Etiket: açıkladı

  • Söğütlü adaylığını açıkladı

    Söğütlü adaylığını açıkladı

    Erzurum Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birliği Başkanlığının Mart ayında yapılacak olan seçim için Elektronikçiler Odası Başkanı Necmettin Söğütlü adaylığını açıkladı.

    Esnafın zor ve yıpratıcı bir süreçten geçtiğini ifade eden Başkan adayı Söğütlü, Ekonomin temel taşı olan esnaf ve sanatkarların maalesef gelir düzeyi düşüklüğü, teminat yetersizliği ve krediye ulaşmada büyük sıkıntılar yaşadığını söyledi.

    Söğütlü, “Erzurum ilinde Elektronik sektöründe adından söz ettiren Elektronik firması olarak 40 yıldır esnaflık yapmaktayım. Şuan devam ettirdiğim Elektronikçiler Odası Başkanlığı görevini yürütürken yine aynı zamanda Ankara Elektronikçiler Federasyon Yönetim Kurulu üyesiyim. Esnaf olarak esnafın durumunu iyi bilen biriyim. Esnafımız zor ve yıpratıcı bir süreçten geçiyor. Ekonomimizin temel taşı olan esnaf ve sanatkarlarımız maalesef gelir düzeyi düşüklüğü, teminat yetersizliği ve krediye ulaşmada büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Bizler bunun bilincindeyiz ve esnaf olduğumuz içinde onları en iyi anlayan olduğumuzu belirtmek istiyorum. Adil ve dürüst bir yönetim şekli ile üyelerimize seçilirsek hizmet edeceğimizden herkes emin olsun. Her zaman esnafımızın yanında olacağım. Erzurum Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birliğimizin imkanlarını daha çok esnafımıza, kolay, hızlı ve etkin bir şekilde sunmak adına yönetime talip olduk. Yapacak çok işimiz ve yeniliklerimiz olacak.” dedi

  • AK Parti Aydın İl Başkanlığı için Tanju Karaçancı da aday olduğunu açıkladı

    AK Parti Aydın İl Başkanlığı için Tanju Karaçancı da aday olduğunu açıkladı

    AK Parti Aydın İl Başkanlığı’nın 18 Ocak’ta gerçekleştirilecek olan 7. Olağan İl Kongresi’nde Mevcut Başkan Ömer Özmen’in ardından Tanju Karaçancı da aday olduğunu açıkladı. Listesinin hazır olduğunu ve tüm hazırlıklarını tamamladığını belirten Tanju Karaçancı, “Partinin kuruluşundan bu güne kadar her aşamasında görev yaptım. Delegemize güveniyorum. Demokrasi için ben de adayım” dedi.

    Kovid-19 salgını sebebiyle uzun zamandır ertelenen kongre sürecinin başlaması ile Ak Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in adaylığını açıklamasının ardından, önce Aydın’daki yerel bir internet sitesinin canlı yayınına çıkarak aday olduğunu açıklayan Tanju Karaçancı, “Cumhurbaşkanımız ve Ak Parti Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın herhangi bir talimat veya emri olmadığı sürece adaylıktan çekilmem söz konusu değil. Siyasete AK Parti ile başladım. AK Parti ile büyüdüm. Bu güne kadar partimin tüm birimlerinde aldığım görevleri başarı ile yürüttüğüme inanıyorum. Şimdi de AK Parti’nin Aydın’daki hizmet bayrağını daha da yükseklere taşımak için adayım. Çok iyi bir ekipten oluşan listemi Pazartesi günü kongre salonunda delegenin karşısına çıkaracağım” diyerek kongre için hazırlıklarını tamamladığını dile getirdi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan korona virüs aşısının başlayacağı tarihi açıkladı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan korona virüs aşısının başlayacağı tarihi açıkladı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Vaka sayısının belirli bir rakamın altına düşmesiyle birlikte daha önce de yaptığımız gibi elbette kısıtlamaları kademeli olarak azaltacağız. Böylece belirlenen sıralamaya göre perşembe veya cuma inşallah bu aşı kampanyamız başlamış olacak” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Barajlarda yaşanan su sıkıntısına değinen Erdoğan, halihazırda barajların bir kısmının neredeyse tamamen boşaldığını, diğerlerinde de su seviyesinin çok düştüğü bir dönemden geçildiğini kaydetti. 100 yılda bir görülecek böylesine büyük bir kuraklık tehdidi karşısında hep birlikte tedbir alınması gerektiğine dikkat çeken Erdoğan, günlük kullanımdan tarımsal sulamaya kadar her alanda tasarrufu esas alan bir anlayışla hareket etmek mecburiyetinde olunduğunu aktardı. Türkiye’de suyun 3’te 2’sinden fazlasının tarımda kullanıldığını hatırlatan Erdoğan, ”Bunun için baraj ve gölet depolama alanlarının yanı sıra sulama tesislerinin inşasına hız veriyoruz. Yer altı barajlarına da başlamış vaziyetteyiz. Geçtiğimiz 10 yılda 600 baraj, 590 hidroelektrik santrali, 262 içme suyu tesisi inşa edildi. Bu yıl içinde depolama alanlarımızın hacmini 180 milyar metreküpe, sulanan alanların büyüklüğünü 6,9 milyar hektara çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.

