Etiket: açıklama

  • Bakan Koca’dan Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası açıklama

    Bakan Koca’dan Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası açıklama

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bugün itibarıyla 2 milyon 800 bini aşkın vatandaşımızın ilk doz aşılaması tamamlandı. Yarından itibaren ilk aşılanan grubumuzun ikinci doz aşılarına başlıyoruz. Amacımız hedef nüfusumuzun en az yüzde 60’ının aşılanmasını sağlamaktır” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Çok zor dönemleri vatandaşların dikkati ve sağlık çalışanlarının üstün gayretiyle başarıyla geride bıraktıklarını belirten Bakan Koca, “Salgının insan sağlığı üzerinde etkisi yanında çok daha zorlayıcı bir yönü daha var. Salgın hayatımızı planlamamıza engel oluyor. Hayatın her alanında öngörülebilir bir plan yapmamıza imkan tanımayan bir mücadele dönemindeyiz. Sizlere öngörülebilir bir gelecek sunmak için aşı programını titizlikle ele alıyoruz. Çok yakında hayatımızı planlamamız mümkün olacak. Pazartesiden itibaren il bazında 7 günlük vaka sayılarının ortalaması canlı olarak yayınlanacak. Böylelikle gerektiğinde il il hıfzıssıhha kurullarımız bölgesel kararlar alabilecekler. Artık planlı bir gelecek için bölgesel çalışmalarında yürütülebileceği döneme geçiyoruz. Salgın yönetiminde yeni dönemin adı yerinde karar dönemidir” dedi.

    “Salgının bizi daha çok yıpratmasına izin vermeyeceğiz. Esnafımızın, öğretmenimizin, sağlık çalışanımızın önünü görebileceği, karamsarlıktan uzak bir geleceğe adım adım ilerliyoruz” diyen Bakan Koca, “Ancak bu süreçte çok dikkatli ve birlikte hareket etmemiz gereken bir konu var. Tedbirlere birlikte uymak. Tedbirlere bazılarımız uyarak başarımızı sürdürmemiz mümkün değil. Ülkemizin salgın yönetimindeki en büyük gücü vatandaşlarımızın uyumudur. Sizler sabır ederek gösterilen yoldan ilerleyerek bu başarının mimarı oldunuz. Hep birlikte mücadele devam edecek ve aydınlık geleceğimize en kısa sürede kavuşacağız” dedi.

    “Bugün itibarıyla 2 milyon 800 bini aşkın vatandaşımızın ilk doz aşılaması tamamlandı”

    28 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı aşı programında bugün itibarıyla 2 milyon 800 bini aşkın vatandaşın ilk doz aşılaması tamamlandığını belirten Bakan Koca, şunları kaydetti:

    “Yarından itibaren ilk aşılanan grubumuzun ikinci doz aşılarına başlıyoruz. Amacımız hedef nüfusumuzun en az yüzde 60’ının aşılanmasını sağlamaktır. Bu hedefe ulaşabilmek için bütün alternatifleri zorladığımızdan emin olun. Nüfusumuzun yüzde 3 buçuğunu aşılamış olmamız birçoğumuza az bir oran gibi gelebilir. Ancak birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi aşı üreticisi olan Almanya bu oranın yüzde 3.7 olduğunu göz önünde bulundurursak aşı konusunda ülkemizin başarısı daha iyi anlaşılacaktır. Elbette çok yakın bir gelecekte hem aşının üretimi hem de temini bu oranı hedeflediğimiz seviyeye ulaştıracaktır. Aşı tedarikinde tüm ülkeler zorluk yaşamaktadır. Buna ürettiği aşılar kullanıma giren ülkeler de dahil. Salgın yönetimi boyunca her konuda eleştirildik, yaptıklarımız eksik ya da fazla bulundu, her bir eleştiriyi yönetimi daha iyi nasıl yapabiliriz fikriyle sahiplendik ve birlikte daha iyisi başarmak için kullandık. Vicdan sahibi gönüller verdiğimiz mücadele ne büyük başarılara imza atıldığını kabul edecektir. Bizim milletimizin sağlığı ve huzurundan başka bir gayemiz yoktur.”

