Etiket: 100’e

  • Bakan Koca: “Son ay Van’da vaka sayımızda yüzde 100’e varan oranda artış yaşandı”

    Bakan Koca: “Son ay Van’da vaka sayımızda yüzde 100’e varan oranda artış yaşandı”

    VAN (İHA) – Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye genelinde yatak doluluk oranının yüzde 52, yoğun bakım doluluk oranının yüzde 67, solunum cihazı doluluk oranının ise yüzde 32 olduğunu söyleyerek, “Aldığımız tedbirlerden öncelikli hedefimiz hasta sayısının artışını durdurmaktır. Aksi durumda sadece kapasite artırımına yönelik bu tedbirlerin de bir süre sonra çözüm konusunda yetersiz kalma ihtimali vardır” dedi.

    Çeşitli temaslarda bulunmak üzere sabah saatlerinde Van’a gelen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve beraberindekiler, Van Valiliği ve Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi ziyaretinin ardından Edremit ilçesindeki Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezine (GAMER) geçti. Burada Van Valisi Mehmet Emin Bilmez ve AK Parti Van Milletvekili Abdulahat Arvas’ın da katılımıyla gün boyu Van, Bitlis, Muş ve Hakkari il sağlık müdürleri, saha koordinatörleri, kamu hastaneleri başkanları, halk sağlığı başkanları ve hastane başhekimleriyle değerlendirme toplantıları gerçekleştiren Bakan Koca, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.

    “Dünya Sağlık Örgütü Coğrafi Ayrık Ofisi İstanbul’da açıldı”

    Bakan Koca, bugün Van’daki incelemeleri ve çalışmaları tamamladıklarını belirterek, “Valimizle, il sağlık müdürlerimizle, başhekimlerimizle bölgedeki son durumu masaya yatırdık. Van’ı merkez alarak, devamında Muş, Bitlis ve Hakkari illerimizdeki mevcut durumu ve sağlık hizmetlerini detaylarıyla değerlendirdik. Bu değerlendirmeler kapsamında aldığımız kararları ve bu illerimiz hakkındaki önemli haberleri sizlerle paylaşacağım. Öncesinde, bugün ülkemiz adına sağlık alanında gerçekleştirdiğimiz önemli bir açılışa kısaca değinmek istiyorum. Dünya Sağlık Örgütü Coğrafi Ayrık Ofisi İstanbul’da açıldı. Açılış törenine değerli dostum DSÖ Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge Kopenhag’tan, bizler de Van’dan video konferans yöntemiyle katılmış olduk. İstanbul Ofisi, Covid-19 başta olmak üzere sağlık alanında insanlığın karşılaştığı tüm krizlere hem hazırlık hem de yanıt verebilme konusunda Avrupa ve dünya için bir rehber ve referans merkezi olacak. Türkiye’nin sağlıkta geldiği seviyenin en önemli göstergelerinden biri uluslararası kuruluşlarda temsilimizi artırıyor olmamız; bir diğeri ise uluslararası sağlık politikalarının ve standartların oluşturulmasında giderek daha etkin rol almamız” dedi.

    “Korona virüsün yol açtığı hastalığın kesin tedavisi henüz bulunamamıştır”

    Türkiye bu süreçte güçlü sağlık altyapısı, tecrübeli ve özverili sağlık çalışanlarıyla başarılı bir sınav verdiğini dile getiren Bakan Koca, “Türkiye yerli üretim kapasitesiyle, tüm dünyanın malzeme ve ilaca erişimde zorluklar yaşadığı bir dönemde, 150’den fazla ülkeye tıbbi malzeme, ilaç ve hatta solunum cihazı yardımında bulunabildi. Bu imkanlarla gurur duymak tüm vatandaşlarımızın hakkı. Sizlerin de bildiği gibi korona virüsün yol açtığı hastalığın kesin tedavisi henüz bulunamamıştır. Ancak ülkemiz erken başlanan etkili ilaç tedavileri ve etkili hastane bakımları sayesinde tedavi açısından en başarılı ülkeler arasına girmiştir. Bu sayede vefat oranımızı düşük seviyelerde tutmayı başardık. Pandeminin başladığı aylarda alınan sıkı önlemler sayesinde vaka sayısını azaltmaya başlamıştık. Kısıtlamaların tamamını katı bir şekilde sürdürmek hiçbir ülke için mümkün olmamıştır. Bizde de haziran ayında ‘Kontrollü Sosyal Hayat’ diyerek toplumsal ve çalışma hayatını sürdürmemize izin veren bir tedbir dönemi başlatılmıştır. Burada önemli olan kontrollü bir hayat tarzı ile ağır hastalık ve can kayıplarını asgari seviyede tutmaktı. Ancak alışkanlıklarımız, geleneklerimiz ve sosyokültürel yapımız, toplumsal ilişki ve sorumluluklarımızın bizleri ‘kontrollü olmayan’ bir sosyal hayatla yüz yüze getirdi. Bunun yansımalarını da hemen gördük” ifadelerini kullandı.

