Etiket: (2)

  • Bakan Zeybekci: “2 Binin Üzerinde Terörist Etkisiz Hale Getirildi”

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Suruç ve Diyarbarkır ve Ankara’daki bombayı koyanların aynı eller olduğunu belirterek, “Kimse bana hikaye anlatmasın. Hiç kimse bana demesin o trafoda şöyle oldu da böyle oldu da falanca koydu da bilmem ne bu millet yemiyor artık onları” dedi.

    AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber’in organizasyonuyla Manisa Anemon Otel’de Tarım ve Hayvancılık İstişare Toplantısı düzenlendi. Toplantıya, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AK Parti Manisa Milletvekilleri Recai Berber, Murat Baybatur, Yunusemre Belediye Başkanı Mehmet Çerçi, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, AK Parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan, Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kaçire, Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, tarım ve hayvancılık sektöründe faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu temsilcileri, partililer ve çok sayıda davetli katıldı. Toplantıyı organize eden AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, AK Parti hükümetinin Manisa ve Türkiye genelindeki tarım ve hayvancılık sektöründe hayata geçirdiği projelerden söz etti. Berber, “AK Parti iktidarı döneminde tarım ve hayvancılık alanında onlarca proje yapıldı. Yeni dönemde bunları daha ileriye taşıyacağız. Aslında olmamız gereken yerden çok daha gerideyiz. Çünkü kapasitemiz ve altyapımız hazır. Manisa tarım şehridir. Dağlarından yağ, ovalarından bal akar. Bizim şuanda 600 rakımlı Gördes ilçemizde zeytin yetişiyor. Sadece Sultaniye üzümlerimiz ile değil, yayla üzümlerimizle de marka olmaya çalışıyoruz. Bugün damlama sulama sistemine geçmeyen üzüm bağımız yok. Şuan Sarıgöl’de 30 bin ton örtünün altında üzümümüz var. Kilosu 2 TL’den satılıyor. Ayıca kiraz üretiminin de söz sahibi olan bir il konumuna geldik. Kuzey yarım kürede ilk kiraz hasadı Manisa’nın Sancıklı Bozköy Mahallesi’nde yapılıyor. Dünyanın her yerine ihracat yapıyoruz. Ancak hala bir buçuk milyon dönüm arazimizde vahşi sulama yapılıyor. Damlama sulama sistemi ile beslenmesi gereken meyve sebzelerimiz hemen yanlarında nehir geçmesine rağmen bundan faydalanamıyor. Çünkü basınçlı suya ihtiyacımız var. Allah’ın izniyle yakın dönemde bir buçuk milyon dönüm arazimizin hepsini 365 gün damlama sulama sistemi kuracağız. Mahsul çeşitliliğimiz artacak. Biz bu kapasiteye sahibiz. Bu sektöre teknoloji ve sermaye yatırımı yapılmalı. Bu yatırımlar yapıldığında tarım sektöründe risk sıfıra iniyor. Manisa’da bu yıl içerisinde şuan itibariyle 130 milyon lira destek verilmiş. Bu yıl sonuna kadar rakamın 160 milyon liraya çıkacağını düşünüyoruz.” dedi.

    “YAŞ ÜZÜME DESTEK BU YIL 150 LİRA”

    Sözlerine bu yıl yaş üzüm ihracatına bu yıl 150 liralık destek vereceklerini söyleyerek başlayan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Yaş üzüm ihracatına verdiğimiz destek inşallah bu sene 150 lira. Şu anda geçici seçim hükümeti olmamız hasediyle bütçe yapamıyoruz. Sadece standart matematiksel önümüzdeki dönemle ilgili geçen senenin bütçesinin oransal bir kısmını alıyoruz. Onunla ilgili bütçe yapıyoruz. Onun için 150 liralık bir üzüme ihracat desteği verdik.” dedi.

    “1 KASIM GÜNÜ TÜRKİYE’DE İKTİDAR DEĞİŞMEYECEK”

    Önümüzdeki genel seçimler ilgili konuşan Bakan Zeybekci, “1 Kasım günü Türkiye’de iktidar değişmeyecek bundan emin olun. 1 Kasım günü Türkiye’de tek partili istikrar hükümeti devam edecek. Ama ben Manisalılara sormak istiyorum. Değerli hemşerilerime sormak istiyorum. Verdiğiniz oylarla ki bütün siyasi partileri saydım. Yeter ki legal sınırlar içinde kalsın. Tek bayrak, tek devlet, tek vatan, tek millette uzlaşalım. Onların başımızın üzerinde yerleri vardır.”