    “Yarından itibaren 70 yaş üzeri ve cuma gününden itibaren 65 yaş üzeri vatandaşlar aşı olmak için sisteme tanımlanacak”

    “Yarından itibaren 70 yaş üzeri ve cuma gününden itibaren 65 yaş üzeri vatandaşlar aşı olmak için sisteme tanımlanacak” diyen Bakan Koca, “Kritik kamu hizmetlerinin aksamadan sürdürülebilmesini sağlamak ve toplumsal mobilizasyonu teşvik etmek amacıyla hafta sonundan itibaren başta kabine üyelerimiz olmak üzere devlet üst yöneticilerini aşılanmaya davet ediyorum. Vali, il emniyet müdürü kaymakam ve belediye başkanlarımızın kendi bölgelerindeki sağlık tesislerimizde aşıların yaptırarak vatandaşlarımıza önderlik etmesini bekliyorum” diye konuştu.

    “Şu anda birçok ülke inaktif aşıya yönelmiş durumda”

    Farklı ülkelerin ürettiği Covid-19 aşıları arasında tercihin özellikle inaktif aşıdan yana kullandığını belirten Sağlık Bakanı Koca, “Bunun düşük riskli ve daha etkili olduğunu 24 Aralık’ta yaptığımız basın toplantısında açıklamıştım. Bu tercihimiz birçok kesimden eleştiri almıştı ancak süreç bir kere daha haklı olduğumuzu gösterdi. Şu anda birçok ülke inaktif aşıya yönelmiş durumda. Elimizdeki verilere göre, aşı korona virüs mücadelesinde en etkili çıkış yolu olarak görünüyor. Ancak DSÖ Genel Direktörü toplam nüfusu 2.5 milyara ulaşan yaklaşık 130 ülkenin aşıyı temin edemediğini duyurdu. Ülkemiz ise yaklaşık 15 milyon doz aşıyı temin etti ve toplamda 100 milyondan fazla aşı için anlaşmalarını tamamladı. Bununla da kalmadık, yerli aşı projelerimiz günbegün takip ederek hayata geçmesi için gayret sarf ettik. Şu an 17 aşı adayımız var. Bugün en önde giden aşı adayımız için faz-2 insan deneyi gönüllerini çalışmaları başladı. Yerli aşı çalışmaları ülkemizde önemli olduğu kadar umudunu bu topraklara bağlamış ülkeler içinde son derece değerlidir” dedi.

    “Mutasyonları ve etkilerini yakından takip ediyoruz”

    Tüm dünyada aşıların devreye girişi Covid-19 mücadelesinde yeni bir umut doğmasına yol açtığını belirten Bakan Koca, şunları kaydetti:

    “Ancak ardı sıra gelen mutasyon haberleri yeni sorular ve sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Dünyanın 3 ülkesinde görülen önemli mutasyonları ve etkilerini yakından takip ediyoruz. Bunların dışında klinik seyir bakımından farklılık göstermediği düşündüğümüz kaynağı belli olmayan çok sayıda mutasyon dünyada olduğu gibi ülkemizde de görülmektedir. Bugüne kadar mutasyon tespit edilerek halk sağlığı laboratuvarına gönderilen 3 bin 758 örnekten 416’sının tüm genon sekansı incelenmiştir. Bunlardan 263 tanesi İngiltere varyantı, 23 tanesi Güney Afrika varyantı, 106 tane kökeni belli olmayan varyant tespit edilmiştir. İngiltere’de başlayan mutasyonun hastalığın seyrinde değişiklik yapmamakla birlikte bulaşıcılığı artırdığına dair önemli bulgular var. Güney Afrika ve Brezilya mutasyonları ise henüz bilinmezliğini koruyor. Mutasyonların varlığı kısıtlamalarla ilgili takvimimizi de etkiliyor. İstediğimiz düşüşü yakalarsak kısıtlamaların yine elbette tedbirler eşliğinde hafifletilmesi en önemli gündemimiz. Sizlerden sabretmenizi değil, sadece kurallara daha sıkı sarılmanızı istiyorum. Özellikle kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak durmalıyız.”

  • ESO Başkanı Kesikbaş’dan YEKDEM düzenlemesine ilişkin açıklama

    ESO Başkanı Kesikbaş’dan YEKDEM düzenlemesine ilişkin açıklama

    Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, elektrik maliyeti kadar seviyelere ulaşan Yenilenebilir Enerji Kaynak Destekleme Mekanizması’nda (YEKDEM) yapılan düzenleme sayesinde YEKDEM maliyetinin orta vadede azalacağını ifade etti.

