Etiket: Acilen

  • Prof. Dr. Aydal: “Acilen Su Bakanlığı kurulup yetkiler tek elde toplanmalı”

    Prof. Dr. Aydal: “Acilen Su Bakanlığı kurulup yetkiler tek elde toplanmalı”

    Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal, mevsim normallerinin altında seyreden yağış miktarları sebebiyle kurak bir dönem yaşandığını, acilen Su Bakanlığı kurulması ve yetkilerin tek elde toplanması gerektiğini söyledi.

    Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal, mevsim normallerinin altında seyreden yağış miktarları sebebiyle kurak bir dönem geçiren Türkiye’nin su kullanımına dikkat çekmek amacıyla yazılı açıklamada bulundu. Aydal, Türkiye’deki kuraklık ve su sorununun sebebini, bütün sorumlulukları ve yetki alanlarını belirleyen “Su Kanunu”nun olmaması olduğunu belirtti.

    “Acilen Su Bakanlığı kurulup yetkiler tek elde toplanmalı”

    Türkiye’de öncelikli olarak ‘Su Bakanlığı’ kurulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Aydal, ”İnanılır gibi değil ama koca Türkiye’de bir ‘Su Kanunu’muz yok. Sularımızın bazı meseleleri ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, diğer bazı meseleleri ile de Çevre ve Orman Bakanlığı ilgilenir. İller Bankası da mutlak ilgilenecek bir şeyler bulur. Bazı sorumluluklar da Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın payına düşer. Başka diğer konuları ile de Büyükşehir Belediyeleri ilgilenir. Daha başka problemleri ile de, şehir, ilçe, belde belediyeleri de ilgilenecek bir şeyler bulur. Pekiyi, bu kadar çok ilgili kurumun yetkili olduğu bir ülkede problemler kolayca çözülebilir mi? Herhangi bir iş ile ilgili tek bir kurumun bağımsız olarak iş yapabilmesi mümkün müdür? Çünkü birçok alanda sorumluluk örtüşmesi, hatta zaman zaman da yetki boşluğu yaşanmaktadır. Böyle bir ortamda çatışmanın çıkmaması, işlerin uzamaması mümkün müdür? Bu kadar karışanın olduğu yerde hizmetler hızlı yürür mü?”

    “61 ilimizde su kullanımı alarm veriyor”

    TÜİK verilerinde 61 ilde, kişi başı ortalama su kullanımının çok düştüğünü hatırlatan Aydal şunları kaydetti:

    “Kontrolsüzce kullanılan anormal sayıdaki dalgıç pompalar sebebiyle ülkemizdeki yeraltı su seviyesinin de 53 ilimizde çok düştüğü belirlenmiştir. Göllerin önemli ölçüde alan kaybettiği, kuruduğu, sazlıkların kuruduğu, Fırat, Dicle, Aras gibi ‘Sınır aşan sular’dan, teamüllerden fazla miktarda suların dış ülkelere kontrolsüzce aktığı bilinmektedir. Kurulacak Su Bakanlığının öncelikli görevlerinden ilk ikisi, detaylarını Yeniden Refah Partimizin “Milli Kaynak Paketleri 1” kitabında açıklanan “Birleşik Barajlar Projesi” ve “Damla Sulama Sistemleri” projelerinin acilen bütün ülke sathında hayata geçirilmesi olmalıdır.”

  • BUYSAD: “Sebze ve meyve fiyatlarının fırlamaması için âcilen tedbir alınmalı”

    BUYSAD: “Sebze ve meyve fiyatlarının fırlamaması için âcilen tedbir alınmalı”

    Yemek sanayicileri, tarlalarda sebze ekimi, gübreleme ve çapa işlerinin aksatılmaması için ilgili kurum ve kuruluşların âcilen tedbir almasını istedi. Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez, şayet tedbir alınmazsa sebze, meyve ve hububat hasadında önemli rekolte kayıpları olabileceğine dikkat çekti.

    BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, koronavirüs (covid-19) için alınan önlemlerin insan hayatını korumak için gerekli olduğunu, ancak bütün canlıların yaşaması için gıdaya da ihtiyaç olduğunu söyledi. Mart ve nisan aylarında Türkiye’nin çoğu yöresinde ekim, çapa, gübre, aşı ve budama yapıldığını ifade eden Coşkun Dönmez, “Bilindiği üzere şu anda büyük şehirlere giriş çıkışlar yasaklanmış durumda. Ayrıca yöresel karantina uygulamaları da var. Bazı çiftçilerimiz tarlasına gidemiyor veya tarla ve bahçelerde çalıştıracak personel bulmakta zorlanıyor. Bu konuda tedbir almazsak yaz aylarında çok sıkıntı çekebiliriz. Meyve, sebze yetişmeyebilir. Hububatta rekolte kaybı olabilir” dedi.

    Tarım ve Orman Bakanlığı’nın il ve ilçe müdürlüklerinden âcil durum raporu istemesi, TZOB’un (Türkiye Ziraat Odaları Birliği) ve TOBB’nin de (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) sürece katkı sunması gerektiğini söyleyen Coşkun Dönmez, bu meselenin âcilen halledilmesi gerektiğini vurguladı. Coşkun Dönmez şunları söyledi:

    “Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli’den beklentimiz bu konuda âcil eylem planı hazırlayıp uygulamaya alması. Koronavirüs tedbirlerini aksatmadan alınabilecek önlemler olduğunu düşünüyoruz. Trakya’da karantina altındaki çiftçilerimizin tarlalarının Jandarma tarafından sürüldüğü yönünde güzel haberler alıyoruz. İyi bir planlama ile bu konuda daha kapsamlı tedbirlerin alınacağı ve sürecin en az hasar ile atlatılacağını düşünmekteyiz. Gerekli düzenlemelerin yapılamaması durumunda önümüzdeki günlerde temel gıda fiyatlarında anormal fiyat artışları ile karşılaşabiliriz. O yüzden tedbirimizi şimdiden almalıyız.”

  • Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı: “Bakanımızdan TMO’yu devreye sokmasını, kuru üzüm avans fiyatlarını acilen açıklamasını istiyoruz’’

    Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı: “Bakanımızdan TMO’yu devreye sokmasını, kuru üzüm avans fiyatlarını acilen açıklamasını istiyoruz’’

    Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye geçtiğimiz günlerde Manisa’da açıkladığı çekirdeksiz kuru üzüm fiyatıyla ilgili, “Eğer borsadaki seyir 10 liranın altına düşecek gibi olursa devlet olarak, TMO olarak girer müdahale ederiz” sözlerini hatırlatarak, tüccarların şu anda 8 ile 8.5 TL arasında fiyatlar verdiğini ve üreticinin mağdur olduğunu söyledi.

    Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, tüccarların açıklanan kuru üzüm fiyatlarının altında alım yaptığını belirterek, Bakan Bekir Pakdemirli’ye çağrıda bulundu. Bakan Pakdemirli’nin “Eğer borsadaki seyir 10 liranın altına düşecek gibi olursa devlet olarak, TMO olarak girer müdahale ederiz” sözlerinin çiftçiler tarafından sevinçle karşılandığını söyleyen Ülgen, “Bakan Pakdemirli tarafından açıklanan kuru üzüm taban fiyatına rağmen tüccarlar tarafından 8-8.5 TL arasında fiyatlar veriliyor. Bu yıl yaş üzüm fiyatları üreticiyi memnun etmedi. Şu an 2-4 TL arasında alımlar yapılmakta. Yaş üzümde istediğini bulamayan üzüm üreticileri hava sıcaklarından yararlanmak için üzümlerini kurutma yönüne başladı. Ancak bu kez de tüccarlar 10 TL’lik taban fiyata rağmen 8-8.5 TL arasında fiyatlar teklif ediyor. Sarıgöl Ziraat Odası olarak Sayın Bakanımızdan TMO’yu devreye sokmasını, ayrıca TARİŞ’in de alacağı kuru üzüm avans fiyatlarını acilen açıklamasını istiyoruz’’ dedi.

    Sarıgöl’de üzüm üreticileri üzümlerini boş buldukları alanlara ve Alaşehir çayı çevresine sermeye başladı.

  • TESOB Başkanı Kara: “Yeni sanayi sitesi acilen çözüme kavuşturulmalı”

    Sınırlı Sorumlu Tüm Sanayiler Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanı Gökçen Alemdaroğlu ve Trabzon Madeni İşler ve Teknik Makine Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Mustafa Pehlivan, Trabzon Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’ni (TESOB) ziyaret ederek yapımı planlanan yeni sanayi sitesi çalışmaları hakkında bilgi verdi ve destek istedi.

