Etiket: 1982

  • Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: “Daha önce 19 kez değiştirilmiş olan 1982 Anayasası bir kere daha değiştirilmiş oluyor”

    Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, nisan ayında yapılacak olan anayasa değişiklik referandumuna değinerek, “Daha önce 19 kez değiştirilmiş olan 1982 Anayasası, bir kere daha değiştirilmiş oluyor. Bunu da dünyanın sonuymuş gibi takdim etmek hiçbir şekilde doğru olmadığını ifade etmek isterim” dedi.

    Kurtulmuş, Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği (AFSİAD) tarafından termal bir otelde düzenlenen “Yeni Anayasa Yeni Türkiye” toplantıya katıldı. Toplantıda iş adamlarına seslenen Kurtulmuş yaptığı sunum ile referanduma gidecek olan yeni anayasayı anlattı. Kurtulmuş, ‘Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu’nu onayladığını hatırlatarak, “Türkiye, 16 Nisan’da referanduma gidecek. Sandıklardan bu milletin geleceğini kuracak bir sonucun çıkacağını ümit ediyorum. Seçimin ortada olması, sandıkların başlı başına ortaya getirilmesi bile Türkiye demokrasisinin olgunluğunu göstermesi bakımından fevkalade önemlidir. Yıllardır hep ‘Eğer Türkiye bugün bir Suriye, bir Irak, bir Yemen, bir Libya olmadıysa birçok sebep vardır ama herhalde ilk sırada sayacağımız sebep, ne olursa olsun, sandıkların ortaya çıkmasıdır ve sandıklar ortaya çıktığı zaman da milletin kendi geleceği lehine her zaman ‘Evet’ diyerek yol almış olmasıdır. Milletimizin en büyük kazanımı budur. Onun için hiç şüpheniz olmasın 16 Nisan’daki sandık, bizatihi Türkiye demokrasisini daha da güçlendirecek, Türkiye’nin daha sağlam bir şekilde yoluna devam etmesini sağlayacak ve inşallah memleketimizin geleceği için çok kıymetli bir dönüm noktası olarak hepimizin içinde yer aldığı bir süreç olacak” dedi.

    “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletin olacak”

    Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi konusunda iş adamlarına sunum yapan Kurtulmuş şunları söyledi:

    Türkiye’de bir rejim değil, sistem değişikliğine gidildiğini, bunun iyi anlaşılması gerektiğini söyleyen Kurtulmuş, “Daha önce 19 kez değiştirilmiş olan 1982 Anayasası, bir kere daha değiştirilmiş oluyor. Bunu da dünyanın sonuymuş gibi takdim etmek hiçbir şekilde doğru olmadığını ifade etmek isterim. Bir halk oylamasına gidiyoruz. Sonuç olarak, millet ne kadar verirse başımız, gözümüz üstünedir. Ayrıca, bu halk oylaması kampanyası vesilesiyle Türkiye toplumu içerisinde hiç kimse bir diğerini ötekileştirmesin, bir diğerini kötü olarak göstermesin, kamplaşmanın, kutuplaşmanın nedeni olarak görmesin. Millet, kararını verecek. Hani, egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir ya, tam bizim paketimizin kabul edilmesiyle birlikte egemenlik kayıtsız, şartsız milletin olacak. Millet ne derse tereddütsüz, amasız, fakatsız saygı duyacağız, herkesten de saygı duymasını bekleyeceğiz” açıklamasında bulundu.

    Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun da katıldığı toplantıya ayrıca Afyonkarahisar Valisi Aziz Yıldırım, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilleri Ali Özkaya ve Hatice Dudu Özkal, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve il protokolü ve çok sayıda iş adamı katıldı. Toplantının sonunda AFSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Şehitoğlu, Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’a “Kocatepe” resmini takdim etti.

    Toplantı çekilen toplu fotoğrafın ardından sona erdi.

  • Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Malkoç’tan 1982 Anayasası’na İlginç Benzetme

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, 1982 Anayasası’na “Kışla Nizamnamesi” ve “Hilkat garibesi” benzetmelerinde bulundu.