    ESO Başkanı Kesikbaş yaptığı açıklamada, “Eskişehir Sanayi Odası ve üyelerimiz talepleri doğrultusunda bir süredir elektrik faturalarının üzerine gelen ve zaman zaman elektrik maliyeti kadar seviyelere ulaşan YEKDEM maliyetlerinin düşürülmesiyle ilgili talepte bulunuyorduk. Resmi Gazete’de yayımlanan kararla bu konuda önemli bir düzenlemeye gidildi. YEKDEM maliyeti orta vadede azalacak ve YEK belgeli santrallere dolarla belirlenen alım garantisi artık TL ile uygulanacak. Böylece YEKDEM maliyeti de orta vadede azalacak” dedi.

    Sanayi üretiminde devlet destekli üretim maliyetini düşürecek her türlü tedbirin Türk sanayicisinin dünya ile rekabette gücünü arttıracağına değinen Kesikbaş, atılan bu adımın önemine vurgu yaptı.

  • Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, Bilecik’te toplu sözleşmeyle ilgili açıklama yaptı

    Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, Bilecik’te toplu sözleşmeyle ilgili açıklama yaptı

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 5’inci dönem toplu sözleşmede mutabakat sağlayamadıklarını belirterek, “Kamu görevlileri ve kamu işvereni mutabakat sağlanamayınca konu hakeme taşınmak zorunda kaldı” dedi.

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, bir takım ziyaretler için geldiği Bilecik’te ilk durağı Memur-Sen Bilecik Şube Başkanlığı oldu. Burada basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yalçın, “Hakemde işverenin önerisi olan 2020 için 4,4 2021 için 3,3 olmak üzere toplam 14 puanı olduğu şekilde onaylayıp bir yandan noterlik yapmıştı bizde buna tepki ortaya koymuştuk. Aradan geçen zaman 1 yıl geride kaldı ve 2021’in içine girdik. 2020 yılında 14.6 çıktı enflasyon rakamları. Bu da bizim toplu sözleşmeyi imzalamamamızın ne kadar haklı bir durum olduğunu bir kez daha teyit etmiş olduk. Çünkü bize 2 il için yüzde 14 önerilmişti fakat ortaya çıkan rakam 14.6 enflasyon rakamı. Enflasyon farkı var biz enflasyona karşı memuru koruyoruz cümlesi siyaseten doğru fakat hakikaten böyle mi bu anlamada bizim farklı tespitlerimiz var çünkü biz yüzdelik zam oranlarının düşük durması dolayısıyla enflasyon rakamlarının da 6’şarlık dilimlerde erkenden zam geçiyor olması durumuyla arada gelir kayıplarının olduğunu görüyoruz ve bu anlamda gelir kaybımız var. TÜİK’in açıkladığı rakamlarla piyasanın rakamları arasında tartışma zaten devam ediyor. O yüzden de biz memurun gelir kaybı yaşadığını çok net olarak görüyoruz ve tespit ediyoruz” dedi.

    “2021 yılının ağustos ayında 6’incı dönem toplu sözleşme olacak”

    Açıklamasın devamında memurun alım gücünün düştüğünü, bu anlamda herkes de kabul ettiğini anlatan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Bu konuda Memur-Sen olarak yaptığımız tespitler ve çalışmalar neticesinde en düşük devlet memuru maaşının yüzde10’u kadar ki en düşük devlet memuru maaşı 4 bin TL’nin yüzde 10’luk kadar 400 TL’nin her çalışan için standart olarak seyyanen zam olarak verilmesi gerektiği konusunda teklifimizi hem maliye bakanlığına hem strateji başkanlığı ile yaptığımız görüşmede hem kamu yönünde tüm kamuoyuna sunmuş olduk. Bu anlamda ısrarımız devam ediyor. Bunun çalışmasını yapacak olan hükümettir, maliye bakanıdır ama biz temel tespitimizi kamuoyuyla buluşturduk ve ısrarımızı sürdürüyoruz. Önümüzde toplu sözleşme var. 2021 yılının ağustos ayında 6’incı dönem toplu sözleşme olacak. 6’incı dönem sözleşmede hükümetin bu hem gelir kayıplarını görerek hem bundan önceki toplu sözleşme süreçlerinde kamu işvereninin getirdiği rakamlarının tutmadığını merkez bankasının enflasyon hedefleriyle piyasa gerçeklerinin birbiriyle asla örtüşmediğini bir kez daha teyit ettiğimiz şu günlerde buna göre hazırlık yaparak gelmesi ve memurları mutlu edecek toplu sözleşme sistematiği için şimdiden hazırlıklarını yapması gerekiyor. Bunu da çeşitli vesilelerle hatırlatıyoruz. Onun için Bilecik’te bulunduğumuz bu ziyaret meselesiyle teşkilatımızla yapacağımız değerlendirme vesilesiyle bunu kamuoyuyla bir kez daha buluşturmuş oluyoruz” dedi.

