Etiket: “7

  • Ülker, 2018’in ikinci çeyreğinde 241,7 milyon TL ile tarihi karı açıkladı

    Ülker Bisküvi 2018’in ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Şirketin ikinci çeyrek net dönem karı 241,7 milyon TL olarak gerçekleşerek, kendi rekorunu kırdı. Geçen yılın aynı dönemine göre net karı yüzde 168 büyüdü. Şirket ikinci çeyrekte ihracat ve yurt dışı faaliyetlerinden elde ettiği atıştırmalık işlerinin cirosunu yüzde 25 artırdı ve önemli bir büyüme elde etti. Ülker Bisküvi’nin toplam cirosunun içindeki yüzde 34’lük pay dövize dayalı gelirlerden oluşuyor.

    Geçen yılı ciro ve kârlılıkta tarihi rekor ile bitiren Ülker Bisküvi, Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderdiği açıklamada, 2018 yılı ikinci çeyrek atıştırmalık işlerinin cirosunu bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16,3 artışla 1.330 milyon TL’yeyükselttiğini duyurdu.

    Türkiye’nin en büyük halka açık gıda şirketi Ülker Bisküvi’nin Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kârı (FAVÖK) 2018 yılı ikinci çeyreğinde 200 milyon TL olarak gerçekleşerek, 2017’nin aynı dönemine göre yüzde 22 oranında arttı.Şirketin ana ortaklığa ait net dönem kârı 2018 yılı ikinci çeyreğinde 241,7 milyon TL olarak gerçekleşti.

    Ülker hedeflediği operasyonel kârlılık seviyesini aşmakla kalmayıp net karlılıkta kendi rekorunu da kırdı.

    Ülker Bisküvi’nin ilk çeyrekte elde ettiği FAVÖK oranının ikinci çeyrekte de koruduğunun altını çizen Ülker CEO’su Mehmet Tütüncü, şirketin performansıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Yurt içinde ve yurt dışında sürekli olarak karlılığımızı ve satışlarımızı önemli ölçüde artırmaya devam ediyoruz. International Biscuits Company (IBC)‘nin yüzde 100 hissenin alımının tamamlanmasıyla Orta Doğu ve Afrika bölgelerindeki ülkelerin serbest ticaret anlaşmalarından faydalanılarak ihracat potansiyelimizi artırmaya devam ediyoruz. Ülker Bisküvi olarak hedeflerimiz doğrultusunda, ürün kalitemizden asla ödün vermeden büyüme trendinde olduğumuz her coğrafyada devam edeceğiz. Şirket olarak önceki yıllarda hedefimiz olan yüzde 15 FAVÖK seviyesini yurtiçi ve yurtdışında yapmış olduğumuz yatırımlarla, oluşturduğumuz maliyet avantajları, ürün sinerjileri, faaliyetlerimizde elde ettiğimiz güçlü performans ve markamıza sürekli yatırım yaparak sürdüreceğiz. Ayrıca tüm paydaşlarımıza değer yaratarak büyümemize sağlam adımlarla devam edeceğiz.”

    Ülker Bisküvi’nin ikinci çeyrekte de hızlı büyümesini devam ettirdiğini açıklayan Mehmet Tütüncü sözlerine şöyle devam etti: “Ülker Bisküvi, operasyonel ve finansal olarak 2018 yılı ikinci çeyreğinde büyümesini devam ettirdi. Makul fiyat hedefimizin, yaptığımız inovasyonların ve sürdürülebilir marka yatırımıyla rekabet üstünlüğü sağlayacak alanları önceliklendirmenin iyi sonuçlarını almaya devam ediyoruz. Toplam atıştırmalık işleri ciromuzu 2018 yılı ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 16,3, toplam FAVÖK’ümüzü yüzde 21,8 ve net karımızı yüzde 168 artırarak faaliyet gösterdiğimiz tüm bölgelerdeki operasyonel gücümüzü, yetkinliğimizi ve uyguladığımız etkin stratejilerin başarısını bir kez daha ispat etmiş olduk.”

  • Türk çelik sektörü ilk yarıda 7,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi

    Türk çelik sektörü 2018’in ilk yarısında 7,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Bu dönemde ihracatın en fazla düştüğü ülke ise ABD oldu.

    Türk çelik sektörü 2018’in ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla miktar bazında yüzde 2,5 azalışla 9,4 milyon tonluk, değer bazında ise yüzde 22,4 artış ile 7,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Bu dönemde ihracatın en fazla düştüğü ülke ABD oldu.

