Etiket: (2)

  • Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (2):

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda yaptığı konuşmada, tüm terör maskelerinin arkasında aynı surat olduğunu belirterek, “PYD’nin de kökünü kazıyana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

    Gaziantep 15 Temmuz demokrasi Meydanı’nda düzenlenen Birlik Beraberlik ve Kardeşlik mitinginde on binlerce vatandaşa hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasına “Şehitler kahramanlar, yiğitler diyarı Gaziantep. Kardeşliğin şehri Gaziantep” diyerek başladı. Gaziantep’e, kına gecesindeki bombalı terör saldırısında ölen 54 kişinin yakınlarına taziyede bulunmak amacıyla geldiğini belirten Erdoğan, “20 Ağustos Cumartesi günü Gaziantep terörün en alçak yüzüne maruz kaldı. Terör 14 yaşında bir çocuğu, bir intihar bombacısı olarak kullanıp, Akdere Mahallesindeki bir kına gecesinde adeta kan akıttı, canlar aldı. Bu saldırıda 34’ü çocuk 54 vatandaşımız hayatını kaybetti. 44’ü çocuk, 94 vatandaşımız yaralandı” dedi.

    “Halen kimliği tespit edilemeyen var”

    Saldırıyı vahşet olarak niteleyen Erdoğan, halen saldırıda ölenlerden kimliği belirlenemeyenlerin olduğunu belirtti. Erdoğan, “Saldırı öylesine vahşiydi ki, halen kimliği tespit edilemeyen meftalarımız var. Bir kez daha o saldırıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet yakınlarına baş sağlığı yaralılara şifa diliyorum. Tüm Türkiye’nin tüm Gaziantep’in başı sağ olsun. Bir çocuğu kullanarak, çocukları bebekleri, masum insanları katledecek kadar gözü dönen bu hainler, akıttıkları kanda mutlaka boğulacaklardır” şeklindi konuştu.

    İdam konusu

    Erdoğan, darbe girişiminde bulunan FETÖ’cüler için gündeme gelen idam konusunun, tüm terör örgütlerini de kapsayacak şekilde önüne gelmesi halinde imzalayacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletim, idam istiyor değil mi? Bunun kararını verecek merci TBMM’dir. Çünkü oradakiler, sizin vekilleriniz. Ve yasama organı. Sizin bu talebinizi, ben kendilerine ilettim, bugün yine iletiyorum. Bunu müzakere etmeliler, ondan sonra kararı vermeli. Karar önüme geldiğinde ben düşüncemi söylüyorum. Ben bu kararı onaylarım. Neden? Bir taraftan darbe girişiminde 241 evladımız şehit olacak. Burada 54, öbür tarafta 16, bu tür eylemler bunca insanımız öldürülecek. Öldürenler ellerini kollarını sallayarak gezecek veyahut cezaevlerinde beslenecek. Dünyanın büyük bir çoğunluğunda halen idam cezası vardır. Kara Avrupa’sı hariç. Türkiye terör eylemlerinin ve terör yöntemlerin hiç birine teslim olmamıştır, olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

    “Ellerinde patlayacak bombanın pimini çektiklerini bilmeliler”

    Erdoğan, terörle bu ülke insanına boyun eğdireceklerini düşünenlerin, ellerinde patlayan bombanın pimini çektiklerini bilmesi gerektiğini kaydetti. Erdoğan, “Kına töreninde kan dökenler, bu şekilde Gazianteplilere baş eğdirebileceklerini sanıyorlarsa, çok yanılıyorlar. İşte Gaziantep burada, peki siz neredesiniz. Akdere ve Beybahçe mahalleleriyle burada. Vatan ve Güzel Vadi Mahalleriyle, Barak, Şirinveevler Türkmenler Mahalleriyle burada Düz Tepe, Cengiz Topel, Perilikaya Mahallesi ile şehirdeki Suriyeli misafirlerimizle burada. 20 Ağustos saldırısını yapanlar da ölümleri istismar edenler de sizlerden gerekli dersi aldılar. Türkiye artık bu oyunlara gelmiyor. Terör örgütlerini kullanarak, bu ülkeyi, bu memleketi dize getirebileceklerini sananlar, yarın ellerinde patlayacak bombanın pimini çektirdiklerini bilmeliler” dedi.