    “Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimiz, sıkı aile bağları ve sosyal ilişkileriyle öne çıkarken; tedbirlerin gözardı edildiği ve dolayısıyla vaka artışının yüksek seyretmeye başladığı bölgeler olarak öne çıktı” diyen Bakan Koca, şöyle devam etti:

    “Hasta artışının yaşandığı illerimiz arasında Van, Muş, Bitlis ve Hakkari illeri de vardı. Bazı illerimizde yer yer hızlı hasta artışından kaynaklanan sorunlar gördük. Bu dönemde sıkıntı yaşanan illerimizle bizzat ilgilendim. Valilerimiz ve sağlık yöneticilerimizle sık sık görüşerek, artışta etkili olan nedenleri ve alınması gereken tedbirleri gözden geçirdik. Sıkıntı gördüğümüz illerin sağlık alt yapı ihtiyaçlarına da hızla müdahale ettik. Yatak, cihaz, malzeme ve personel takviyesi yaparak kapasite artımı sağladık. Öncelikle illerde alınan tedbirlerin etkisinin değerlendirilmesi sonucu bazı tedbirlerin, hasta sayısını azaltmadaki rolünü yakından müşahede ettik. Bu gibi tedbirleri yurt çapında yaygın olarak uygulama kararı alındı.”

    “Son ay Van’da vaka sayımızda yüzde 100’e varan, son hafta ise yüzde 17 oranında artış yaşandı”

    Bugün burada Van’ı merkeze alarak Bitlis, Muş ve Hakkari illerini de değerlendirdiklerini dile getiren Bakan Koca, “Yaptığımız değerlendirmeler neticesinde bu 4 ilimizle ilgili detaylı bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum. Son ay Van’da vaka sayımızda yüzde 100’e varan, son hafta ise yüzde 17 oranında artış yaşandı. Muş’ta son 1 ayda yüzde 15 olan artış, son haftada ise yüzde 8 azalma görüldü. Hakkari’de son 1 ayda yüzde 38 olan vaka artışı, son haftada sabit kaldı. Bitlis’te ise son 1 aya baktığımızda yüzde 9 düşen vaka sayımız, son hafta sabit kaldı. Bu dört ilimizde 65 yaş üstü vatandaşlarımızda görülen vaka oranının, bu yaş grubunun nüfusa göre oranına baktığımızda Van’da 4 kat, Bitlis, Hakkari ve Muş’ta ise 3 kat olduğunu gördük. Yani büyüklerimizi koruma konusunda çok daha fazla çaba göstermeliyiz. Onların virüse daha fazla maruz kalmasına izin vermemeliyiz. Hasta yatak kapasitelerimiz ve yoğun bakım yataklarımızı değerlendirdiğimizde; Van’da 128 olan erişkin yoğun bakım yatak sayımıza 93 yatak ilave ederek 221’e çıkarıyoruz. Van’da yatak doluluk oranı yüzde 53, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 74, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 25. Bitlis’te 55 olan erişkin yoğun bakım yatak sayımızı, 25 ilaveyle 80’e çıkarıyoruz. Bitlis’te yatak doluluk oranımız yüzde 43, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 51, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 47. Muş’taki yoğun bakım yatak sayımızı 38’den 10 yatak ilavesi ile 48 yatağa çıkarmış olacağız. Muş’ta yatak doluluk oranımız yüzde 35, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 59, solunum cihazı doluluk oranımız yüzde 37. Hakkari ilimizde yoğun bakım yatak sayımız mart ayında 25 idi. Bu süreçte 19 ilaveyle yoğun bakım kapasitemizi 44’e çıkarmış olacağız. Hakkari’de yatak doluluk oranımız yüzde 51, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 47, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 25” diye konuştu