    “İçme suyu yatırımlarını süratlendireceğiz”

    İçme suyu yatırımlarının hızlandırılacağını bildiren Erdoğan, toplam içme suyu kapasitesinin 4, 8 milyar metreküpe ulaştırılacağını söyledi. Sulama yatırımlarının hızla tamamlanabilmesi için Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün bütçesinin yaklaşık 2 buçuk kat artırıldığını belirten Erdoğan, ”Böylece mevcut su kaynaklarımızın hem tarımsal üretimde hem içme suyu hizmetlerinde en verimli şekilde kullanılmasını temin edeceğiz. Mevcut kaynakları en iyi kullanmanın asıl yolu tasarruftan geçiyor. Açık sistemlerden kapalı sistemlere, vahşi sulamadan basınçlı sulamaya geçişe öncelik vererek su kayıplarını azaltacağız. İçme suyunda da önemli bir tasarruf potansiyelinin olduğunu görüyoruz. Doğru yöntemler ve bilinçli tüketimle sulamada yüzde 50’ye yakın tasarruf elde edebileceğimize inanıyoruz” dedi.

    Enerjinin sürdürülebilir kalkınmanın temel alt yapısı olduğunu kaydeden Erdoğan, ”Şayet enerji arzında hedeflerimize uygun bir seviyeye ulaşamazsak diğer atılımlarımızın başarıya ulaşma şansı kalmıyor. Bunun için bir yandan yeni yatırımları devreye alırken, diğer yandan verimliliği artırmanın gayretindeyiz. Geçtiğimiz 18 yılda yaptığımız yatırımlarla ülkemizin enerjide toplam kurulu gücünü 32 bin megavattan 96 bin megavata çıkardık. En büyük atılımı da 19 bin megavattan 56 bin megavata çıkardığımız yerli ve yenilebilir kaynaklara dayalı enerji üretiminde yaptık. Bunu bu hükümet yaptı. Sadece geçtiğimiz yıl devreye alınan kurulu güç yüzde 98’i yenilebilir kaynaklardan olmak üzere 4 bin 900 megavattır. Karadeniz’de bulduğumuz rezerv enerjide dışa bağımlılığımızın en önemli kalemi olan doğalgazda önümüzde yeni bir dönem açtı. Enerji verimliliğini artırarak geleceğimize daha güvenle bakmak istiyoruz. Bunun için 2 yıl önce başlattığımız Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile 24 milyar ton petrole eşdeğer bir tasarruf sağlamayı hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.

    2023’e kadar enerji tüketiminde yüzde 14’lük tasarruf oranına ulaşmayı planladıklarını ifade eden Erdoğan, ”Geçtiğimiz 2 yıldaki uygulamalarımızla 1 milyar dolara yakın tasarruf seviyesini yakaladık. Bu konuda özellikle kamu binalarında ve sanayide gerçekten önemli neticeler aldık. İnşallah 2033 yılına kadar enerjide tasarruf ettiğimiz rakamı 30 milyar doların üzerine çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

    “Hedefimiz altın üretimini 100 tona yükseltmektir”

    Ülkenin kaynaklarının her alanda en üst düzeyde harekete geçirilmesi için çalışıldığını ifade eden Erdoğan, bunlardan birinin altın üretimi olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, ”Geçtiğimiz yıl altın üretimimiz 42 ton ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine çıktı. Bu üretimin ekonomimize katkısı 2,4 milyar dolardır. Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde en fazla katma değere sahip ürünlerin başında gelen altın üretimini 100 tona yükseltmektir” diye konuştu.

