Etiket: açıklama

  • Eğitim-Bir-Senden Yazılı Açıklama

    Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş 2 No’lu Şube Başkanı Doç. Dr. Hasan Furkan, Sütçü İmam Üniversitesinde kanunsuz uygulamalar olduğunu iddia ederek, “Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü fütursuzca bir yönetim sergilemektedir” dedi.

    Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş 2 No’lu Şube Başkanı Furkan, Sütçü İmam Üniversitesinde kanunsuz uygulamalar olduğunu iddia ederek yazılı bir açıklama yaptı.

    Başkan Furkan yaptığı açıklamada, Sessiz devrimlerin ülkemizde birçok alanı rahatlatması, hak ve özgürlüklerin genişlemesi, kendini hukuktan üstün gören elit yapıların tasfiye edilmesi sürerken, bazı tortuların yaşam savaşı vermesi kamu yönetiminde birçok sıkıntıların yaşanmasına neden olmaktadır” dedi.

    Hukukun yetkiyi kullananların elinde tarumar olması, kamu yönetiminin bürokratik labirentlerde sıkışıp kalmasının maddi ve manevi bedel ödenmesine yol açtığını belirten Furkan, açıklamasına şöyle devam etti: “Devletin görev yapılan makama tanıdığı yetkiler kişisel güçlere dönüştürüldüğünde ilke ve prensipler üzerinden değil, kişisel ilişkiler üzerinden tasarruflara neden olmaktadır. Bunun en bariz örneği, bir süredir Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinde yaşanmaktadır. Yaptığı uygulama ve kullandığı yetkilerle bir süredir medya gündeminde olan Rektör Durmuş Deveci, son olarak ‘bu kadar da olmaz’ dedirtecek cinsten bir skandala imza atmıştır.Göreve geldiği günden beri Başbakanlık genelgelerini askıya almak, sahte rapor düzenleyen başhekimi korumak, dolu bulunan bir kadroya sırf kendi öyle istediği için yasal engeli olan bir iç denetçiyi görevlendirmek, istihdam etmek istediği kişiler için hayali kadro ihdas etmek, bir de tüm bunları itiraf ederek ’ben istersem ayakkabı numarasına göre bile adam atarım’ cümlesini kuran Rektör, rektörlüğü bitimsiz bir görev, yetkiyi şahsi bir güç sanarak karakteristik yapısını devletin kurallarının üstüne koyarak fütursuz bir yönetim sergilemektedir.”

    Açıklamada, şunlar kaydedildi: “En son üniversite personeline verilecek banka promosyon ihalesiyle ilgili olarak, 4688 sayılı kanuna göre ’Devlet personel mevzuatında kamu görevlilerinin temsilini öngören çeşitli kurullara temsilci göndermek’ ibaresiyle temsilci belirleme yetkisi sendika yönetimine ait iken üniversite çeperinde ‘ne varsa benimdir’ anlayışıyla sendikanın yetkisini gasp ederek, sendika yönetiminden kendi istediği kişiyi komisyon üyesi olarak belirlemiş; görevlendirilmesi gereken bir komisyon üyeliğini kendince atama yaparak doldurmuştur.”

    Açıklamada, rektörün “Konuya ilişkin kanuni gerçeği kendisine hatırlatan ve yanlışlığın düzeltilmesi için kendisine gönderilen yazıya cevap dahi vermediği” belirtilerek şöyle denildi: “Bir makam kendine yazılan bir yazıya neden cevap vermez sorusu havada asılı kalmıştır. Yetkili sendikaya karşı takınılan bu tavır ve yapılan bu uygulamadan sonra, akıllara ‘acaba Rektör bankaların da yetkisini kullanacak mı’ sorusunu getirmektedir. Bu tür kanun tanımaz uygulamaların, dediğim dedik tavırların, hak ve hukuku ayaklar altına alan yaklaşımların hiç kimseye faydası olmamış, olmayacaktır. Bir zamanlar üniversiteleri yasaklarla anılır hale getirenlerin, bilim yuvası olması gereken kurumları babasının çiftliği gibi kullananların şu anda nerede olduğuna bakmak yeterlidir. Hukuk devletinde kimse kanunların üzerinde değildir, olamaz. Onun için herkes haddini bilmeli ve ne yaptığına iyice dikkat etmelidir, yoksa işletmedikleri, hiçe saydıkları kanunlar karşısında bir gün hesap vermek zorunda kalırlar.”