    “Bu kabul edilebilir bir şey değil”

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın açıklamasının devamında, “İkincisi kamuda istihdam biçimi çok aşırı çeşitlendi sözleşmeli ve kadrolu şekilde ifade edilen ikili istihdam biçimi aslında sözleşmelilerin kendi aralarında 39 ayrı mevzuat üzerinden 39 ayrı oluşturulmuş düzenleme üzerinden sözleşmeli türü üretildi ve sözleşmeliler kendi aralarında o kadar çok çeşitlendi ki artık sürdürülebilir. Bir zemin söz konusu değil onun için sözleşmelilerin süreli sözleşmeli süresiz sözleşmeli 4c den 4b ye geçen ama 4c görünümlü 4b olan ya da 3.93’e ya da diğer hizmet kollarındaki süresiz sözleşmeli olan 39 ayrı mevzuat şeklindeki bu keşmekeşin dağınıklığı biran önce bitmesini istiyoruz. İstiyoruz ki mevzuat bu anlamda tekleşsin istihdam tipleşsin ve bu konuda mutlaka ama mutlaka kamudaki çalışma barışını bozan bu sistematik geride kalsın. Konu anlaşılsın diye çok net olarak ifade ediyorum mesela diyanet alanında çalışan din görevlisi arkadaşlarımız var kadrolu olan var, süresiz sözleşmeli olan var, süreli sözleşmeli olan var. Şimdi buna da şu soruyu sorarlar. Kadrolu olanlar 5 vakit, süresiz olanlar 3 vakit süreli olanlar 2 vakit mi kıldırıyor ? Aynı işi yapıyor aynı ücreti alıyor farklı özlük haklarına sahip. Dolayısıyla birinin görevde yükselme hakkı yok izin süreleri farklı dolayısıyla çalışma barışı bozulmuş durumda. 3 kişi bir araya geldiğinde aynı ortamda bulunduğunda sen nesin diye bir soru sormak zorunda kalıyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil, devlet böyle bir şey değil” ifadelerine yer verdi.

    “Bu konuda sorunlar giderilsin ve bu anlamdaki keşmekeş ortadan kaldırılsın istiyoruz”

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın son olarak devletin 650’li 4a’yı dikkate alarak kadrolu çalışmayı bu anlamda benimsemesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerine şöyle son verdi;

    “Sözleşmeli sistemin getirdiği şuan ki keşmekeşin içinden çıkılması gerekiyor. Biz bu konuda memursan olarak uzun süredir bir diplomasi yapıyoruz. Hem aile ve sosyal hizmetleri bakanlığıyla, hem Ak Parti grup başkan vekilliği boyutuyla bu konuya tüm paydaşlarıyla ve aktörleriyle ak parti sivil toplum halkla ilişkiler başkanı da dahil olmak üzere konunun muhataplarıyla konuyu paylaştık. Bu konuya ilişkin AK Parti Grup Başkan Vekili Cahit Özkan’ın bir önceki gün açıklaması oldu ve konuya ilişkin hazırlığa başladıklarını ifade ettiler. Ben bunun hayırla sonuçlanmasına özellikle temenni ediyorum. Memur- Sen olarak şu ana kadar yaptığımız bilgilendirmeyi sözleşmeliye son şurasıyla ve bakış açısını rakamları dikkate alarak her türlü katkıyı sunmaya hazır olduğumuzu söylerim. Yeter ki bu konuda alandaki sorunlar giderilsin ve bu anlamdaki keşmekeş ortadan kaldırılsın istiyoruz ve Memur-Sen olarak bu konuda ısrarla mücadelemizi sürdürüyoruz.”