    TESOB Başkanı Metin Kara ve yönetim kurulu üyeleriyle görüşen Gökçen Alemdaroğlu, 4 farklı büyüklükte 2 bin 510 dükkan, sosyal tesisler ve diğer binaların yer aldığı çok kapsamlı bir proje hazırladıklarını vurgulayarak, “Genişliğiyle, modern yapılarıyla çağımıza uygun bir sanayi sitesi yapmayı planlıyoruz. Bu sanayi sitesi için başta sizler olmak üzere her kesimin desteğini bekliyoruz. Gerçekten Trabzon’un büyük bir ihtiyacını karşılayacak önemli bir proje olduğuna inanıyoruz” dedi.

    TESOB Başkanı Metin Kara ise, sanayinin geleceğinin kooperatif ve ilgili esnafların yer aldığı oda tarafından belirlenmesi gerektiğinin altını çizerek “Sanayi sitemizin sağlıklı şekilde hizmet vermesi hepimizin dileği. Sanayi sitelerimiz şehrimize, üretim, istihdam, katma değer anlamında büyük değer sağlayan, geleceğin ustalarının yetiştirildiği önemli alanlarımız. Bu nedenle sanayi sitemizin modern şartlara ivedilikle kavuşturulması da hepimizin ortak dileğidir. Sanayinin artık şehrin merkezinde kaldığı ortada. Bu nedenle çalışmaların bir an önce başlatılması gereklidir. Kooperatifimiz çok güzel bir proje hazırlatmış. Gerçekten modern görüntüsüyle, çağın gereklerine uygun ihtiyaçların karşılanması için yapılan sosyal tesisleriyle çok güzel bir proje olduğuna inanıyoruz. Kooperatifimizin ve esnaf odamızın çalışmalarında her zaman destekçileri olduğumuzu bir kez daha yineliyorum” diye konuştu.

    Kooperatif Başkanı Gökçen Alemdaroğlu, TESOB Başkanı Metin Kara ve yönetim kurulu üyelerine desteklerinden dolayı teşekkür etti.

  • Fırat: “Türk bankacılık sistemi acilen değişmeli”

    Gazeteci Rıfat Fırat, “Türk bankacılık sistemi acilen değişmeli. Başta hükümet olmak üzere piyasadaki tüm aktör ve paydaşlar bir araya gelerek milletin emeğini vahşice sömüren bankalar için adam akıllı bir sistem geliştirmeli” dedi.

    Ekonomi Gazetecisi Rıfat Fırat, son altı aylık dönemde markalı konut projelerinde yaşanan düşüşün konut sektöründeki balon fiyatların yanı sıra bankaların yüksek düzeyde kar elde etme arzularından kaynaklandığını ifade ederek önemli açıklamalarda bulundu.

    BDDK verilerine göre bankacılık net karının 2017 yılında 49 milyar seviyelerine yükseldiğini kaydeden Fırat, gayrimenkul satışlarının azalma sebeplerinden bahsederek, “Gayrimenkul fiyatları çok yüksek, sektörde bir türlü engellenemeyen balon fiyatlar ve yatırım geri dönüş sürelerindeki uzama konut talebinde gözlenen yavaşlamanın sebeplerinden bir tanesi. Bununla birlikte, yüksek konut kredi faiz oranları ve vadelerin kısa olması vatandaşı gayrimenkul satın almaktan uzaklaştıran diğer bir sebep olarak sayılabilir. Biraz ağır bir tabir olacak fakat bankalar günümüzün modern vampirleri rolünde. Günbatımı ile şafak arasında dirilerek mezardan çıktığına ve insanlara saldırarak onların kanlarını emdiğine inanılan mitolojik bir varlık olan vampirlerin gündüzcü versiyonunu bankalar oluşturuyor. Vampirler kan emme işini geceleri görürken bankalar ise bu işi gündüzleri yapıyor. BDDK verilerine göre 2016 yılında bankacılık sektörü net karı 37,5 milyar TL seviyelerinde gerçekleşirken bu rakam 2017 yılında 49 milyar 122 milyon TL’ye yükseldi. Ne yazık ki bu vahşi sömürü çarkının içinde kamu bankaları da var” diye konuştu.

