ErzurumFlaş

Etiket: Acenteleri

  • Sigorta acenteleri KOBİ kapsamına alındı

    Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, sigorta acentelerinin KOBİ kapsamına alınmasına ilişkin, “Sayın Başbakanımızın, hemen bizim yanımızda soyadı gibi yıldırım hızıyla verdiği talimat neticesinde Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız gerekli düzenlemeyi yaptı. Sigorta acentelerinin 20 yıllık hayali bir günde gerçek oldu” dedi.

    ATO’nun girişimleri sonuç verdi ve sigorta acenteleri KOBİ kapsamına alındı. Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’nin dünkü mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. ATO Başkanı Baran, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Başbakan Binali Yıldırım’ı ziyareti sırasında sigorta acentelerinin KOBİ statüsüne alınması konusunda destek istediğini hatırlatarak, “Sayın Başbakanımızın, hemen bizim yanımızda soyadı gibi yıldırım hızıyla verdiği talimat neticesinde Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız gerekli düzenlemeyi yaptı. Sigorta acentelerinin 20 yıllık hayali bir günde gerçek oldu” ifadelerini kullandı.

    16 bin sigorta acentesi KOSGEB desteklerinden faydalanabilecek

    Sigorta acentelerinin KOBİ kapsamına alınması kararı nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’ye teşekkür eden Baran, karar sayesinde Türkiye genelinde 16 bin sigorta acentesinin KOSGEB desteklerinden faydalanabileceklerini kaydetti. Baran, şunları kaydetti:

    “Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Faruk Özlü olmak üzere tüm kabine üyelerine şahsım ve üyelerim adına teşekkürlerimi sunarım. Üyelerimizin sorunlarını aktardığımızda çözüm üretilmesi bizim geleceğe yönelik umutlarımızı daha da artırıyor.”

    Konuyu gündeme getiren ATO Sigortacılık Hizmetleri Meslek Komitesine de teşekkür eden Baran, sigorta acentelerinin KOBİ kapsamına alınmasının sektörün gelişmesine büyük katkı sağlayacağını ifade etti.

  • Sigorta acenteleri kredi ve kredi kartı satmaya hazırlanıyor

    Sigorta Acenteleri İcra Komitesi (SAİK) Başkanı Hüseyin Kasap, acentelerin bankalarla yapacağı iş birliği ile kredi ve kredi kartı satışı yapacakları bir proje üzerinde çalışıldığını söyleyerek, “Bu işi olgunlaştırdıktan sonra sektörde 15 bin 700 civarında bir acentemiz var. Onları taşıt kredisi, konut kredisi ve kredi kartı satışı konusunda acentelerimiz aracı olarak kullanacağız” dedi.

    Başkan Kasap, Afyonkarahisar Sigorta Acenteleri Derneği tarafından gerçekleştirilen istişare toplantısına katıldı. Toplantıda sektörün iş hacmi genişlemesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Kasap, acentelerin kredi ve kredi kartı satmaları konusundaki girişimlere değindi. Konu ile ilgili Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile görüştüklerini dile getiren Başkan Kasap, “Türkiye’de finansal ürün satışı noktasında önünün açılmasını istedik. Bu konu Türkiye için ilginç ve yeni bir konu. Ama dünyanın gelişmiş sigorta pazarlarının olduğu ülkelerde Almanya, İngiltere gibi. Özellikle de sigorta pazarının geliştiği ülkelerde sigorta acenteleri finansal ürünlerin satışına aracılık ediyor. Buda tabi çoğunlukla banka kredileri ve fonları gibi ürünler için 1 Aralık’ta Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek beyle yaptığımız ziyarette sektörümüzü ve acentelerimizi anlatırken acentelere de Türkiye’de finansal ürün satışı noktasında önünün açılmasını istedik. Şimşek, uzun yıllar İngiltere’de yaşadığı için oralardaki durumu çok iyi biliyor. Oda bürokratlarına talimat verdi. Acentelerin önünü açın. ‘Bu işin de yolunu açalım’ dedi” şeklinde konuştu.