    Erdoğan vatandaşlara çağrıda bulundu

    Bugün gerçekleştirilen toplantının ana gündem maddelerinden birinin korona virüs tedbirleri olduğunu anlatan Erdoğan, alınan tedbirler sayesinde salgının artış hızının gözle görülür bir şekilde gerilediğini, azalan vaka ve ağır hasta sayısına paralel şekilde salgının sağlık sistemi üzerindeki yükünün önemli ölçüde hafiflediğini söyledi. Bu kazanımları korumak ve daha ileriye taşımak için 83 milyonun hep birlikte gayret göstermesi gerektiğine vurgu yapan Erdoğan, ”Salgın tedbirlerinin faaliyetlerine ara verilen esnaflarımız, öğrencilerimiz, çalışanlarımız başta olmak üzere vatandaşlarımız üzerinde yol açtığı sıkıntıları yakinen biliyoruz. Tüm dünya ile birlikte bu soruna kalıcı bir çare bulana kadar hayatımızı kendimizi salgından koruyacak tedbirlerle sürdürmeye mecburuz. Bu tedbirlerin en başında ’tamam’ diye ifade ettiğimiz temizlik, maske ve mesafe geliyor. Vaka sayısının belirli bir rakamın altına düşmesiyle birlikte daha önce de yaptığımız gibi elbette kısıtlamaları kademeli olarak azaltacağız. Her bireyin kendi tedbirlerini sıkı bir şekilde uygulamaya devam etmesi şarttır” şeklinde konuştu.

    “Aşı kampanyamız perşembe ya da cuma başlamış olacak”

    Gelinen aşamada salgınla mücadelenin önemli bir ayağını aşı çalışmalarının oluşturduğunu bildiren Erdoğan, Türkiye’nin dünyadaki tüm aşı geliştirme çalışmalarını yakından takip ettiğini, uygulama aşamasına gelen ürünle ilgilendiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Halihazırda Çin menşeili bir aşıyı ülkemize getirmeye başladık. İlk etapta 3 milyon doz aşı şu anda ülkemize geldi. Alman menşeili bir aşıyla ilgili anlaşmamızı yaptık ama görüşmeler devam ediyor. Nihai kararı henüz karşılıklı olarak vermiş değiliz. Rus ve İngiliz menşeili aşılarla ilgili gelişmeleri takip ediyoruz. Ülkemize gelen aşıların kullanıma sunulabilmesi için gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına göre uygulamasına geçilecektir. Perşembe veya cuma olur diyor bakanımız. Böylece belirlenen sıralamaya göre perşembe veya cuma inşallah bu aşı kampanyamız başlamış olacak. En önemlisi kendi aşımızı geliştirme çalışmalarıdır. Çok sayıda üniversitemiz, kuruluşumuz ve firmamız bu amaçla yoğun bir gayret içindedir. İnşallah hep birlikte bu musibetin de üstesinden gelecek, hedeflerimize doğru tam kapasite yürümeye devam edeceğiz” dedi.

  • Antalya Ticaret Borsası Aralık ayı Hal Endeksini açıkladı

    Antalya Ticaret Borsası Aralık ayı Hal Endeksini açıkladı

    Antalya Ticaret Borsası (ATB), Aralık ayı Antalya Halleri Domates, Sebze ve Meyve Endeksini açıkladı. Açıklamada, Antalya hallerinde işlem gören domates, sebze ve meyvelerin işlem miktar ve fiyatlarıyla ilgili endeks değerlerinin değişimleri yer aldı.

    Miktar azaldı fiyat arttı

    Domates miktar endeksi Aralık’ta bir önceki aya göre yüzde 5.13, yıllıkta ise yüzde 46.56 azaldı. Sebze miktar endeksi aylık yüzde 8.12 artarken, bir önceki yıla göre yüzde 36.07 azaldı. Meyve miktar endeksi ise Kasım ayına göre yüzde 5.24 artarken, bir önceki yıla göre yüzde 36.95 azaldı. Domates fiyat endeksi Aralık’ta bir önceki aya göre 13.55 azalırken, bir önceki yıla göre yüzde 16.04 arttı. Sebze fiyat endeksi aylık yüzde 0.98, yıllık ise yüzde 36.08 arttı. Meyvede ise fiyat endeksi aylık yüzde 8.44 artarken, yıllık yüzde 59.58 arttı.

    Son 5 yılın rekorları kırılıyor

    Hal Endeksi’ne göre, domates miktar endeksinde son 5 yılın Aralık aylarındaki rekor yıllık değişim yüzde 46.56 azalışla ve fiyatta ise ikinci en yüksek değer olan yüzde 16.04 artışla 2020 yılında gerçekleşti. Sebze miktar ve fiyat endekslerinde son 5 yılın Aralık aylarındaki rekor yıllık değişimler, miktarda yüzde 36.07 azalışla ve fiyatta ise yüzde 36.08 artışla 2020 yılında gerçekleşti. Meyve miktar ve fiyat endekslerinde son 5 yılın Aralık aylarındaki rekor yıllık değişimler miktarda yüzde 36.95 azalışla ve fiyatta yüzde 59.58 artışla 2020 yılında gerçekleşti.

