Etiket: 130.

  • Bakan Koca: “130 milyona yakın bir aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim”

    Bakan Koca: “130 milyona yakın bir aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu sonrasında düzenlenen basın açıklamasında gazetecilerin sorularını cevapladı. Bakan Koca, “130 milyona yakın bir aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu sonrasında düzenlenen basın açıklamasında gazetecilerin sorularını cevapladı. Yükseköğretim kurumlarında yüz yüze eğitime başlanılıp başlanılmayacağının sorulması üzerine cevap veren Bakan Koca, “Bu konuyla ilgili Bilim Kurulumuz görüşüyor, zannediyorum biz bu hafta bu konuyla ilgili bir cevap vermiş olacağız. Ama şunu söyleyebilirim; şuan salgının geldiği seyir, vakaların özellikle son 2 hafta giderek artış içinde olduğu ve mutasyonların giderek varlığını gösterdiği şeklinde. Özellikle yüz yüze eğitimin, uygulamalı eğitimler dışında başlatılmasının şu dönemde başlatılmasının risk teşkil ettiğini şimdiden söyleyebilirim” dedi.

    Ayrıca öğretmenlerin aşılanmasının ne zaman başlayacağı sorusuna da cevap veren Bakan Koca, “Biz yüz yüze eğitime geçecek, özellikle ilköğretim okulları için Milli Eğitim Bakanlığından listeleri almış olduk. Muhtemelen Şubat ayı sonuna doğru, bir sonraki hafta öğretmenlerimizi de özellikle eğitimin başlayacak olduğu sınıflar için söylüyorum, aşılama takvimi başlamış olacak” şeklinde konuştu.

    “130 milyona yakın bir aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim”

    Türkiye’nin aşı tedariki konusunda nasıl bir plan ve program dahilinde ilerlediğinin sorulması üzerine cevap veren Bakan Koca şunları kaydetti:

    “Biontech’le ilgili başından beri Uğur Hoca’yla hep devrede oldum. Biliyorsunuz Türkiye’ye Almanya’dan satışı Pfizer tarafından değil Biontech tarafından yapılmış oluyor. Yani Uğur Hoca’nın bu noktada yetkisinde ilerliyor. Başından beri bu görüşmelerde bizim için önemli olan en geç Nisan ayında teslim edilebilecek aşının önemli olduğunu söyledik. Birçok firma sizinle sözleşme yapmak istiyor, ama Mart ya da Nisan ayında verecek aşılarının olmadığını biliyoruz. O nedenle biz yerli aşının daha sonraki dönemlerde zaten devreye gireceğini düşündüğümüz için, Nisan ayına kadar kim bize aşıyı verecekse o firmalarla hep devrede olduk. Biontech’le ilgili daha öncede söylemiştim, 1 milyon ile başlamıştı. Daha sonra 2 milyona, 2 buçuk milyona en son Uğur Hoca’yla görüşmemizde bir gece yarısı 04.00’de imzalanan sözleşmeden bahsetmiştim ve o gece o sözleşme imzalandı. 4 buçuk milyon doz şeklinde idi. Devamında sözleşme sonrası birtakım belgeler istendi. Biz onu en son geçen hafta Uğur Hoca’yla görüştük. Görüşmemizde sorunlu olan birtakım durumları birlikte aştık. Bu ay için Biontech aşısı ayrıca gelmiş olacak. Muhtemelen 500-800 bin doz arası gelmiş olacak. Mart sonunda 4 buçuk-5 milyona tamamlamak ihtimali üzerine gelmiş olacak. 30 milyona kadar da opsiyonel olarak imzalanmıştı. İlave olarak 50+50 milyon Sinovac’tan talebimiz vardı. İkinci 50 milyon için de sözleşme imzalandı. 130 milyona yakın bir aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim. Özetle Mart veya Nisan ayına kadar aşıyı verebilecek her firmadan alma çabası içinde olduğunu vatandaşımız bilmiş olsun. Aşı küresel bir savaşa döndü. Bu anlamda yapılan birçok şeyin olduğunu biliyoruz. Ama biz vatandaşımızı dünyada en az etkilenen, bu tedariki sağlayan ülke olma noktasında yoğun bir çaba içindeyiz. Bundan sonraki süreçte aşının gelişiyle ilgili ’bugün şu kadar geldi, şu kadar gelecek’ gibi söylemekten yana değiliz çünkü bunun başka ülkeler ve firmalar nezdinde sorunlar oluşturduğunu biliyoruz. Mesela dün ve bu sabah ayrıca aşı geldi Türkiye’ye. Ama biz bunu söylemedik ve bunu ilk defa benden duyuyorsunuz. O yüzden vatandaşımız müsterih olsun.”

