Etiket: acıbadem

  • Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş, Acıbadem Kayseri Hastanesi’nde göreve başladı

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş, Acıbadem Kayseri Hastanesi’nde hasta kabulüne başladı.

    Acıbadem Kayseri Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ekibine katılan Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş, 2000 yılında Kulak Burun Boğaz Uzmanı olarak göreve başladı. Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş, işitme kaybı, konuşma bozukluğu tanı ve tedavisindeki önemli çalışmaları ve odyoloji, biyonik kulak, burun estetiği, septoplasti alanındaki uygulamaları ile tanınıyor.

    1969 Kayseri doğumlu Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş, 1994 yılında Hacettep Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra 1995-2000 yılları arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi uzmanlık eğitimini tamamladı. 2009 yılında Doçentlik, 2010 yılında Şeflik, 2015 yılında Profesörlük unvanını alan Prof. Dr. Mehmet Akif Somdaş ’ın birçok bilimsel çalışması bulunuyor.

    Acıbadem Kayseri Hastanesi Kulak Burun Boğaz ekibine yarı zamanlı katılmasıyla ilgili “Acıbadem’de hizmet vermekten mutluluk duyuyorum” açıklamasında bulundu.

  • Acıbadem Eskişehir Hastanesinden ‘Ahde Vefa’ örneği

    Acıbadem Eskişehir Hastanesi tarafından meslekte 30 yılını dolduran kadın doğum uzmanı hekimler için plaket töreni düzenlendi.

    Bir otelin davet salonunda Acıbadem Eskişehir Hastanesi Tüp Bebek Merkezinin organizasyonu ile düzenlenen törende, kent ve bölgedeki çeşitli hastanelerde görev yapan hekimler bir araya geldi.

    Törende konuşan Acıbadem Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ahmet Fatih Öğüç, “Bizim hem şehrimize hem de bölgemize yapmış olduğumuz hizmetlerden çok daha büyüğünü, çok daha uzununu ve çok daha emek vererek yapan ağabeylerimizi özellikle burada ağırlamaktan mutluyuz. Onlara küçük de olsa şükranlarımızı, saygılarımızı arz etmek üzere için bu töreni düzenledik” ifadelerini kullandı.

    Ardından konuşan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, “Aranızda bulunmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Belediye başkanlığı esnasında mesleğimden ayrı düştüm ama bu tip toplantılarla onu gidermeye çalışıyorum. Bir belediye başkanı olarak sağlık projelerini çok önemsiyorum. Hekimlik duygusu insanın içine o kadar siniyor ki onun çıkması veya kopması mümkün değil. Bugün aramızda deneyimli hekim ağabeylerimizin plaket töreni var. Onlara yaşamlarında, mesleklerinde devam ediyorlarsa mesleklerinde başarılar ve uzun sağlıklı yıllar diliyorum” ifadelerini kullandı.

    Yapılan konuşmalar sonrası Eskişehir ve bölgede çalışan meslekte 30 yıllık hizmet süresini aşan hekimlere anı plaketleri takdim edildi.

  • Acıbadem Eskişehir Hastanesi’nden öğrencilere el yıkama eğitimi

    Acıbaden Eskişehir Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Leman Budak tarafından Etkin Çocuklar Anaokulu ile Etkin Kolej Anaokulu ve 1’inci sınıf öğrencilerine ’Sağlık elinizden gelir’ projesi kapsamında el yıkama eğitimi verildi.

    Günlük yaşantımızda en fazla kirlenen organlarımızın ellerimiz olduğunu belirten Leman Budak, bakteri, virüs, parazit gibi mikroorganizmaların havada, suda ve toprakta yaşayabilme özelliklerinden dolayı ellerimiz ile dokunduğumuz her şeyden kolayca bulaşabildiklerini, ellerimizi yıkayarak hem kendimizi hem de sevdiklerimizi bulaşıcı hastalıklar ve zararlı mikroorganizmalara karşı koruyabileceğimizi söyledi.

    Ellerin kirli görüldüğü her zaman, tuvaletten önce ve sonra, yemeklerden önce ve sonra, saç, ağız, buruna dokunduktan sonra, bozulmuş gıda ve çöplere dokunduktan sonra, hapşırdıktan ve öksürdükten sonra, yara ve sivilcelere dokunduktan sonra, hasta insanlara dokunmadan önce ve sonra, hayvanlara dokunduktan sonra yıkanması gerektiğini söyleyen Leman Budak, etkin el yıkamada parmak aralarının yıkanması, parmak uçlarının dairesel hareketler ile ovuşturularak en az 30 saniye ellerin yıkanması, toplu yaşanılan yerlerde sıvı sabun tercih edilmesi ve el yıkama işleminden sonra musluğu peçete ile kapatılması ve kurulama işleminin titizlik ile yapılması gerektiğini vurguladı.

    Sunumun ardından uygulama ile etkin el yıkama da gösterildi. Eğitime katılan öğrencilere Acıbadem Eskişehir Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Leman Budak tarafından ’Acıbadem Köpük Balığı Sertifikası’ verildi.

  • Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tamer Özsarı Acıbadem Kayseri Hastanesinde göreve başladı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tamer Özsarı, Acıbadem Kayseri Hastanesi’nde hasta kabulüne başladı.

