Etiket: -15

  • Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat: “15 Temmuz’da ölümüne mücadele ettik”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat: “15 Temmuz’da ölümüne mücadele ettik”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, “15 Temmuz gecesi hem AK Parti Genel Merkezi önünde, hem de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde ölümüne mücadele ettik” dedi.

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimine ilişkin açıklamalarda bulundu. 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde AK Parti Genel Başkan Yardımcılarından AK Parti Genel Merkezi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni koruma görevi aldıklarını belirten Canpolat, “Biz bu mücadeleyi cihan devletimiz Türkiye’nin Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde emperyalist güçlere karşı ikinci istiklal ve istikbal savaşı verdiğini anladığımız ilk andan itibaren 15 Temmuz 2016 hain darbe teşebbüsünden çok daha önce Zaman Gazetesi ve Samanyolu TV önünde eylemler başlatarak, FETÖ ile mücadelenin meşale ateşini yakmanın haklı gururunu yaşıyoruz. 15 Temmuz 2016 tarihinde AK Parti Genel Başkan Yardımcılarının bizi arayarak, ‘AK Partimizin önünde etten duvar örün, darbe oluyor’ demeleri üzerine şahsım ve dava arkadaşlarım, 15 Temmuz gecesi hem AK Parti Genel Merkezi önünde, hem de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde ölümüne mücadele ettik. Yaralanmamıza rağmen bir beklenti içine düşmedik, gazilik müracaatında dahi bulunmadık. Biz bu meşaleyi FETÖ ve diğer bölücü unsurlar ile mücadele edilsin diye başlattık. FETÖ; FETÖ üzerinden imanlı, ihlaslı insanları ve vatanseverleri hedefe koyarken ne yazık ki herkes sadece izleyerek yetindi” ifadelerini kullandı.

    “Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkaran Davutoğlu’nun şimdilerde bir parti kurması manidardır”

    Canpolat, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

    “15 Temmuz öncesinde Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkaran Davutoğlu’nun şimdilerde bir parti kurması manidardır. Aslında FETÖ için 15 Temmuz öncesi darbeye direnecek olan Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkarmak çok doğru bir hamleydi. Başaramayanlar yeni emellerinin peşinde ve siyasi partiler kurarak hala işgal girişiminden vazgeçmemişlerdir.”

    Canpolat, “Bu millet sadece 15 Temmuz gecesi hatırlanmamalıdır. Asker, tören yürüyüşünde belli olur. Bu millet ve Osmanlı Ocakları teşkilatlarımız bu töreni hakkıyla geçmiştir. Sınıfta kalanlar, millet hakkında genelge çıkaranlardır. Sınıfta kalanlar Erdoğan’a, işin özü Türkiye’ye ihanet edenlerdir” dedi.

  • Horasan 15. Jandarma Trafik Timi drone ile uygulamaya geçti

    Horasan 15. Jandarma Trafik Timi drone ile uygulamaya geçti

    Erzurum Jandarma İl Trafik Şube Müdürlüğü koordinatörlüğünde Horasan İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı 15. Jandarma Trafik Timi artık drone ile uygulama yapıyor.

    Erzurum’un Horasan ilçesinde drone ile uygulamaya geçen Horasan İlçe Jandarma Trafik Timi tarafından yapılan yol uygulamasında eksik belgesi olanlara, hatalı sollama, emniyet kemeri takmama, telefonla konuşma gibi trafik kurallarına uymayanlara cezai işlem uygulandı.

    Drone ile ilk defa uygulamaya çıkan trafik timi, “Her şey sürücülerimizin trafikte güvenli seyir yapmaları içindir” derken, Drone uygulamasına takılan sürücüler ise “Yapılan uygulamadan son derece memnunuz. Bu uygulamanın yerinde olduğunu ve sürekli yapılmasından yanayız” dediler.

  • Fındık üreticilerini uyardılar: “15 TL’nin altından fındık satmayın”

    Fındık üreticilerini uyardılar: “15 TL’nin altından fındık satmayın”

    Doğu Karadeniz’de son günlerde hakim olan yağmurlu hava en çok fındık üreticilerini üzdü. Fındığını toplamakla zorlanan üretici,Fındık bahçelerinde fındık ıslandığında alfatoksin tehlikesiyle karşı karşıya kalınacağını kaydedildi.