    “Türkiye genelinde yatak doluluk oranımız yüzde 52”

    Türkiye genelinde yatak doluluk oranının yüzde 52, yoğun bakım doluluk oranının yüzde 67, solunum cihazı doluluk oranının ise yüzde 32 olduğunu söyleyen Bakan Koca, “Aldığımız tedbirlerden öncelikli hedefimiz hasta sayısının artışını durdurmaktır. Aksi durumda sadece kapasite artırımına yönelik bu tedbirlerin de bir süre sonra çözüm konusunda yetersiz kalma ihtimali vardır. Temaslı taraması, yani filyasyon çalışması, salgınla mücadelemizde hayati öneme sahip. Van’da salgın başında 80 olan filyasyon ekip sayımızı 128’ye yükselttik. Bugün verdiğimiz talimatla filyasyon ekip sayımız bir kaç gün içinde 150 ekibe ulaşacak. Bitlis ilimizde salgının başında 72 olan filyasyon ekip sayımızı 90’a çıkardık. Hakkari ilimizde salgının başında 44 olan ekip sayımız şu an 65 oldu. Muş’ta 37 ekibimiz vardı, şu an 50 ekiple filyasyon çalışması yapıyoruz. Van’da temaslılara ulaşma süremiz 26 saatten 17 saate kadar düştü. Ancak bu bölgede hasta sayılarında artış hala devam etmektedir. Bugün incelemelerde bulunduğumuz illerimizde filyasyon için adresinde bulunamayanların oranı yüzde 9,2. Bir kez daha temaslı ve şüphelilerin kendilerini mutlaka izole etmesi gerektiğinin altını çiziyorum. Alacağımız tedbirlerle, bir tek hasta kalmayıncaya kadar birlikte mücadelemize devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    4 şehirdeki sağlık yatırımları

    “Bugün burada değerlendirmelerini yaptığımız 4 şehirdeki sağlık yatırımlarına yönelik planlamalarımızı aktarmak istiyorum” diyen Koca, şöyle devam etti:

    “50 yataklı Amatem-Çamatem sağlık tesisimizi bu yıl tamamlayacağız. 75 yataklı Çaldıran Hastanemizin inşaatında yüzde 95 seviyelerine geldik. Hızlı tamamlanması için valiliğimiz ve il müdürlüğümüze gerekli talimatları verdik. Erciş Ağız Diş Sağlığı Merkezimizin inşaatına başladık. Bahçesaray hastanemizin arsa sorunu çözüldü. Projelerini hazırlatarak 20 yataklı hastanemizin inşaatına başlayacağız. 75 yataklı Başkale Devlet Hastanesi projeleri bu yıl içinde tamamlanacak ve 2021 yılında inşaatına başlanacak. Muş Malazgirt ilçemizde 24 Ağustos’ta 100 yataklı Devlet Hastanemizin inşaatına başlandı. Hasköy Devlet Hastanemizin ihalesini yaptık. Ayrıca Muş merkezde 500 yataklı bir eğitim araştırma hastanemizi yatırım programına aldık ve projelerine başladık. Hakkari’de Derecik ilçe hastanemizi bu yıl içinde hizmete alacağız. Yüksekova ilçemize 100 yataklı bir ek bina ve 20 ünitelik Ağız-Diş Sağlığı Merkezini yatırım programımıza aldık. Şu an projeleri hazırlanıyor. Hakkari merkezde ise 100 yataklı ek bina için arsa tahsis süreci tamamlandı. Bu ay içerisinde proje ihalesine çıkmış olacağız. Bitlis’te 50 yataklı Amatem-Çamatem tesisimizi yıl sonuna kadar açmış olacağız. 50 yataklı Ahlat Devlet Hastanemizin ek binasının inşaatı devam ediyor. 50 yataklı Tatvan Devlet Hastanemizin yenileme çalışmaları yıl sonunda tamamlanacak.”