    Cerablus operasyonu

    Cerablus’a düzenlenen Fırat Kalkanı operasyonuna da değinen Erdoğan, “Cerablus, ne oldu. Karkamış’ı rahatsız ettiler. Sürekli havan topları ile saldırdılar. Bir sabır, iki sabır, üç sabır, 4,5, 10 sabır. Sabır, sabır. Artık yetti, gereği yapılacak dedik. Şimdi işte buyurun, Cerablus boşaltıldı. Cerablus’un sahipleri Cerablus’a yerleşmeye başladı. Cerablus’a dönmek isteyenlere her türlü desteği yardımı vereceğiz. Artık herkes yerini bilecek. Özgür Suriye ordusuna her türlü desteği verdik. Onlar da gerekli operasyonu yaptılar” şeklinde konuştu.

    Kurumlardaki FETÖ’cülere seslendi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, halen devlet kurumlarında çalışan FETÖ’cülere de seslenerek, “Devletin tüm kurumlarında olanlara sesleniyorum. Pensilvanya’daki bu şarlatanın peşinden giden varsa, artık buradan kopun. Kopmadıysanız, milletime sesleniyorum. Bu şarlatanın peşinden gidenler varsa, karakollarımıza, savcılarımıza bildirin gereğini yapsınlar. Bunlarla birlikte yürümeyeceğiz. Vatanımıza, silahlı kuvvetlerimize, emniyet teşkilatımıza ihanet ettiler. Özel harekatımıza geldiler, bombaladılar, 53 yiğidimize kıydılar. Nasıl acımasızca F16’lar bomba yağdırdınız. Aynı şeyi Cumhurbaşkanlığı külliyesinde yaptılar. 36 arkadaşımız yaralandı. 6’sı şehit oldu. Gaziantep’in adeta ikiz kardeşi olan hemen yanı başımızdaki Halep, 5 yıldır 7 düvelin saldırısı altında Ne Halep, ne Gaziantep 7 düvele boyun eğdi mi. Antepli gazilik unvanını anasının ak sütü gibi her seferinde helal ettiriyor” dedi.

    “Onlar kaçacak, biz kovalayacağız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teröristler daha düne kadar sınırlarımızın ötesinden Karkamış’a taciz ediyorlardı. Şimdi de ordumuz onları kovalıyor. Güneye, batıya doğuya kaçıyorlar. Onlar kaçacak, biz kovalayacak. Bu devlet hiçbir şehidin, hiç bir gazisinin kanını yerde bırakmamıştır. Bırakmayacaktır. Devletimiz, tüm imkanları ile şehitlerimizin de gazilerimizin de yanındadır. Her türlü, madden manen desteğimizi vereceğiz. Öleni geri getiremeyiz, yürekleri düşen ateşi geri alamayız. Dökülen her damla kanın hesabını soruyoruz, sormaya devam edeceğiz. Terör örgütlerin, isimleri farklı da olsa, aynı yapıyı kullandıklarını biliyoruz. Eskiden bir asala vardı, ermeni terör örgütü. Diplomatlarımızı, savcılarımızı, güvenlik güçlerimizi, iş adamlarımızı öldüren birtakım örgütler, eylem yapmak için halen fırsat kolluyorlar. Bunların diğerinden farkı yok” diye konuştu.

    “Tüm dünyayı arıyoruz, ya onlar ya biz diyoruz”

    Erdoğan, terör örgütleri konusunda tüm dünyayı uyardığını belirterek, “Tüm dünyayı arıyoruz, bunlar konusunda uyarıyoruz, ya onlar ya biz diyoruz. DAİŞ, aziz dinimizin istismar ederek, vatandaşlarımızın kanını döküyor olsa bile eline geçen bir şey yok. Her gecenin sabahı olduğu gibi terör örgütlerinin tamamen biteceği günler de yakındır. Bu millet parmak ile sayılamayacağı gibi, kırmak ile tükenmez. İnancı uğrunda, davası uğrunda vatanı, bayrağı, ezanı uğrunda ölmek, bu millet için şereflerin en büyüğüdür. Bu millet bir ölürse, bin dirilen millettir” dedi.

    “Biz bu terör maskelerinin arkasında aynı surat olduğunu biliyoruz”

    Erdoğan, terör örgütlerinin Türkiye’de ve Ortadoğu’da faaliyet göstermesinin tesadüf olmadığını belirterek, “Bugün dünyanın en kanlı terör örgütlerinin aynı coğrafyada, bizim çevremizde faaliyet göstermesi, tesadüf değil. Bakıyorsunuz, birbirleri ile mücadele ediyor gibi gözüken bu örgütler, birbirleriyle mücadele değil, masumların kanını döküyor. Bu örgütlerle mücadele için gelen devletler de masumların kanının dökmekten başka bir şey yok. Bu örgütlere isim bulmaktan alfabe bile harf kalmadı. Bırakın bu sahte maskeleri. Biz hepsinin arkasında aynı surat olduğunu biliyoruz. Vazgeçin artık bu kirli oyunlardan. Siz önce dökülen masum kanlarının hesabını verin” dedi.