    EKONOMİ PROGRAMLARINI ELEŞTİRDİ

    Son dönemde Türkiye’nin ekonomisiyle ilgili olarak televizyon programlarında kötü şeyler söylendiğini belirten Bakan Zeybekci konuşmasına şöyle devam etti: “Biliyorum ki her sabah televizyonu açtığınız zaman televizyonlardaki adı ekonomi programlarını izliyorsunuz. Ama sadece ve sadece finans yorumcuları. Bunun altını çizerek söylüyorum; hiç birinin ekonomiyle ilgili söylediği bir tek cümle yoktur. Söyledikleri söz finans piyasalarıyla ilgili, yani Amerikan Merkez Bankası faizi ne yapacak? ve Türkiye’de ne olacak bu kurun hali? Türkiye’nin cari açıkla sağladığı başarılar, Türkiye’nin bütçe açığıyla sağladığı başarılar, Türkiye’nin büyümede sağladığı başarılar, Türkiye’nin kamu borçlanma yapısındaki sağlamlığı, Türkiye’deki bankalarının Avrupa Birliği içindeki, dünyadaki standartlara göre değerleri, Türkiye’nin dış ticaret açığında tarihi zirvelere doğru geldiği hiç gündeme gelmiyor. Türkiye’nin toplam borcu, Türkiye’nin toplam borcu içindeki kısa dönem yapısal vadeli borçları, bunların Merkez Bankası rezervleriyle karşılaştırmaları hiç biri Türkiye’nin döviz hesaplarıyla ilgili hiç bir şey söylemezler. Onun için bu gün sizlerle onlara bir bakalım da onlar orada öyle sallarlarken konuşurlarken kendi niyetlerini mazeret beyan ederken nelere birilerinin ağızlarının suyu akıyor, niyetlerine şöyle bakalım beraber.”

    3. HAVALİMANIN ÖNEMİNİ VE KAPASİTESİNİ ANLATTI

    İstanbul’a yapılacak olan 3. Havalimanı hakkında katılımcılara bilgi veren Bakan Zeybekci, “Dünyanın en büyük havaalanı ne demek size rakamlarla ilgili bir kaç bilgi vereyim. 160 milyon yolcu. 160 milyon yolcu ne demek. Türkiye nüfusunun iki defa havaalanından geçmesi demek. Dünyanın 1 numarası demek. 160 milyon. 3 bin 500 uçak. Günde inip kalkabilecek. 500 uçak aynı anda havaalanında servis alabilecek. Doldurma, indirme, bindirme ve ya kargo gibi hizmetler alabilecek. Şu anda bile New York Kennedy Havaalanı’na geçti, 2 uçak inerken 2 uçak aynı anda kalkabilecek. 4 uçak pistte olacak. 76 bin araç aynı anda o havaalanında park edebilir durumda olacak. Tabi sen böyle yaparsan dünyadaki ekonomik dengeleri darmadağın ediyorsun. Zaten coğrafi olarak orta yerdesin bir de böyle bir şey yaptığın zaman zaten şu anda. Doğu Afrika’dan dünyadaki ekonomi bakanlarından biliyorum. Doğu Afrika’daki bakan Batı Afrika’ya giderken İstanbul’a geliyor, İstanbul’dan gidiyor. Artık dünyanın her yerinden insanlar buradan gelip geçiyor. Üstüne üstlük sen kalkıyorsun dünyanın en büyük havaalanını İstanbul’a yapacağım diyorsun. Seni rahat bırakmazlar. Senin başına daha çok şeyler gelir. Ama hiç bir şey olmayacak Allah’ın izniyle. Bu millet sevdalı insanların milletidir.” diye konuştu.

    “YERİ GÖĞÜ BAŞLARINA YIKIYORUZ ŞİMDİ”