    “Vatandaşlarımızın tedbirlere uymadaki ihmalleri, bizleri çok üzüyor”

    Salgının başından beri en fazla riske maruz kalanların sağlık personeli olduğunu söyleyen Koca, “Bu büyük riske karşı ön cephede mücadele esnasında, çok sayıda hastalananımız oldu, kayıplarımız oldu. Evet. Sağlıkçılarımız fedakardır. Ancak bu fedakarlığın dikkatsizliklere, sorumsuzluklara feda edilmesini onlardan bekleyemeyiz. Vatandaşlarımızın tedbirlere uymadaki ihmalleri, bizleri çok üzüyor. Lütfen tedbirler noktasında çok daha dikkatli olalım. Bugün burada çok verimli bir saha çalışması yaptığımız kanaatindeyim. İllerimizin sağlık yöneticilerimiz talimatlarımızı aldılar, görevlerinin başına dönerek gereğini hızla hayata geçirecekler. Biz de bu çalışmaları destekleyecek imkanları onlara sağlamak üzere üzerimize düşenleri yapacağız. Bu fırsattan istifade ederek tekrar söylemek istiyorum, asıl görev vatandaşlarımıza düşmektedir. Temizlik, maske, mesafe tedbirlerine uyduğumuz ölçüde virüs o ölçüde etkisiz kalacak, o kadar çabuk tehdit olmaktan çıkacaktır” şeklinde konuştu.

    Bakan Koca, gazetecilerin yönelttiği soruları cevapladıktan sonra İstanbul’a gitmek üzere Van Ferit Melen Havalimanına geçti.

  • Kızkalesi’nde konaklama tesislerinde doluluk oranı yüzde 100’e ulaştı

    Kızkalesi’nde konaklama tesislerinde doluluk oranı yüzde 100’e ulaştı

    Mersin’in Erdemli ilçesinde, UNESCO Geçici Miras Listesi’nde yer alan Kızkalesi’nde, Kurban Bayramı tatili nedeniyle konaklama tesislerinde doluluk oranı yüzde 100’e ulaştı.

    Doğu Akdeniz’in gözde tatil merkezlerinden Kızkalesi, tatilini deniz, kum ve güneş üçlüsüyle geçirmek isteyenlerin tercihi oldu. Yurdun birçok bölgesinden gelen vatandaşlar, bayram öncesinde tatil ve seyahat organizasyonu yapan internet sitelerince en temiz sahiller arasında gösterilen Kızkalesi’ne tatil için adeta akın etti.

    Bazı vatandaşlar Kızkalesi’nin sığ sularında serinlerken, bazıları da su sporları yaparak heyecan dolu anlar yaşadı. Kızkalesi Turizm ve Kültür Derneği Başkan Yardımcısı Şirin Öztop, konaklama tesislerinde yüzde 100 doluluk oranına ulaşıldığını söyledi. Öztop, “Geçmişin derinliklerinden günümüze dek birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir bölgeden bahsediyoruz. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Kızkalesi’ndeyiz. 73 bin metrekare ince kumumuz var. Özellikle bayram tatillerinde buraya Türkiye’nin birçok şehrinden tatil için gelen vatandaşlar var” dedi.

    Kızkalesi’ne yoğun ilgiyle birlikte bayram tatilinde otel, motel ve pansiyonların yüzde 100 doluluk oranına ulaştığını ifade eden Öztop, “Konaklama tesislerinde yüzde 100’lük doluluk oranına ulaşıldı. Otel, motel, yıldızlı otel, pansiyon statüsünde hizmet veren tesislerin tamamı doldu. Sezon geç başladı. Bayram dolayısıyla sektörde hizmet veren işletmeciler, açısından en azından bir kıpırdama oldu, en azından işletme sahipleri bir nebze olsun mutlu oldu” diye konuştu.