    “Biz bu coğrafyada her türlü zorluğa dayanırız”

    Erdoğan, “Bu kadar zulüm, dünyaya ağır gelir. Türk milleti olarak biz bin yıldır, kesintisiz mücadele ile yaşadığımız bu coğrafyada, her türlü zorluğa dayanırız. Ama çok iyi biliyoruz ki bölgeyi ve bu bölgede kana ateşe boğanlar, bu ateş kendilerine değdiğinde aynı dayanıklılığı gösteremezler” dedi.

    Dünyaya terör çağrısını yineledi

    Erdoğan, tüm dünyaya terör çağrısını yineleyerek, “Gelin bir an önce bölgemizi de, ülkemizi de dünyayı da bu terör belasından kurtaralım. Biz her zaman mücadeleye hazırız. Arzumuz, barıştan, huzurdan esenlikten yanadır. Bölgenin terör örgütlerinden temizlenmesi için üzerimize düşeni yapmakta kararlıyız. Sınırlarımız içerisinde veya yakınında, hiçbir terör örgütünün faaliyetine asla müsamahamız yoktur. Olmayacaktır Bölücü örgütüne yönelik operasyonlarımız kesintisiz devam edecektir. DAİŞin Suriye ve Irak’tan temizlenmesi için yürütülen mücadeleye her türlü katkıyı vereceğiz. Cerablus’ta, Başika’da bunun için varız. Gerekirse, diğer bölgelerde de aynı şekilde sorumluluk üstlenmekten kaçınmayacağız” dedi.

    PYD’nin de kökünü kazıyana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz”

    Erdoğan, PYD terör örgütünün de kökünü kazıyana kadar, mücadelenin süreceğini belirtti. Erdoğan, “PYD denilen bölücü örgütünün Suriye kolu hususunda da aynı kararlılığa sahibiz. Bu terör örgütünün de kökünü kazıyana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. Bilinmelidir ki 15 temmuz’da FETÖ’ye yol vermeyen bu milletin, diğer terör örgütleriyle mücadele konusundaki karlılığı da gücü de katlanarak artmıştır. Unutmayın, Allah’ın yardımı yakındır. Bu müjdeyi unutmayın. Üzerine üzerine, gideceğiz. Bu işi de Allah’ın izniyle milletçe halledeceğiz. Hiç endişeniz olmasın” dedi.

    “Buradaki acı 78 milyonun acısı”

    Gaziantep’teki 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, konuşmasında, “PKK, DAİŞ, PYD hepsi maşa olarak kullanılan terör örgütleri, dışarıdan güç alarak bombalarla saldırdılar, Besna ve Nurettin’in düğününde 54 cana kıydılar. Acılarımızın hepimizin yüreğine düştü. Buradaki acı 78 milyonun acısı. Şehitlerimizin yanındayız. Emanetleri bizim emanetimiz. Onlara hep beraber sahip çıkacağız. Hiçbir terör örgütü emellerine ulaşamayacak. Birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz sürece, Liderimiz Erdoğan’ın arkasında 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz. Türkiye’ye hep birlikte günlere daha fazla çalışarak taşıyacağız” dedi.

    “Hedeflerimizi tutturacağız”

    Daha sonra ise İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın ismi anons edildi. Bakan Ala, konuşmak üzere platforma çıkarken, alandaki on binlerce kişi “şehitler ölmez” sloganları attı. Ala konuşmasında, “F16’ları tankları yer yüzene dar eden aziz milletim, aziz Gaziantepliler, Türkiye’nin önünün kesmek isteyenler başarılı olamayınca, bu kez terör örgütlerini maşa olarak kullanıp, bizim önümüze kesmeye çalışıyorlar. Allah’ın izniyle lider meydanlarda olunca, meydanlarda sizlerle milletimizle dolunca, biliniz ki bu memleketin önünü, hiçbir tuzak kesemeyecek. Ne kadar tuzak kurarsa kursunlar, ne kadar terör örgütünü bir araya getirirlerse, bu yürek, bu meydan sizler olduğu sürece bu ülkenin bu milletin yolu açıktır. Hedeflerimize sizlerin arkamızda durmasıyla varacağız, bu hedefleri de tutturacağız. İstikamet üzere, Allah’ın yardımı oldukça, doğru olanı sizler her zaman destekledikçe bu hedeflere varacağız. Böyle bir milletin ferdi olmaktan gurur duyduğumu belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