    Birilerinin maşalarıyla Türkiye’yi karıştırmaya devam ettiğini aktaran Bakan Zeybekci, konuşmasına şöyle devam etti: “İnşallah onlar da hadlerini bilecekler ve bakın size şunu söyleyeyim. Türkiye Cumhuriyeti’nin müsamasını anlayışını, gücünden kaynaklanan o hoş görüsünü benim oradaki Kürt kardeşimi birbirimize bağlayan o bağı korumak ve kurtarmak için de yaptığı çabaları acizlik zannettiler. Şöyle düşünün 8 Haziran’da o sırtını bölücü örgüte dayadım diye övünen o parti 80 milletvekiliyle meclise girmedi mi? Eğer amacı demokrasiyle, eğer amacı parlamentoda siyaset yapmaksa çatır çatır muhalefetini yapamaz mı ama gelen emir öyle değildi. Dediler ki tam zamanıdır. AK Parti iktidardan düştü. Şu anda hükümet kurulamadı. Biz alttan Irak’tan Suriye’den sardık sen de içerinde silaha sarıl tam zamanı dediler. Öyle yaptılar. Yeri göğü başlarına yıkıyoruz şimdi. Şehirlerde çıktıkları o deliklerde işini görüyor bizim polisimiz, askerimiz. 2 binin üzerinde terörist etkisiz hale getirildi. Hiç merak etmeyin nasıl ki doktor ameliyatı yarıda bırakmazsa, o vücuttaki o habisi alıp atana kadar işine devam ederse, bu operasyonlar bu iş bitene kadar devam edecek bu sefer. Hiç kimse merak etmesin. Bakın hikaye aynı. 70’lerdeki ASALA, sağcı-solcu, 85’ten itibaren bölücü terör örgütü. Maraş’ta 500 tane Alevi ve Sünni’yi birbirine öldürten bir zihniyetle aynıydı. Suruç’ta bombayı koyan da aynıydı. Diyarbakır’da o mitingte trafoya bombayı koyan da aynıydı. Kimse bana hikaye anlatmasın. Hiç kimse bana demesin o trafoda şöyle oldu da böyle oldu da falanca koydu da bilmem ne bu millet yemiyor artık onları. Aynı eldi, aynı el. Ankara’daki bombayı koyan da aynı eldi.

    Ankara’daki terör eyleminde kaybettiğimiz bütün kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralılara acil şifalar diliyorum. Şehitlerimizi de Allah cennetinin en güzel yerinde sevdikleriyle kavuştursun inşallah.”

    “İSTEDİĞİ TEK BİR ŞEY VARDI, HALK AYAKLANSIN”

    Ankara’daki bombalı terör saldırısına da değinen Zeybekci, “Patlamadan sonra arkada can çekişen insanlar varken, ambulanslar, sesler birbirine karışmışken bir sendikanın genel başkanı çıktı basının huzurunda bas bas bağırıyordu. ‘Ben gördüm bombayı polis attı’ diye. ‘Polis bombaladı’ diye bağırıyordu. DİSK’in Genel Başkanı adını da söyleyim. İstediği tek bir şey vardı, halk ayaklansın. Halk galeyana gelsin. Halk yine o Gezi’de denedikleri gibi polise ve jandarmaya saldırsın. Ben bu milletin önünde saygı ve minnetle eğilerek, şükranla selamlıyorum. İtibar etmediler. Onların o yalanlarına uymadılar. Bu melun teröre karşı, bu hain saldırılara karşı Türkiye’nin tek bir ilacı vardır. Bu hastalığın kökünü kurutacak tek bir ilaç vardır, o da birlik, beraberlik ve kardeşliğimiz” dedi.

    Konuşmaların ardından Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’ye çeşitli hediyeler takdim edildi.

  • Bakan Avcı: “2 Sene İçinde Kadrolu Öğretmen Açığı Kapanacak”

    Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Şubat ayında 30 binden fazla öğretmenin atanacağını belirterek, 2 sene içinde kadrolu öğretmen açığının tamamen kapanacağını söyledi.

    TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı (İHA) Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın TGRT Haber televizyonunda sorularına cevap veren Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Ağustos ayında 37 bin yeni öğretmen atandığını ve bu öğretmenlerin 26 bininin Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki illere gönderildiğini ifade ederek, sosyal medyada ve bazı basın organlarında bahsedildiği gibi öğretmenlerin görev yerlerine gitmemezlik yapmadıklarını, sadece 40 öğretmenin meşru mazereti nedeniyle görevlerine gidemediklerini söyledi. Şubat ayında 30 binin üzerinde öğretmen ataması yapılacağını kaydeden Bakan Avcı, 2 sene içinde kadrolu öğretmen açığının tamamen kapanacağının altını çizdi.

    “BAHÇELİ’NİN TUTUMUNUN ÜLKÜCÜ CAMİA ÜZERİNDE BİR HAYAL KIRIKLIĞI UYANDIRDI”

    1 Kasım seçimlerine yönelik açıklamalarda bulunan ve 1 Kasım seçim sonuçlarının 7 Haziran seçim sonuçlarına göre AK Parti ve Türkiye açısından daha olumlu olacağının altını çizen Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “Sadece Eskişehir’de değil görevlendirildiğimiz başka illerde de aynı havayı görüyorum, 7 Haziran seçimlerine göre AK Parti teşkilatlarında ve tabanında bir coşku ve gayret var. 1 Kasım seçim sonuçlarının 7 Haziran’a göre AK Parti açısından da Türkiye açısından da olumlu sonuca ulaşacağını zannediyorum” dedi.