    Bir önceki aya göre domates işlem miktar endeksi, Aralık ayında yüzde 5.13 azalış gösterirken, geçen yılın Aralık ayındaki yüzde 8.77 azalıştan daha düşük bir azalış gösterdi. İşlem fiyatı endeksi ise bir önceki aya göre yüzde 13.55 azaldı. Endekse göre, Mayıs ayından beri devam eden aylık artış eğilimi, Kasım ayından sonra Aralık ayında da düşmeye devam etti. Aylık değişimde, geçen yılın Kasım ve Aralık aylarından daha düşük bir seyir yaşandı.

    Antalya hallerinde işlem gören domatesin 2019 ve 2020 yıllarındaki miktar endekslerinin aylık değişimleri Mart, Mayıs ve Ekim ayları hariç genellikle birbirine uyumlu seyretti. Fiyat endekslerinin aylık değişimleri ise daha dalgalı bir seyir gösterdi. Bir önceki aya göre sebze işlem miktar endeksi, Aralık ayında yüzde 8.12 artış gösterirken, işlem fiyat endeksi ise yüzde 0.98 arttı.

    Antalya hallerinde işlem gören sebzenin 2019 ve 2020 yıllarındaki miktar endekslerinin aylık değişimleri Mart, Mayıs, Ağustos ve Ekim ayları hariç genellikle birbirine uyumlu seyretti. Fiyat endekslerinin aylık değişimleri ise yılın 7 ayında dalgalı bir seyir gösterdi. Bir önceki aya göre meyve işlem miktar endeksi, Aralık ayında yüzde 5.24 artış gösterirken işlem fiyat endeksi ise yüzde 8.44 arttı.

    Antalya hallerinde işlem gören meyvenin 2019 ve 2020 yıllarındaki miktar endekslerinin aylık değişimleri Mart, Mayıs, Ağustos ve Ekim ayları hariç genellikle birbirine uyumlu seyretti. Fiyat endekslerinin aylık değişimleri ise yılın 7 ayında dalgalı bir seyir gösterdi.

  • Eğitim-Bir-Sen ‘Eğitime Bakış 2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu açıkladı

    Eğitim-Bir-Sen ‘Eğitime Bakış 2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu açıkladı

    Eğitim-Bir-Sen Başkanı Ali Yalçın, “2019-2020 öğretim yılında yükseköğretim hariç tüm eğitim kademelerinde toplam öğrenci sayısı 18,2 milyona ulaşmıştır. Genel ortaöğretime 626 bin, mesleki ve teknik ortaöğretime ise 443 bin öğrenci yeni kayıt yaptırmıştır” dedi.

    Eğitim-Bir-Sen Başkanı Yalçın, Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla ‘Eğitime Bakış:2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu duyurdu. Başkan Yalçın, iyi planlanmış verimli bir eğitim sistemiyle ancak toplumun olgunlaşabileceğini belirterek, “Bir toplumun adalette zirveye ulaşması, bilimde öncü olması, teknolojide yeniliklere imza atması, ekonomik düzlemde standartları yükseltmesi ancak iyi planlanmış verimli bir eğitim sistemiyle mümkündür” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin 2019 yılı verilerine göre ne istihdamda ne eğitimde olanların oranı hâlâ en yüksek ülkesi olduğunu aktaran Yalçın, “OECD ülkelerinde 2009-2019 arasında ne istihdamda ne eğitimde olanların oranı yüzde 18,7’den yüzde 15,2’ye; Türkiye’de ise yüzde 48,1’den yüzde 33,3’e düşmüştür” diye konuştu.