    “Faz-3 çalışması daha önce de söylediğim şekliyle Nisan ayında başlamış olacağız”

    Yerli aşı konusunda Nisan ayının işaret edildiğinin, bu aşıdaki son durumun sorulması üzerine cevap veren Bakan Koca, “Faz-1 çalışması bitmişti, Faz-2 çalışması başlamış oldu. Erciyes Üniversitesi’nde Faz-2 çalışması bugün başlamış oldu. 1 hafta 10 gün içerisinde en az üç aşının Faz-1 çalışmalarına izin verilerek başlanmış olacak ve her geçen gün bu sayılar artmış olacak. Önemli olan bu dönemde bu aşıları erken dönemde, yerli aşıyı geliştirebilir olmak. Yani preklinik safhası bitti, insan çalışmaları safhasına geçilmiş oldu. Zannediyorum Faz-3 çalışması daha önce de söylediğim şekliyle Nisan ayında başlamış olacağız” dedi.

    “Mutasyon görülen il sayısı 33’e yükseldi”

    Her geçen gün mutasyon görülen il sayısı ve mutasyonlu vaka sayısının arttığını bildiklerini ve son olarak 33 şehre kadar bu sayının yükseldiğini belirten Bakan Koca, mutasyon bulunduğu bölgede çok önemli bir sorun haline gelmişse, o durumda o bölge için mutasyona özel birtakım yaklaşımların tartışılabileceğini söyledi. Şuan mutasyonun Türkiye için bu derecede bir sorun oluşturmadığını kaydeden Koca, önümüzdeki dönemin önemli olduğuna dikkat çekti. Bakan Koca ayrıca bazı illerde hatta ilçelerde vaka sayılarının az bazılarında fazla olduğunu, bunu da Pazartesi gününden itibaren canlı bir şekilde açıklayacaklarını söyledi. Diğer yandan Bakan Koca, bu söz konusu durumda vaka sayılarının durumuna göre o illerde İl Hıfzıssıhha Kurullarının alacağı kararlar doğrultusunda il veya bölge bazlı gevşemeler olabileceğini kaydetti.

  • Bitlis’te 130 yıllık tarihi yapı, Fuat Sezgin Kültür Evi olarak onarılıyor

    Bitlis’te 130 yıllık tarihi yapı, Fuat Sezgin Kültür Evi olarak onarılıyor

    Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) 130 yıllık eski defterdar konağını onarıp Prof. Dr. Fuat Sezgin Kültür Evi olarak öğrencilerin ve vatandaşların hizmetine sunacak.