    7 Haziran seçim sonuçlarını değerlendiren ve 7 Haziran’dan sonra bütün kamuoyunun böyle bir tablonun nelere yol açabileceğini, bir koalisyon kültürünün Türkiye’de yerleşmediğini gördüğünü ve bu sonucun 1 Kasım seçimleri için bir ikaz niteliğinde olduğunu ifade eden Bakan Avcı, “Özellikle Bahçeli’nin tutumunun Ülkücü camia üzerinde bir hayal kırıklığı uyandırdığını ve bu seçimdeki tercihlerini ciddi oranda etkilediğini hissediyorum” diye konuştu.

    Türkiye’de öteden beri mühendislik çalışması olduğunu belirten ve içeriden ve dışarıdan yapılan çabaları milletin gördüğünü ifade eden Bakan Avcı, “Sokaktaki vatandaş da Türkiye üzerinde nasıl bir oyunun oynanmak istendiğini, başta Sayın Cumhurbaşkanına, AK Parti’ye ve Türkiye’nin istikrarına yönelik provokatif eylemlerin neyi amaçladığını herkes açıkça görüyor” şeklinde konuştu.

    “ESKİŞEHİR CHP’NİN DEĞİL, MERKEZ SAĞIN KALESİDİR”

    “Eskişehir CHP’nin güçlü olduğu bir kent” söylemini kabul etmeyen ve “Eskişehir merkez sağın kalesidir aslında, tarihi olarak ta böyledir” açıklamasında bulunan Bakan Avı, “Böyle bir algı oluşturmak için böyle bir girişim var. Bu doğru değil. Eskişehir ulaşımda kavşak noktası, aynı zamanda büyük bir eğitim kenti. Eskişehir’de bu algıya yol açan ve CHP’nin de aslında bir şekilde değerlendirdiği bir Eskişehir’de kalıcı olmayan bir öğrenci kitlesi var. Bu öğrenciler üzerinde ciddi bir çalışma olduğunu görüyoruz. Eskişehir’in yerli halkı itibariyle sağlam bir Anadolu kentidir” dedi.

    Eskişehir’e günü birlik gelen ziyaretçilerin görmediği, arka mahallelerin fotoğrafının çok farklı olduğunun altını çizen Bakan Avcı, “Bu yüzden Eskişehir’in bütününü yeniden derleyip toparlayacak, Eskişehir’in tarihi kültürel birikimine uygun şehircilik anlayışına imkan verecek bir büyükşehir kampanyası yürüttük ama muvaffak olamadık. Eskişehirli bunu görüyor. Odunpazarı Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanının Odunpazarı’nın arka sokaklarını dolamalarını ve oradaki vatandaşların çığlığını duymalarını isterim. Bunlar ümitsiz olmayı gerektirmiyor, biz bunları düzeltiriz. Merkezi hükümet olarak yapmamız gerekenleri yapıyoruz. Milli Eğitim’in alanına giren eğitim konularında göstergeler bakamından Türkiye ortalamalarının üzerinde. Asıl Eskişehir’in geleceğine yön vermesi gereken yerli halkının da bu konularda daha bilinçli hareket etmesi lazım” diye konuştu.

    1 Kasım seçimlerine yönelik Eskişehir’de yaptığı çalışmaları anlatan ve vatandaşlarla yüz yüze konuştuklarını kaydeden Bakan Avcı, Eskişehir’in sağlıkta da bölgenin parlayan yıldızı olduğunu söyledi Bakan Avcı, ”Sağlık alanında da Eskişehir öncü bir şehir haline geldi. Eskişehir’i 2013 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan ettik, bu çerçevede Eskişehir’e yeni eserler kazandırdık. Bütün ilçelerimizde kültür merkezleri kurduk, parklar yaptık, 72 dönümlük bir fidanlık arazisini Dede Korkut Parkı haline getirdik. Bizim stadımız miadını doldurmuştu, bu çalışmalar çerçevesinde Eskişehir’e yeni bir stat kazandırıyoruz. Eski stadın olduğu alanı rekreasyon alanı yapıyoruz, orası tam bir Türk dünyası şehir meydanı olacak, altında da 600 araçlık otopark olacak. Yeni stat Sazova’da, 35 bin kişilik stat FİFA standartlarında olacak. Bizim yeni stadımız milli maçlara da ev sahipliği yapacak. Milli birlik ruhu oraya coşkulu bir şekilde yansır. Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak 10 binin üzerinde lise öğrencisini Atayurtlarımıza gönderdik. Sazova’da büyük bir bilim kültür merkezi yapıyoruz. Onun bahçesinde Minyatürk benzeri bütün Türk coğrafyasındaki eserlerin modellerini koyduk. Oraya bir isim vermedik ve ismini çocuklarımızın koymasını istedik” şeklinde konuştu.