    “Bankalarla Türkiye’de görüşmeye başlayacağız”

    Avrupa’da bu sistemin uygulandığını hatırlatan Kasap açıklamasına şöyle devam etti:

    “Geçen haftada Avrupa Sigorta Aracıları Federasyonunun yıllık toplantıları için Dublin’e gittim. Oradaki meslektaşlarımla bu işi konuştum. Sonra da oradan dönerken Almanya’ya uğradım. Köln’de sigorta acenteleriyle bir araya geldim. Onların bu işi nasıl yaptığını yakinen inceleme fırsatım oldu. Şimdi biz hazine bürokrasisiyle görüştüğümüzde ‘proje hazırlayıp getirin bizde ona yol verelim, izin verelim’ dediler. Avrupa görüşmeleri arkasında bankalarla Türkiye’de görüşmeye başlayacağız. Onlarla da bu işi olgunlaştırdıktan sonra da sektörde 15 bin 700 civarında bir acentemiz var. Onlara taşıt kredisi, konut kredisi ve kredi kartı satışı konusunda acentelerimiz aracı olarak kullanacağız. Zaten acentelerimiz sabahtan akşama kadar müşterileriyle beraberler. Onların bu ihtiyaçtan hem haberleri oluyor. Hem konut aldığından hem de araç aldığından haberi oluyor. Acenteler onlara yol gösterecek. En uygun kredi nerededir? Hangi bankadadır? Onun yolunu gösterecek. Bu arada kendi müşterisinin kasko, poliçelerini de yapacağı için yıllardır acente, banka çatışması da sona erecek. Acentelerde bu işten para kazanacak.”

    Öte yandan Başkan Kasap, yeni sistemin sektöre yeni istihdam da kazandıracağını belirterek, “Para kazanan bir kişi bu işleri yaparken elemanların yetmediğini görecektir. Hem de bu iş için aktif elemanlar kullanılacaktır. Bunlar da istihdama da ek katkıdır” dedi.

  • Sigorta Acenteleri kapanma tehlikesi ile karşı karşıya

    Zonguldak Sanayici ve İş Adamları Derneği (ZONSİAD) Genel Başkanı ve Sigorta Aracılar ve Acenteler Derneği (SAAD) Genel Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Ece, önlem alınmadığı takdirde sigorta acentelerinin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalabileceğini söyledi.

    Sigorta acentelerinin sigorta şirketlerinin müşteriye ulaşan tek reel temsilcisi olduğuna dikkat çeken ZONSİAD Genel Başkanı Halil İbrahim Ece; acentelerin son bir yılda çaresizce arayış içerisinde olduğunu söyledi.

    Sigorta acentelerinin; sigortacılık yükünü omuzlarında taşıdığına dikkat çeken Ece, “Sigorta acentesi Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin müşteriye ulaşan tek reel temsilcisidir. Yıllardır sigortacılık yükünü omuzlarında taşıyan sigorta poliçesini müşteriye bire bir anlatan, tanıtan, pazarlayan, müşteri ve şirket menfaatlerini gözeten, şirketle sigortalı arasında ara buluculuğu yapan, sigorta poliçesini satan, sigorta poliçesinin tahsilatını yaparak şirkete ulaştıran, hasar anında hasar sürecini takip eden, sigortalının hasarla ilgili sıkıntılarını çözmeye çalışan, hasar dosyasındaki evraklarının tamamlamasını ve şirkete ulaştırılmasını sağlayan, sigortalının taleplerine göre teklifler veren, sigorta poliçelerinin vadesinde poliçelerin takibini yapan ve müşteriye sigorta bitimini haberdar eden sigorta poliçelerinin iptallerini yapan, sigortalıya danışmanlık hizmeti veren ve aklıma gelmeyen bir çok hizmetleri veren bir meslek dalıdır. Yıllardır bu mesleğin kahrını çeken acenteler olarak son bir yılda çaresizce arayışlar içindeyiz ve sesimizi duyurma noktasında yeterli olamadık” dedi.

    “Bakanlığın kararını takdirle karşılıyoruz”

    Bakanlığın SBM üzerinden tüm fiyatların karşılaştırılmalı olarak görülmesi kararını takdirle karşıladıklarını ifade eden Halil İbrahim Ece, bu uygulamanın hayata geçmesiyle tüketiciye fayda edecek sonuçlar sağlanacağının altını çizdi.

