Etiket: 6

  • Aydın’da 21 bin araca 6,5 milyon lira ceza kesildi

    AYDIN (İHA) – Aydın’da geçtiğimiz Ekim ayı içerisinde yapılan denetimlerde 21 bin 960 araca 6 milyon 585 bin lira ceza kesildi.

    Aydın’da trafik güvenliğinin arttırılması ve korunması için İl Emniyet Müdürlüğü ile İl Jandarma Komutanlığına bağlı trafik ekipleri tarafından 2018 yılı Ekim ayı içerisinde toplam 145 bin 344 araç kontrol edildi. Bu araçlardan kusurlu bulunan 21 bin 960 araca 6 milyon 585 bin 98 TL para cezası tatbik edildi. Ekim ayı içerisinde yapılan denetimler sonucu kusurlarından dolayı 259 sürücü trafikten men edildi. 2 bin 551 aracın trafikten men edildiği denetimlerde, 432 sürücünün ehliyetine de el konuldu.

    Alınan tüm bu etkin önlemlere rağmen trafik kurallarına uyulmaması nedeniyle 2018 Ekim ayı içerisinde Aydın ili sınırlarında 217 maddi hasarlı, 297 yaralamalı, 8 ölümlü olmak üzere toplam 522 trafik kazası meydana geldi. 443 kişinin yaralandığı kazalarda, 11 vatandaş da hayatını kaybetti.

  • Düzce’de 3,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi

    Düzce’de merkez üssü Gölyaka ilçesi İçmeler köyünde 3,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

    Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü verilerine göre Saat 02.42 sıralarında merkez üssü Düzce’nin Gölyaka ilçesi İçmeler köyünde 3,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem çevre ilçelerden de hissedildi.

  • Genç MÜSİAD başkanları ’6. Uluslararası Genç İş Adamları Kongresi’nde buluşacak

    Türkiye şube başkanları ile aralarında Almanya, Hollanda, Fransa, İngiltere, İsviçre, Kanada, Kuveyt, Bosna Hersek ve Filistin’in yer aldığı farklı ülkelerin Genç MÜSİAD başkanları, ’6. Uluslararası Genç İş Adamları Kongresi’nde bir araya geliyor.

    Genç MÜSİAD Mersin Şube Başkanı Metin Tümen, yurtiçi ve yurtdışından önemli bir katılımın sağlanacağı kongrede, ’dijital para, inovasyon ve kurumsallaşma, dönüşen dünyada ekonomi ve geleceğin meslekleri’ konularının öne çıkacağını belirterek, firmalaşan girişimcilik modellerinin ele alınacağı kongrede, gelecek vadeden yeni projelere de fon oluşturulmasının hedeflendiğini söyledi.

    Tümen, ’17. MÜSİAD Expo’ kapsamında gerçekleştirilecek olan Uluslararası Genç İş Adamları Kongresi’nin (UGİK), geleceğin iş insanlarını, girişimci ve sanayicilerini bir araya getireceğini ifade etti. Tümen, yurtiçi ve yurtdışından yoğun katılımcının beklendiği kongrenin, bu yıl 24 Kasım’da CNR Expo 3. Hall’de, ’İşin başında gençler var’ sloganıyla hayata geçirileceğini belirterek, ’Gençlik, Girişimcilik ve Bilgi Ekonomisi’ ana teması çerçevesinde birçok alt başlığın konuşulacağı kongrede, yeni nesil girişimci fikirlerin değerlendirilmesi ve yatırım yapılabilecek projelerin öne çıkartılmasının hedeflendiğini kaydetti.

    Girişimciye Destek Proje Yarışması’na yapılan başvurular ön eleme ve iki yarı final aşamasında değerlendirilecek olup, finalde, jüri karşısına çıkacak projeler belirlenecek. Finale kalan 6 girişimcinin yapacağı sunumlar sonunda seçici jüri ve salonda bulunanların oylarıyla birinci, ikinci ve üçüncü seçilecek. İlk üçe giren yarışmacıların ödüllendirileceği yarışmada ilk 10’a giren projelere, ’fonluyoruz.com’ kitle fonlaması platformunda yer verilecek ve fonlama imkanı tanınacak. İlk yirmiye giren projeler, MÜSİAD Expo Fuarı’nda yer alacak yerli ve yabancı yatırımcılarla bir araya gelme fırsatı yakalayacaklar.

  • Gıda israfının küresel maliyeti 2,6 trilyon dolar

    TEMA Vakfı, açlıkla mücadele edilebilmesi için tarım alanlarının ve meraların amaç dışı kullanımının önlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Türkiye’deki mera arazilerinin yüzde 11’inin Erzurum sınırlarında bulunduğunu anımsatan TEMA Vakfı Erzurum İl Temsilcisi Işıl Bedirhanoğlu, alınması gereken önlemleri sıraladı.

    Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) bu yıl Dünya Gıda Günü temasını “Eylemlerimiz, geleceğimiz. 2030’a kadar tüm dünyada #SıfırAçlık hedefine ulaşmak mümkün” olarak belirledi. FAO’nun açlık ile ilgili verilerine değinen TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Verilere bakıldığında 2014-2017 yılları arasında dünyada aç insanların sayısının giderek arttığı görülüyor. 2017 yılında ise yaklaşık 821 milyon kişinin açlık içinde yaşadığı tespit edildi. Diğer bir deyişle her dokuz kişiden biri açlık çekiyor ve bu insanların yüzde 60’ı kadınlardan oluşuyor. Gıda hakkı yaşam hakkı olduğundan açlığın önlenmesi ve her bireyin yeterli ve sağlıklı gıdaya fiziksel ve ekonomik olarak erişebilir kılınması tüm insanlığın ortak sorumluluğudur” dedi.

    Gıda israfının küresel maliyeti 2,6 trilyon dolar

    Artan nüfus ile birlikte gıda ihtiyacının da arttığına değinen TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, gıdamızın yüzde 95’ini temin ettiğimiz toprak varlığının tehlike altına girdiğini ifade etti. 1998-2013 yılları arasında dünyadaki tarım alanlarının %20’sinin, mera alanlarının ise yaklaşık %25’inin bozuluma uğradığını belirten Deniz Ataç, “Erozyon, tuzlanma, kirlilik, yanlış tarımsal uygulamalar, verimli tarım topraklarının ve mera alanlarının tarım dışı amaçlara tahsisi toprak bozulumunun önde gelen nedenlerini oluşturuyor. Üstelik iklim değişikliğiyle ilişkili yüksek sıcaklıklar, kuraklık artışları, fırtınalar, taşkınlar gibi hava hallerinde görülen artışlar da tarımsal üretimi olumsuz olarak etkiliyor. Üretilen gıdanın üçte biri israf oluyor, çöpe gidiyor. Gıda israfının küresel maliyeti, çevresel ve sosyal maliyetler de hesaba katıldığında yılda 2,6 trilyon dolara yakın bir düzeye ulaşıyor. Bugün dünyada yaşanan savaşların ve göçlerin arkasında gıdaya erişim ve dolayısıyla açlık sorununun yer aldığı biliniyor. Bu nedenle dünyada barışı sağlamanın yolu toprağın sunduğu bereketi sürdürülebilir kılmaktan geçiyor” şeklinde konuştu.

    Tarım arazileri ve meralar hızla kaybediliyor

    Dünya bir yandan açlığın önüne geçmeye çalışırken diğer yandan amaç dışı tahsislerle tarım alanları ve meralarda azalma oluyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre tarım arazilerinin kapladığı alan Türkiye’de 1992 yılında toplam 27,6 milyon hektar iken, 2017 yılında 23,4 milyon hektara geriledi. 25 yılda yaklaşık 4 milyon hektar yani yaklaşık Konya ili büyüklüğünde tarım arazisi kaybedildi. Bu da tarım alanlarının yüzde 15 küçülmesi anlamına geliyor. 1920’lerin başında arazilerimizin yüzde 56’sını oluşturan meraların oranı bugün yüzde 19’a geriledi ve mevcut meralarımızın yüzde 70’inde bitki örtüsü zayıf ve verimsiz hale geldi. Öte yandan Türkiye’de 2023 yılına kadar 6 milyon nüfus artışı olacağı tahmin ediliyor. Sadece tahıl üretimi bile dikkate alındığında, artan nüfusun ihtiyacını karşılamak için tarımsal üretimimizin de artması gerekecektir. Verimlilik artışı sağlamadan sadece 1 milyon ton tahıl için yaklaşık 400 bin hektar (yaklaşık 535 bin futbol sahası büyüklüğünde) tarım alanına daha ihtiyaç duyulacağı düşünüldüğünde, tarım alanlarımızdaki kayıpların ne kadar kritik olduğu görülüyor.

    Alınabilecek önlemler var

    İhtiyaçlar dikkate alındığında, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımının önlenmesi gerekliliği ön plana çıkıyor. Bu kapsamda 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun öngördüğü şekilde Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Planları’nın hazırlanması gerekiyor. Tarımsal potansiyeli yüksek olduğu için büyük ova ilan edilen alanların tarım dışı amaçlara tahsis edilmesi önlenmelidir. Toprağın sürdürülebilir yönetimi, toprak koruma ve erozyonla mücadele tedbirleri acilen desteklenmelidir. Tarım alanları gibi meraların da amaç dışı kullanımına son verilmelidir. Hayvancılığın geliştirilmesi, biyolojik çeşitliliğin ve toprağın korunmasına hizmet edecek şekilde “sürdürülebilir mera yönetimi” hayata geçirilmelidir. Ayrıca tarımsal üretimin sürdürülebilirliği için alınacak önlemlerle üreticinin kazancı iyileştirilmeli, kırsal göçün önüne geçmeyi sağlayacak kırsal kalkınma politikaları benimsenmelidir. Tarladan tüketime tüm zincirde gıda israfını önlemek için çalışmalar gerçekleştirilmelidir.

    Erzurum’daki durum ne?