    Kızkalesi’nin Mersin’de 321 kilometrelik sahil şeridinin en güzel turizm noktası olduğunu anlatan Öztop, “Tesislerimiz yüzde 100 doluluk oranına ulaştı. Bu işletmecileri son derece memnun etmekte. Ama bizim hedefimiz bu doluluk oranını sürdürebilmek. Sezonu ne kadar uzatabilirsek, işletmeciler olarak o kadar mutlu olacağız” dedi.

    “Bazı ülkelerin uygulamaları gurbetçilerin gelmesini güçleştiriyor”

    Korona virüs dolayısıyla turizm sektörünün zor günler geçirdiğini, Türkiye’nin sağlık sektöründeki başarısının işletmeciler olarak kendilerini mutlu ettiğini dile getiren Öztop, ancak bazı ülkelerin uygulamalarının gurbetçilerin gelmesine güçleştirdiğini söyledi.

    Öztop, “Bazı ülkeler tarafından alınan bu kararlar nedeniyle biz turizmcilerin hak etmediği uygulamalarla karşı karşıyayız. Almanya başta olmak üzere Avrupa’nın birçok ülkesinde yaşayan gurbetçilerimiz ülkeye gelmek istiyorlar ama Avrupa’nın tavrından dolayı onlarda risk almak istemiyor. KDV noktasında çok sıcak katkısı olan gurbetçi kardeşlerimizin ülkemize gelmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.

    Öztop, tatilcilere dönüş yolunda bayram trafiğine dikkat etmeleri konusunda uyarılarda da bulundu.

  • Doğa Koleji’nde yüzde 100’e varan burs imkanı

    Doğa Koleji’nde yüzde 100’e varan burs imkanı

    Adıyaman Doğa Koleji Kurucu Müdürü Orhan Ekinci, LGS’de başarılı olan öğrencilere yüzde 100’e varan burs imkanı sağladıklarını açıkladı.

    Orhan Ekinci, Liselere Geçiş Sınavı (LGS) sonuçlarının açıklanmasının ardından tercih sürecinin başladığını, Adıyaman’da da yaklaşık 16 bin öğrencinin girdiği söyledi.

    LGS’de aldıkları puan ile toplam 10 lise tercih hakkı bulunan öğrenciler için Adıyaman Doğa Koleji Ortaokul Rehberlik biriminin tercih sürecinde öğrencilere tavsiyelerde bulunduğuna dikkat çeken Ekinci, “Aileler, çocukları için Adıyaman Doğa Kolejini arayarak, yeni dönem eğitim bursuna yönelik bilgi alabilir. İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji, LGS’de başarılı olan öğrencilere yüzde 100’e varan burs desteği verecektir. Adıyaman Doğa Koleji burs desteğiyle öğrencileri ödüllendirecek, başarılı öğrencilere yüzdelik dilimlerine göre eğitim ve kitap bursu da verilecektir. Doğa Koleji öğrencileri, 2020-2021 eğitim-öğretim döneminde İTÜ’nün yüksek öğretimdeki bilgi ve tecrübelerinden yararlanma fırsatı da bulacak.

    Proje modelli lise eğitimiyle öğrencilere 21. yüzyılın gerektirdiği yeterlilikleri kazandırmak hedefleniyor. Amaç, öğrencileri araştırma, inceleme, problem çözme, iletişim, fen okur yazarlığı, teknoloji okur yazarlığı, eleştirel ve üretken düşünme, iş birliği yapabilme becerileriyle donatmak. İfade yeteneği güçlü, sosyal, yenilikçi ve teknolojiyle barışık girişimciler yetiştirmeyi amaçlayan t-MBA( Teenager MBA ) eğitim programıyla, 10 farklı işletme yüksek lisans dersini lise düzeyine uyarlıyor. t-MBA eğitim modeli 9,10 ve 11. sınıflarda uygulanıyor. Liseye Geçiş Sınavı 2020’de başarı gösteren öğrenciler ve velileri, kolejin çağrı merkezi hattıyla veya doğrudan kampüslerle irtibata geçerek yeni dönem eğitim bursu oranları hakkında bilgi alabilir” açıklamasında bulundu.