    Ece, “Bu kararın uygulamaya geçmesiyle, tüketicilerin fayda edeceği sonuçları sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda da sigortacılığı meslek edinmiş olan bizlerin, sigorta ettirenler nazarında yaşadığı güven kaybını da sona erdirmiş olacaktır. Ancak bu uygulama neticesinde sigorta şirketleri tüketici internet ortamında fiyatımı görüyor acenteye ne gerek var derse internetten direk satış yaparsa acentelerin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır” diye konuştu.

    “250 bin kişi geçimini sağlıyor”

    Alınan kararla; sigorta acentelerinin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını ifade eden Halil İbrahim Ece, şöyle devam etti:

    “Bu meslekte sigorta acenteleri olarak, 81 il, 957 ilçe de bulunan 16 bin acente 50 bin civarındaki çalışana doğrudan iş imkanı sağlayan 16.000’i aşkın sigorta acentesinin ve bakmakla yükümlü olduğu aileleriyle birlikte yaklaşık 250 bin kişi geçimini sağlıyor. Yıllardır mesleğin kahrını ve sektörün yüzde 80 yükünü çeken acenteleri de bu durum karşısında yetkililer düşünmek zorundadır. Sigorta şirketlerin direk satış yapması durumunda devletinde de vergi yönünde çok büyük zararı olacaktır. Çünkü biz sigorta acenteleri olarak her bir gelirimiz resmi evraklı olup vergi beyannamesini tam net gelirimiz üzerinden resmi evrakla gösteriyoruz. Sigorta acenteleri olarak bizler her kazancını kuruşu kuruşuna maliyeye bildirmek suretiyle üç aylık dönemlerde geçici vergi ve yıllık olarak da yüzde 35’e varan gelir vergisi ödüyoruz. Sigortacılık mesleğinde son aylarda yaşanan kaos nedeni ile sigorta acenteleri mesleği zaten ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. Sigorta şirketlerinin trafik sigortalarında acentelerin komisyonlarını düşürmesi ile sigorta acentelerin gelirleri azaldı. Yeni uygulamaya konulacak olan SBM üzerinden tüm fiyatların karşılaştırılmalı olarak görülmesi neticesinde acentelerin en büyük geliri olarak bilinen trafik sigortalarını şirketlerin kendi internet sayfalarında online satış yapması durumunda acentelerin sonu olacaktır ve kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır. Acentelerin en büyük geliri ve çapraz satışı trafik sigortalarına endekslidir. Trafik sigortaları şirketler nezdinde internet üzerinden yapıldığı taktirde sigorta acentelerin gelirlerinin yüzde 70 kısmı yok olacaktır ve ayakta duramayan acentelerin mesleği bırakması ve kapatması ile sonuçlanacaktır. Bu bizler için kabul edilebilir bir durum değildir. Sigorta poliçeleri acenteler üzerinden tanzim edilmelidir. Yetkililer poliçelerin acenteler üzerinden düzenlenmesi yönünde kanun veya genelge yayınlayarak acentelerin kaygılarını sonlandırılmalıdır.”

    “Gelecek kaygısı ve korkumuz giderilmeli”

    Acentelerin tek kazancı olan komisyonlarla ilgili net bir oran belirlenmesi gerektiğini ifade eden Sigorta Aracılar ve Acenteler Derneği (SAAD) Genel Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Ece Halil İbrahim Ece, yetkililere çağrıda bulunarak şöyle dedi:

    “Yine acentelerin tek kazancı olan komisyonlarla ilgili net bir oran belirlenmelidir.Bu oran acentelerin gelecek kaygısı olmadan işini en iyi şekilde yapabilmesi için şarttır.Kazancı belli olmayan tek meslek örgütü bizleriz.Yetkililer bize kulak verirse trafik sigortalarında komisyon oranı şu olmalı bunun altına düşülemez diğer sigortalarda komisyon oran bu olmalı bunun altına düşülemez denilmeli ki biz acenteler olarak gelecek ve kazanç korkumuz olmadan mesleğimizi yürütebilelim.Son olarak buradan değerli büyüklerimize ve yetkililere seslenmek istiyorum.Biz acentelerin sesine kulak veriniz bizleri de acenteler olarak mağdur edilmemeliyiz.Buradan değerli büyüklerimize,yetkililerimize ve meslektaşlarıma en derin sevgi,saygı ve selamlarımı sunarım.”