    TEMA Vakfı Erzurum İl Temsilcisi Işıl Bedirhanoğlu da Türkiye’deki mera arazilerinin yüzde 11’inin kent sınırlarında yer aldığını anımsattı. Yoğun ve uzun süren kış şartları nedeniyle Erzurum’da tarımsal ürün alımının tek dönemden ibaret olduğunu belirten Bedirhanoğlu, alınan ürünün hayvan beslemesi için yetersiz olduğundan meralardaki baskının arttığını dile getirdi. Bedirhanoğlu şunları söyledi. “Hayvanların meraya çıkışları her ne kadar kontrol edilse de çiftçilerimiz mecbur kaldıkları için hayvanları zamansız ve olması gerekenden daha uzun sürede merada tutmaktadırlar. Yanlış kullanılan meralar mera vasfını yitirmesiyle farklı amaçla kullanıma açılıyor. Tüm bu olumsuz koşullar altında ilimizde Toprak Koruma Kurulu üzerine düşeni yapmakta ve tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına mümkün olduğunca izin vermemektedir. Mera Kurulu vasıf değişikliği konusunda hassas ancak vakfımız ve tarım konusunda faaliyet gösteren diğer kamu kurumları ve STK’ların meralar konusunda meralarımızı korumak için projeler üretmesi ve uygulaması gerekliliğinde olduğu kanısındayım. Yapabilirsek ki kamu kurumu olarak birinci derecede sorumlu Tarım İl Müdürlüğünün yapmış olduğu mera ıslah projelerinin sayısını artırma konusunda elimizi taşın altına koymalıyız. Topraklarımıza yaptığımız hizmet geleceğimize yaptığımız en kıymetli hizmettir. Dünya açlık mücadelesine girmeden biz yüz yıl sonrası için tedbirimizi almakla sorumluyuz” diye konuştu.

  • 6,3 milyar dolarlık yatırım değeri ile STAR Rafineri

    Türkiye’de reel sektörün tek noktaya yaptığı en büyük yatırım olan STAR Rafineri, SOCAR Türkiye’nin Rafineri-Petrokimya entegrasyonunu hayata geçiriyor. Türkiye’nin işlenmiş petrol ürünü ihtiyacının yüzde 25’ini tek başına karşılayacak olan STAR Rafineri, yıllık 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesine sahip. Şirket, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in de katılımıyla yarın düzenlenecek törenle üretim faaliyetine başlıyor.

    Türkiye’nin işlenmiş petrol ürünü ihtiyacının yüzde 25’ini tek başına karşılayacak olan STAR Rafineri, aynı zamanda Türkiye’nin ilk Stratejik Teşvik Belgesini alan şirket olma özelliğini taşıyor. STAR Rafineri ülke ekonomisi ve sanayinin ihtiyaçları gözetilerek stratejik ürünlere odaklanıyor. Yıllık 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesine sahip STAR Rafineri’de yılda 4,8 milyon ton dizel ve 1,6 milyon ton naftanın yanı sıra ülkemizdeki cari açığın önemli bileşenlerinden olan jet yakıtı ve LPG gibi petrol ürünlerinin de üretimi gerçekleştirilecek. STAR Rafineri, Türkiye’nin en büyük enerji projelerinden biri olarak petrol ürünleri ithalatında her yıl 1,5 milyar dolar civarında tasarruf sağlayacak. Farklı ham petrol türlerini işleme teknolojisi ve 63 tank ile yaklaşık 1 milyon 640 bin metreküp depolama kapasitesiyle STAR Rafineri, Türkiye’nin rekabet gücünü artıracak.

    STAR Rafineri, inşaatın en yoğun olduğu dönemde 3 binden fazla mühendis, 14 ülkeden 19 bin 500 kişiye istihdam sağlarken, işletme döneminde de bin 100 kişiye istihdam sağlayacak. Şirkette elektrik kablolarının toplam uzunluğu ise tam 5 bin 400 kilometre. Türkiye petrokimya sektörünün dışa bağımlılığını azaltacak STAR Rafineri’de petrokimya sektörü için önemli ham maddeler olan nafta, ksilen ve reformat ile cari açığın önemli kalemlerini oluşturan dizel, jet yakıtı, LPG ve petrokok gibi petrol ürünlerinin üretimi gerçekleştirilecek. STAR Rafineri, yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in de katılımıyla yarın düzenlenecek törenle üretim faaliyetine başlayacak.

    Rakamlarla STAR Rafineri

    STAR Rafineri, petrol ürünleri ithalatında her yıl 1,5 milyar dolar tasarruf sağlayacak. Türkiye’nin işlenmiş petrol ürünü ihtiyacının yüzde 25’ini tek başına karşılayacak. Günde 214 bin varil ham petrol işleme kapasitesi, günlük 34 bin metreküp ham petrol işleme kapasitesi ve bin 640 milyon metreküp depolama kapasitesi bulunacak. Yılda 4,8 milyon ton düşük kükürtlü motorin, yılda 1,6 milyon ton jet yakıtı, yılda 1,6 milyon ton nafta, yılda 300 bin ton LPG üretecek.