    Son günlerde yağan yağmur nedeniyle fındık toplamakta zorlandıklarını ifade eden üretici Mehmet Gümüş, ’Fındık hasat sezonunun başladığı şu dönemde havaların yağmurlu gitmesi sebebiyle fındıklarımızı yeteri derecede kurutamıyoruz. Çok yağdığı zaman ise evimizde yağışların durmasını bekliyoruz. Bu işlem oldukça önemli. havaların yağışlı geçtiğinden mahsulümüzü ıslak alan ve nemli zemin toprağında beklettiğimizde anda, Hem fındığın kalitesinin düşmemesi hem de alfatoksin tehlikesine karşı karşıyayız” diye konuştu.

    Üretici İsa Yavuz ise, “Bölgemizdeki yağış ciddi derecede bizlerin işlerini engelliyor. Fındık bahçesine gidemiyoruz . Şimdilik topladığımız ürünü naylon ve brandalar ile korumaya çalışıyoruz ancak uzun süre naylonun altında kalan fındık kızarıyor.buda randevuda düşük sebebiyet veriyor. Kızan fındık da belli süre sonra küflenebilir. Bizim endişemiz bu yönde. İnşallah güneş bir an önce açar ve ürünümüzü istediğimiz gibi kuruturuz” dedi.

    ’Fındık fiyatları yine 20 TL görecek’

    Zonguldak Alaplı İlçesindeki açıklamada bulunan Fındık temsilcilerinin ortak görüşü olarak, yükseliş eğiliminde olan fındık fiyatının hafta sonundan itibaren gerilemeye başladığını belirtti. Fındığın fiyatının artacağını belirten Mehmet Koçak, şu ifadelere yer verdi:i

    “Şuanda fiyat 15,50 liraya gerilemiş durumda. Bu düşüşün nedenini ihtiyacı olan üreticilerin piyasaya ürünleri indirmesidir. Fındık fiyatı yeniden yükselmeye başlayacaktır. Bugünlerde yaşanan süreç piyasada rakamın yükselmemesi için baskı oluşturma çalışmaları. Boş çabalar bunlar.bu sene ihracat her yönüyle önü açık. Bu yıl fiyat, tıpkı geçen sene olduğu aynı rakamlara görecektir.”

  • Karataş: “15 Temmuz 250 şehidin kanlarıyla yazdığı son kurtuluş destanıdır”

    Karataş: “15 Temmuz 250 şehidin kanlarıyla yazdığı son kurtuluş destanıdır”

    Memur Sen Erzurum İl Başkanı Mustafa Karataş, 15 Temmuz 2016 tarihinde, ülke olarak uluslararası karanlık bir işgal ve darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığımızı belirterek, “Arkasında emperyalist güçlerin ve malum odakların olduğu FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin amacı millet iradesine zincir vurmak ve Türkiye’yi sömürüye açık hale getirmekti” dedi.

    Memur Sen üyeleri bugün Havuzbaşındaki Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması yaptılar.

    Basın açıklamasını okuyan Memur Sen Başkanı Karataş, “Milletin inanç değerlerini istismar ederek, şeytani bir planla, devlet içinde örgütlenen FETÖ, önüne konulan planı harfiyen yerine getirmiş, 17/25 Aralık kumpası, Gezi kalkışması, Kobani olayları sonuç vermeyince askeri bir darbe seçeneğine başvurmuştur.

    Bu meş’um ihanet eyleminin görünen tarafında FETÖ, arkasında ise bir takım küresel güçlerin olduğunu artık bugün daha kesin bir şekilde biliyoruz. Açık ve net olarak söylüyoruz: FETÖ’yü ve FETÖ’cü teröristleri darbe girişiminden sonra hangi güçler koruma altına aldıysa darbe girişiminin arkasında o güçler vardır.

    Türkiye’ye karşı girişilmiş uluslararası bir kumpas olan ve FETÖ’nün taşeronluğunu üstlendiği 15 Temmuz Darbe Girişimine, 250 şehid ve 2 binden fazla gaziye rağmen “kontrollü darbe” diyen bir zihniyetin bu ülkede varlığını sürdürüyor olması Türkiye için büyük bir talihsizliktir.

    Darbecilerin değirmenine su taşıyan bu karanlık söylemin bir gaflet hali olduğunu düşünüyoruz. Buna karşın sular durulup hakikati bütün çıplaklığıyla gösteren belge, bilgi ve gelişmeler ortaya çıktıktan sonra hâlâ bu düşüncede ısrar edilmesini de ancak ihanet olarak görüyoruz.