    “Gayrimenkul fiyatları ve konut kredi faizleri çok yüksek, vadeler ise çok kısa”

    Rıfat Fırat, gayrimenkul fiyatlarının ve konut kredi faizlerinin yüksek olduğuna vurgu yaparak geri ödemelerdeki vadelerin ise çok kısa olduğunu söyledi. Fırat, şu ifadeleri kullandı:

    “Ülkemizde gayrimenkul fiyatları ve konut kredi faizleri çok yüksek olmakla beraber vadeler de çok kısa. Örneğin; İstanbul’da 100 bin liralık bir daire alacaksanız ki bu fiyata daire bulamazsınız, banka size 70 bin lira kredi veriyor. Bu parayı sizden yüzde 14-15 faizle ortalama 10 yılda geri istiyor. Aylık ödemeniz de 2-3 bin liraya tekabül ediyor. Türkiye’de ayda 2-3 bin lira kredi ödeyebilecek kaç insan var? Diyelim ki yatırım gayesiyle aldınız bin lira kira getiriniz varsa ve arta kalan 2 bin lira sizin cebinizden çıkıyorsa bunu nereye kadar ödeyebilirsiniz? Dar gelirli insanların ev sahibi olması bu şartlarda hayal gibi görünüyor. Maddi durumu ev almaya müsait olmayan birçok insan sokakta kalmıyor haliyle yine kira karşılığı bir yerlerde oturuyor. Bu insanları kira öder gibi ev sahibi yapsanız bir şey kaybetmezsiniz. Şimdi birileri çıkıp diyecek ki, ‘Bu dediğin sistem Türkiye’de var zaten’. Bu sistemi uyguladığını iddia edenler üzülerek söylemeliyim ki halkı kandırmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Vatandaştan en az 20-30 bin lira peşinat istiyorlar. Türkiye’de bu öz kaynağa sahip kaç tane dar gelirli vatandaş var? Ola ki var diyelim; ayda en az 2 bin liraya kira öder gibi ev sahibi mi olunur? Üstelik bu geri ödemeler için en fazla 10 yıl vade yapılıyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.”

    “Konut sektöründeki balon fiyatlar barınma hakkına ciddi zararlar veriyor”

    Konut sektöründe oluşan balon fiyatların sebeplerine de değinen Fırat, aşırı değer artışının barınma hakkına ciddi zararlar verdiğini belirterek, “Gayrimenkul Türkiye’de altın, döviz ve diğer bilumum yatırım araçları gibi kazanç sağlayan bir yatırım aracına döndü. Yatırımcı döviz, faiz, borsa kağıdı gibi yatırım araçlarıyla büyük kazançlar sağlayamadığını görünce gayrimenkule yöneldi. Bu durum fırsatçıların ve kan emicilerin cirit attığı konut sektöründe zaten var olan sıkıntının üzerine tuz biber ekti. Türkiye’de neden bu kadar çok konut milyarderi olduğunu şimdi daha iyi anlamışsınızdır diye düşüyorum. Her ne kadar teknik olarak bakıldığında bu durum bir değer artışı gibi görünse de bu konut sektörü üzerinde balon olduğu gerçeğini değiştirmez. Unutulmamalıdır ki, ‘Güneş balçıkla sıvanmaz’. Söz konusu meselenin insan yaşamında zaruri bir ihtiyaç olan konut ve barınma hakkına ciddi zararlar verdiği yadsınamaz” açıklamasında bulundu.

    “Bankalar için adam akıllı bir sistem geliştirmeli”

    Gazeteci Rıfat Fırat, bankalar için yeni bir sistemin geliştirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Türk bankacılık sistemi acilen değişmeli. Başta hükümet olmak üzere piyasadaki tüm aktör ve paydaşlar bir araya gelerek milletin emeğini vahşice sömüren bankalar için adam akıllı bir sistem geliştirmeli. Faizler düşürülüp, vadeler uzatılmalı. Konut sektörü üzerinde balon fiyatların oluşması önlenmeli. Gayrimenkul sektörünün önü ancak bu şekilde açılır diye düşünüyorum” dedi.