    “DOĞU VE GÜNEYDOĞU’YA 26 BİN ÖĞRETMEN ATANDI”

    Ağustos ayında Türkiye genelinde 37 bin yeni öğretmen atandığını ve bu sayının 26 bininin Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki illere gönderildiğini ifade eden Bakan Avcı, “Bazı medya organlarında ve sosyal medya organlarında atanan öğretmenlerin bölgeye gitmeyecekleri gibi söylentiler dolaştırıldı. 26 bin öğretmenin içinde sadece 40 tanesi meşru mazeretleri sebebiyle görevlerinin başına gidemediler. 25 bin 960 öğretmenimiz görevinin başına gitti. Bütün öğretmenlerimize teşekkür ediyorum. Bir kısmı bölgeyi belki ilk defa görüyorlar, görevlerini büyük bir şevk ve heyecanla yapıyorlar. Onlara sahip çıkan bölge halkına da çok teşekkür ediyorum. Oraya giden öğretmenlerimiz bölge halkının, muhtarların kendilerini nasıl bağırlarına bastıklarını, nasıl evlerinde misafir ettiklerini, yerleşme sorunlarını çözmek için nasıl çalıştıklarını gördük. Halkımız çocuklarını okutmak için bölgeye giden öğretmenleri tam anlamıyla bağrına bastı” diye konuştu.

    “ŞUBAT’TA ATANAN ÖĞRETMENLERİMİZİ ORYANTASYON EĞİTİMİNE ALACAĞIZ”

    Şubat’ta atama olup olmayacağı sorusuna cevap veren Bakan Avcı, “Bütün atamalar kanunla verilir. Bizim önümüzdeki Şubat ayı için 30 bin artı olacak. Bu sene bir değişiklik yapıyoruz, Şubat’ta yapılan atamalarda atanan öğretmenlerimiz 1 Mart itibariyle görevlerine başlamış sayılacaklar fakat hemen atandıkları illere gitmeyecekler. Biz onları ister bulundukları ilde, ister atandıkları ilde, isterse başka bir ilde hizmet içi eğitime, oryantasyon eğitimine alacağız. Her yeni atanan öğretmenimize bir danışman öğretmen atayacağız. O danışman öğretmen meslekte 10 yılını tamamlamış olacak. Bundan sonraki bütün ilk atamalarımızı bu sistemle yapacağız. Atanan her öğretmenimiz danışman öğretmen nezaretinde değişik okul türlerinde değişik derslere girecek. Bir matematik öğretmeniyse atanan öğretmenimiz, ama sadece matematik derslere girmeyecek, danışman öğretmenlerimizin yönlendirmesi ile il müdürlüğümüzün yaptığı planlama çerçevesinde tecrübeli bir öğretmenin dersine girip izleyecek. 4 ay boyunca öğretmenimiz bir gözlem stajı yapacak. Yaz tatiline gelince de normal mesleki eğitim stajına onları da alacağız, özellikle Doğu ve Güneydoğu’ya gidecek öğretmenlerimize gittikleri bölgede konuşulan mahalli dil Kürtçe ise Kürtçe, Zazaca ise Zazaca, bu dillerde öğrencileri ve velileri ile esnafla rahat iletişim kurabileceği temel cümleleri öğreteceğiz” dedi.

    “2 SENE İÇİNDE KADROLU ÖĞRETMEN AÇIĞINI TAMAMEN KAPATACAĞIZ”

    Şubat atamalarından sonra öğretmen açığının 60 bine ineceğini ifade eden Bakan Avcı, “Biz 2 sene içinde kadrolu öğretmen açığını tamamen kapatacağız” açıklamasında bulunduktan sonra Türkiye genelinde derslik başına düşen öğrenci sayısının 30’un altına düştüğünü fakat göç alan illerde kalabalık sınıflar olduğunu, onları da 30’un altına indirmek için çaba harcadıklarını ifade etti. Avcı, “Biz göreve başladığımızdan bu güne kadar derslik sayısını ikiye katladık, öğretmen sayısını ikiye katladık. Biz mevcut öğretmen sayımıza 510 bin yeni öğretmen atadık. Türkiye’de şuanda görev yapan iki öğretmenden birisini biz göreve başlattık. Son üç yılda benim imzamla atanmış öğretmen sayısı, Cumhuriyet tarihinde en büyük sayı 143 bin, şuanda ben en fazla öğretmen atamış Milli Eğitim Bakanıyım, rekor bizde şuanda. Aynı zamanda okullarımızın niteliğini artırdık. Mesleki teknik eğitimde öğrenci sayısında OECD ortalamasını geçtik. Bizim bu yıl mesleki ve teknik eğitim için ayırdığımız bütçe 8 milyar 300 milyon lira. 2002 yılında Milli Eğitim’in toplam bütçesi 7.5 milyar liraydı” şeklinde konuştu.