    Atakum Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi’ konulu konferansa katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, değerlendirmelerde bulundu. Samsun Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde gerçekleşen konferans ilk olarak ÖZDER Genel Başkanı Ahmet Akça’nın açılış konuşması ile başladı. Daha sonra söz alan Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, yeni Anayasa ve başkanlık sisteminin Türkiye için önemini vurguladı.

    “HEDEF, DÜNYADAKİ İLK 10 EKONOMİ ARASINDA GİRMEK”

    Konuşmasına Türkiye’nin hedefleri ile başlayan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, “Dünyanın en kritik ve en kıymetli coğrafyasındayız. Bu coğrafyada ya büyürsün güçlü olursun ya da bizden önceki topluluklar gibi göçer gideriz. Bugün Türkiye çok kritik bir eşikte. Cumhuriyetimizin 100. yılına doğru giderken dünya milletleri arasındaki yarışta arzu ettiğimiz düzeye gelmemiz gerekiyor. 2023 hedeflerimiz var. Temel olarak şunu söylüyoruz: Cumhurbaşkanımız bunu 2011 yılında açıkladı. Hedefimiz Cumhuriyetin 100. yılında dünyanın ilk 10 ekonomisine girmektir” dedi.

    “GENELKURMAY BAŞKANI ANAYASA YAPMAYA ÇALIŞIRSA ‘KIŞLA NİZAMNAMESİ’NE DÖNER”

    Anayasa’yı eleştiren Şeref Malkoç, “Şimdiki Anayasamız 1982 Anayasa’sıdır. Bunu Kenan Evren ve arkadaşları yaptı. Kenan Evren dönemin Genelkurmay Başkanıdır. Evren, oturmuş arkadaşlarıyla, kuvvet komutanlarıyla demiş ki, ‘Bu demokrasiye son verelim, yönetimi biz kendi elimize alalım.’ Yani askeri darbe yapmışlar. İlk yaptıkları iş Meclis’i kapatmak, siyasi partileri feshetmek, sendikaları ve toplumun her kesimini susturmak olmuş. Önde gelen siyasi liderleri de hapislere koydular. O dönemde 1 milyon insan cezaevlerinden ve işkencelerden geçti. Böyle bir ortamda Kenan Evren ‘Anayasa yapacağım’ dedi. Herkesin ağzını bağlayıp konuşanları hapse koyduktan sonra ne anayasası yapacaksınız? Sonra da ortaya böyle ‘hilkat garibesi’ çıktı. Bu Anayasa’nın meşrutiyet açısından sıkıntısı vardır. 2.’si de darbe Anayasası’dır. Askerlik önemli bir meslektir. Ülkemize bir saldırı olsa bizleri askerler koruyacaktır. Ama anayasa işi bambaşka bir şeydir. Genelkurmay Başkanı anayasa yapmaya çalışırsa aynı böyle ‘Kışla Nizamnamesi’ne döner. Bizim eleştirimiz bu. Değiştirsek de olmuyor. Bacağını ayrı ameliyat yap, koluna ameliyat yap, beynine ameliyat yap, estetik ameliyatı yap, olmuyor. Onun için Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde yeni Anayasa’yı yapmamız lazım, yapacağız inşallah” diye konuştu.

    “BİZİM TARTIŞTIĞIMIZ KONU REJİM DEĞİL SİSTEMDİR”

    İsteklerinin rejim değişikliği değil sistem değişikliği olduğunun altını çizen Malkoç, “Bizim devlet biçiminden yana sorunumuz yok. Yeni anayasada devlet biçiminin üniter devlet biçimi olacağını Cumhurbaşkanımız da bizler de anlatıyoruz. Hala itiraz edip, anlamayanlar var. Bizim tartıştığımız konu rejim değil, sistemdir. Hangi hükümet sistemi olacak? Bu anayasa ile parlamenter sistem koymuşlar ama buda parlamenter sisteme uymuyor. Parlamenter sistemin oluşumu bellidir. Parlamenter sistemlerde cumhurbaşkanının yetkileri de sınırlıdır. Parlamenter sistemlerde cumhurbaşkanları semboliktir, ağırlıklı olan başbakandır. Bu Anayasa var olduğu müddetçe Türkiye’de sistemi değiştiremezsek, hükümet sistemi olarak parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçemezsek kişi başı milli gelirimizin 10 bin doların üstüne çıkarmamamız çok zor” şeklinde konuştu.