  • Alman acenteleri Kuşadası’nda yapılacak genel kurulu iptal etti

    Alman Seyahat Acenteleri Birliği’nin (DRV) 27-29 Ekim tarihleri arasında Kuşadası’nda yapmayı planladığı kongrenin düşük katılım ve çoğunluk sağlanamayacağı riski nedeniyle iptal edildiği açıklandı.

    Bilindiği gibi, dünya turizminde önemli bir yer tutan Alman Seyahat Acenteleri, 2 yılda bir yapılan genel kurullarını 27-29 Ekim 2016 tarihinde Kuşadası Efes kongre merkezinde yapma kararı almıştı. Yaklaşık 800’e yakın Alman seyahat acentesinin katılması beklenen genel kurul için de TÜRSAB ve kongre merkezini işleten KOMER şirketi tarafından tüm hazırlıklar tamamlanmıştı. Alman acentelerinin uzun süredir gündeminde olan ve tartışmalara sahne olan genel kurulun Kuşadası’nda yapılıp yapılmamasına ilişkin bugün önemli bir gelişme yaşandı.

    Alman acenteler Kuşadası’nda yapacağı genel kurulu iptal etti. Kongrenin iptaline gerekçe olarak ise ’’katılımın düşük olması’’ gösterildi. Alman acenteciler, söz konusu kongreyi bu yıl başkent Berlin’de düzenleyecek. Kongrenin ardından DRV’nin ilk yönetim kurulu toplantısı ise Türkiye’de yapılacak. DRV ile TÜRSAB arasında yapılan görüşmelerde, birliğin 2018 kongresinin Türkiye’de yapılmasına karar verildiği kaydedildi. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği(TÜRSAB) Genel Başkanı Başaran Ulusoy, 27-29 Ekim 2016 tarihleri arasında Kuşadası’nda yapılacak Alman Seyahat Birliği (DRV) Genel Kurulu’nun 2018 yılına ertelendiğini belirterek, “Kendi seçimlerini Almanya’da yapacaklar” dedi.

    TÜRSAB Yurtdışı Temsilcisi Hüseyin Baraner ise DRV’nin 27 Ekim’de Almanya’da toplanarak seçim yapacağını bildirerek şunları aktardı: “Başkanlık seçimini Almanya’da yapacaklar. Sonrasındaki toplantı için ise TÜRSAB’la görüşerek yeni bir tarih belirleyecekler”

    Turizmciler uyarmıştı

    Bu arada, turizmci Recep Yavuz, önceki gün yaptığı açıklamada kongrenin iptal olma ihtimali bulunduğuna değinerek, DRV’nin Kuşadası’nda yapılacak toplantısının önemini anlatmış, bu organizasyonun Türkiye için milyarlara bedel bir tanıtım fırsatı olacağına vurgu yapmıştı. Yavuz, yetkilileri uyararak, “Bu yılın en önemli turizm olayı olan, DRV Kongresini lütfen önemseyin ve katılımın artması için gerekeni yapın. Bu kritik gözüken 2017 sezonuna yapılmış en önemli destek olacaktır. Yoksa korkarım onlar da ’yetersiz katılım’ gerekçesiyle iptal edecekler“ demişti.

    Fitili ünlü Alman turizmci ateşledi

    Kuşadası’nda düzenleneceği açıklanan ancak Türkiye’de yaşanan son gelişmeler üzerine iptali tartışılan ve bugün de kesin olarak iptal edilen Alman Seyahat Acenteleri Birliği’nin (DRV) kongresi ile ilgili tartışmaları Almanya’nın en prestijli turizm vakfı Willy Scharnow’un başkanı Walter Krombach’un ateşlediği öne sürüldü. Almanya’nın en prestijli turizm vakfı Willy Scharnow’un başkanı Walter Krombach’un tutuklanmaktan korktuğu için söz konusu kongreye katılmayacağını açıklamış ve kamuoyundan büyük tepki almıştı. Krombach, sosyal medya hesaplarında uzun süredir Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirdiğini ve bu nedenle tutuklanma listesinde isminin bulunabileceğini iddia etmişti. Alman turizmcinin bu gerçek dışı açıklamalarına turizmciler büyük tepki göstermiş ve söz konusu turizmciyi Türkiye’yi gerçek dışı iddialarla karalamakla suçlamıştı. Bu gerçek dışı iddialar ve tartışmaların ardından Önceki yıl Lizbon’da yapılan DRV’nin kongresine 800 acente katılırken, Kuşadası’nda yapılması planlanan kongreye ise katılımın 300 civarında kalmasına neden oldu.

