

    Disparoni (Ağrılı cinsel ilişki): Cinsel ilişkide birleşme anı geldiğinde vajen (vajina) girişinde veya daha derinlerde, kasık bölgesinde ağrı, acı, yanma, batma gibi hoşnutsuz, istem dışı bir durumun hissedilmesidir. Bu durum kadının cinsel ilişki sırasında duyduğu acı, hatta sonraki iki gün boyunca devam eden acı dolayısıyla cinsel isteğinin azalmasına yol açar ve kadın cinsel ilişkiye girmek istemez. Disparoni, birlikteliğin ilk anlarından itibaren olabileceği gibi daha sonradan da oluşabilir.

    Kadında Orgazm Bozukluğu (Anorgazmi): Fizyolojik olarak kadında orgazm olma; vajina ve klitorisin uyarılması ve duygunun klitoriste toplanması ile klitoris ve beyin arasında gerçekleşir. Özellikle cinsel bölgelerde hissedilen doyum duygusu tüm bedende hissedilir. Vajina yapısı sinirsel yapısı açısında oldukça zengin bir bölge olduğundan uyarılmaya uygundur. Yeterli uyarılma olduğu takdirde kadın orgazm olacaktır. Ancak yeterli süre ve uygunlukta uyarılma alamayan kadın orgazm olamayacaktır.

    Uyarılma aşamasında hissettiği tüm olumsuzluklar orgazm olup olamamayı etkiler. Uyarılmanın başlamasından cinsel birleşme de bulunma aşamasına kadar orgazm olamamaya orgazm bozukluğu denir.

    Kişinin partneriyle yaşadığı duygusal sorunlardan cinselliğin yaşandığı fiziksel koşullar, psikolojik sorunlar, kullanılan ilaçlar gibi birçok sebepler orgazm olma durumunu etkilemektedir.

    Cinsel bozukluklar birçok farklı sebeple yaşanmaktadır. Fizyolojik sebepler dışarıda bırakıldığında görülmektedir ki; cinsel bozuklukların çoğunda farklı ruhsal sorunlar etkili olmaktadır. Cinsel bozuklukların sebepleri arasında çoğunlukla çocukluk travmalarının başı çektiğini görmekteyiz. Taciz, tecavüz ve ensest gibi olumsuz deneyimlere maruz kalmış bireylerin zihinlerindeki cinsellikle ilgili bilgi yanlış işlenerek daha olumsuz cinsel bilgi oluşmakta ve gelecekteki cinsel deneyimlerini olumsuz etkileyebilecektir.

    Cinsel işlev bozukluklarının bir diğer sebebi düşünülünce çocukluk dönemi sonrası maruz kalınan olumsuz cinsel deneyimler de cinselliğin bilinçdışı reddedilmesine yol açabilir. Travmaya maruz kalmak veya partnerle yaşanabilecek istenmeyen cinsel deneyimler kişinin cinselliği reddetmesine ve bazı bozukluklar yaşanmasına sebep olabilir.

    Cinsellikle ilgili bozukluklara kişinin farklı alanlarda zorlanmaları, psikolojik yanlış algılamaları, depresyon, kaygı bozuklukları, aile içi şiddet, istismar, ihmal ve kişilik bozuklukları gibi birçok psikolojik problem de dolaylı yoldan eşlik etmektedir. Böyle durumlarda kişiler genellikle başka sorunlarla terapiye başvurmakla birlikte; kişinin probleminin bastırılan cinsel sorunlarla ilgili olduğu ortaya çıkmaktadır.

    Cinsellikle ilgili yaşanabilen herhangi bir sorun sadece cinsel yaşamı etkilememekte; kişinin hayatını birçok yönden etkilemektedir. Başka sorunların da cinsel yaşamı etkilediği unutulmamalı ve cinsellikle ilgili baş edilemeyen bir sorunla karşılaşıldığında psikolojik destek alınmalıdır.”

  • Emirdağlı Bayan Ressam Belçika’da Göç Konulu Sergi Açıyor

    Eskişehir’de yaşayan Emirdağlı sanatçı Mehtap Yılmaz, resim sergisi düzenlemesi için Belçika’ya davet edildi.

    Göç konusunun işleneceği sergi Brüksel’de 11 Ocak 2016 da açılacak ve 24 Ocak 2016 ya kadar açık kalacak. Kısa adı EYAD olan Emirdağlılar Yardımlaşma Derneğince finanse edilen sergi, Emirdağlıların Belçika’ya gelişinin 50’nci yılı kapsamında açılıyor. Sergi 40 yağlıboya resimden oluşuyor. 2003 yılından beri resim yapan 2 kız annesi sanatçı Mehtap Yılmaz, kendisini Belçika’ya davet eden EYAD’a, Belçika’da yaşayan Esma Caner ve Metin Edeer’e, Kalsruhe Belediye Başkanı Bernard Clerfayt’a, Başkan Yardımcısı Sadık Köksal’a teşekkürlerini sundu.

    Belçika’da açılan bu sergi sanatçının 3’ncü kişisel resim sergisi oluyor. Sanatçı Mehtap Yılmaz, 17 yıldan beri Mahmudiye ve Eskişehir’de yaşamını sürdürüyor.