  • Recep Bölükbaşından İstifa Tezahüratlarına Açıklama

    Bursaspor Başkanı Recep Bölükbaşı, yönetim ve Ertuğrul Sağlam istifa tezahüratlarıyla ilgili konuşarak, “İki de bir yönetim, Ertuğrul hoca istifa diye tezahüratlar oluyor. Biz istifa etsek veya hocayı değiştirsek daha mı iyi olacak” dedi.

    Yeşil-beyazlı takımın başkanı Recep Bölükbaşı, deplasmanda 1-0 kazanılan Kasımpaşa maçını değerlendirdi. Bölükbaşı, “Yeni takımız. Hep sabretmemiz lazım diye söylüyoruz. Haftalar geçtikçe bu takım daha iyi olacak. Biraz sabır gösterip, birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız. Ben Bursaspor’un alt sıralarda olacağını düşünmüyorum” diye konuştu.

    “İSTİKRARIN OLMADIĞI YERDE HİÇBİR ŞEY OLMAZ”

    Taraftarların yaptığı istifa tezahüratları hakkında da konuşan Bölükbaşı, “Taraftarların futbolculara bağırmamaları lazım. İki de bir yönetim, Ertuğrul hoca istifa diye tezahüratlar oluyor. İstikrarın olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. Biz istifa etsek veya hocayı değiştirsek daha mı iyi olacak. Sonuçta yeni gelecek hoca şehri, futbolcuları, tesisleri tanıyacak. Yine 3-4 hafta geçecek” ifadelerini kullandı.

    “TARAFTARIMIZ GALİBİYETİN TADINI ÇIKARTSIN”

    Taraftarlara seslenen Bölükbaşı, “Taraftarımız galibiyetin keyfini çıkartsın. Galibiyeti her ne kadar istifa diye bağırmışlarsa da bu yağmur ve soğukta gelen taraftarlara hediye ediyorum. 3 gün sonra yine maçımız var. Hep birlikte olalım. Çok daha güzel şeyler olacak” şeklinde konuştu.

  • Başkan Topbaştan Doping Etkili Açıklama

    İSTANBUL (İHA) – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, “Yatırım bütçemizi yüzde 32 artırmayı ve böylelikle 16 milyar liralık yatırım yapmayı hedefliyoruz. Ekonomiyi canlandırmak için daha da hızlanacağız” dedi.

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 1 Kasım seçim çalışmaları çerçevesinde AK Parti 1. Bölge Seçim Koordinasyon Merkezi’nde AK Partili ilçe belediye başkanları ve partililerle bir araya geldi. Ümraniye, Sultanbeyli, Üsküdar, Tuzla ve Pendik belediye başkanlarının da hazır bulunduğu toplantıda konuşan Topbaş, 1 Kasım seçimlerinin önemine değinerek istikrar vurgusu yaptı. Topbaş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ekonomik istikrarın devamı için yatırımlara hız verme kararı aldığını açıkladı. 2016 bütçesi için hazırlıkları tamamlama aşamasına geldiklerini belirten Topbaş, “Yatırım bütçemizi yüzde 32 artırmayı ve böylelikle 16 milyar liralık (16 katrilyon) yatırım yapmayı hedefliyoruz ekonomiyi canlandırmak için daha da hızlanacağız” dedi.

    “ERDOĞAN’IN İRADESİ TÜRKİYE’YE GÜÇ VERDİ”

    Topbaş konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey, uzun yıllardır birlikte siyaset yaptığımız, partimizin kurucu başkanı, gayreti, hedefi, davası var; bu ülkeye bir şeyler kazandırmak, bu ülkeyi hak ettiği yere taşımak mazlumların yanında olmak. Haksızlık karşısında sabretmiyor hemen söylüyor. Bu da birilerinin işine gelmiyor. Eğer o irade olmasaydı Türkiye bugünkü durumuna gelmezdi. Dikkat ediniz, dünyanın en nazik insanı Menderes’i astılar. Nazik adamı nazik diye asıyorsunuz. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, masaya yumruğunu vuruyor, ‘hak böyledir’ diyor. Ona da laf ediyorsunuz. Demek ki mesele kişiler değil. Mesele Türkiye’nin ayağa kalkmaması, güç kazanmaması. Bu ideallere sahip başka biri olsaydı ona da aynı şeyi yaparlardı.”