  • Halk Ekmek’te memnuniyet oranı yüzde 100’e yaklaştı

    Başkent’te bir marka haline gelen Ankara Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikası, müşteri memnuniyetinin ölçülmesi amacıyla anket düzenledi. Ankete katılanların yüzde 97,1’isin Halk Ekmek Fabrikası ürünlerinden memnun olduğu ortaya çıktı.

    Büyükşehir Belediyesine ait anket tırları ile Başkent’in çeşitli noktalarında 2 bin 340 kişinin katıldığı anket sonuçları açıklandı. Ankete katılanların yüzde 97,1’inin Halk Ekmek Fabrikası ürünlerinden memnun olduğu ortaya çıktı.

    Halk ekmek başkentlilerden tam not aldı

    Başkent’in pek çok noktasında sayıları her geçen gün artan büfeleri ve fabrika satış mağazaları ile her damak tadına hitap eden Halk Ekmek, Başkentlilerden tam not aldı.

    Anket sonuçlarının açıklanmasıyla ürün çeşitliliği başta olmak üzere güvenilirliği, hijyenik, sağlıklı ve kaliteli ürünleriyle, Başkent’te bir marka haline dönüşen “Halk Ekmek” için Ankaralıların memnuniyet derecesinin neredeyse yüzde yüze yaklaştığı görüldü.

    Halk ekmeğe güven

    Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığının katkılarıyla düzenlenen anket, Fabrika Satış Mağazaları önünde mobil tırlarda gerçekleştirildi. Katılımcılara yöneltilen 13 ayrı sorunun cevaplandırıldığı anket sonucunda da Halk Ekmek Fabrikası’nın müşteri memnuniyetini ölçümüne büyük destek sağlayacak ilginç rakamlar ortaya çıktı.

    Anket sonucunda ortaya çıkan en ilgi çekici oran, “memnuniyet”e ilişkin oldu. Katılımcıların yüzde 97,1’i, “Halk Ekmek Fabrikası ürünlerinden memnun musunuz?” sorusuna “evet” yanıtını verdi.

    Ürünlerin güvenilir, hijyenik ve kaliteli olduğunu düşünenlerinin oranı ise yüzde 95,1 oldu. Bu orana göre de katılımcılar, sofraların vazgeçilmezi ekmek ve çeşitlerinde Halk Ekmek markasını tercih etmelerinin nedenini de ortaya koydu.

    “Mağaza sayısı artırılsın”

    Anketin diğer bir dikkat çeken sonucu da “Halk Ekmek Fabrika Satış Mağazaları”nın sayısının artırılmasına ilişkin oldu. Katılımcılara yöneltilen “Herhangi bir talebiniz var mı?” sorusuna verilen cevapların yüzde 20,96’sını “Yeni şubelerin açılması” oluşturdu.

    Ankete katılanların büyük bir kısmının 35-44 yaş aralığında olduğu kamuoyu araştırmasında, Talepler başlığı altında verilen cevaplarda dikkat çeken bir diğer sonuç ise katılımcıların yüzde 13,22’sinin “ürün çeşitliliğinin” artırılması isteği oldu.

  • Bakan Zeybekci: “Elektronik ticaret sitelerine üyeliği yüzde 100’e yakın bir destek kapsamına aldık”

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Elektronik ticaret sitelerine üyeliği yüzde 100’e yakın bir destek kapsamına aldık. Şuanda geldiğimiz rakam 16 bin, hedefimiz 100 bin. Bayan girişimcilere de yüzde yüz destek veriyoruz” dedi.