    Türk çelik sektörünün 2018 yılının ilk yarısında gerçekleştirdiği ihracatı değerlendiren Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkanı Adnan Aslan, “Sektörümüzün 2018 yılının Ocak-Haziran döneminde gerçekleştirdiği miktar bazındaki çelik ihracatı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 2,5’lik bir azalışla 9,4 milyon tona gerilemiş olsa da değer bazındaki ihracatın yüzde 22,4’lük bir artış ile 7,1 milyar dolar seviyesine çıktığını görüyoruz” dedi.

    “En çok ihracat düşüşü inşaat çeliğinde gerçekleşti”

    İnşaat çeliğinin ihracatta geleneksel olarak önemli bir pay aldığına da değinen Aslan, ihracat düşüşünün yaşandığı ilk üç ülkeyi de sıralayarak, şu ifadeleri kullandı:

    “Ocak-Haziran 2018 döneminde miktar bazında en çok ihraç edilen çelik ürünü yüzde 16,2’lik düşüşe rağmen 2,7 milyon ton ile inşaat çeliği oldu. İnşaat çeliğini 1,7 bin tonla sıcak yassı, 976 bin tonla dikişli boru, 848 bin ton ile profil ve 817 bin tonla filmaşin izledi. 2018 yılının ilk yarısında en çok ihracat düşüşü yaşadığımız çelik ürünü inşaat çeliği olurken, ikinci sırada ise 235 bin ton azalış ile 213 bin tona gerileyen kütük yer aldı. 79 bin tonluk düşüş ile 7 bin tona kadar gerileyen slab ise üçüncü sırada yerini aldı. İhracat düşüşü yaşadığımız ülkeler sıralamasında ise ilk sırada ABD yer alırken, hemen ardından Singapur ve Irak geldi.”

    “Haziran ayında yüzde 34’lük artış”

    Sektörün Haziran ayında gerçekleştirdiği ihracatı da değerlendiren Başkan Aslan, “Geçtiğimiz yılın Haziran ayı ile bu seneyi kıyasladığımızda hem miktar hem değer bazında artış göze çarpıyor. İhracatımız bu dönemde miktarda yüzde 13,1 artarak 1,6 milyon tona yükselirken, değerde ise yüzde 34,6 artış ile 1,2 milyar dolara ulaştı” açıklamasında bulundu.

    “Türk çeliği dünyada ilk 10 içerisinde”

    Türk çeliğinin üretim ve ihracat bazında bakıldığında dünyada ilk on içerisinde yer aldığını vurgulayan ÇİB Başkanı Aslan, Güneydoğu Asya, Batı Afrika ve Güney Amerika bölgelerine çelik ihracatını artırmak istediklerini belirterek, “Türk çelik sektörü, kaliteli ve rekabetçi fiyatlı ürünlerini 200’e yakın ülkeye ihraç ediyor. Üretim bazında bakıldığında dünyada sekizinci sırada yer alıyoruz. İhracatta ise ilk on içerisindeyiz. Güneydoğu Asya, Batı Afrika ve Güney Amerika bölgelerine çelik ihracatımız henüz istenen seviyelerde değil ancak pazar potansiyeline sahip bu bölgelere ihracatımızı arttırmak istiyoruz” diye konuştu.

  • “7 Magıc Storıes” konseptine izleyiciler yoğun ilgi gösterdi

    Stage School, her yıl geleneksel olarak düzenlediği Gala Gecesi bu yıl “7 Magic Stories” başlığında masal kahramanlarından esinlenerek oluşturulan kareografiler ile muhteşem bir show gerçekleştirdi.

    Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) bünyesinde bulunan ve sanatın değerlerini gün yüzüne çıkaran Stage School tarafından Uluslararası Kongre Merkezi Spectrum Hall’de gerçekleşen gala gecesine, GAÜ üst düzey yöneticileri, akademik ve idari kadrosu, Okullar grubu yönetici ve öğretmenleri, öğrenci velileri, öğrenciler ve sanat severler katıldı.

    7 farklı performansın sergilendi

    Bu yıl 11.’incisi düzenlenen ve başta GAÜ Okullar Grubu öğrencileri olmak üzere, diğer ilk, orta ve lise öğrencilerinin yer aldığı performanslar ilgiyle izlendi. Kareografilerini Liliya Biroğlu ve Yulia Meyzin Hermaniuk’un hazırladığı 7 farklı performansın sergilendiği gecede, öğrenciler, farklı masal ve çizgi film kahramanlarından esinlenerek oluşturulmuş dans showları davetlilerle buluştu.