    “Terör asla başarılı olamayacak”

    Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise, “Bugün birlik, beraberlik, kardeşliğimizin teminatı olan Cumhurbaşkanımız Gaziantep’teler. Bugün direnişin, dirilişin sembolü, cumhurbaşkanımız gazi şehirdeler. Hoş geldiniz. 15 Temmuz gecesi, burada çeyrek milyonu aşan hemşehrilerimizle birlikte demokrasimize, geleceğimize sahip çıktık. Hep birlikte başardık. Terör asla başarılı olamayacak. Gaziantep’te de hüsrana uğrayacak. Gaziantep üretmeye yatırıma devam edecek. Bir hafta önce buradaydık, bir terör eylemi vardı. Orada bu şehrin direncini, birlik ve beraberlik, kardeşlik ruhuna şahit olduk. Allah’ın izniyle bunların hepsini aşacağız. Hiç bir güç Türkiye’nin ilerlemesine engel olamayacak. Çünkü Türkiye’yi cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok daha ileriye taşıyacağız” şeklinde konuştu.

  • Henkel ikinci yarıda yüzde 3,2 büyüdü

    Henkel, 2016’nın ikinci yarısında yüzde 3,2’lik bir organik büyüme gösterdi.

    Henkel, ikinci çeyrek rakamlarını açıkladı. Buna göre şirket; 2016’nın ikinci yarısında yüzde 3,2’lik bir organik büyüme gösterdi. Nominal satışlar yüzde 5,3 oranındaki negatif döviz etkisi sebebiyle yüzde 0,9 oranında az da olsa azalarak 4 milyar 654 milyon euro oldu. Gelişmekte olan piyasalardaki satış büyümesi yüzde 6,1 organik artış yaşanırken, faaliyet karı yüzde 6,6 artış ile 819 milyon euro oldu.

    Çamaşır ve ev bakımı iş birimi de yüzde 5,3’lük güçlü bir organik büyüme kaydetti. BeautyCare (Güzellik ve Bakım) iş birimi, yüzde 2,1’lik organik büyüme ile güçlü bir gelişme kaydetti. Yapıştırıcı Teknolojileri iş birimi ise aynı şekilde organik satışta yüzde 2,6 oranında güçlü bir gelişme gösterdi.

    Henkel’in CEO’su Hans Van Bylen, konu ile ilgili açıklamasında, “Henkel ikinci çeyrekte güçlü bir ticari performans gösterdi. Gelişmekte olan piyasalarda güçlü büyüme ve gelişmiş piyasalardaki pozitif ilerleme ile güçlü bir organik büyüme gerçekleştirdik. Aynı zamanda gelir ve karlarımızı büyük ölçüde artırabildik. Henkel’in yeni rekor seviyelerini oluşturan, imtiyazlı hisse senedi başına karlılığı yüzde 8,5 oranında artarak, 1.40 euroya ve satış gelirleri de yüzde 17,6’ya yükseldi. Henkel’in başarılı gelişimi tüm iş birimlerinin katkısı ile gerçekleşti. İkinci çeyrekteki güçlü performansımıza katkıda bulunan küresel ekibimize teşekkür etmek istiyorum” dedi.

    Aynı zamanda ikinci çeyrekte karar verilen Sun Products Corporation’ın satın alınması ile ilgili olarak çok heyecanlı olduklarını belirten Hans Van Bylen, “Bu Henkel’in dünya çapındaki en önemli bölgelerinden biri olan Kuzey Amerika’daki pozisyonunun gelişmesi için bir adım olacak. Bu satın alımdan sonra ABD çamaşır bakım piyasasında 2. olacağız” şeklinde konuştu.

    Van Bylen, mevcut mali yıl ile ilgili olarak ise “Orta derecede küresel ekonomik büyüme, yavaşlayan büyüme dinamikleri, piyasalardaki yüksek belirsizlikler ve döviz kurundaki olumsuz gelişmeler ile birlikte giderek zorlaşan bir piyasa ortamı ile karşı karşıyayız. Bu nedenle kendimizi iddialı hedeflerimize ulaşmaya adadık ve inovasyon becerilerimizi, güçlü markalarımızı ve piyasadaki lider pozisyonlarımızı güçlendirmeye odaklanacağız” dedi.