    “15 MİLYAR LİRALIK BİR SOYGUNA SON VERDİK”

    Milli Eğitim politikaları konusunda yapılan eleştirilerin nedenini açıklayan Bakan Avı, “Mesela FATİH Projesi, dünyanın en büyük eğitim teknolojileri projesidir. Biz dershane dönüşümünü başlatmakla dershanecilik sektöründen, bandrolsüz yardımcı kitap sektöründen kaynaklanan 15 milyar liralık bir soyguna son verdik. Gerçek eğitimciler okullara dönüştüler. Ama bu işi eğitim dışı amaçlarla yapanlar… Dönüşen sayısı bin 500’ü geçti. EVA dünyanın en büyük eğitim iletişim portalı. İçinde yüzbinlerce yardımcı ders materyali var. EVA’ya 2012 yılında 212 bin giriş vardı, son aldığım rakam 8 milyon 51 bin giriş var şuanda. Hafta sonlarında okullarımızda açtığımız takviye kursları ücretsizdir. Bu yıl 4 milyon 30 binden fazla öğrencimiz bu kurslara devam ediyor. Dershane kalitesinin üzerindedir bu takviye kursları. E-kurs’tan çocuklar tercihlerini yapıyorlar, hangi okulda, hangi öğretmenden hangi dersi almak istediğini girebiliyor” dedi.

    Öğretmen akademisi konusunda da bilgi veren Bakan Avcı, “Nasıl Silahlı Kuvvetlerin harp akademisi var, nasıl polis akademisi var, bunun gibi öğretmenlerimizin gerçek uzmanlık eğitimini alabilecekleri öğretmen akademisini önümüzdeki dönemde hayata geçireceğiz” diye konuştu.

  • Orduspora 2,5 Milyon Tl Destek

    Orduspor Kulübü Başkanı Yaşar Pamuk, İstanbul’da düzenlenen Orduspor’a destek kampanyasında 2,5 milyon TL maddi destek sağlandığını söyledi.

    Spor Toto 2. Lig’de mücadele eden ve ekonomik sıkıntılarla boğuşan Orduspor’da yaşanan mali olumsuzlukları gidermek için İstanbul’da destek yemeği düzenlendi. Orduspor’a destek için düzenlenen yemeğe siyaset ve iş dünyasından yoğun katılım gerçekleşti. Düzenlenen organizasyona ilişkin açıklamalarda bulunan Orduspor Kulübü Başkanı Yaşar Pamuk, yapılan Orduspor’a destek kampanyası ile 2,5 milyon yardım sağlandığını belirtti. Siyaset ve iş dünyasından birçok kişinin destek olduğunu aktaran Pamuk, Orduspor’un içinde bulunduğu durumdan birlik ve beraberlik içerisinde hareket edilerek çıkılacağını kaydetti.

    “YAPILAN DESTEKLERLE ORDUSPOR ÖNÜNÜ GÖRECEKTİR”

    Düzenlenen destek yemeği ile ilgili konuşan Pamuk, “Orduspor’a destek için düzenlediğimiz yemeğimizde, Başbakan Yardımcımız Numan Kurtulmuş başta olmak üzere, Ordu milletvekillerimiz, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız, Beşiktaş Belediye Başkanımız, Ordu’nun ilçe belediye başkanları, İstanbul’da yaşayan Ordulu iş adamlarımız bizlere destek verdi. Destek kampanyamızda Orduspor için 2,5 milyon TL, maddi destek sağlandı. İstanbul’daki hava şartları, saat değişiklikleri gibi olumsuzluklar yaşansa da katılım gösteren ve Orduspor’a desteğini esirgemeyen herkese sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Yapılan yardımlarla Orduspor bir nebze de olsa önünü görecektir” dedi.

  • Başbakan Davutoğlu Ödemişte Konuştu (2)

    İzmir’in Ödemiş ilçesinde halka seslenen Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Muhalefet partilerinin gerçek yüzlerini gördük. Millet bizi açık ara tek parti yaptı. CHP blok siyaseti yaptı. Kalktı AK Parti hükumeti olmasın diye Bahçeli’ye başbakanlık teklif etti. Başbakanlık ikram edilecek bir şey mi? Başbakanlığı millet verir millet” dedi.