    Gecenin sonunda final dansı ile tüm öğrenciler sahnede yerini alırken Stage School kurucularından ve GAÜ Mütevelli Heyeti Üyesi Tomur Akpınar, şovun hazırlanmasında emeği geçen hazırlayan hocalara ve eğitmenlere teşekkür ederek, çiçek takdim etti. Veliler öğrencilerin performanslarını büyük bir ilgi ile takip ederken, gecenin sonunda sahnede bulunan Stage School hocalarını ayakta alkışladılar.

    Yeni dönem kayıtlarının, Eylül 2018’de

    Biroğlu, yeni dönem kayıtlarının, Eylül 2018’de başlayacağını ve farklı kareografiler ve dans showları ile dansta farkındalık yaratmaya devam edeceklerini belirtti.

    Çocukların bedensel ve ruhsal gelişimlerine büyük katkısı olan dansa olan ilgilinin gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Biroğlu, ailelerin bu konuda daha duyarlı ve araştırmacı davranmaları gerektiğini söyledi. Geçmiş yıllara göre sokakta oynayan çocuk sayısının gün geçtikçe azaldığını da belirten Biroğlu, bedensel gelişim noktasında ailelerin çocukları dans ve spor aktivitelerine yönlendirmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.

  • Bakan Zeybekci: “2018’in ilk çeyreğinde yüzde 7,5 civarında bir büyüme rakamı gelecek”

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “2018’in ilk çeyreğinde yüzde 7,5 civarında bir büyüme rakamı gelecek. 2018 yılında 169 milyar dolarlık ihracat rakamımızı ve hedefimizi Haziran ayı sonunda 172-173 milyar dolar olarak tekrar revize edeceğiz ve eminim onun da üzerine çıkmayı başaracağız” dedi.

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen ‘Geleneksel DEİK İftar Programı’na katıldı.

    Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Bakan Zeybekci, 16 Nisan referandumunun Türkiye demokrasi tarihindeki en önemli devrimlerden bir tanesi olduğuna vurgu yaparak, “Siyaset olmazsa bu ülkede bilin ki hiçbir şey çözülmez. Yıllarca siyaseti ülkede en az güvenilen kurum yerine koymaya çalıştılar. En az güvenilen TBMM’ydi. En az güvenilen kişi siyasetçiydi. En çok güvenilen kurum silahının ebadına göre değişiyordu, büyükten küçüğe doğru geliyordu. Türkiye bu milletin ferasetiyle ve cesaretiyle bunları hepsini tek tek aldı geçti. Geçen sene bugünlerde 16 Nisan’da belki demokrasimizin en önemli devrimlerinden birisi gerçekleştirildi” açıklamasında bulundu.

    “Türkiye koalisyon diye bir hastalığı tamamen ortadan kaldırdı”

    Bakan Nihat Zeybekci, Türkiye’de 16 Nisan 2017 referandumuyla birlikte koalisyon hastalığının tamamen ortadan kalktığını söyledi. Zeybekci, şu ifadeleri kullandı:

    “Türkiye bir hastalıktan kurtuldu. Türkiye artık siyasi hayatı içinde koalisyon diye bir hastalığı tamamen ortadan kaldırdı. Artık koalisyondaki o yapının içinde kenarda bir sandalye kapmak için Türkiye’nin menfaatlerini, önceliklerini bir kenara bırakıp bizde bir tabir vardır köyde; ‘Yörük sürüsünden adak adamak’ denir. Yörüğün sürüsünden ne kadar adak adarsan adarsın. Bu mantıkla siyaset yapmayı maalesef geçen seneye kadar olageldi ama geçen sene bu millet el koydu. 2016 15 Temmuz’da nasıl her şeye el koyduysa 2017 16 Nisan’da da böyle bir hastalığı kökünden kaldırdı ve 16 Nisan’dan sonra gelen bu 24 Haziran seçimleriyle biraz daha oturacak yerine ama sonraki dönem de devam edecek.”