    Hans Van Bylen, “2016 mali yılı boyunca organik büyümemizi yüzde 2 ila 4 arasında artırmaya ve düzeltilmiş imtiyazlı hisse senedi başına karlılığımızı yüzde 8 ile yüzde 11 arasında artırmaya devam edeceğiz. Şu anda düzeltilmiş vergi öncesi kar marjı için yüzde 16,5’ten daha fazla bir artış umuyoruz. Daha önce bu rakamın yaklaşık yüzde 16,5’e ulaşmasını öngörüyorduk” ifadelerini kullandı.

  • Pazarcılar arasındaki tartışma kanlı bitti (2)

    Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde pazar yerinde çıkan silahlı kavgada akrabası olan 1 kişiyi öldürüp, 4 kişiyi de yaraladıktan sonra kaçan zanlıyı yakalamak için polis ekipleri geniş çaplı bir çalışma başlattı.

    İlçede öğlen saatlerinde semt pazarında çıkan silahlı kavgada, iddialara göre, pazarda esnaf olan N.Ü., isimli şahıs henüz belirlenmeyen bir nedenden ötürü bir grup pazarcı esnafı ile tartışmış, daha sonra yaşanan kavgada tabancasıyla çevresine rastgele ateş etmeye başlamıştı. Cevdet Yüksel olay yerinde hayatını kaybederken, oğlu Erkan Yüksel ile Şahin Taşpınar, Güngör Taşpınar ve Muharrem Beter’de yaralanmıştı. Yaralılar hastanede tedavi altına alınırken, polis ekipleri, olayın ardından kaçan N.Ü.’nün yakalanması için geniş çaplı arama çalışması başlattı. Çalışmaların zanlının gidebileceği adresler üzerinde yoğunlaştığı belirtiliyor.

    Öte yandan, olayın zanlısı ile kavgada hayatını kaybeden Cevdet Yüksel’in akraba oldukları da öğrenildi.

  • Bilecik’te trafik kazası: 2 ölü, 11 yaralı (2)

    Bilecik’te iki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 2 kişi öldü, 11 kişi de yaralandı.

    Edinilen bilgilere göre kaza, Bilecik-Gölpazarı karayolu 12. kilometresi Küçüksusuz köyü yol ayrımında meydana geldi. Mustafa Çivi yönetimindeki 11 RA 045 plaklı otomobil, karşı yönden gelen ve sürücüsü henüz belirlenemeyen 11 RA 006 plakalı otomobil ile kafa kafaya çarpıştı. Kazanın ardından tam bir can pazarı yaşanırken, 11 RA 045 plaklı otomobil sürücüsü Mustafa Çivi ve yanında bulunan Burhan Şahin olay yerinde hayatını kaybetti. Kaza sonrası her iki araçta bulunan 11 kişi ise yaralandı. Kazanın ardından bölgeye çok sayıda 112 Acil Servis, polis ve sivil savunma ekibi sevk edildi. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslar ile Bilecik, Bozüyük ve Gölpazarı’nda bulunan çeşitli hastanelere kaldırıldılar. Yaralılar arasında küçük yaşta iki çocuğunda bulunduğu belirtilirken, bazılarının ise durumlarının ağır olduğu öğrenildi.

    Kazanın ardından polis tarafından geniş çaplı soruşturma başlatıldığı bildirildi.

  • Gazze yardım gemisi Mersin’den uğurlandı (2)

    Türkiye’den Gazze’ye 11 bin ton gıda ve giyecek götüren ’Lady Leyla’ isimli yardım gemisi, Mersin Limanı’ndan İsrail’in Aşdod Limanı’na uğurlandı. Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Gazze’ye giden gemiyle Türk milletinin Filistinli kardeşlerine sevgilerini gönderdiklerini belirterek, “Bu gemi bizim gönüllerimizi oraya taşıyor” dedi.

    Türkiye ile İsrail arasında varılan anlaşmanın ardından Gazze’ye yardım götürmek için 2 gün önce Mersin Limanı’na gelen Panama bandıralı ’Lady Leyla’ isimli yardım gemisi, bugün Mersin Limanı’nda demirlediği 17. Rıhtım önünde düzenlenen törenle uğurlandı. Törene; Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Kalkınma Bakanı ve Mersin Milletvekili Lütfi Elvan, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Filistin’in Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı Fuat Oktay, Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık ve protokol üyeleri katıldı.