    İzmir ziyaretinin ikinci gününde Ödemiş ilçesinde halka hitap eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Biz her zaman çiftçimizin, köylümüzün yanındayız. Bizim sözümüz onların sözüne benzemez. Bizim sözümüz sözdür, senettir ve mutlaka yerine getiririz. Yeter ki birliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun. Bu terör tehdidine karşı bir olmaya, iri olmaya, diri olmaya var mısınız? Bu mesele artık şahsi mesele, parti meselesi değildir. Bu mesele bir memleket meselesidir. Bu mesele ülkemizin, insanımızın, çocuklarımızın geleceği meselesidir. Bizimle birlikte Türkiye’yi şaha kaldırmaya var mısınız? Soruyorum; Türkiye için siyaset yaptığını söyleyen her partinin Türkiye için çalışması, memleket problemlerine çözüm üretmesi gerekir. Bu ülkeye yönelik tehditler karşısında milli duruş göstermesi gerekir. Türkiye’yi namerde muhtaç etmemesi için dik durması gerekir. En çok terörün hortladığı böyle zamanlarda yan yana durmamız gerekmez mi? Muhalefet partilerinin gerçek yüzlerini gördük. Millet bizi açık ara tek parti yaptı. CHP blok siyaseti yaptı. Kalktı AK Parti hükumeti olmasın diye Bahçeli’ye başbakanlık teklif etti. Başbakanlık ikram edilecek bir şey mi? Başbakanlığı millet verir millet” diye konuştu.

    “BAHÇELİ’NİN BİR ŞEYE ‘EVET’ DEDİĞİNİ GÖRDÜNÜZ MÜ?”

    “Devlet Bahçeli’nin millet yararına bir şeye ‘evet’ dediğini gördünüz mü?” diye soran Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

    “Bunlar sorumluluk almaktan korkarlar, mertçe meydana çıkmaktan korkarlar. Bu arada biz yiğit Mehmetçiklerimiz, polislerimizle ülkenin her yerinde terörle mücadele ederken Sayın Bahçeli kenara çekildi sadece ‘eleştiririm’ dedi. Onların görevi eleştirmek ,bizim görevimiz yiğitçe vatan düşmanları ile mücadele etmek. Sayın Bahçeli’nin teröre karşı mücadele destek verdiğini gördünüz mü? Sonra da kalkar bizi tehdit etmeye kalkar. Biz hiçbir tehdit ve şantajdan korkmadık. Biz Allah’a güvenmişiz. Meydanlarda milletle buluşan tek parti biziz. Millet bizimleyse bize ne gam. Allah bizimleyse bize ne gam. 7 Haziran’dan bu yana milletimiz bunların nasıl kaçak dövüştüğünü gördü. Oylarınızı AK Parti’ye verecek misiniz?.”

    “ŞİMDİ BİZ ÖDEMİŞ’İN HAKKINI ÖDEYECEĞİZ”

    Davutoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesini de eleştirerek, “Bizim için çok önemli. İnşallah bu bölgeyi en iyi şartlarda geleceğe hazırlamak için olağanüstü gayret içindeyiz. İmkanlarımızı seferber ediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti’li belediyelere yapması gereken vazifeleri yapmıyor biliyoruz ama AK Parti’li belediyelerin arkasındaki güç AK Parti hükümetleridir. Ödemiş Belediyesini kimseye muhtaç etmeyiz. Büyükşehir olarak vazifelerini yapmak zorundalar. Ödemiş yerel yönetimlerde bize hakkımızı ödedi, şimdi de biz haklarını ödeyeceğiz. Ama 1 Kasım’da da Ödemiş’in bize hakkını vermesi gerekir. 13 yılda İzmir’e 30,3 milyar lira yatırım yaptık. İmkanlar neyse hepsini seferber edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “EN BÜYÜK ÇEVRECİYİZ”

    Konuşmasında Ege ve Bölgesi ve Ödemiş ilçesine yapılacak yatırımlardan bahseden Davutoğlu, “İzmir’i şenlendireceğiz. Ödemiş’e inşallah fakülte de getireceğiz. Ödemiş’te üniversiteyi de hep beraber göreceğiz inşallah. Gelirken yollara baktık. Bu yol bölünmüş yol olarak tamamlanacak, Kiraz’a kadar uzanacak. Ödemiş’in güzel besi hayvanlarının ak sütlerini güzel şekilde değerlendirmek için her türlü tedbiri alacağız. Önümüzdeki sene 51 bin 500 dekar araziyi daha sulamaya açacağız. Biz en büyük çevreciyiz. Ödemiş nüfusunun 19 katı fidanı Ödemiş’e diktik. Çevrecilik dediğin böyle olur. Ödemiş’in talebi ne ise hepsi karşılanır. Yeter ki sizin nur yüzleriniz bize muhabbetle baksın” diye konuştu.