    “Artık 24 Haziran sonrasında kesintisiz, güçlü, beş yıllık iktidarlar dönemi başlıyor”

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, yeni sistemin daha yapıcı bir muhalefet anlayışına zemin hazırlayacağını ve siyaseti ülkenin menfaatlerini gözetecek bir tarafa çekeceğini belirterek, “Türkiye’de yüzde 50+1’i almak zorundasın. Koalisyon diye bir sıkıntı kalmadı artık böyle bir hastalık yok. Kıytırıkran bir koalisyonda kıytırıktan bir koltuğu kapmak için gökteki yıldızları bile vadeden o dönemler bitiyor. Artık 24 Haziran sonrasında kesintisiz, güçlü, beş yıllık iktidarlar dönemi başlıyor. Hiçbir şekilde aksi mümkün değil. Teknik ona müsaade etmiyor çünkü yüzde 49.9 ile kalan diyecek ki şimdi yapamadım ama bir dahaki seçimlerde mutlaka alacağım ümidiyle ki çok büyük ihtimaldir bu ümitleri de. Muhalefet yaparken de yapıcı muhalefet yapacak. Ülkenin menfaatleri milli siyaset yapma adına da onları bir yere götürecektir. Artık siyasette konsolidasyon dönemleri başladı” diye konuştu.

    “2018’in ilk çeyreğinde yüzde 7,5 civarında bir büyüme rakamı gelecek”

    Türkiye’nin 2018 yılında hedeflediği büyüme ve ihracat rakamlarına da değinen Bakan Nihat Zeybekci, 2018 yılının ilk çeyreğine ait büyüme rakamlarının Haziran ayında açıklanacağını kaydederek, “2018’in ilk çeyreğinde yüzde 7,5 civarında bir büyüme rakamı gelecek. 2018 yılında 169 milyar dolarlık ihracat rakamımızı ve hedefimizi Haziran ayı sonunda 172-173 milyar dolar olarak tekrar revize edeceğiz ve eminim onun da üzerine çıkmayı başaracağız. Nereden geldik buraya; geçen sene bugünlerde 146 milyar dolarlık ihracatı, 2017 yılı sonunda 157, şimdi Mayıs sonu itibariyle inşallah cuma günü açıklanacak 162,5 milyar dolar, yılsonu 172 milyar dolar olacak” dedi.

    “Türkiye ekonomisi bir zamanlar bir leğen suda sallanan ekonomi değil artık”

    Spekülatörlerin iş başında olduğuna fakat Türkiye’nin artık eskisi gibi kırılgan bir ekonomiye sahip olmadığına vurgu yapan Ekonomi Bakanı Zeybekci, 24 Haziran seçimleriyle beraber tünelin ucundaki ışık yaklaştıkça ekonominin rahatlayacağını ifade ederek, şöyle konuştu:

    “Türkiye ile ilgili biraz önce saydığım rakamlar ortada ve diğer taraftan da Türkiye’nin kamu ve özel sektör borçları son derece şeffaf bir şekilde ortada. Türkiye’nin bir yıllık kısa vadeli özel ve kamu borcu toplam 190 milyar dolar civarında. Merkez Bankası varlıkları, döviz tevdiat hesaplarının toplamı 290 milyar dolar civarında. Bir ihracatçı kardeşiniz olarak söylüyorum; ihracatının da yaklaşık olarak yüzde 20 civarındaki bir rakamı hep yurtdışında müşterisinde alacaklıdır. Türkiye’nin ihracat gelirlerindeki, turizm gelirlerindeki artışı saymıyorum. Peki bu spekülasyon niye nerden geliyor bu sıkıntı maalesef bizden kaynaklanıyor. Spekülatör aramızda bunları hakikaten iyi işliyor.

    Biraz önce yurtdışına kaçmış bir gazeteci bozuntusu kurla ilgili hükümet, iktidar ve seçimlerle bağlantı kurmaya çalışıyor ve zevkten dört köşe. Hiç boşuna heveslenme ancak senin salyaların akacak ve hevesin kursağında kalacak. Türkiye ekonomisi o kadar muhteşem ve derinliği olan ekonomi haline geldi ki bir zamanlar bir leğen suda sallanan ekonomi değil artık. 2018 yılı 24 Haziran seçimleriyle ki geçtiğimiz haftalarda bunu söylemiştim; 24 Haziran yaklaştıkça rahatlayacak. Tünelin ucundaki ışık görüldükçe, resim ortaya çıkmaya başladıkça bu spekülatörlerin artık yavaş yavaş ümitlerini keserek bu işleri bıraktıkları, belki yavaş yavaş da bize katıldıklarını da hep beraber göreceğiz.”