    “Türkiye, her zaman Filistinli kardeşlerimizin yanında olmuştur”

    Gazze’ye 11 tondan oluşan gıda ve giyecek ile gönüllülerin sağladığı yardım kolilerinin gönderildiği törende konuşan Başbakan Yardımcısı Kaynak, “Bugün Filistinli kardeşlerimiz için bir aradayız” diyerek, bugün idrak edilecek Kadir Gecesi’nde İslam aleminin yapacağı dualarla Yüce Rabbin, bütün insanlığın ihtiyaç duyduğu barışın, huzurun, refahın tesisine yardımcı olmasını diledi. Türkiye’nin her zaman Filistinlilerin yanında olduğunu vurgulayan Kaynak, “Ama Türkiye aynı zamanda bu bölgede barışın adil, kalıcı ve kapsamlı olması için de gayret etmiştir. Türkiye, bu süreçte Filistin’in, Gazze’nin yeniden imarı noktasında gerçekten büyük gayretler sarf etmiştir. Filistinli kardeşlerimizin kendi kaderlerine terk edilmemesi için diplomasinin de bütün imkanları Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri tarafından yerine getirilmiştir” diye konuştu.

    “Bizi eleştirilenler Hudeybiye sürecine ve Hudeybiye anlaşmalarına baksınlar”

    İsrail ile 6 yıldır yaşanan sorun ve varılan anlaşmaya değinen Kaynak, son gelinen süreçte Filistin halkına yardım götüren Mavi Marmara gemisinin İsrail tarafından saldırıya uğramasından sonra tıkanan ilişkilerin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Hükümetlerinin kararlı tutumları sayesinde bu hafta belli bir noktaya geldiğini söyledi. Bu görüşmeler sırasında Türkiye’nin, her zaman Filistinlilerin hak ve hukukunun gözetilmesi ve Türkiye-İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesini göz önünde tuttuğunu belirten Kaynak, yapılan anlaşmaya ilişkin eleştirilere de Mersin’den yanıt verdi. Kaynak, şunları söyledi: “Bu anlaşmayla ilgili aynı düşünce dünyasında olduğumuz, aynı inanca sahip olduğumuz, aynı istikamette olduğumuz bir dostlarımızın, hükümetimizi şiddetle eleştirdiklerini görüyoruz. Benim tavsiyem, o gönül dostlarımızın Hudeybiye sürecine ve Hudeybiye anlaşmalarına bir bakmalarını tavsiye etmektir. Orada görecekler ki, İslam’ın Peygamberi bütün insanlığın kurtuluşunun müjdecisi Peygamberimiz Hz. Muhammet (s.a.v.), insanlığa savaştan, mücadeleden çok barış yapmayı tavsiye ediyor. Yine Allah’a şükür al bayrağımızın altında, 786 bin kilometrede mutlu, huzurlu, kalkınmış bir ülkede yaşıyoruz. Bu Cumhuriyet kurulurken devletimizin bir anlaşmayla doğduğunu da unutmamamız lazım. Burada önemli olan anlaşmanın kendisi değil. Anlaşmanın muhtevası bizi, Filistinli kardeşlerimizi, milletimizi, insanımızı rencide ediyor mu, etmiyor mu, ona bakmamız lazım.”

    “Nihai hedef; Filistin’in, Filistinlilerin, kendi vatanlarında mutlu, özgür yaşamalarını, ortak haklara sahip olmalarını sağlamaktır”