    Acıbadem Kayseri Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları bölümüne katılan Dr. Tamer Özsarı, 2009 yılından beri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olarak görev yapıyor. Dr. Tamer Özsarı, 1965 Denizli doğumlu. 1995 yılında Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra 2004-2009 yılları arasında Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakultesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalında uzmanlık eğitimini tamamladı. Birçok bilimsel çalışması bulunan Dr. Tamer Özsarı, Acıbadem Kayseri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü kadrosuna katılmasıyla ilgili, “Acıbadem’de çocuk sağlığı ve hastalıkları alanında hafta içi her gün 18.00-24.00 saatleri arasında, her türlü sağlık hizmetini profesyonel bir ekip anlayışıyla verecek olmaktan mutluluk duyuyorum” açıklamasında bulundu.

  • Acıbadem “Diyabet” konusunda bilgilendirmeye devam ediyor

    Acıbadem Eskişehir Hastanesi’nin düzenlediği “Diyabette Güncel Tedavi Yaklaşımları” konulu sağlık söyleşileri devam ediyor.

    Tüm dünyada modern yaşamla birlikte her geçen gün artan obezite ve hareketsizlik diyabete yol açabiliyor. Ülkemizde de obezitenin artışı ve yaşam ömrünün artmasına paralel olarak diyabetli hasta sayısı hızla artış gösteriyor. Bilecik Belediyesi ile Tavşanlı Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen söyleşilere katılan Acıbadem Eskişehir Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Osman Son, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Aydemir ile Beslenme ve Diyet Uzmanı Mine Şenarslan katılımcıları bilgilendirdi.

    Dr. Osman Son, susuzluk, halsizlik, sık idrara çıkma gibi belirtilerle kendini gösteren diyabetin son zamanlardaki en önemli tehlikelerini, ‘erişkin diyabeti olarak adlandırılan Tip2 diyabetin artık 20’li yaşlardan itibaren ortaya çıkması ve bu durumdan bireylerin farkında olmaması’ olarak anlattı. Diyabete bağlı sorunlarla baş edebilmenin yolunun; erken tanı, düzenli kontrol ve tedaviden geçtiğini, diyabetin yaşam boyu süren kronik bir sağlık sorunu olarak düşünülmesi gerektiğini belirten Dr. Osman Son, “Erken tanı konulmadığında diyabete bağlı göz, böbrek, kalp ve damar ile ilgili problemler başlamış olup, tanı sonrası tedavi edilse bile bazı problemlerin geri dönüşü olmayabiliyor. Bu sebeple erken tanı çok önemli. Diyabetin erken tanısı için risk grubunda bulunanların dikkatli olmaları ve sık sık kontrollerini yaptırmaları gerekiyor. Diyabet tanısı konulan kişilerin ise 3 aylık düzenli kontrolden geçmeleri öneriliyor. Ömür boyu devam eden ve kişinin hayatını sürekli kontrol altında yaşamasını gerektiren diyabet, doktor kontrolünde gerekli önlemler alındığı takdirde henüz ortaya çıkmadan engellenebiliyor. Ancak önlenememişse de diyabet ile yaşamayı kolay hale getirmek mümkün” dedi.

    Acıbadem Eskişehir Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Aydemir ise, halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabeti tanımlayarak, bu hastalıkla yaşamayı kolaylaştıracak önemli bilgiler aktardı. Pankreasın yeterli insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılmamasından kaynaklanan diyabette, kişi aldığı besinlerden kana geçen şekeri yani glikozu kullanamadığından kan şekeri yükseliyor. Diyabetin, kan şekeri yüksekliği olarak tanımlanabilen ve ömür boyu süren bir metabolizma hastalığı olduğunu belirten Dr. Aydemir, “Risk faktörlerinin erken tespiti ve bu faktörlerin ortadan kaldırılması ile diyabetin ortaya çıkmadan önlenmesi mümkün olabiliyor. Bununla birlikte, riskli kişiler de gerekli önlemler ile diyabetten korunabiliyor. Gerekli olan; kontrollü ve sağlıklı yaşamak” diyor.

    Diyabeti olan kişilerin beslenmeleri konusunda bilgiler aktaran Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Mine Şenarslan ise, diyabetli kişilerde uygulanacak diyette yaş, cinsiyet, kullanılan ilaç ve kronik hastalıklar gibi kişiye ait özellikler farklılık yaratabildiğinden kişiye özel beslenme programı oluşturulması önem taşıyor. Bununla birlikte, diyabetli kişilerin beslenmesinde tüm besin gruplarından yiyeceklerin olması, su tüketimine dikkat etmesi, fazla tuz ve şekerden uzak durulmasının öneminden bahseden Diyetisyen Mine Şenarslan “Ana öğünler kadar ara öğünler de kan şekeri seviyesini dengede tutmayı sağlıyor. Öğünler arası sürenin artması ve uzun süren açlıklar kişide hipoglisemiye yol açabileceğinden ara öğünlerin aksatılmaması gerekiyor. Ara öğünlerde; 1 porsiyon meyve + 1 kutu süt, 2 adet grisini + 1 dilim peynir, 1 avuç leblebi + 1 bardak ayran ya da 1 porsiyon meyve + 10 adet kavrulmamış badem seçeneklerinden birinin tüketilmesi öneriliyor” dedi.