  • Gündemdeki belediye başkanından beklenen açıklama

    Gündemdeki belediye başkanından beklenen açıklama

    Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, son günlerde sosyal medya hesaplarından ve bazı internet sitelerinde çıkan haberlere ilişkin açıklamalarda bulundu.

    Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı yaptığı yazılı açıklamada, “Partim ve benim haricimde yapılan açıklamalara itibar edilmemesini önemle rica ediyorum. Gençliğimin ilk yıllarından beri bu davanın bir neferi olarak her seviyede gönülden sunduğum hizmetler hiç beklentim olmamasına rağmen beni bu kutlu davanın Nevşehir’de hizmetkârı yaptı. Önce Rabbimin inayeti ve sonra da liderimiz Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle bu şehre hizmet etme fırsatına kavuştum. Hizmet etme imkânına sahip olduğum geçmiş 21 aylık süre zarfında, adil olan herkesin şehadet edebileceği gibi ülkem ve aziz hemşerilerim için bütün ekibimle dur durak bilmeden canla başla çalıştık. 20 yıllık süreçte Sayın Cumhurbaşkanımız sadece Türkiye’de değil dünyada da her türlü engel ve zorluğa rağmen haksızlığa, hukuksuzluğa karşı gelmiş her zaman dik durmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu felsefesi doğrultusunda hareket eden partimiz hiçbir zaman yolsuzluğu ve hırsızlığı örten bir tutum sergilememiş aksine kimsenin gözünün yaşına bakmadan gereğinin yapılmasını sağlamıştır. Şehrimizde İl Başkanlığı kongre süreci yaşanmaktadır. Bunu istişare etmek için gitmiş olduğum AK Parti Genel Merkezi’nde tarafıma devam eden adli ve idari süreçle alakalı herhangi telkinde bulunulmamıştır. Bazı basın ve yayın organlarında iddia edildiği gibi Genel Merkez görüşmemden sonra hiçbir platformda açıklamam olmadığını ve hiç kimseyle bu süreçle ilgili bir görüşme gerçekleştirmediğimi belirtmek isterim. Partim ve benim haricimde yapılan açıklamalara itibar edilmemesini önemle rica ediyorum” ifadelerine yer verdi.

  • Milletvekili Çelik’ten ’torpilli aşı’ iddialarına açıklama

    Milletvekili Çelik’ten ’torpilli aşı’ iddialarına açıklama

    AK Parti Balıkesir Milletvekili Adil Çelik, torpilli aşı iddialarına sosyal medyadan sert tepki gösterdi.

    AK Parti Balıkesir milletvekili Adil Çelik, sosyal medya üzerinden kendi ve ailesi için aşı üzerinden karalama yapıldığını belirterek, ’Torpilli Aşı İddialarına Zorunlu Bir Cevap’ diyerek yayımladığı mesajda, “AK Parti Balıkesir Milletvekili olmama rağmen henüz aşı olmadım. Üstelik eşim geçen ay Covid’e yakalandı ve tedavi oldu. Ailemden de kimse henüz aşı olmadı. Ne zaman aşı olacağımızı da kimseye sormadım. Öngörülen sistemde sıramız geldiğinde bize ulaşacaklarını biliyor ve sağlık sistemimize güveniyorum. Balıkesir Milletvekillerinden devam edersek, AK Parti’nin 5 Milletvekilinden 2 bayan vekilimiz Covid’e yakalandı ve tedavi oldu. Aralarında benim de bulunduğum diğer 3 vekilin hiçbiri aşı olmadı. Velhasıl ortada torpille aşı diye bir şey yok” dedi. Milletvekili Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “AK Parti’nin sağlık alanında devrim niteliğindeki hizmetlerini görmek istemeyen, karalayacak bir şey bulamadığı için yalan ve iftiradan medet uman güruha bu cevabı vermek zarureti hasıl oldu. Çamur atıp, kalacak izi üzerinden siyaset cambazlığı yapma peşindeki bu akıldanelerin halkımızı ifsat etmelerine meydan bırakmamak, şüphe ve fitne üzerinden yürümelerine fırsat vermemek adına bu açıklamayı yapmak zorunluluğu doğdu. Allah (c.c.) tez zamanda covid denen bu beladan bizleri azat, memleketimizi abad, tüm Müslümanları aziz ve hakim eylesin…”