    Türkiye’nin 6 yıldan bu yana İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi için hep aynı şeyi söylediğini dile getiren Kaynak, “El konulan Mavi Marmara gemisi İsrail tarafından iade edilecek, sonra Türkiye’den özür dilenecek, tazminat ödenecek ve Gazze’ye, Filistin’e yönelik insani olmayan bu ambargo kaldırılacak. Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri, o ambargolara rağmen de o günden bugüne Filistinli kardeşlerinin hep yanında oldu. O günden bugüne aslında birçok kalkınma faaliyetinde, birçok bu yaptığımız gibi gıda ve sağlık yardımlarında bulundu. Ama geldiğimiz nokta itibariyle hem özür hem tazminat hem de Gazze’ye uygulanan ambargoların hafifletilmesi ve buraya yapılacak insani yardımların mevcut olan limandan gerçekleştirilmesi kabul edilmiştir. Nihai hedef; Filistin’in, Filistinlilerin, bütün insanlığın kendi vatanlarında mutlu, özgür yaşamalarını, herkesin sahip olduğu ortak haklara sahip olmalarını sağlamaktır. Bizim Filistin ile olan ilişkimiz o tarihten bu yana hep devam etti. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı tarafından şu anda orada inşa edilen hastanenin bu anlaşmadan sonra iç donanımları daha hızlı yapılacak ve Filistin’in en büyük hastanesi çok kısa sürede hizmete girecek. Yine Gazze’de yarısını tamamladığımız 320 konut hızlıca tamamlanacak. Gazze’de sanayi bölgesinin yapımını hızlandıracağız. Bugün bunların hepsinin ilk adımı” ifadelerini kullandı.

    “Bu gemi, milletimizin sevgisini Filistin’e taşıyor”

    Filistin’in hayati önem taşıyan bütün konularında Türkiye’nin elinden gelen desteği artırarak devam ettireceğinin altını çizen Kaynak, önümüzdeki dönemde eğitim, sağlık, girişim ve kalkınma projelerini de çok kısa sürede anlaşmanın verdiği rahatlıkla yapacaklarını kaydetti. Gazze’de yaşanan insani dramın ardından evsiz kalan on binlerce insanın gıda, giyim, tedavi ve barınma gibi acil ihtiyaçlarının giderilmesi için onlarca projeyi hayata geçireceklerini bildiren Kaynak, şöyle devam etti: “Bugün bu gemide çok önemli gıda maddeleri ve çocuklarımıza hediyeler var. Ama bütün bunların dışında bu geminin alacağından çok daha fazlası, milletimizin Filistinli kardeşlerine sevgisi var. Bu gemi bizim gönüllerimizi oraya taşıyor.”

    Gemide bulunan malzemelere ilişkin de bilgi veren Kaynak, “Gemide 9 bin 200 ton un, şeker ve pirinç, 500 ton yağ, 383 ton gıda kolisi olmak üzere 10 bin 83 ton yiyecek malzemesi var. Ayrıca oyuncak, ilaç ve giyecek var. Kızılay ve Toprak Mahsulleri Ofisi bu işin bir kısmını üstlendi. Çocuklarımızı bayramda sevindirmek amacıyla İstanbul Milletvekilimiz Nureddin Nebati Bey’in organize ettiği 150 bin civarında çocuk kıyafeti ile 50 bin çocuk ayakkabısı var” şeklinde konuştu.

    Dünyanın neresinde bir mazlum ve mağdur varsa Türkiye’nin orada olacağını söyleyen Kaynak, Türkiye’nin şu anda 3 milyon mülteciyi misafir ettiğini, hükümetin harcadığı paranın ise 11 milyar dolara ulaştığını belirterek, ülke gönüllülerinin de bunun daha fazlasını fert fert yaptıklarını sözlerine ekledi.

    Filistin Büyükelçisi Faed Mustafa ise İstanbul’daki patlamadan duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Bu saldırıları her zaman kınadıklarını vurgulayan Mustafa, “Her daim ülke olarak, kardeş olarak sizin yanınızdayız, bundan sonrada bulunacağız. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Bu hain saldırı bile tekrardan bu iki ülkenin kardeş olduğunu göstermiştir. Filistinli vatandaşlarımız bu hain saldırıda vefat etmiştir. 2 bayanı dün ülkemize gönderdik. 5 kişi de hastanelerde yatıyor. Hepsine şifalar diliyorum” diye konuştu.

    “Türk halkı her zaman Filistin halkının yanındaydı, yanında kalmaya da devam edecektir”

    Ülke olarak her zaman Türk halkını sevdiklerini, bundan sonra da seveceklerini ifade eden Mustafa, “Tarihte de böyledir böyle de devam edecektir. Bu nedenle Türk halkı her zaman Filistin halkının hep yanındaydı, hep de yanında kalmaya devam edecektir. Bizim acılarımızı kendileri her daim hissediyor ve bizlere de yanımızda olduklarını her zaman hissettiriyorlar. Çünkü bizim halkımız çok zor günler geçirdi ve halen geçirmektedir. Filistin Devleti’nin kurulmasından Türkiye’nin çok büyük desteği vardır. Her zaman minnettarız. Gazze konusunda da çok desteğini göstermiştir Türkiye’ye çok teşekkür ediyoruz. Kudüs’ün bizde kalmasında çok büyük destek verilmiştir. Çünkü orası Yahudileştirilmeye çalışıldı ama umarım başaramayacaklardır. Ülkemize de en çok yardım eden yine Türkiye’dir, olmaya da devam ediyor. Filistin dediğimiz zaman Batı Şeria, Kudüs ve Gazze diyoruz. Türkiye her zaman birinci derecede yardımcımızdır. Bugün buradan bu geminin kalkıp gitmesi, yine aynı şekilde her daim yanınızda olduğunuzun göstergesidir. Bu Ramazan ayında ve bayramda bunu yapmanız bizi çok mutlu etti. Hükümet olarak, halk olarak tüm yardım kuruluşlarına teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