    ERDOĞAN ÖNCESİ İSTANBUL

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’da belediye başkanlığı görevine gelmesinin ardından önemli gelişmeler yaşandığını hatırlatan Topbaş, “12-13 yıl önceki Türkiye nasıldı? 94 öncesi İstanbul nasıldı? 30 yaş altındaki gençlerden rica ediyorum. Lütfen, Sözen dönemindeki gazete manşetlerine baksınlar. Nasıl bir İstanbul varmış? Geriye dönüp bir baksınlar. Her vilayete üniversite, neredeyse her vilayete havalimanı yapıldı” dedi.

    OYUNLARA DİKKAT

    Terör olaylarına da dikkat çeken Topbaş, “Bombalar patlatıyorlar. Kan, gözyaşı ve tedirginlik oluşturuyorlar. Güven duygusunu sarsmaya çalışıyorlar. Ukrayna’da gördük. Herkes ‘Turuncu Devrim’ dedi ne oldu? Bunlar ülkeleri parçalamanın yolları” şeklinde konuştu.

    “HUZURUN MAYASI: AK PARTİ”

    Topbaş konuşmasında, “Arzumuz ülkede istikrar bozulmasın. Geçmişte istikrar olmadığı için kaynaklar doğru kullanılmadığı için ne İstanbul’da doğru dürüst bir yaşam vardı ne de Türkiye’de. Birlikte ve huzur içinde bu yaşamı sürdüreceğiz. İşte bunun mayası yine AK Parti içinde var. Huzuru barışı güzellikleri oluşturan yine AK Parti” ifadelerini kullandı.

  • Seçim Sonrası İlk Açıklama

    DİSK’e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası Şube Başkanlığı görevine kısa bir süre önce seçilen Ahmet Arı, Eskişehir Şubesinin dağınıklığını toparlayacaklarını ifade etti.

    3. Olağan Genel Kurulda, işçi, delege ve arkadaşlarının desteği ile yeni yönetim kurulu oluşturularak başkanlığa geldiğini belirten Arı, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) toplu sözleşme görüşmesi sürecinde metal işçilerinin Eskişehir’de ciddi sancılar yaşadığını kaydetti. Arı, yaptığı açıklamada, önümüzdeki hafta içinde yönetim kurulu ve temsilciler kurulunun toplanacağını ve genel merkezin de katkılarıyla Eskişehir şubesinin dağınıklığını toparlayacaklarını ifade etti.

    Dünyada ve ülkemizde ekonomik krizlerin çoğaldığını ve güvencesiz çalışmalarında arttığına dikkat çeken DİSK Birleşik Metal İş Sendikası Şube Başkanı Ahmet Arı, “Kıra süreli çalışmalar; haftada 3 gün ayda 15 gün çalışmalar oluyor. Günde 12 saat çalışma, hafta sonu çalışmaları, fazla mesailerin ödenmemesi, elden ücret ödemeler bordoya yansıtmama, düşük ücretle çalıştırma, hiçbir sosyal hakkın olmadığı çalışmalar da kuralsız çalışmalardır” dedi.

    Özellikle kadın çalışanlara uygulanan esnek çalışmalara değinen Arı şunları söyledi:

    “Kadınlara sendikasız, düşük ücret dayatmaları, çocuk doğurmaları halinde işten çıkarma tehditleridir. Taşeron çalışmada güvencesiz çalışmadır. İşçilerin en çok baskı görerek kıdem tazminatlarını dahi bırakıp işten ayrıldığı kölelik sistemidir. Bu sistemde ücretler gecikmeli ödenir, mesai ücretleri ödenmez. Sigorta primleri tam yatmaz. Kıdem tazminatlarının fona devredilme çalışmaları da güvencesiz geleceksiz çalışmadır. Geçici işçi çalıştırma günümüzde sık uygulanan bir sistemdir. Bir yıldan daha az çalışma sözleşmeleri yapılarak kıdem hakkını yok etmektedir. Özel istihdam büroları tam anlamıyla güvencesiz çalışmayı ön gören geri uygulamalardır, işçiler her gün başka bir yerde çalışacaklar, nereden kıdem alacağı nereden hangi iş yerinden sendikalı olacağı belli olmayacaktır. İş kazalarının yoğun yaşanmasının nedeni de, işyerlerinde denetimsiz, sigortasız, kayıt dışı çalışmalar sonrasında, güvencesiz çalışma ortamları oluşmasıdır. Özellikle üniversite öğrencileri kısa süreli çalışmalarla, güvencesiz ve geleceksiz çağdaş köle olarak çalıştırılmaktadır. İşçilerin kendi sendikalarını, kendilerinin seçmesi bütün bu sorunların üstesinden gelecektir.”