    Bitlis merkeze bağlı Atatürk Mahallesi’nde bulunan tarihi üç katlı yapı, BETAV tarafından onarılarak özellikle öğrencilerin istifade edebileceği bir kütüphaneye dönüştürülecek. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in eserlerinin de bulunacağı bir kültür evine dönüştürülecek olan bu yapıdan öğrencilerin yanı sıra yerli ve yabacı turistlere de açık olacak. Bilindiği üzere 2019 yılı Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle ‘Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı’ olarak ilan edilmişti. Bunun üzere yıllarıdır vakıf olarak yüzlerce öğrencinin eğitim hayatına destek veren BETAV, Başkanı Ahmet Eren’in fikri ile kent merkezinde öğrencilerin rol model almaları için tarihi yapıya uygun bir yapı kazandırılacak. BETAV Bitlis Şube Başkanı Cevat Kaya, konuyla ilgili yaptığı açıklamasında, eğitime farklı bir bakış açısıyla bu tarihi binanın onarılması kararının verildiğini söyledi. Kaya, “Bitlis’te yeni Prof. Dr. Fuat Sezginlerin yetiştirilmesi için bir kültür evi planladık. Fikir Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) Başkanı Ahmet Eren’den çıktı. Bilindiği üzere vakıf yıllardır eğitme katkı sunan bir vakıf, hali hazırda 600’e yakın il dışında okuyan Bitlisli öğrencilerimize destek veriyoruz. Bu şekilde eğitime farklı bir boyuttan bakarak, bir kültür evi kazandıralım dedik. Burada eserler sergilenecek ama daha çok aktif eğitime yönelik bir yer olacak. Buradan öğrenciler her şekilde istifade edebilecek. Prof. Dr. Fuat Sezgin hocamızın eserlerini görebilecek. Burada kitaplarını da okuyabilecekler ilham veren bir yer oluşturma düşüncesindeyiz. Bu şekilde hem bir kütüphane ihtiyacı karşılanmış oluyor hem de Bitlis’ten çıkan bir üstadın eserlerinin Bitlis’ten inceleme şansı olacak. Buda öğrencilerimiz için bir rol model oluşturacaktır. Bu konuda başarılı bir adım atmayı planlıyoruz. Tabi ki vatandaşlarımıza dışarıdan gelenlere Fuat hocamızı merak edip hakkında bilgi edinmek isteyen her kesime de açık olan bir olacak” diye konuştu.

    Tarihi yapı hakkında da bilgiler veren Kaya, binanın tescilli ve koruma altında olduğunu sözlerin ekleyerek, “Bu binamız tescilli bir bina aynı zamanda korum altında olan bir binandır. 1890 yılında inşa edilip, farklı farklı alanlarda kullanılmıştır. En son ise defterdar konağı olarak kullanılmış. Daha sonra küçük bir tadilat geçirmiş ondan sonraki tadilat bizim elimizden geçti. Bu bina üç katlı bir yapıya sahip. Biz iki katını kullanmayı düşünüyoruz. Alt katı bahçeye açılan ve bir katı mahzenden oluşuyor. Ancak etkinlik ve çalışmaların yapılacağı yer ilk iki katı olacak” dedi.

    Prof. Dr Fuat Sezgin kimdir?

    Bitlis’te 24 Ekim 1924’te dünyaya gelen Fuat Sezgin, Erzurum’da ortaokulu ve liseyi bitirip 1943’te İstanbul’a gitti. İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde alanında en tanınmış uzmanlardan Alman şarkiyatçı Helmut Ritter’in öğrencisi olan Sezgin, Ritter’in tavsiyesi üzerine İslam bilimlerine yöneldi. Sezgin, 1951’de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ni bitirdikten sonra, Arap Dili ve Edebiyatı üzerinde doktora yaptı. “Buhari’nin Kaynakları” konulu doktora tezini tamamlayan Sezgin, 1954’te doçent oldu. Sezgin, bu çalışmasıyla hadis kaynağı olarak İslam kültüründe önemli bir yere sahip olan Buhari’nin, bilinenin aksine sözlü kaynaklara değil yazılı kaynaklara dayandığı tezini ortaya attı. Fuat Sezgin’in, “Buhari’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar” adındaki takdim tezi 1956’da yayımlandı. Sezgin, Türkiye’de 1960’ta askeri darbenin iktidara getirdiği hükümet tarafından hazırlanan ve 147 akademisyenin üniversitelerden men edildiği listede kendi adının da bulunması üzerine Türkiye’den ayrılarak Frankfurt Üniversitesi’nde çalışmalarına devam etti. Cabir bin Hayyan konusunda 1965’te yazdığı ikinci doktora tezini Frankfurt Üniversitesi Institut für Geschichte der Naturwissenschaften’a sunan ve bir yıl sonra profesör unvanını kazanan Sezgin, aynı yıl kendisi gibi şarkiyatçi olan Ursula Sezgin ile evlendi. Sezgin’in kızı Hilal, 1970’te dünyaya geldi. İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne kadar sahasında yazılan en kapsamlı eser olan Arap-İslam Bilim Tarihi’nin ilk cildini, 1967’de tamamlayan Sezgin, 17 ciltten oluşan eserin 18. cildini yazıyordu. Sezgin, Süryanice, İbranice, Latince, Arapça ve Almanca da dahil 27 dili çok iyi derecede biliyordu. İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin faaliyetlerini desteklemek amacıyla 2010’da Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı kuruldu. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde kurulan Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Enstitüsü ise 2013 yılında faaliyetlerine başladı. Uluslararası çeşitli akademilerin üyesi de olan Prof. Dr. Fuat Sezgin, yaşamı boyunca Kahire Arap Dili Akademisi, Şam Arap Dili Akademisi, Fas Rabat Kraliyet Akademisi, Bağdat Arap Dili Akademisi, Türkiye Bilimler Akademisi şeref üyeliği de dahil olmak üzere çok sayıda önemli ödül ve nişana layık görüldü. Fuat Sezgin ayrıca Erzurum Atatürk Üniversitesi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi, Kayseri Erciyes Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından Sezgin’e fahri doktora unvanı verildi. Ayrıca Frankfurt am Main Goethe Plaketi, Almanya Birinci Derece Federal Hizmet Madalyası, Almanya Üstün Hizmet Madalyası, İran İslami Bilimler Kitap Ödülü, Hessen Kültür Ödülü ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibidir. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in öncülüğünde kurulan İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi de üstün nitelikli eser ve ortaya konan özgün çalışmalardan dolayı kurum statüsünde Kültür ve Turizm Bakanlığı 2016 Özel Ödülü’ne layık görüldü. 30 Haziran 2018’de tedavi gördüğü hastanede 94 yaşında hayatını kaybetti.