    “Bu Türk halkının Gazze’deki kardeşlerine bir nevi bayram hediyesidir”

    Kalkınma Bakan Lütfi Elvan ise bugün Filistin halkıyla, Gazzelilerle dayanışmanın, yardımlaşmanın güzel bir örneğini yaşadıklarını söyledi. Bugün Mersin’den Lady Leyla gemisinin yola çıkacağını vurgulayan Elvan, “İçinde 10 bin ton giysi ve gıda var. İsrail’in Aşdod Limanı’na oradan da Gazze’ye bu yardımlar en kısa sürede ulaşacak. Türk Kızılay’ı tarafından teslim alınan bu insani yardım malzemeleri Dışişleri Bakanlığımızın eş güdümünde yerine ulaşacak. Bu gemideki malzemeler Türk halkının Gazze’deki kardeşlerine bir nevi bayram hediyedir. Çocuklarımızın Gazzeli çocuklara bayram hediyesidir. Bu yardımları koordine eden, bu geminin yola çıkmasında gerekli hazırlıkları yapan AFAD Başkanlığına, Türk Kızılay’ına, Dışişleri Bakanlığımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

    “79 milyon tek yürek olarak dik durdu, hakkı ve hakikati savundu”

    Bu yardım sürecine gelinmesinden de bahseden Elvan, “Bizim şartlarımız vardı. Yapılan görüşmelerde uzun müzakerelerde Türkiye’nin ileri sürdüğü bütün şartlar kabul edildi. Türkiye seçilmiş Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 79 milyon tek yürek olarak dik durdu, hakkı savundu, hakikati savundu. Bu sayede yeniden insani yardım kanalları açıldı. Bugün bir daha görüyoruz ki Akdeniz’de kurulacak her gönül köprüsü Mersin’den başlıyor. Bu gemide sizin sadece insani yardım malzemelerimiz bulunmuyor. Sizin gönülleriniz, sizin insani duygularınız, sizin sevinçleriniz, sizin bayramları, bayram yapan anlayışınız var. Gemiye uğurlamaya gelen tüm kardeşlerimi, hemşehrilerime teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    “Bu yardım milletin uzattığı bir gönül elidir, bir şefkat elidir”

    İkili ilişkilerde sorun olmasının hiç kimseye fayda sağlamayacağının altını çizen Elvan, “İnsanlar arasında buz dağları varsa, milletler arasında buz dağları varsa yine coğrafyalar arasında buz dağları varsa yine gönüller arasında buz dağları varsa bundan kimse kazanmaz. Bundan kimseye yarar gelmez. Soğukluktan, gerginlikten kimse kazanmaz. O açıdan buzları eriteceğiz. Konuşacağız, anlaşacağız, insani olanın yapılması için hep birlikte hareket edeceğiz. Bunu her türlü oyunla, her türlü terör saldırısıyla engellemeye çalışanlara karşı inadına yapacağız. Lady Leyla sadece bir insani yardım gemisi değildir. Milletimizin uzattığı bir gönül elidir, bir şefkat elidir” ifadelerini kullandı.

    İstanbul’da yaşanan terör saldırısıyla ilgili de konuşan Elvan, “İstanbul Atatürk Havaalanı’ndaki saldırı hiç kimseye değil sadece Türk milletine değil 6,5 milyar insanlığa yapılan saldırıdır. Terörün her türlüsü sadece maruz kalan ülkelerin değil bütün insanlık için ortak mücadele edilmesi gereken günümüzün en büyük belasıdır. Bu bela ile birliğimizden taviz vermeden, huzurumuzdan taviz vermeden devlet ve millet olarak sonuna kadar mücadele etmeye kararlıyız” dedi.

    Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından gemi uğurlandı.