  • Konut satışları geçen seneye göre yüzde 7,6 geriledi

    Türkiye’de nisan ayında konut satışlarında düşüş yaşandığını ifade eden Realty World Elfi Gayrimenkul Brokeri Özkan Aydemir, yılın ilk 4 ayındaki düşüş geçen seneye göre yüzde 7,6 olduğunu söyledi.

    Türkiye genelinde bu yıl nisan ayında 103 bin 87 konut, yılın ilk 4 ayında satılan konut sayısı ise 406 bin 964 olurken, 2017 yılının ilk ayında bu rakam 440 bin 226 olarak gerçekleşmişti. Yılın ilk 4 ayındaki düşüş geçen seneye göre yüzde 7,6 olduğunu belirten Realty World Elfi Gayrimenkul Brokeri Özkan Aydemir, “Burs’da da konut satışları son 4 yılın en düşük seviyesine geriledi. Yılın ilk 4 ayında 16 bin 220 adet konut satılırken, geçen yıl bu rakam 18 bin 171 olmuştu. Bursa’daki düşüş oranı yüzde 10,7’yi bulurken, bu yıl nisan ayında 4 bin 40 konut satışı gerçekleşti” dedi.

    Balıkesir’deki düşüş ise Türkiye geneli ve Bursa’ya oranla daha düşük olduğunu belirten Aydemir, “Kentte 2018 yılının ilk 4 ayında 8 bin 639 konut satıldı. Geçen yılki rakam 8 bin 665 olunca düşüş oranı yüzde 0.3 oldu. Balıkesir’de bu yıl nisan ayında ise 2 bin 322 konut satışı gerçekleşti. İzmir’de de düşüş oranı yüzde 8’i buldu. 2017 yılının ilk dört ayında 27 bin 184 adet konut satılırken, bu yıl ise bu rakam 25 bin 11 adette kaldı. İzmir’de Nisan 2018’de 6 bin 418 konut satıldı” diye konuştu.

    Öte yandan, hükumetin konut satışını canlandırmak için bir dizi kararları hayata geçirdiğini belirten Aydemir, “Bakanlar Kurulu kararı ile mayıs ayından itibaren 31 Ekim 2018’e kadar konut ve işyerlerinde tapu harçları binde 20’den binde 15’e düşürüldü. Konutta KDV oranı da yüzde 18 den yüzde 8’e indi. Son aylardaki konut satışlarındaki düşüşler ile birlikte 11 Mayıs 2018’den itibaren kamu ve özel bankaların da desteği ile konut kredisi faizleri yüzde 1’in altına düştü. 10 yıla kadar 0.98 faiz verilmesinin de piyasaları hareketlendirmesi beklenirken, inşaat firmaları da bu doğrultuda faiz indirimine ek olarak yüzde 30’luk faiz indirimine gitti. Seçimlere kadar 60 ay 0,59 ve 120 aya kadar da 0,69 faiz oranları ile kampanyalar başlatıldı” diye konuştu.

    Ayrıca, 31 Aralık 2017’den önce inşa edilen 13 milyona yakın imarsız yapı için de imar barışı çıkarıldığına dikkat çeken Aydemir, “Bakanlar Kurulu’nda çıkan karara göre imarsız yapılar artık kayıt altına alınacak. Mülkiyet sorunu sebebiyle arsa gözüken yapıların, resmi olarak doğalgaz ve su bağlatamama gibi sıkıntıların önüne geçilecek. Türkiye’de 2017 yılından önce yapılmış ve bu durumda olan tüm binalar şehir, kat büyüklüğü, metrekare gibi herhangi bir şarta bakılmadan kapsam içerisinde olacak. İmar Barışı bu konutların tamamını kapsayacak. Kayıt bedeli her bina ve yapıya göre değişiklik gösterecek. Ancak yüzde 3’ün tek tip olarak uygulanması öngörülüyor. Vatandaş her bir dairesini bağımsız birim olarak tanımlayabilecek. İhtilaflı yapılar için hazırlanan bu çalışmada usulsüz uygulamalara izin verilmeyecek. Başlangıç tarihi 31 Aralık 2017 olacak. İmar çalışması gündeme gelir gelmez kaçak inşaat yapanlar barıştan yararlanamayacak” şeklinde konuştu.

    İnşaat sektörünün Türkiye ekonomisine yüzde 1’in üzerinde katkısı olduğunu belirten Aydemir, Türkiye’de 1 milyon 400 bine yakın konut stoğu bulunurken, her yıl da 600 bin yeni konuta ihtiyaç duyulduğunu söyledi.