  • Hatlara kaçak girip 130 bin TL’lik telefon görüşmesi yapmışlar

    Hatlara kaçak girip 130 bin TL’lik telefon görüşmesi yapmışlar

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde telefon hatlarına girerek yurt dışında paralı servislerle yaklaşık 130 bin TL tutarında telefon görüşmeleri yapan iki kişi polis tarafından yakalanarak çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Edinilen bilgiye göre, Kdz. Ereğli ilçesine bağlı Elmatepe Mahallesi Yarma Cami Sokak’ta bulunan Türk Telekom’a ait bağlantı kabinine girerek ellerindeki farklı cihazlarla telefon bağlantısı kuran kişilerin yut dışı görüşmeler yaptığı tespit edildi. Durumun Kdz. Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bildirilmesi üzerine yapılan araştırmada son üç ayda farklı illerde de benzer durumların yaşandığı ve toplamda yaklaşık 130 bin TL tutarında telefon görüşmesi yapıldığı tespit edildi. Soruşturmayı derinleştiren Ereğli emniyeti şüphelendikleri E.Y. (25) ile M.K.’nın (27) 06 GE 5130 plakalı minibüs ile 26 Aralık 2019 günü Alaplı ilçesinden Ereğli’ye giriş yaptıkları tespit edilince takibe aldı. Savcılıktan alınan izin ile şüpheliler Bartın’da jandarma ekipleri tarafından yakalandı. Şüphelilerin İstanbul Beykoz ve İzmir Karabağlar ilçelerindeki ikametlerinde yapılan aramalarda Telekom hatlarıyla bağlantıda kullandıkları değerlendirilen birçok elektronik cihaz ele geçirildi. Zanlıların Ereğli ilçesinde 5 kez, Bartın’da ise 22 kez telefon hatlarına kaçak girerek farklı ülkelerle kaçak görüşmeler yaptıkları anlaşıldı. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen 2 zanlı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine Kdz. Ereğli Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.

  • Bodrum’da 130 kaçak göçmen yakalandı

    Bodrum’da 130 kaçak göçmen yakalandı

    Muğla’nın Bodrum ilçesinden yasa dışı yollardan deniz yolu ile kaçış hazırlığında olan toplam 130 düzensiz göçmen Sahil Güvenlik ekipleri tarafından yakalandı.

    Bodrum Yalıçiftlik açıklarında fiber tekne içerisinde bir grup düzensiz göçmen olduğu tespit edilmesinin ardından Sahil Güvenlik Botu tarafından tespit edilen hareketli fiber tekne durduruldu. Tekne içerisinde 18 Suriye ve 5 Filistin uyruklu olmak üzere toplam 23 düzensiz göçmen ve 2 Türk göçmen kaçakçısı şüphelisi yakalandı.