  • Sigortalara Zam Acenteleri Vurdu

    Araç sigorta primlerine gelen fahiş zamla sıkıntı yaşadıklarını belirten sigorta acenteleri, zamlarla birlikte müşteri sayısında düşüş yaşandığına dikkat çekti.

    2014 Haziran ayından bu tarafa araç sigorta primlerine gelen zam anormal boyutlara ulaşırken, araç sahipleri ve sigorta acenteleri duruma isyan etti. Neredeyse yüzde 150’ye varan artışla birlikte araç sahipleri primleri ödeyemezken, acentelerdeki işler büyük ölçüde azaldı. İzmir’in Ödemiş ilçesinde sigorta acente sahibi Servet Küçük, primlerinin anormal derecede yükseldiğini belirtti. Zamlar hakkında bilgi veren Küçük, “Geçen Haziran ayından bu yana araç sigorta primleri yüzde 150 zam gördü. Örneğin geçen yıl ortalama bir aracın sigorta primi 150 TL çıkar iken bu yıl aynı aracın sigorta primi 350-400 TL arası çıkıyor. Aynı şekilde bir motosikletin geçen yıl 45 TL sigorta primi çıkarken bu yıl 110-120 TL civarında sigorta primi çıkıyor. Primlerin bu kadar yükselmesine sebep olarak trafik kazalarının artması, araç parça fiyatlarının artması ve kur dengelerinden kaynaklandığı belirtiliyor. Ancak bu durum hem araç sahiplerini hem de biz sigorta şubelerini olumsuz etkiliyor” dedi.

    “İNANILACAK GİBİ DEĞİL”

    Müşterileri kaybettiklerini belirten Servet Küçük, “Araç sahibi aracının sigortasının zamanı dolduğunda yeni sigorta kestirmek için acente acente geziyor en ucuzunu bulmaya çalışıyor. Her sigortacı sabit müşterisini kaybetmiş durumda. Biz müşterilerimizi kaybediyoruz” diye konuştu.

    Araç sahibinin aracına sigorta yaptırmakta herkesin bildiği gibi zorunlu olduğunu anlatan Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yani araç sigortası zorunludur ancak bugün anormal bir dengesizliğin olmasından dolayı sıkıntı var. Geçen yıllarda bir müşterimizin araç sigorta primi geçen yıl 500 TL iken bu yıl bin 200 TL çıkması anormal bir durum olarak düşünüyoruz. 500 TL’lik bir primin 750-800 TL çıkması normal olabilir ama rakam bin 200 TL çıkınca inanılacak gibi değil. Bugün araç sahiplerinin birçoğu araçlarını sigorta primlerinin yüksek olmasından dolayı satılığa çıkarıyor. Ayrıca piyasada yüzde 30 oranında araç ise sigortasız durumda. Biz bu anormal durumun bir an önce düzelmesini yetkililerimizden istiyoruz. Bu konu Türkiye Büyük Millet Meclisine taşınmış durumda. Maliye Bakanlığımızda konu üzerinden geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaptı. İnşallah önümüzdeki günlerde yeni bir düzenleme gelir.”

    Yeni bir araç alan Mehmet Şimşek de şöyle konuştu:

    “2009 model bir araç aldım. Ancak sigorta primi 2 bin TL çıktı. Böyle bir rakam çıkacağını hiç tahmin etmiyorduk. Gerçekten olağanüstü anormal bir rakam bizi üzdü. Herkes aynı sorunla karşı karşıya bende araç sigorta primlerinde yeni bir düzenleme yapılmasını talep ediyorum.”