    “BAŞKANLIK SİSTEMİ GELDİĞİNDE SANKİ ÜLKE BÖLÜNECEKMİŞ GİBİ BİR KORKU YAŞANIYOR”

    Başkanlık sisteminin vatandaşlar üzerinde korku oluşturduğunu ı belirten Samsun Valisi İbrahim Şahin, şöyle konuştu:

    “Başkanlık sistemi geldiğinde sanki ülke bölünecekmiş gibi bir korku yaşanıyor. Fransa şu an yarı başkanlık sistemiyle yönetiliyor ve tam başkanlık sistemini de alttan alta Fransa’da tartışılıyor. Yani Fransa bölünmek mi istiyor da başkanlık sistemini talep ediyor. Bizi hep bölünmekle bir şekilde korkutuyorlar. Muhalefetin de olduğu tek başına iktidara gelen partilerinde olduğu dönemlerde sorunlar yaşadığını son dönemde gördük. Cumhurbaşkanının halkın oylarıyla gelmesi kanaatimce bilfiil başkanlık sistemini aslında Türkiye’de oturdu. Yüzde 50 civarında bir oyla gelen aynı parti kökenli bir partinin genel başkanı zaman zaman küçük te olsa anlaşmazlıklar yaşadılar. Eğer biz 2023’e biraz daha hızlı koşacaksak rafine olması, adının konması, eğer başkanlık sistemini halk benimser ve bu şekilde oylama yapar ve çoğunluk oyları bunu seçerse bu değişiklikle beraber belki biz bir sistem değişikliğini taşıyacağız. Bunun adı kanaatimce ülkenin daha hızlı adımlarla 2023’ü yakalayacaktır diye düşünüyorum.”

    “YENİ ANAYASANIN SONUÇLANMASI GEREKİYOR”

    Yeni Anayasa ve başkanlık sisteminin bir an önce hayata geçmesi gerektiğini vurgulayan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, “Yeni Anayasa’nın ve başkanlık sisteminin tartışma götürmez bir şekilde önümüzdeki günlerde sonuçlandırılması gerektiğine inanıyorum. Bundan 7-8 sene önce Arap baharı söylenseydi inanmazdık. Ama geçtiğimiz 10 yılda sınırlar değişmeye başladı. Devlet yönetimleri altüst olmaya başladı. Böylesine bir coğrafyada bizim 1980’de hazırlanmış bir Anayasamız var. Daha sonra yapılan değişiklikler var ama olayın bütününde Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap verecek bir Anayasa olmadığını, sokakta bir insana da sorsa bize hak verir” ifadelerini kullandı.

    Konferansa ayrıca ilçe kaymakamları, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, mülki erkan ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Konferans, konuşmalarında arından yapılan soru-cevap kısmının arından hediye takdimi ile sonlandı.

  • Adalet Bakanı Bozdağ: “CHP 1982 Anayasasından Rahatsız Değil”

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP’nin 1982 darbe anayasasından rahatsız olmadığını söyledi.