    “Atama bekleyen öğretmen adayı sorununun önümüzdeki yıllarda da devam edeceği görülmektedir”

    Türkiye’de görev yapan öğretmenlerin istatistiklerini paylaşan Yalçın, şunları kaydetti:

    “2019-2020 öğretim yılında 99 bini okul öncesinde, 638 bini ilköğretim kademesinde, 381 bini ortaöğretim kademesinde olmak üzere toplamda 1 milyon 118 bin öğretmen görev yapmaktadır. Kadın öğretmen oranı yüzde 59’a yükselmiş ve artmaya devam etmektedir. Bu artışa rağmen Türkiye kadın öğretmen oranı bakımından tüm kademelerde OECD ülkeleri arasında en düşük ülkelerden biridir. OECD ülkeleri arasında 30-49 yaş arası öğretmen oranı en fazla olan ülke yüzde 70 ile Türkiye olup OECD ortalaması olan yüzde 54’ün oldukça üzerindedir. Türkiye’de 5 yıllık süreçte 197 bin civarında sözleşmeli öğretmen kamu okullarına atanmıştır. 2020 yılının verilerine göre yeni atanan her beş sözleşmeli öğretmenden ikisi Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne atanmıştır. Öğretmenlik kaynağını oluşturan fakültelerin 2019-2020 öğretim yılında yeni kayıt sayısı yaklaşık 55 bin olup 2018-2019 öğretim yılı sonunda mezun olanların sayısı ise 53 bindir. 2020 KPSS eğitim bilimleri testine 440 bin kişi girmiştir. Öğretmen atama sayıları ve öğretmen adayı sayıları dikkate alındığında ‘atama bekleyen öğretmen adayı’ sorununun önümüzdeki yıllarda da devam edeceği görülmektedir. Öğretmen maaşlarına bakıldığında OECD ülkelerinde genel olarak okul öncesinden ortaöğretime doğru kademeler ilerledikçe öğretmen maaşları da artmaktadır. Türkiye’de ise öğretmen maaşları OECD ortalamalarından oldukça düşüktür. Ayrıca, OECD ülkelerinde kıdem arttıkça maaşlarda önemli bir artış görülürken, Türkiye’de kıdem arttıkça maaş çok az farklılaşmaktadır.”

    “Dezavantajlı bölgelerde genel olarak okullaşma artırılmalı”

    Eğitimde görülen sorunlara ilişkin önerilerini de paylaşan Yalçın, şu ifadelere yer verdi:

    “Özellikle ortaöğretimde okullaşma oranının düşük olduğu dezavantajlı bölgelerde genel olarak okullaşma artırılmalı, özelde de kız çocuklarının okullaşmasını artırmaya öncelik veren projeler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. İlköğretime göre ortaöğretimde, kızlara göre erkeklerde özel eğitim alan öğrenci sayısı fazladır. Kızlara ve ortaöğretim düzeyine öncelik verilerek, özel eğitim ihtiyacı olan çocuklara yönelik kapasite artırılmalıdır. Bilim ve Sanat Merkezleri’nde kurum başına düşen öğrenci yoğunluğu dikkate alınarak öğrenci sayısı azaltılmalı, teknik ve fiziki altyapısı güçlendirilmeli. Türkiye’de üniversiteye giriş sınavına başvuran ve yerleşen aday sayısı arasındaki makasın gittikçe açıldığı, son sınıf düzeyinde başvuran adayların ancak üçte birinin bir programa yerleştiği, her altı adaydan ancak birinin bir lisans programına yerleştiği, yükseköğretime yerleşmedeki sorunlu arz talep dengesinin ciddi oranda bozulduğu dikkate alınarak, yükseköğretim programları toplumsal talebi karşılayacak.”

    “Lise türleri ve bölgeler arası başarı farkı aşırı büyük”

    Eğitimde fırsat eşitsizliğinin azaltılması adına dezavantajlı bölgelere öncelik verilmesi gerektiğini vurgulayan Yalçın, “PISA 2018 verilerine göre lise türleri ve bölgeler arası başarı farkı aşırı büyüktür. Okullar arası hiyerarşinin azaltıldığı bir sistemin kurulması hedeflenmeli ve bölgeler arası eşitsizliği azaltmak için fiziki ve beşeri kaynakların dağılımında dezavantajlı bölgelere öncelik verilmelidir. Türkiye’nin özel harcamalardan kaynaklı olarak eğitimsel eşitsizliğin büyümesini engellemek, tüm çocuklara daha kaliteli ve eşit eğitim fırsatları sunmak için eğitime ayrılan kamusal kaynaklar artırılmalı ve bu kaynaklar dağıtılırken dezavantajlı bölgelere öncelik verilmelidir. Sınıf mevcudu ve öğretmen başına düşen öğrenci gibi hususlarda bölgeler arası eşitsizlikleri azaltmak için yeni okul ve derslik yapımı ile öğretmen atamalarında dezavantajlı bölgelere daha fazla öncelik verilmelidir. Daha kaliteli bir eğitim hizmeti sunulabilmesi için öğrenci başına harcama miktarı 5 bin TL civarından en az 10 bin TL’ye çıkarılmalıdır” şeklinde konuştu.