    Karaada açıklarında görevli Sahil Güvenlik Botu tarafından fiber tekne içerisinde 10 Filistin ve 4 Suriye uyruklu olmak üzere toplam 14 düzensiz göçmen, Bodrum açıklarında 3 ayrı lastik bot içerisinde 51 Suriye, 25 Filistin ve 17 Mısır uyruklu olmak üzere toplam 93 düzensiz göçmen yakalandı.

    5 ayrı düzensiz göçmen olayında yakalanan 130 düzensiz göçmen işlemlerinin ardından Göç İdaresi Müdürlüğü’ne teslim edilecek. Yakalanan 2 Türk göçmen kaçakçısı ile yasal işlemlerin ardından adli makamlara teslim edilmesi bekleniyor.

  • 9. Mersin İş ve Kariyer Fuarı’nda 130 firma, iş arayanları bekleyecek

    9. Mersin İş ve Kariyer Fuarı’nda 130 firma, iş arayanları bekleyecek

    MERSİN (İHA) – Mersin’de bu yıl 9’uncusu gerçekleştirilecek İş ve Kariyer Fuarı’nda 130 firma stant açarak, iş arayanların ve üniversitelilerin iş ve staj başvurularını kabul edecek. Fuarda, Türkiye’de ilk kez QR kodu uygulaması yapılacak.

    Mersin Valiliği himayesinde, Mersin Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) İl Müdürlüğü koordinatörlüğünde 2-3 Mayıs 2019 tarihlerinde düzenlenecek 9. Mersin İş ve Kariyer Fuarı’nın tanıtım toplantısı, Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nde yapıldı. Toplantıya, Mersin İŞKUR yetkilileri ile paydaş ve firma temsilcileri katıldı.

    Toplantıda fuara ilişkin sunum yapan Mersin İŞKUR Fuar Organizasyon Sorumlusu ve Girişimci İnsan Kaynakları Derneği Başkanı Serkan Özada, 9. Mersin İş ve Kariyer Fuarının, bugün geldiği nokta itibariyle alanında Türkiye’nin en önemli organizasyonları arasında yer aldığını söyledi. Özada, organizasyonun planlamasında işgücü piyasasına yön veren 15 kuruluş ve diğer paydaşlarla gerçekleştirilen işbirliği kültürünün, bu başarıda en önemli etken olduğunu belirtti.

    130 firma iş arayanları bekliyor

    2-3 Mayıs 2019 tarihlerinde Palm City Mersin AVM’de gerçekleşecek organizasyonda 130 firmanın stant açarak, iş arayanların ve üniversitelilerin iş ve staj başvurularını kabul edeceğini dile getiren Özada, 130 firmanın yüzde 50’sinden fazlasının 100 ve daha üzeri personel çalıştıran firmalardan oluştuğunu kaydetti. Sektörel olarak sanayi, perakende ve turizm firmalarının ağırlıkta olduğunu ifade eden Özada, stantlarda kurum ve kuruluşların insan kaynakları yetkililerinin bulunmasının, iş arayan ve üniversiteliler için büyük fırsat olduğunu vurguladı.

    Türkiye’de ilk kez QR kodu uygulaması yapılacak

    Fuarda, her firmanın isimliğinde fuar organizasyonuna özel QR kodu uygulaması yapılacağını açıklayan Özada, “Fuara katılan iş arayan ve öğrenciler, akıllı telefonlarından QR kodunu okutarak, fuara özel CV yazılım programıyla alandaki firmalara online ortamda başvuru yapabilecek. Ayrıca, ‘sanalistihdamfuari.iskur.gov.tr’ internet adresinden sanal fuar uygulaması ile Türkiye’de bilgisayar başındaki herkes fuara katılarak iş başvurusu yapabilecek, seminer programlarına katılabilecek. Bu yönüyle de Türkiye’de bir marka olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.

    9. Mersin İş ve Kariyer Fuarı organizasyonunun iş arayanlar için büyük bir fırsat olduğunu belirten Özada, iş arayanları, üniversitelileri ve kariyerine yön vermek isteyenleri fuara beklediklerini ifade etti.