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat’ın Sorgun ilçesinde Sefa Termal Otel’de belediye başkanları ile bir araya geldi. Toplantı öncesi basın mensuplarının yeni anayasa çalışmaları hakkındaki sorusunu yanıtlayan Bakan Bozdağ, Türkiye yeni anayasa ihtiyacını esasında 1982 anayasasının yürürlüğe girdiği günden beri pek çok siyasi partinin yeni anayasayı seçim beyannamesine koyduğunu belirterek, “Partiler milletin huzuruna çıkıp öyle oy istedirler. Hatta bazıları yeni anayasa önerilerini hazırlayıp Türkiye kamuoyu ile paylaştı. Şuana kadar TÜSİAD, MÜSİAD, TOBB, Barolar Birliği gibi pek çok meslek örgütü ve sivil toplum örgütü yeni anayasa taslakları hazırlattılar ve komu oyuna sundular. Üniversitelerde hazırlayanlar var. 1993 yılında mecliste kurulan bir komisyon ile de partilerin yeni anayasa konusunda görüşleri alındı. 2011 seçimlerinden sonra parlamentoda anayasa uzlaşma komisyonu kuruldu. Bütün bunların tamamı Türkiye’nin yeni yasa ihtiyacının tartışma olmaktan çıktığını gösteriyor. Partiler yeni anayasayı ihtiyaç olarak görüyorlar. Topluma kendilerini bağlayıcı taahhütleri de bulunuyorlar. Hem CHP, MHP, HDP seçimden önce yeni anayasa konusunda söyledikleri ortada yeni anayasa ihtiyacının bulguları da açık. Geçen dönemde komisyon kuruldu. Bu dönemde de komisyondan önce sayın başbakanımız genel başkanları ziyaretleri yeni anayasa konusunda bir komisyon kurma ihtiyacına vurgu yapması ve liderlerin de buna pozitif yaklaşması üzerine meclis başkanımızın çağrısı ile kuruldu. Türkiye’de herkes biliyor ki anayasa mutabakat komisyonu, yeni anayasayı yapmak üzere davet edilmiş bir komisyondur. Ama maalesef buna rağmen CHP komisyonunun çalışma usullerinin belirlendiği toplantıların birinde, isim konusunda bir görüş ileri sürdü. Önce darbe yasalarını mevzuatımızdan temizleyelim, sonra da anayasa için yol temizliği yapalım. Bu komisyonun adı da ‘darbelerden arındırma temizleme komisyonu’ olsun denildi. Bununla adeta yeni anayasayı yapmaktan kaçan bir yaklaşım ortaya koydu” dedi.

    “CHP, BU TUTUMU İLE 1982 ANAYASANIN ÖMRÜNÜ UZATMAKTADIR”

    Türkiye’de darbe yasalarından herkesin şikayetçi olduğunu ifade eden Bakan Bozdağ, “Mevzuat içinden darbe yasalarını temizlemek parlamentonun, siyaset yapan herkesin görevidir. AK Parti hükumetleri olarak zaten pek çok darbe yasalarını hukukumuzun dışına itmiş durumdayız, bundan sonra da itmeye devam edeceğiz hükumetimizin programında da eylem planımızda da hukukumuz içindeki darbe mevzuatını ayıklama taahhüdümüz var, biz bunun gereğini yapacağız. Başbakanımız ‘eğer sizin niyetiniz yeni bir anayasa yapmaksa o zaman yeni anayasayı yapmak için kurulmuş komisyonda devam edin. Yok aynı zamanda darbe yasalarından, hukukumuzdan arındıralım diyorsanız bu komisyona yarı bir görev yüklemeyin ayrı bir komisyon kuralım o komisyon bu görevi yapsın’ dedi. CHP samimi olmuş olsaydı darbe yasaları konusunda ayrı bir komisyon kurulur o komisyon o görevi yapabilir. Anayasa mutabakat komisyonu da anayasa yapmaya devam edebilir. Ayrıca bilmek gerekir ki darbe yasalarının anası 1982 anayasasıdır. Bir numaralı darbe yasası hangisidir diye kime sorarsanız sorun herkes onun 1982 anayasayı olduğunu söyler. Hem bir yandan darbe yasalarından mevzuatımızı ayıklayalım diyeceksiniz hem de darbe yasalarının anası olan 1982 anayasasını ortadan kaldırıp yerine yepyeni bir anayasa yapma iradesini sekteye uğratmak için tavır koyacaksınız veya bahane üreteceksiniz bu anlaşılır bir durum değildir. CHP 1982 anayasasından rahatsız değil, bu tutumu ile 1982 anayasanın ömrünü uzatmaktadır. Yeni anayasayı yapma iradesinin başarılı olmasını engellemektedir. Umarım meclis başkanımızın yeni çağrısına cevap verirler onu da komisyonun çalışması yeniden mümkün olabilir, henüz cevaplarını duymadık, inşallah olumlu bir cevap olur” ifadelerini kullandı.