    Nitekim Türkiye’yi büyük bir kaosa ve iç savaşa sürüklemeyi hedefleyen bu hain planda 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi millete karşı kullanılmıştır.

    Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekât Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT, TRT vericileri ve birçok kurum saldırıya uğramış; Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edilmiştir.

    Darbe girişimine direnen 250 kahraman kardeşimiz şehit, 2 bin 193 kardeşimiz de gazi oldu.

    Evlerinde oturup çekirdek çitleyerek gelişmeleri televizyondan izleyen ve darbe girişiminin sonucuna göre pozisyon almayı hesaplayanlar, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ne olduğunu anlayamazlar.

    Darbe tehlikesi geçene kadar milletin 29 gün boyunca tuttuğu direniş nöbetlerine burun kıvıranlar, meydanlarda gösterilen kahramanlığın bize bir vatan kazandırdığını bilemezler, kavrayamazlar” diye konuştu.

    “15 Temmuz’u anlamak isteyenler; o geceyi meydanlara çıkan milyonlara, canlarını veren şehitlere, kanlarıyla meydanları kızıla boyayanlara sorsunlar” diyen Karataş açıklamasını şöyle sürdürdü;

    “Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı ülkenin nasıl bir felakete uyanacağını -gafiller anlamasa da- bu millet görmüş ve gereğini yapmıştır.

    Hep söyledik yine söylüyoruz: Hiçbir insani, İslamî, ahlaki değer taşımayan bu Bâtınî sapkınların bu millete yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar.

    O gece okyanus ötesinden planlanan bu hain darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir kaosa, bir karanlığa uyanacaktı. Ümmetle ve İslam dünyasıyla ilişkimiz kesilecek, Siyo-Emperyal eksenin parçası olacaktık. Darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. Muhacirlerin, mazlumların, mağdurların sığınağı olan tek yurt da ortadan kalkacaktı. O gece millet bu oyunu gördü. “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” diyerek kükremiş sel gibi, önüne örülmüş tanklardan bentleri çiğneyip aştı.

    Üniforma giymiş teröristlerin millete karşı kullandıkları tanklara, uçaklara, bombalara iman dolu göğsünü siper etti.

    O gece abdestini alıp namaz kılarak meydanlara çıkan, tanklara, uçaklara, helikopterlere karşı çıplak elleriyle direnen milletin kahraman evlatları bu vatanı; Allah’ın yardımıyla, büyük bir işgalden, karanlık bir iç savaştan ve emperyalizme uşaklıktan kurtararak bize yeniden hediye ve emanet etmiştir. Bu hakikati çocuklarımıza, gençlerimize anlatmak emanete sadakatin bir gereği ve şehidlerimize karşı boynumuzun borcudur.

    Şehidlere en büyük vefa bu olacaktır. Bu ülkenin geleceği bu bilincin yaşatılmasına bağlıdır. Hainleri de anlatacağız çocuklarımıza, kahramanlarımızı da! Her bir şehidimizi tek tek genç dimağlarımıza tanıtacağız.

    Tarihe sığmayacak yiğitlikler, kabirlere sığmayacak yürekler, kitaplara ve filmlere sığmayacak kahramanlıklar gösterildi o gece meydanlarda.

    O gece 250 şehidin akıtılan muazzez kanları; bu ülkenin kalbini besleyen bir bereket, hainler için felaket oldu.

    O gece Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokaklara çıkarak o muazzam direniş destanının önemli bir parçası olduk. O gece bu teşkilat “hesabî” değil “hasbî” bir teşkilat olduğunu bir kez daha gösterdi. O gece tek bir bedene dönüşüp; pazarlıksız bir fedakarlığın, “amasız”, “fakatsız” bir bilincin mücessem hali olarak, “Kim demiş her şeyin bitişi ölüm / Destanlar yayılır mezarımızdan” diyerek direnişe, şehadete, özgürlüğe koştuk.

    Bütün sendikalarımızla, komisyonlarımızla meydanlardaydık. Cuma Dağ’larımızla, Ali Alıtkan’larımızla, Yusuf Elitaş’larımızla, İlhan Varank’larımızla meydanlardaydık. Şehidler kervanına ve gaziler meclisine dostlarımızı kattık. Milyonlarca vatan evladıyla birlikte yorulmaz, susamaz, acıkmaz, korku bilmez bir bedenin parçası olduk. O gece İslam coğrafyasının her köşesinde ümmet bizimle birlikte tek yürek olarak meydanlara yürüdü, tek yürek oldu. Ümmetin yaralı yüreği bizim yüreğimizle birlikte attı, mübarek elleri semada duaya durdu.