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, E-ihracat Seferberliği projesinin tanıtım programına katıldı. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Bakan Zeybekci, elektronik ticaretin Türkiye için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, “Elektronik ticaret gibi çok büyük bir dalga geliyor. Bu dalganın ya altında kalınır ya da üstüne çıkılarak bunun sefası sürülür ve bunun enerjisi kullanılır. Türkiye olarak biz de bu tercih noktasındaydık. Ekonomi Bakanlığı olarak yaklaşık olarak 2 yıl önce başlattığımız elektronik ticaret sitelerine ki Türkiye için çok büyük bir fırsattır. Elektronik ticaret sitelerine üyeliği yüzde 100’e yakın bir destek kapsamına aldık. Son derece önemli bir destek. Hedefimiz de 10 bin ihracatçımız elektronik ticaret sitelerine üye yapmaktı. Bunun bedellerini karşılamaktı. Şuanda geldiğimiz rakam 16 bin. Hedefimiz 100 bin, tabi tırnak içinde şunu da söyleyeyim; bayan girişimcilerde yüzde yüz destek veriyoruz” diye konuştu.

    “Proje kapsamında KOBİ’ler de desteklenecek”

    E-ihracat Seferberliği projesi kapsamında küçük ve orta büyüklükteki işletmelere (KOBİ)de destek verileceğini söyleyen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 500 milyarlık ihracat hedefine ulaşmak ve Türkiye’nin global devlerini çıkarmak için bütün dinamikleri harekete geçireceklerini kaydetti.

    Zeybekci, şu ifadeleri kullandı:

    “Türkiye’nin 2016 yılındaki elektronik ticaret hacmi yıllık 9 milyar dolar. 2017’de bunun yüzde 17 artığını ve yıllık ortalama yüzde 17 olarak artığını dikkatlerinize sunmak istiyorum. Diğer taraftan dünyadaki elektronik e-ticaretin kendi içindeki büyüme hızı yüzde 22, dünya toplam ticaretinden aldığı pay ise 2012 yılında bir buçuk trilyon dolar civarındayken 2017 yılına geldiğimizde bu iki katına çıktı. Hatta iki buçuk trilyon dolar haline geldi. Bu artış hızıyla önümüzdeki 5 yıl sonra dünya ticaretinin yaklaşık olarak yüzde 50’si elektronik ticaret olarak yapılma durumunda veyahut da dünya ihracatının belki önümüzdeki 5-6 yıl içerisinde yüzde 40-50 aralığındaki bir kısmı da elektronik ihracat şeklinde yapılma durumunda.

    Burada hedef olarak kendimize elektronik ihracatta Türkiye’nin mikro KOBİ’leri de dahil olmak üzere bir kişilik veya iki kişilik üretim tesisleri veyahut da ölçekleri de dahil olmak üzere en ücra yerdeki üretim yapan bir vatandaşımız bile bütün dünyaya açılabilen bir ihracatçı haline gelme potansiyeli var burada. Dolayısıyla 100 bin ilk hedefimiz, Türkiye’nin bütün imkan ve kaynaklarını Türkiye’nin bütün dinamiklerini eğer biz harekete geçirirsek 500 milyarlık ihracat hedefine daha kolay ulaşırız ve Türkiye’nin en kılcal damarlarına kadar zorladığımız zaman içlerinden muhtemeldir ki Türkiye’nin kendi global devlerini çıkarma fırsatı ve imkanını da önümüzdeki süreçlerde yakalayacağız.”

    “3’üncü Havalimanına dünyanın en büyük e-ticaret ve lojistik serbest bölgesini kuracağız”

    Tam kapasiteyle çalıştığında dünyanın en büyük havalimanı konumuna gelecek olan Yeni İstanbul Havalimanı’nın çevresinde dünyanın en büyük e-ticaret ve lojistik serbest bölgesini kuracaklarını aktaran Bakan Nihat Zeybekci, “Türkiye bu konudaki en avantajlı ülkelerden bir tanesi, Türkiye’ye bakacak olursak dünyanın en büyük tüketim pazarlarının orta yerinde ve üretim pazarlarının da orta yerinde. Dünya’nın en büyük havalimanını kuran Türkiye’nin, İstanbul 3’üncü havalimanımızın etrafında dünyanın en büyük e-ticaret ve lojistik serbest bölgesini kuracağız. Dolayısıyla bu alanlarımız Türkiye’nin gelecekte bir e-ticaret merkezi tabii ki bunun arkasından da İstanbul’un dünyadaki e-finansman veyahut da bir finans merkezi haline gelmesi için için de son derece önemli bir süreci başlatmış bulunuyoruz” açıklamasında bulundu.