    “’HAYIR’ DEMEK BAHÇELİ’YE MAHSUS”

    Aktaş Barajı’nı inşa ettiklerini ve ilçedeki içme suyu sıkıntısını kökten çözeceklerini ifade eden Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

    “Ödemiş Devlet Hastanesi ve iki sağlık merkezi daha yapacağız. 92 kilometrelik Torbalı-Ödemiş-Kiraz yolunu bölünmüş yol olarak yapıyoruz. ‘Hayır’ demek Bahçeli’ye mahsus biz her zaman ’evet’ deriz. AK Parti’den hiç ‘hayır’ duydunuz mu? Bırakın onu Bahçeli söylesin. 1 Kasım’dan sonra AK Parti’nin ne yapacağını göstereceğiz. Şu seçim telaşı bitsin, gözüm yoldaki bahçelerde kaldı. Gelip Ödemiş’in bahçelerinde gezeceğiz. Seçim zaferini beraber kutlayacağız inşallah. 21 yıldır yapamadıklarını Organize sanayi bölgesini de inşallah biz yapacağız. Ödemiş ve Bergama’ya doğalgazı biz getiriyoruz. 20 Eylül’de Kaymakçı Mahallemizde yaşanan sel felaketinde ve çiftçi kardeşlerimiz zarar gördü. 80 aileye 200 bin TL ödenek aktardık. 360 çiftçi kardeşimize de 578 bin TL ödeme yapacağız. Biz sizin felakette de sevinçte de yanınızdayız. Umudumuz, hayallerimiz, projelerimiz büyük.”

    Davutoğlu, miting sonunda halkla özçekim yaptı. Mitinge, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti İzmir milletvekili adayları Binali Yıldırım ve İbrahim Turhan ile sanatçı Bediha Akartürk de katıldı.

  • Hdp Eş Genel Başkanı Yüksekdağ Siirtte (2)

    Siirt’te polis, çeşitli ziyaret ve görüşmelerde bulunmak amacıyla kente gelen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ‘ı korumak için etten duvar ördü. Kentte, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın posteri altında konuşan Yüksekdağ, “öz yönetim” konusunda geri adım atmadıklarını söyledi.

    Bölge gezisini sürdüren HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, bugün sabah saatlerinde Siirt’e geldi. Yüksekdağ’ın gelişi nedeniyle kentte güvenlik önlemleri üst seviyeye çıkarıldı. Atatürk Bulvarı’ndaki HDP parti binasının önünde kuş uçurtmayan polis, parti binası ve belediye binalarının giriş ve çıkışlarına da barikatlar kurarak, üst araması yaptı. Parti binasında terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın posteri altında, toplanan kitleye hitap eden Yüksekdağ, Türkiye’nin artık güvenli bir ülke olmadığını ileri sürdü. Siirt’in de güvenli bir şehir olmadığını iddia eden Yüksekdağ, “Türkiye’de artık hiçbir şehir, yerleşim alanı güvenli değil. Bunun sorumlusu da siyasi iktidardır. Ben ve eş başkanımız Sayın Selahattin Demirtaş’a dönük çeşitli suikast girişimleri hazırlık ve planları basına yansıdı biliyorsunuz. Ondan kaynaklanan güvenlik tedbirleridir bunlar. Ama şunu çok net söyleyeyim, bu güvenlik önlemlerini daha önce almadılar” dedi.

    “GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”

    Öz yönetim ve demokratik özerklik konusunda dün olduğu gibi bugün de aynı noktada durduklarını ve geri adım atmayacaklarını anlatan Yüksekdağ, şunları kaydetti:

    “Bizim öz yönetim ve demokratik özerklik konusunda yaptığımız vurgular parti programlarımızın vurgularıdır aynı zamanda. Biz bunu Türkiye’nin demokratikleşmesinin ve demokratik cumhuriyetin temeli olarak görüyoruz. Çok önemli bir zemini olarak görüyoruz. Ama öz yönetim ilanları ve öz yönetim süreci geride bıraktığımız süre içinde terör ve bölücülükle yaftalamıyoruz. Bu çok yanlış bir şey, bölge halkı ve öz yönetim ilanı gerçekleştiren halkımız bölünmek için değil birleşmek için öz yönetim ilan ediyor. Öz yönetim şu demek, demokratik ve idari tanzim. Yani yerel yönetimlerin güçlendirilmesidir.”