  • İşsizlik rakamları açıklandı

    İşsizlik oranı yüzde 9,9 seviyesinde gerçekleşti.

     

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2014 yılı ‘İşgücü İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre; Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2014 yılında 2 milyon 853 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise yüzde 9,9 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 9 kadınlarda ise yüzde 11,9 oldu. Aynı yılda tarım dışı işsizlik oranı yüzde 12 olarak tahmin edildi. 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı yüzde 17,9 iken, 15-64 yaş grubunda bu oran yüzde 10,1 olarak gerçekleşti.

    İstihdam edilenlerin sayısı, 25 milyon 933 bin kişi, istihdam oranı ise yüzde 45,5 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 64,8, kadınlarda ise yüzde 26,7 olarak gerçekleşti.

    Tarım sektöründe çalışan sayısı 5 milyon 470 bin kişi, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 20 milyon 462 bin kişi olarak gerçekleşti. İstihdam edilenlerin yüzde 21,1’i tarım, yüzde 27,9’u sanayi, yüzde 51’i ise hizmetler sektöründe yer aldı.

    İşgücü 2014 yılında 28 milyon 786 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise yüzde 50,5 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,3 kadınlarda ise yüzde 30,3 oldu. İşsizlik oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 15,6 ile TRC Güneydoğu Anadolu Bölgesi iken, en düşük olduğu bölge yüzde 5,3 ile TRA Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi oldu. Erkeklerde işsizlik oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 16,4 ile TRC Güneydoğu Anadolu Bölgesi iken, kadınlarda yüzde 15,6 ile TR1 İstanbul Bölgesi oldu.

    En yüksek istihdam oranı yüzde 49,8 ile TRA Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşti. Buna karşılık en düşük istihdam oranı yüzde 34,8 ile TRC Güneydoğu Anadolu Bölgesinde görüldü. Erkeklerde istihdam oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 67,3 ile TR4 Doğu Marmara Bölgesi iken, kadınlarda yüzde 35,8 ile TR9 Doğu Karadeniz Bölgesi oldu. Bölgelerdeki istihdamın sektörel dağılımına bakıldığında, tarım sektörü payının en yüksek olduğu bölge yüzde 55,5 ile TRA Kuzeydoğu Anadolu, sanayi sektörü payının en yüksek olduğu bölge yüzde 39,9 ile TR4 Doğu Marmara, hizmet sektörü payının en yüksek olduğu bölge ise yüzde 63,4 ile TR5 Batı Anadolu oldu.

    En yüksek işgücüne katılma oranı yüzde 53,3 ile TR3 Ege Bölgesi’nde gerçekleşti. Erkeklerde işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 74 ile TR1 İstanbul Bölgesi, kadınlarda ise yüzde 38,2 ile TR9 Doğu Karadeniz Bölgesi oldu.

    İşsizlik oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 24 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) olurken, bunu yüzde 17,4 ile TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) takip etti. İşsizlik oranının en düşük olduğu bölge ise yüzde 3,4 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) Bölgesi oldu.

    Kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfusun yüzde 19,3’ünü barındıran TR10 (İstanbul), toplam istihdamın da yüzde 19,7’sine sahip olduğu görüldü. Çalışma çağındaki nüfus içindeki payı yüzde 6,8 olan TR51 (Ankara) bölgesi toplam istihdamın yüzde 6,9’una sahip oldu. TR31 (İzmir) bölgesinin çalışma çağındaki nüfus içindeki payı yüzde 5,7 iken, toplam istihdamın yüzde 5,8’ine sahip oldu. Buna karşılık, çalışma çağındaki nüfusun yüzde 1’ine sahip olan TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) bölgesinin toplam istihdam içindeki payı yüzde 1,1 gerçekleşti.
    En yüksek işgücüne katılma oranı yüzde 56,3 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) Bölgesi’nde gerçekleşti. Bunu yüzde 56,1 ile TR61 (Antalya, Isparta, Burdur) bölgesi izledi. En düşük işgücüne katılma oranı ise yüzde 37,1 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve yüzde 42,3 ile TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) bölgelerinde oldu.