    Ankara’yla birlikte Kudüs, Bağdat, Kahire; İstanbul’la birlikte Halep, İslamabad, Kabil, Gazze, Erzurum ile birlikte Hartum, Bosna, Trablus, Mekke; O nedenle diyoruz ki geleceğimizin teminatı daha fazla milletleşme, ümmetleşme ve kardeşleşmedir.

    O gün nasıl ki meydanlarda darbeyi püskürttüysek bugün de yeni sinsi stratejilere karşı teyakkuz ve sürekli bir bilinç halini kuşanmanın gayreti içindeyiz. Türkiye’nin entelektüel birikimi ve bu coğrafyanın erdemliler hareketi olarak; emperyalizmin her türlü kirli plan ve kumpaslarına yüksek bir bilinç, akıl ve imanla karşı koyacağız. 15 Temmuz’u unutmadık, unutturmayacağız. 15 Temmuz’un 3. seneyi devriyesi vesilesiyle şehitlerimize Yüce Rabbimizden rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükran ve minnetlerimizi ifade ediyoruz.”

  • ABB Erzurum Şube Başkanı Çakır: “15 Temmuz, demokrasi destanıdır”

    ABB Erzurum Şube Başkanı Çakır: “15 Temmuz, demokrasi destanıdır”

    Anadolu Basın Birliği Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, 15 Temmuz Şehitlerini Anma Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.

    Anadolu Basın Birliği (ABB) Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “15 Temmuz’un bizim için ifade ettiği anlam; demokrasi bayramıdır, milli iradenin kayıtsız-şartsız millete ait olduğunun sembolüdür” dedi.

    Çakır, 15 Temmuz 2016 gecesi yaşananların, aslında Türkiye’yi işgal ve derdest etme girişimi olduğunu vurgulayarak, “Şükürler olsun ki, aziz milletimiz, ülkemiz üzerinde hain emeller besleyen FETÖ/PDY örgütüne ve bu örgütün mensuplarına geçit vermemiştir. O gece 251 vatan evladı şehit düşmüş, binlerce vatandaşımız yaralanmış ve tarihe altın harflerle 15 Temmuz destanını yazmıştır” diye konuştu.

    “FETÖ, hain bir yapılanmadır”

    Türkiye’nin yakın tarihte bile çeşitli siyasi ve askeri komplolarla karşı karşıya kaldığını ve bunların tamamının, emperyalist güçler ve onların işbirlikçileri tarafından organize edildiğini kaydeden Çakır, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ise, diğerlerinden çok farklı bir konsepte sahip olduğunu dile getirdi.

    ABB Şube Başkanı Çakır, “Tipi bizden olan ancak çipi başkalarının elinde bulunan hain FETÖ yapılanması, yıllarca dini değerlerimiz üzerinden beslendi, inançlarımızı kullandı, milleti istismar etti. Adına hizmet dedikleri yapılanmayla yıllarca Sevr’cilere hizmet etti, emperyalistlere uşaklık etti. Yine bu yapılanma adına himmet dediği mali örgütlenmeyle hain emeller tesis etti, altyapısını güçlendirdi. Ama 15 Temmuz’da yaşananlar gösterdi ki; bunların hizmeti de, himmeti de bu milleti esaret altına almak ve vatanı işgal etmek üzerineymiş” ifadelerini kullandı.

    15 Temmuz’da yazılan kahramanlık destanının, millet iradesinin tek sahibinin yine millet olacağının en somut kanıtı olduğunu dile getiren ABB Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “O gece havada barut kokusu olmasa da, Erzurum’da da müthiş bir uyanış gerçekleşmiş, Nene Hatun’un torunlarının ortaya koyduğu milli duruş, tüm yurda adeta örnek teşkil etmiştir. Bu ülkenin sahibi necip Türk milletidir ve hiç kimse bu hakikati değiştiremeyecektir. İşte bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz’da şehit düşen vatan evlatlarını rahmetle niyaz ediyor, gazilerimize de hayırlı uzun ömürler diliyorum” şeklinde konuştu.